Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/409 E. 2020/313 K. 14.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/409 Esas
KARAR NO : 2020/313

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 03/07/2019
KARAR TARİHİ : 14/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——-adresinde faaliyette bulunan ve Sigortacılık Kanununun 3. maddesi gereği hisseleri nama yazılı olan ——-her biri bir kuruş değerinde olan ve toplam —- tutarındaki sermayeyi temsil eden 52.914.756.400 payından 3,228 TL nominal bedelli 322,80 adet payın sahibi bulunduğunu, —– tarafından bastırılan ——nolu muvakkat ilmühaber ile temsil olunduğunu,—— tarafından düzenlenen ve müvekkile teslim edilen —— muvakkat —- müvekkil tasarrufunda iken kaybolduğunu belirterek ilmuhabirin zayi nedeni ile iptalini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPARLANAN DELİLLER:
1- ——-. kayıtları,
2——– İlanları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dava, davacıya teslim edilen —- sayılı nama yazılı muvakkat pay senedi ilamühabirlerinin zayi nedeni ile iptali talibine ilişkindir.
Davacının —— nezdinde payını gösterir (dava tarihi itibari ile) bilgi ve belgelerin gönderilmesinin öncelikle istenilmesine kara verilmiş ayrıca davacı pay sahibi ise sahibi olduğu pay adetinin ve bu payların temsili için muvakkat ilmuhaberi düzenlenip düzenlenmediğinin yine ilmuhaber sonrası özellikle davacıya—- tarafından hisse senedi düzenlenip ortaklara teslim edilip edilmediği hususlarının—- sorulmasına karar verilmiş —- tarafından verilen cevabi yazı da davacıya —— payının temsili amacı ile davacıya teslim edilen —- sayılı nama yazılı muvakkat pay senedi ilamühabirlerinin verildiği bildirilmiştir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 486/2. maddesinin son hükmü ile, ilmühaberlere kıyas yoluyla nama yazılı pay senetlerine ilişkin hükümlerin uygulanacağının hüküm altına alınmış olması sebebiyle, anılan maddenin atıf hükmü uyarınca, nama yazılı pay senetlerine ilişkin hükümler arasında bulunan ‘İptal Kararı’ üst başlıklı 657/1. maddesi aksine özel hükümler bulunmadıkça nama yazılı senetlerin, hamile yazılı senetlere ilişkin hükümlere göre iptal olunacağı hükmünü havi olduğundan, yukarıda yer verilen atıf ve yollamalar gereği tatbik edileceği anlaşılan TTK’nun 661. maddesi “Pay senetleri, tahviller, intifa senetleri, münferit kuponlar hariç olmak üzere, kupon belgeleri, esas kupon belgelerinin yenilenmesine yarayan talonlar gibi hamile yazılı senetlerin iptaline hak sahiplerinin istemi üzerine mahkemece karar verilir.” hükmü gözetilerek — yazı yazılarak ilmuhabere ilişkin ilanlar yapılmıştır. Yapılan ilanda 6102 sayılı TTK nun 818 (1-s) Maddesi hükmü delaletiyle aynı kanunun 762 Maddesi gereğince bu ilmuhaberi elinde bulunduranların ilk ilan tarihinden itibaren 3 aylık süre içerisinde mahkememize ibraz etmeleri, aksi halde söz konusu bu ilmuhaberin iptaline TTK’nın 764. Maddesi uyarınca karar verileceği hususu ilanen tebliğ edildiği halde mahkememize herhangi başvuru olmadığı anlaşılmıştır.
Esasen hasımsız olarak açılan ve kesin hüküm niteliği de taşımayacak olan bu türden davalarda, davacının mahkemeye olumlu bir kanaat verecek kadar delil sunmasını yeterli saymak gereklidir. Aksinin kabulü ile davacının daha fazlasını ispata zorlanması, TTK’nin 757 ve devamı maddelerindeki zayi nedeniyle kıymetli evrak iptali hükümlerinin uygulanmasını imkânsız hale getirecektir. Kaldı ki, dava sırasında yapılacak olan ilanlar sonucunda, hak sahipleri varsa ortaya çıkabilecek ve kendilerine karşı istirdat davası açılabilecek ya da hak sahipleri tarafından hasımlı olarak açılacak bir dava ile, çek iptali kararının iptali talep edilebilecektir. Dolayısıyla mahkemeyi tereddüte sevk eden hususlar, esasen anılan davalarda tartışılacaktır.
Davacı tarafından zayi edildiği bildirilen ilmuhaberle ilgili olarak TTK 761. ve 762. madde hükümleri gereğince ilmuhabiri elinde bulanların veya herhangi bir nedenle ellerinde bulunduranların ilk ilan tarihinden itibaren 3 aylık süre içinde mahkememize ibraz etmeleri veya bir bildirimde bulunmaları, aksi takdirde çeklerin iptaline karar verileceği konusunda —– ilanlar yapılmış,ayrıca uyuşmazlık konusu ilmuhaberler davanın devamında ibraz müddetinin devamında Mahkememize de ibraz edilmemiştir.
Tüm bu nedenlerle davacının——- paylarını temsil eden muvakkat ilmühaberi zayi olduğundan, hisse devri için zaruri olan ciro/teslim şartını gerçekleştiremediği de anlaşılarak Türk Ticaret Kanunu’nun 486 ve devamı maddelerinde düzenlenen hükümler kapsamında, davacının—–sermaye payını temsil eden kayıp —- — pay adetli muvakkat ilmühaber belgesinin zayi olması nedeniyle iptaline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile ;
1-Davacının ——-adetli payının temsili amacı ile davacıya teslim edilen — sayılı nama yazılı muvakkat pay senedi ilamühabirlerinin ZAYİ nedeni ile İPTALİNE,
2-Alınması gerekli 54.40 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00 TL’nin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin DAVACI UHDESİNDE BIRAKILMASINA,
4-Kalan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde DAVACI/VEKİLİNE İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.