Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/400 E. 2022/624 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/400 Esas
KARAR NO: 2022/624
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 01/07/2019
KARAR TARİHİ: 13/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:
—- tarihinde — sıralarında sürücü — sevk ve idaresindeki —sayılı aracı ile—- istikametine dönüş yapmak için km — — kavşağına—- —– içerisinde giriş yaptığında —- istikametine seyreden sürücü — sevk ve idaresindeki —- plaka sayılı —– aksamıyla—- plaka sayılı araca —- —— kısmından çarpması neticesinde iki araçlı , yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, Meydana gelen kaza sonucu müvekkil —- yaralanmış ve bedensel güç kaybına uğradığını, davacının yaşına, aktif ve pasif yaşam süresine, beden gücü kayıp oranına göre şimdilik — maddi tazminatın hüküm altına alınmasını, Davalı —–poliçesi kapsamında belirlenecek daimi iş göremezlik tazminatı tutarın sakatlık ve ölüm teminatından;  maluliyet oranının yüksek çıkması veya geçici iş göremezlik süresi boyunca bakıcı giderine hükmedilecek olması halinde ise bakıcı giderine ilişkin zararın sağlık gideri – tedavi teminatından tahsiline karar verilmesi ile davanın kabulünü, şimdilik —- daimi iş göremezlik olmak üzere toplam — maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile davalı—- tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini vekaleten iddia ve talep etmiştir.
SAVUNMA:Davalı —— cevap dilekçesinde, özetle,
Davalı şirketin meydana gelen kazadan dolayı sorumluluğunun doğması için davacının maluliyetinin dava konusu kaza nedeniyle meydana gelmiş olması gerektiğini. davacının maluliyetine ilişkin taleplerinin kabul etmediklerini, davacının maluliyetinin dava konusu kaza neticesinde meydana gelmemiş olup aksini iddia eden davacının işbu iddiasını ispatlaması gerektiğini. haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi ile işbu maluliyetin ilgili haksız fiil neticesinde gerçekleşmiş olması gerektiğini. Beyan ederek esasa ilişkin itirazları kapsamında davanın reddine karar verilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini vekaleten iddia ve talep etmiştir.
——-Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle;
Davaya konu edilen trafik kazasının meydana gelişinde Sürücü —yönetimindeki —- plâkalı —-istikametinden gelerek seyretmekteyken, —- kesişen—- yerine geldiğinde—– uyarınca, fren yaparak yavaşlaması, kavşaktaki trafik şartlarını dikkate alması, ışıkların kendi seyrine fasılalı olarak yanmakta olduğunu gördüğünde, durması ve —– istikametinden—– takiben seyrederek kavşağa girmekte olan diğer araca öncelik tanıması gerekirken, bunu yapmayıp, kontrolsuz olara kavşağa girdiğinde, kavşak ortasında, otosunun sol yan kısmına çarpılmasına sebebiyet vermiş olmasında, birinci
derecede ve—- oranında KUSURLU olduğu, Sürücü—- yönetimindeki —- — üzerinde seyrederken, sağ tarafında kalan ——kavşak yerine yaklaştığında, ışıkların fasılalı olarak yandığı tespit edilen bu kavşakta, KTK md. 57’a uyarınca fren yaparak yavaşlaması ve sağ taraftan seyrederek gelmekte olan diğer aracı gördüğünde yavaşlayıp, durması gerekirken (ve de mümkünken), sür’atli ve dikkatsiz seyretmekte oluşu nedeni ile bu önlemi alamayıp, duramayarak, kavşağa girdiğinde, kavşak ortasında, minibüsünün ön kısmı ile, kavşağa kendisinden önce girmiş olan diğer araca sol ön kapı ve sol yan kısmından çarpmış olmasında, (bu kavşakta geçiş önceliğinin, ana yol olan —- anayolda seyretmekte oluşu nedeni ile kendisinde olduğunun dikkate alınması ile), ikinci derecede %30 oranında kusurlu olduğu, kanaatine varılmıştır.
DELİLLER:
— tarihinde——- randevuların ertelenmesine dair kararınını içerir raporun dosyaya gönderildiği anlaşılmıştır.
— tarihli —- tarafından dosyaya maluliyete ilişkin rapor sunulduğu anlaşıldı
— tarihli —- Tarafından muayene gününü bildirir raporun dosyaya sunulduğu anlaşılmıştır.
—tarihinde —- sayılı soruşturma dosyasının celp edildiği anlaşıldı.
—Tarihinde dava konusu araca ilişkin —– dosyasının celp edildiği anlaşıldı.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, — uyarınca yapılması —- dayalı rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle zarar gören tarafından açılmış geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kalemlerinden oluşan maddi tazminat davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473/1 maddesi uyarınca “Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.”
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1478 maddesi uyarınca “(1) Zarar gören, uğradığı zararın sigorta bedeline kadar olan kısmının tazminini, sigorta sözleşmesi için geçerli zamanaşımı süresi içinde kalmak şartıyla, doğrudan sigortacıdan isteyebilir.”
Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi uyarınca “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.”
Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 99. maddesi uyarınca “Sigortacılar, hak sahibinin ——– genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.”
Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesi uyarınca “(1)Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanunda ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Bu tazminatlardan; c) Sürekli sakatlık tazminatı, ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında yüzde 2’yi geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı ve sürekli sakatlık oranı esas alınarak hayat anüiteleri ile genel kabul görmüş aktüerya kurallarına uygun olarak,
Hesaplanır. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanunda ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.”
Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 87. maddesi uyarınca “(1)Yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa, işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu ve motorlu aracın maliki ile işleteni arasındaki ilişkide araca gelen zararlardan dolayı sorumluluk, genel hükümlere tabidir.”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davalı sigortacının sorumluluğu yönünden; Davanın, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi uyarınca yapılması zorunlu —– dayalı rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle zarar gören tarafından açılmış geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kalemlerinden oluşan maddi tazminat davası olduğu, davalının, davacının içerisinde yolcu olarak bulunduğu — plakalı aracın —- olduğu, rizikonun —- tarihinde gerçekleştiği, poliçenin — tarihleri arasında geçerli olduğu, bu sebeple sigortacının zarar görene karşı TTK’nun 1473/1 ve 1478 maddeleri uyarınca sorumlu olduğu, davacının maluliyeti yönünden; kazanın belirtildiği gibi —- tarihinde gerçekleştiği, buna göre davacının maluliyet oranının o tarihte yürürlükte bulunan —– —göre yapılması gerektiği, dosyada mevcut sağlık evrakları ve ——gerçekleştirilen muayene işlemlerinden sonra —- göre belirlenen yüzde — oranında maluliyetinin olay tarihindeki mevzuata uygun olduğu, kusur durumu ve tazminat yönünden — bilirkişi raporunda tespit edilen kusur durumunun mahkememizce olayın gerçekleşme şekli ve şartları değerlendirildiğinde hale uygun görüldüğü, belirtildiği gibi davacının, eldeki dava ile — geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kalemlerinden oluşan maddi tazminat talep ettiği, öncelikle —- tarafından düzenlenen raporda davacının iyileşme sürecinin — aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, davacının dosyadaki mevcut delil durumuna göre aktüerya bilirkişisinin raporunda da tespit edildiği üzere asgari ücret düzeyinde gelir sağladığı, —- tarihleri arasındaki geçici iş göremezlik dönemindeki — aylık kazancının dönemin asgari ücret miktarına göre —- olduğu, yine sürekli iş göremezlik yönünden yapılan hesaplamanın yukarıda atıf yapılan yasa hükmü uyarınca ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında yüzde 2’yi geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı ve sürekli sakatlık oranı esas alınarak hayat anüiteleri ile genel kabul görmüş aktüerya kurallarına uygun olarak yapılması gerektiği, bu kapsamında davacının işlemiş dönem hesabının bilinen verilere göre ve işleyecek (aktif ve pasif) dönem kazanç tespitinin —göre ve her yıl için yüzde —artış ve yüzde — yöntemi ile hesaplanmasının mahkememizce yasaya, —– uygulamalarına ve aktüerya kurallarına uygun görüldüğü, bu şekilde hesaplanan sürekli iş göremezliğe ilişkin maddi zararların davacının maluliyeti ile oranlanmasının da uygun olduğu, yine nihai zarar belirlenirken sigortalı aracın kusuru kadar indirim yapılmasının (dava dışı araç sürücüsünün kusuru kadar belirleme yapılmasının) da mahkememizce uygun görüldüğü, bu sebeplerle davacının sürekli iş göremezliğe ilişkin nihai zararının —– olduğu, her ne kadar davalı tarafından emniyet kemeri takılmaması ve hatır taşıması bulunması nedeniyle tazminattan indirim yapılması gerektiği ileri sürülmüş ise de, dosya kapsamında bulunan delillerden davacının emniyet kemeri takmadığına ilişkin herhangi veriye ulaşılamadığı, bu sebeple bu yönden indirim yapılamayacağı, yine davacının sigortalı araç sürücüsünün eşi olduğu, eşin davacıya karşı manevi yükümlülük altında bulunduğu hususu dikkate alındığında taşımacının hatır taşıması olarak da nitelendirilemeyeceği, bu sebeple de indirim yapılamayacağı, davanın belirsiz alacak davası olduğu, bu sebeple alacağın tümüne temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği, temerrüt tarihinin ise sigorta şirketine bildirim yapıldığı tarihten itibaren sekiz iş günü sonrası olduğu, bildirim tarihinin ise —- olduğu, bu tarihten itibaren sekiz iş günü sonrasının —- tarihine denk geldiği ödemenin haftasonu da yapılabilecek olması nedeniyle temerrüt başlangıç tarihinin haftasonuna denk gelmesinin önemli olmadığı, bu sebeple bilirkişi raporunda tespit edilen temerrüt tarihinin doğru olmadığı, sigortalı aracın hususi araç olması, rizikonun ticari işletmeyi ilgilendiren bir olaydan kaynaklanmamış olması nedeniyle alacağa belirlenen tarihten itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, geçici işgöremezlik nedeniyle —-ve sürekli işgöremezlik nedeniyle — olmak üzere toplam — maddi tazminatın —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri —– üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 8.633,27 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 44,40 TL peşin harç ve 430,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 8.158,87 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 95,20 TL dava açma masrafı, 430,00 TL tamamlama harcı ve 2.138,55 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 2.663,75 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
5-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (126.383,81 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 19.957,57 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı Yasa uyarınca genel bütçeden sarf edilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile ——— Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/09/2022