Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/382 E. 2020/602 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/382 Esas
KARAR NO : 2020/602

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/06/2019
KARAR TARİHİ : 17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin——sunan bir şirket olduğunu, davalı —- —-adresinde faaliyet göstermekte olduğunu, taraflar arasında sözleşme akdedildiğini, mezkur sözleşme uyarınca davalı tarafın müvekkili şirketin sunduğu —— yararlandığını, müvekkilinin de bunun sonucunda ödemeleri hak ettiğini, ancak davalı taraf ——- almaya devam etmesine rağmen ödemelerini yapmayı kestiğini, müvekkilinden aldığı yemek hizmetine rağmen herhangi bir ödeme yapmayan davalı şirket arafından müvekkiline borçlarına karşılık olarak ———————— Numaralı çek verildiğini, çek müvekkil şirket tarafından—- — tarihinde ibraz edildiğini ancak karşılıksız çıktığını, daha sonra davalı şirket yetkilileri ile görüşüldüğünü ve şirketin zor durumda olduğunu, çekin keşide tarihinden önce konkordato için mahkemeye başvurduklarını bu sebeplerle karşılıksız çıkan çeki kendilerine iade etmeleri karşılığında karşılıksız çıkan çek tutarı olan 11.100,00 TL’nin müvekkili ile davalı arasındaki cari hesapta müvekkili şirket lehine alacak olarak kaydedilmesini talep ettiklerini, müvekkili şirketin bu sebeple ve ödeme vaadiyle çeki teslim ettiğini, karşılığında davalı şirketten 01/11/2018 tarihli çek geri alındı bordrosu aldığını, oluşan cari hesap açığı için İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğü ———- sayılı dosyadan icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibinde ödeme emri davalıya e tebliğ edilmiş olduğunu, davalının haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olarak ödeme emrine itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini bu nedenlerle davanın kabulü ile davalı borçlu tarafınca İstanbul Anadolu —– İcra Müdürlüğü —–. sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptalini, takibin devamı ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz işletilmesini ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ve adına hükmedilecek vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından başlatılan takibin haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin davacı tarafa, ödeme emrinde belirtilen miktarlarda borcu bulunmadığını, davacı tarafın müvekkili şirket tarafından yapılan ödemeleri dikkate almadan yapılan hesaplamalarla söz konusu takibi başlattığını, belirtilen miktarda borcun bulunmadığını mahkemece yapılacak incelemeler neticesinde açığa çıkacağını, davacı tarafça dava dilekçesinde ileri sürülen hususların gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafın müvekkili ile aralarındaki hizmet sözleşmesine istinaden üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini iddia etmekte ise de söz konusu sözleşme nedeniyle müvekkilden alacağı bulunmadığını, davacı tarafın müvekkili ile arasındaki hukuki ilişkiden kaynaklı olarak hizmet edimini eksiksiz yerine getirdiğini ispat yükü altında olduğunu, ancak dava dilekçesi ekinde bu hususu ispata yarar herhangi bir belge yer almadığını, işbu dava konusu takibe haklı nedenlerle itiraz edildiğini, bu nedenle haksız ve mesnetsiz davanın reddini, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ ve GEREKÇE:
Dava, cari hesap alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
İstanbul Anadolu ———. İcra Müdürlüğü ———-sayılı icra dosyasının incelenmesinde; davacı vekilinin 11.100,00 TL cari hesap alacağı ve 272,79 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 11.372,79 TL’nin tahsili için 15/02/2019 tarihinde icra takibine giriştiği ancak davalı tarafın itirazı üzerine takibin durduğu ve davacı vekilinin “1” yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır.
Davacı vekili, Müvekkilinin —————- sunan bir şirket olduğunu, davalı taraf ise “———– olduğunu, taraflar arasında sözleşme akdedildiğini, mezkur sözleşme uyarınca davalı tarafın müvekkili şirketin sunduğu yemek hizmetinden yararlandığını, müvekkilinin de bunun sonucunda ödemeleri hak ettiğini, ancak davalı—- hizmeti almaya devam etmesine rağmen ödemelerini yapmayı kestiğini, müvekkilinden aldığı yemek hizmetine rağmen herhangi bir ödeme yapmadığını iddia etmekte, davalı vekili ise müvekkili şirketin davacı tarafa, ödeme emrinde belirtilen miktarlarda borcu bulunmadığını, davacı tarafın müvekkili şirket tarafından yapılan ödemeleri dikkate almadan yapılan hesaplamalarla söz konusu takibi başlattığını savunmaktadır.
Mahkememizce taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak rapor tanzimi için dosyanın Mali Müşavir Bilirkişiye tevdi edilmesine karar verilmiştir.
Bilirkişi tarafından tanzim edilen rapor, mahkememizce denetime açık ve hüküm kumaya elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
İcra dosyası, bilirkişi raporu, cari hesap ekstresi ve tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan incelemede; davacı ile davalı arasında imzalanmış bir sözleşme olmadığı, ——- işinden kaynaklanan cari hesaba dayalı ticari bir ilişkinin olduğu, davacının —– tarihi itibarı ile davalıdan — alacaklı olduğu, — alacaklı olduğu, davalının — itibarı ile davacıya 11.100,00 TL borcu olduğu tespit edildiği, davacının davalıdan cari hesabına mahsuben almış olduğu 5.880,00 TL tutarlı karşılıksız çeki dava konusu yapmadığı, davacı ile davalının 01/11/2018 tarihi itibarı ile davacının cari hesap bakiyesi olarak 11.100,00 TL alacaklı olduğu yönünden mutabık oldukları, davacının, yemek hizmeti olarak davalı adına tanzim etmiş olduğu yemek irsaliyelerinde davalı yetkilisinin imzasının olduğu ve dolayısıyla fatura içeriklerinin davalı tarafa teslim edilmiş olduğunun ispat edilmiş olduğu, davacının asıl alacak yönünden talebinde haklı olduğu ancak işlemiş faiz ile ilgili olarak davalı tarafı temerrüte düşürdüğüne dair herhangi bir delil ibraz edilmediği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalı borçlunun İstanbul Anadolu ———- Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 11.100,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %19,5 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına
2- Alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine 11.100,00 TL asıl alacağın %20’si oranında İCRA İNKAR TAZMİNATINA HÜKMEDİLMESİNE
3- Fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE
4- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 758,24 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 194,22 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 564,02 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5- Davacı tarafından yatırılan 194,22 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından tebligat, posta, müzekkere gideri ve bilirkişi ücreti olarak sarf edilen 899,70 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre 878,11 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarf edilen 200,00 TL yargılama giderinin davanın ret oranına göre 4,80 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8- Kabul edilen dava yönünden —— tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9- Ret olunan dava yönünden ——— tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 272,79 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davalı vekilinin yokluğunda davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.