Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/299 E. 2020/461 K. 29.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/299 Esas
KARAR NO : 2020/461
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 27/12/2018
KARAR TARİHİ: 29/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——- tarihinde davalı tarafından —— aracın tektaraflı kazası neticesinde araç içersinde yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını ve maluliyetinin meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunu ve davacının zararlarından davalının sorumlu olduğunu, davacının sürekli iş görmezlik, geçici iş görmezlik zararları için ——- Asliye Ticaret Mahkemesine dava açıldığını, davacının bakıcı gideri için dava daha önce dava açmadığını, söz konusu dosyada alınan maluliyet raporunda davacının — ay bakıma muhtaç olduğunun tespit edildiğini, belirterek davacının bakıma muhtaç olması nedeniyle— aylık bakıcı gideri için fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak———–davalından temerrüt tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiz ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının, davalı şirkete müracaat şartını yerine getirmediğini, bu nedenle davanın usülden reddine karar verilmesini, davacının işbu davada talebi bakıcı tazminatı olduğunu, davalı şirketin sorumluluğunda olmayıp işbu taleplerinin reddi gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPARLANAN DELİLLER:
1-Davalı —– ve Hasar Dosyası,
2- ————– ölçütü yönetmeliğine göre tanzim edilen raporu,
3———-Asliye Ticaret Mahkemesi dava dosyası,
4-Aktuer bilirkişi raporu
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dava,bakıcı gideri ücretinin tahsili talebine yönelen maddi tazminat davasıdır.
Dava konusu kaza — tarihinde gerçekleşmiş, kaza yapan— plaka nolu aracın ——— tarihini kapsamak üzere ———— nezdinde sigortalı olduğu, dosyaya sunulan ilgili poliçeye göre; Sakatlanma ve ölüm kişi başına: ——- teminat verildiği, davacı vekili tarafından davalı——— tarihinde başvuruda bulunulduğu, davalı ———- tarihinde cevap verildiği, verilen cevapta davacının davalı —- tedavi gideri olarak bakıcı gideri ile ilgili tazminat talep ettiği, ancak ilgili tazminat talebinin ———- yayımlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı yasanın 59. Maddesi ve geçici 1. M. Uyarınca tüm sağlık hizmetlerinin ————–karşılanacağının hüküm altına alındığı bilgisinin verilerek reddedildiği anlaşılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. Md. uyarınca; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Aynı Kanunun 91. Md. uyarınca; İşletenlerin, bu Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
—————- maddesine göre; “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme ile 2918 sayılı yasanın 85. Md. düzenlemesine paralel bir düzenleme yapılmış ve sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlı olduğu belirtilmiştir.
Araç işleteninin kusursuz sorumluluk ilkesi gereği sigorta şirketinin de 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu Madde 86 ve Madde 97 gereğince sorumluluğu bulunduğu görülmüş ve işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulacağı düzenlenmiştir.
Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir. ———— Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç —- gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.
Yukarıda değinilen yasal düzenlemelere göre davalı —- sigortaladığı aracın ———- sürücüsü ve işleteninin sorumluluğunu üstlenmiş olduğundan sürücü ve İşletenin kusuru oranına isabet eden maddi zarar tutarından teminat limitiyle sınırlı olarak sorumludur.
Karayolları Trafik Kanunu 90. Md. uyannca;———– kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında ————— haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanırDüzenlemesi bulunmaktadır. Zarar görenin durumunun haksız fiilden önceki duruma getirilmesi ve maddi kaybının tam olarak giderilmesi esastır. Yapmış olduğu haksız fiille zarar veren işletenin verdiği zararı eksiksiz olarak gidermesi gerektiğinden, gereği yapılması zorunlu olan sigorta poliçesi ile işletenin sorumluluğunu üstlenen sigortacının da meydana gelen zararı BK’nın 49. ve TTK’nın 1459. Maddeleri gereği tam olarak gidermesi esastır.
6111 sayılı ” Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması île ———– Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile değiştirilen —————Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri. kazazedenin———olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen ———— tarafından kapsamına girenler yönünden———– sayılanlar için belirlenen sağlık hizmetlerine ilave sağlık hizmetlerini belirler, protez ve ortezler için farklı birim fiyatı tespit eder. Bu sağlık hizmetleri sağlık uygulama tebliğindeki istisnai sağlık hizmetleri kapsamına dâhil edilmez.
Kazaya neden olan aracın işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı,———uyarınca esasen kaza nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumlu olup, tedavi giderleri de(somut olayda görünüm şekli bakıcı gideri) bu zarar kapsamındadır.
Nitekim ———– kapsamında tüm tedavi giderlerinden değil sadece söz konusu madde kapsamında kalan tedavi giderlerinden sorumludur. ——– belgeye dayanmayan veya belgeye dayansa bile üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları hizmetler dışında kalan sağlık hizmet bedellerinden ve hastane dışındaki refakatçi giderleri , ulaşım giderleri, yeme içme, bakıcı gideri,geçici işgöremezlik gibi giderlerden sorumlu olmayıp, bu gibi giderler bakımından sürücünün, işletenin ve sigortacının sorumluluğu devam etmektedir.Söz konusu yasal düzenlemelere göre davalının bakıcı giderinden sorumlu bulunmadığı yönündeki savunmalarına itibar edilemeyeceği anlaşılmıştır.
Yasal düzenlemelere göre Mahkememiz dava dosyası kapsamına alınan —–Asliye Ticaret Mahkemesi dava dosyası kapsamı ile ——- tarafından—– raporunda —- tarihinde meydana gelen trafik kazasının oluşmasında sürücü —-%100 oranında kusurlu olduğu, ————- tarihinde gönderilen — nolu raporda; — doğumlu ——— günü geçirdiği trafik kazasına bağlı olarak oluşan arızasından dolayı Özürlülük Ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmelik hükümlerinden yararlanılmakla yapılan değerlendirme sonucunda;Kişinin iyileşme süresinin ——– tarihinden itibaren ——— aya kadar uzayabileceği ve bu sure zarfında %100 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı,İyileşme sürecinde günlük işlevselliğine kavuşmasının — ay süreceği zaman zarfında sürekli bakıcıya ihtiyacı olacağı rapor edilmiş ve ——— hesaplanma usullerinin belirlendiği tabloların bulunduğu, Ek-3/6 Sürekli Sakatlık Tazminatı Hesaplaması kısmında bakıcı tutulduğunun belgelendirilememesi durumunda bakıcı giderinin net asgari ücrete göre hesaplanacağı hususuna riayet edilerek bilirkişi tarafından ek raporun tanzim edilerek mahkememize tevdi edildiği anlaşılmasına göre mahkememizce aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1-)——-bakıcı giderinin——- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2a-)Harçlar yasasına göre alınması gerekli 417,84 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL + 54,40 TL ıslah harcı (toplam 90,30TL) harcın mahsubu ile bakiye 327,54 TL karar ve ilam harcı tutarının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2b-)Davacı tarafından yatırılan 90,30 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama gideri olan toplam 1.183,40 TLnin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı/vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraf/vekillerine tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde———– Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/09/2020