Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/177 E. 2021/629 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/177 Esas
KARAR NO: 2021/629
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/04/2019
KARAR TARİHİ: 23/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacı —- maliki bulunduğu ve aynı zamanda sevk ve idaresindeki — araç kavşağa girerken hızını azaltmaması, tali yoldan ana yolu çıkarken mevcut —- levhasını ve kavşak özelliklerini dikkate alarak uygun pozisyonda durup yeterli ve gerekli konirolü yapmadan kontrolsüz şekilde ana yola girmesi nedeniyle çarpması sonucunda—- tarihinde davacının kalıcı sakatlığı oluştuğunu, Kazada davalılardan——-kusurlu bulunduğunu, bu nedenle maddi ve manevi tazminat davasını ikame ettiği anlaşılmıştır.
Davalı —–vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalının sevk ve idaresinde bulunan —- plakalı araç seyir halindeyken yola çıkmak üzere çok az burnunu çıkardığını, davalının araç burnunu yola çıkarmadan önce sol tarafından gelen araç olup olmadığını kontrol ettiğini, Fakat davacının kavşağa çok hızlı girdiğini, bu nedenle kazada tamamiyle davacının kusurlu bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalıya yapılan ödeme ile davacının kaza nedeniyle oluşan zarar tutarının ödediğini, herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ::Dava, cismani zarar nedeni ile sürekli işgöremezlik ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
— Yapmakta olan davalı —- —- takiben, — ilerlemekte olan, —- arasında kavşakta çarpışma meydana gelmiş. bu çarpışma etkisi ile savrulan. —plaka—- numaralı dava dışı — çarpmıştır, kazada davacı —— raporunda belirtildiği üzere, —- oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmesine yol açacak şekilde yaralanması ile sonuçlanmıştır.
—— uyarınca; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olur.
Aynı Kanunun —- uyarınca; İşletenlerin, bu Kanunun —maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.
Araç işleteninin kusursuz sorumluluk ilkesi gereği sigorta şirketinin de—– sorumluluğu bulunmaktadır.
—— İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur. Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir.—– Zarar görenin,—– öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya —–çerçevesinde tahkime başvurabilir.
Değinilen yasal düzenlemelere göre davalıların, davalı sürücünün kusuruna isabet eden oranda tazminat ile yükümlü bulunması nedeni ile dava dosyası kusur oranın saptanması için dosya —–kişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdii edilmiş ve bilirkişi heyeti tarafından ceza dava dosyasından alınan kusur raporuna ve dosya kapsamına uygun bir şekilde davacı– davalı —- oranında kusurlu bulunduğu anlaşılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) madde 313 uyarınca sulh , görülmekte olan bir davanın taraflarının, karşılıklı anlaşmaları ile dava konusu uyuşmazlığa kısmen veya tamamen son vermeleridir. Anlaşılacağı üzere sulh, tek taraflı yapılabilen değil, davanın taraflarının katılımı ile oluşan bir müessesedir. Hüküm kesinleşinceye kadar da sulh olunması mümkündür.
Taraflar sulh olurken aynı zamanda yargılama giderleri hakkında da bir anlaşmaya varmışlarsa, mahkeme, tarafların aralarındaki anlaşmaya göre yargılama giderlerine hükmedecektir.
Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında maddi tazminat yönünden uyuşmazlık kalmadığı, yargılama gideri ve vekalet ücretleri taleplerinden sulh protokolü gereğince vazgeçtiklerini beyan ettikleri, davalı —— tüm borcu ödediği, tarafların dava dışında anlaşıp sulh oldukları, bu nedenle davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla HMK’nin 315/1. Maddesi uyarınca konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştır.
Yargılama devamında davacının bakiye maddi zararının davalı sigorta şirketi tarafından ödendiği, bu nedenle maddi tazminat istemi yönünden davanın her iki davalı için konusunun kalmadığı anlaşılmış ve yargılamaya manevi tazminat yönünden devam edilmiştir.
Davacının manevi tazminat davası yönünden yapılan değerlendirme de ise ;
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar verilecek para tutarı adalete uygun olması, hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşıması, bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemisi, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmesi, takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olması hususlarına riayet edilerek——- gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartların da açıkça gösterilişi ve değinilen hususların objektif ölçülere göre değerlendirme yapılarak, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihine göre aşağıdaki belirtilen tutarda manevi tazminata davacı için hükmolunmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Maddi tazminat istemi yönünden;
1-Dava sonrası yapılan ödeme nedeniyle davacı ve davalı — sulh olduğu ve sulhün diğer müteselsil sorumlu davalı —- de sirayet etmesi nedeniyle davanın konusu kalmadığından davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihinde alınması gerekli 59,30 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 103,30 TL peşin nispi harçtan mahsubu ile bakiye 44,00 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR OLARAK KAYDINA,
3-Taraf talepleri gözetilerek yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden maddi tazminat davasında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
4-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Manevi tazminat yönünden;
1-1— manevi tazminatın — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı —-tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2-Karar tarihinde alınması gerekli 680,31 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Manevi tazminat davasında tebligat gideri için yapılan 180,00 TL tebligat masarfının davanın kabulü oranına göre 60,00 TL’sinin davalı —– tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli 2021 yılı A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli 2021 yılı A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —— VERİLMESİNE,
6-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca ———– Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/09/2021