Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/159 E. 2019/472 K. 24.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/159 Esas
KARAR NO : 2019/472
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 12/04/2019
KARAR TARİHİ: 24/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … şirketine sigortalı 28/11/2015 tarihinde meydana gelen kazada——— plakalı araçla ile ———–plakalı aracın karışmış olduğu trafik kazası neticesinde müvekkilinin beden gücü kaybına uğradığını, müvekkilinin kazada ——— plakalı aracın içerisinde yolcu olarak bulunmakta olup araçların çarpışması sonucunda sakat kaldığını, müvekkilinin yolcu olup kusuru bulunmadığını Trafik kazasında davacının uğradığı bedensel zarar nedeniyle, fazlaya İlişkin haklar saklı kalmak üzere, 6100 sayılı Yasanın 107.maddesine göre belirlenecek maddi tazminatın temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı tarafa tensip zaptının tebliğ edilmediği ve cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava cismani zarar sebebiyle açılan maddi tazminat davasıdır.
Davacı vekili 22/04/2019 tarihli dilekçesin ile davalı taraf ile sulh olmaları sebebiyle davadan feragat ettiklerini beyan etmiş ise da feragatin davayı esastan nihayete erdirdiği, ancak davada öncelikli olarak dava şartlarının incelenmesi gerektiği açık olup, davanın usulüne uygun açılıp açılmadığını incelemek gerekir.
19/12/2018 günü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile 6102 Sayıl TTK’nın 5. Maddesine eklenen 5/A maddesi uyarınca ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A (2) Maddesi gereğince; Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilmiş, dosya üzerinden yapılan inceleme ile, dava açılmadan önce arabuluculuk yoluna gidildiğine dair , arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslına veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğine rastlanmamış olmak ile, davacı vekiline , arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini mahkememize sunması için bir haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde , arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini mahkememize sunmaması halinde davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddedileceğinin ihtarına karar verilmiştir.
Mahkememiz tarafından davacı vekiline yapılan ihtara rağmen davacı vekili arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini mahkememize sunmamış olması nedeniyle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Açılan davanın HMK 114/2 delaletiyle 115/2 maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Yeteri kadar harç alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
4-Davalı tarafın vekili bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça orunup usulen anlatıldı. 24/04/2019