Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/151 E. 2020/154 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/151 Esas
KARAR NO : 2020/154

DAVA : İtirazın İptali (Trafik kazasından kaynaklı rucuan alacak)
DAVA TARİHİ : 18/11/2016
KARAR TARİHİ : 20/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali(————poliçesi ile sigortalı olan aracın ehliyetsiz sürücü idaresinde iken sebep olduğu trafik kazasından kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirkete ait ————- plakalı aracın sebebiyet verdiği trafik kazası neticesinde 3. Kişinin yaralanması üzerine, sigorta şirketi tarafından ödenen tazminatın, trafik sigortası genel şartları uyarınca rücuen tahsili amacıyla İstanbul Anadolu——— İcra Müdürlüğü’nün ——-, sayılı icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun itiraz ederek takibi durdurduğunu, —– poliçesi ile sigortalı olan davalıya ait ——-plakalı aracın , alkollü ve ehliyetsiz sürücü olan dava dışı …’ın sevk ve idaresinde bulunduğu esnada 07.07.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında dava dışı … isimli şahsın zarar gördüğünü, kazadan kaynaklı 3. Şahsın %20 maluliyet sebebiyle 11.04.2016 tarihinde 71,468,59.TL işgöremezlik tazminatı ödendiğini, kazanın ehliyetsiz ve alkollü sürücü tarafında sevk ve idaresi esnasında meydana geldiği için Trafik Sigortası Genel Şartları uyarınca davalının ödenen İşgöremezlik tazminatından sorumlu olduğunu,71.468,59.TL ‘nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğü’nün ————-. sayılı icra takibi başlatıldığını, borçlunun itirazı üzerine itirazın iptali davası açıldığını, itirazın İptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dışı …’ın ehliyetinin bulunduğunu, aynı şahsın alkollü olduğu ile ilgili kesin bir tespitin bulunmadığını, bu kişinin aracı—– kiraladığını, kira sözleşmesi tanzim edilirken ehliyetini ibraz ettiğini, olayda davalının kusuru bulunmadığını, araç sahibi olduğunu aracı resmi şekilde kiraladığını ve beklenen özen ve dikkati gösterdiğini, kazanın …’ın dikkatsizliği nedeniyle meydana geldiğini, davalının kazadan dolayı zarara uğradığını, İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —-. sayılı icra takibi başlatıldığını, davanın ticari alacak niteliğinde olduğunu görev açısından itiraz ettiklerini, görevli mahkemenin İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemesi olduğunu, davanın dava dışı …’a ihbar edilmesi gerektiğini, beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPARLANAN DELİLLER:
1-İstanbul Anadolu Adliyesi —-.icra Dairesinin ——- Esas sayılı takip dosyası,
2-ZMMS poliçesi ve hasar dosyası,
3-Nüfus Kayıt Suretleri,
4-Vergi Dairesi Kayıtları,
5-İAA—–.Asliye Ceza Mahkemesinin —–Esas sayılı ceza dava dosyası
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, ZMSS poliçesi ile sigortalan aracın ehliyetsiz ve alkollü sürücüsü idaresinde iken sebep olduğu trafik kazasından kaynaklı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davanın niteliği gereği girişilen icra takibinin şartlarına sıkı sıkıya bağlı bulunması nedeni ile icra takip dosyası, mahkememiz dava dosyası içersine alınmış incelenmesinde;davacının —– sigorta poliçesi ile sigortacısı bulunduğu ——— plaka sayılı araç ile kazaya karışan aracı sevk ve idare eden … ve aracın maliki bulunan … aleyhine 17/06/2016 tarihinde icra takibine giriştiği, ödeme emrinin davalı …’a 22/06/2016 tarihinde tebliğ edildiği,davalı …’un takibe karşı itirazlarını 23/06/2016 bildirerek takibin kendisi yönünden durmasına sebebiyet verdiği davacı tarafından davalının itirazı üzerine işbu davanın ikame edildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından dava dışı …’a 07/07/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile 11/04/2016 tarihinde 71.468,59 TL ödendiği eldeki davanın da yapılan ödemenin rücusu amacına matuf bulunduğu anlaşılmıştır.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçe Genel Şartlarının B.4/2 maddesinde “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebilir” hükmü mevcuttur. Şu halde, davacı sigortacı söz konusu davayı sigortalısına karşı yaptığı ödeme nispetinde ikame eyleyebileceğinden aktif dava ehliyetinin bulunduğu anlaşılmıştır.
2918 sayılı KTK’nun 95. maddesinde; sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği, ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabileceği ifade edilmiştir.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sorumluluk Genel Şartlarının B.4.c maddesinde; aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar halinde sigortacının sigortalıya rücu edebileceği düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nin 266. maddesinde “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir.” hükmüne yer verilmiştir. Trafik kazalarında münhasıran alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediği uzmanlığı gerektiren konudur. Bu nedenle mahkemizce Yargıtay —–.Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarına göre, nöroloji uzmanı ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla kazanın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesi, alkol dışında başka unsurların da olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması yönünden rapor alınmasının zorunlu bulunduğu anlaşılmıştır.
Bu kapsamda teşekkül eden bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen 21/11/2017 tarihli raporda kazaya konu —– plakalı aracı sevk ve idare eden …’ın kaza anında —– alkolün etksi altında meydana geldiği davacının kazada dava dışı—– ödemiş olduğu bu tutarın davalıdan tahsilinin mümkün bulunduğu rapor edilmiştir.
Rücu davaları; gerçek zararının giderilmesi amacına yönelik olup, zenginleşmeye bir vesile teşkil etmemelidir. Dolayısıyla zarar sorumlusundan halefiyet ilkelerine dayalı olarak talepte bulunan davacı da, ödediği meblağın tamamını değil, ancak zarar görenin uğradığı gerçek zararı, zarar sorumlusu bulunan üçüncü kişilerden isteyebilir. (—— Karar sayılı ilamı.)
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.4.c maddesi uyarınca, sigorta şirketinin rücu edebileceği tazminat tutarı, sigortalı araç sürücüsünün kusur oranına ve zarar görenlerin gerçek zararına göre belirlenir. (Bknz. —-Karar sayılı ilamı)
Dosya kapsamında alınan ve aralarında nöroloji uzmanı doktor bilirkişinin de bulunduğu 3 kişilik bilirkişi heyetince hazırlanan 21/11/2017 tarihli raporda, dava dışı sürücü takip borçlusu — gerçekleşmesinde %100 kusurlu, yaralanan yolcu …’ın kusursuz olduğu, kazanın sürücünün münhasıran alkolün etkisi altında iken meydana geldiğinin belirtilmesi ve aynı eksende heyetteki makine mühendisi bilirkişi kusur raporu ile ve ceza dava dosyası kapsamındaki belgelerden bu hususlar ayrıca anlaşıldığından, dava dışı—- tarafından ibraz edilen maluliyet raporunun incelenmesi ile de maluliyet oranının kaza tarihinde yürürlükte bulunan — belirlendiğinden ve dava dışı—— hakkında tertip edilen maluliyet raporunda benimsenen yönetmeliğe yönelen herhangi bir itirazında davalı tarafından ileri sürülmemiş olmasına göre yeniden maluliyet raporu alınmasının usul ekonomisine ve dosyanın geldiği aşamaya göre sonuca etkili olmayacağı kanaatine varılarak dava dışı ——- kabul edilerek bu maluliyete göre davacının ödeme tarihi itibari ile zararının 112.809,62 TL bulunduğu aktuer bilirkişi tarafından rapor edilmiştir.
Ancak bu tutardan bilirkişi tarafından müterafik %20 ve hatır taşıma %20 hükümleri dahilinde indirim yapılması gerekir iken bu yönlerde hesaplama yapılmadığından rapor içeriğindeki bu hususlardaki eksikliler mahkememizce gözetilmiş ve indirimler sonrası dava dışı —- gerçek zararının 72.198,56 TL bulunduğu anlaşılmış, davacı tarafından gerek girişilen icra takibinde gerekse ikame edilen dava da 71.468,59 TL asıl alacak talep edilmesine göre taleple bağlı kalınarak ayrıca bu tutara ödeme ile takip tarihi arasında isabet eden( haksız fiil tarihte zararın muaccel oluşuna göre davacının dava dışı sigortalıya yaptığı ödeme tarihinde davalının temerrüt koşullarının oluştuğunun anlaşılması nedeni ile)1.180,70 TL işlemiş yasal faiz yönünden davalı itirazının tahkikat yargılaması bitiminde haksız olduğu anlaşılmış, davalının bu kısımlara yönelen itirazının tahkikat yargılaması sonucunda iptali ile takibin hüküm fıkrasında belirlenen tutarlar yönünden devamına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile ;
A1-)Davalı borçlunun İAA ——-. İcra Dairesinin ———-takip dosyasının yapmış oluduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 71.468,59 TL asıl alacak ve takip öncesi 1.180,70 TL işlemiş faiz üzerinden DEVAMINA,
A2-)Takipte,takip tarihinden tahsil tarihine değin 3095 sayılı yasa 1.Maddesi gereğince yasal faiz UYGULANMASINA,
B1-)Alınması gerekli 4.882,01TL harçtan peşin alınan 879,04 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.002,97 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA, Davacı tarafından yatırılan 879,04 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
B2-)Davacı tarafça yargılama gideri olarak sarf edilen toplam 2.089,50 TL’den kabul edilen kısma isabet eden 2.051,76 TLnin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
B3-)-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden —– uyarınca — vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
B4-)-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden— uyarınca — vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALI TARAFA VERİLMESİNE,
B5-)-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin, davalı ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.