Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/145 E. 2021/766 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/145 Esas
KARAR NO: 2021/766
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/04/2019
KARAR TARİHİ : 18/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—- tarihinde, park halinde bulunan —-plakalı araca çarpması sonucu davalı sigorta şirketinin ——— plakalı araçta maddi hasar meydana geldiğini, Davaya konu kazanın akabinde trafik polislerincc düzenlenen —-plakalı aracın sürücüsü olduğunu iddia ve beyan eden —aracının sağ ön çamurluk kısımlarına— aracın sol ön köşe kısımlarıyla çarptığını, çarpan aracın —- hızla kaçtığını ve — kesişiminde hızla sağa dönmek istediğini, bu esnada park halindeki — plakalı aracın ön tampon sağ köşe kısımlarına sürttüğünü ve park halindeki — plakalı aracın sürücü kapısına çarptığını, hem kaçmaya devam etmek isteyen hem de çarpmanın etkisiyle hakimiyetini kaybeden aracın—- plakalı aracın sol yan kısımlarına çarparak durabildiğini iddia ve beyan ettiği, — hemen akabinde sürücünün araçtan inerek koşarak kaçtığı, dolayısıyla sürücünün tespit edilemediğini, bu kazanın oluşumunda sürücüsü tespit edilemeyen — plakalı araç sürücüsünün — şeklinde açıklandığını, Davaya konu kazada hasar gören —-nezdinde açılan hasar dosyasından görevlendirilen sigorta eksperi tarafından düzenlenen — plakalı araçta meydana gelen zararın —- sigorta tazminatının müvekkili —-plakalı aracın —- ödendiğini, Yapılan ödeme sonrasında yapılan rücu araştırmalarının derinleştirildiğini ve dava dışı sigortalı —– temin edildiğini, dava dışı sigortalının formda yer alan ifadesinde;—–sayılı — yapılması amacıyla ustam olan —- yerde bulunan —— arayarak aracınız çalınmış, aracınızı ——- şüpheli şahısların terk ederek kaçtıklarını, arabayı —- çekildiğini söylemesi üzerine müracaat için polis merkezine geldim. Burada aracımı çalar ve kovalamaca – sonucu—- terk ederek şüpheli iki şahsın kaçtığını öğrendim. Benim aracımda değerli bir eşya yoktur. Şüpheli şahıslar aracını çalarak polisten kaçtıkları sırada plakasını öğrenemediğim iki araca çarparak durduklarını ve akabinde olay yerinden kaçtıklarını burada öğrendim…” şeklinde beyanda bulunduğunu, müvekkil sigorta şirketi tarafından temin edilen bu belge doğrultusunda aracın kaza sırasında çalıntı olduğunun anlaşıldığını, —- çalınan veya — araçların sebep oldukları ve— sigortalının sorumlu olmadığı zararlar, aracın çalındığını veya gasp edildiğini bilerek binen kişilerin zarara uğramaları nedeni ile ileri sürülecek talepler ile çalan ve gasp eden kişilerin taleplerinin poliçede teminat dışında kalacağının belirtildiğini, yapılan tespit sonrasında aracın çalınmış olduğunun sabit olduğunu, — sebep olmaksızın, bir başkasının mal varlığından veya emeğinden zenginleş, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür” hükmü doğrultusunda teminat dahilinde olmayan bir zararın ödenmesi sonrası ödenen tutarın davalı sigorta şirketinden talep edilmesine karşın bir sonuç clde edilmediğini ve işbu davanın ikamesinin zorunlu hale geldiğini belirterek, müvekkil sigorta şirketinin —- ödemenin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini iddia ve talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekilinin dava dilkeçesine cevap vermediği, mahkemenin talebi ile— — poliçesinin bir kopyasının sunulduğu ve işbu poliçe nedeni ile dava konusu meydana gelen kaza ile ilgili davacı tarafından davadan önce şirkete başvurunun bulunmadığı, dava sebebi ile —–numaralı hasar dosyasının açıldığını ve dava öncesi başvurunun olmaması nedeni ile hasar dosyasında herhangi bir evrak ve ödemenin bulunmadığının belirtildiği iddia ve talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, sigorta ilişkisi kapsamında yapılan ödemenin rücuen tazminine ilişkindir.
Davacı vekili. Davaya konu kazada hasar gören — nezdinde açılan hasar dosyasından görevlendirilen —- tarafından düzenlenen — plakalı araçta meydana gelen zararın — olduğunun tespit edildiğini ve — olmak üzere toplam — tarafından —– ödendiğini, Yapılan ödeme sonrasında yapılan rücu araştırmalarının derinleştirildiğini ve müvekkiline sigortalı aracın çalındığını , bu nedenle müvekkilinin zarardan sorumlu olmadığını iddia etmekte, davalı vekili ise davanın reddini savunmaktadır.
Mahkememizce hırsızlık olayına ilişkin bilgi ve belgelerin temini için —– müzekkere yazılmıştır.
Gelen yazı cevabınını incelenmesinde kazanın hırsızlık olayının yaşanması ile meydana geldiği anlaşılmıştır.
KTK’nun 107. maddesi uyarınca, bir motorlu aracı çalan veya gasbeden kimse işleten gibi sorumlu tutulur.
Aracın çalınmış veya gasbedilmiş olduğunu bilen veya gereken özen gösterildiği takdirde öğrenebilecek durumda olan aracın sürücüsü de onunla birlikte müteselsilen sorumludur. İşleten, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerden birinin, aracın çalınmasında veya gasbedilmesinde kusurlu olmadığını ispat ederse, sorumlu tutulamaz. İşleten, sorumlu olduğu durumlarda diğer sorumlulara rücu edebilir.
Davacı sigorta şirketine sigortalı araç park halindeyken dava konusu kazayı yaptığı—– tarafından gönderilen müzekkere cevabından anlaşılmaktadır.
Müzekkere cevabında bulunan—aracın çalındığı sırada davalı sigorta şirketine sigortalı olana araca çarptığı ve yapılan bütün ihtarlara rağmen araç sürücüsünün durmadığı anlaşılmaktadır.
Yine gelen yazı cevabının incelenmesinde aracın çalındığı anda kontak anahtarının üzerinde olduğuna dair herhangi bir delilin bulunmadığı, aracın çalınması nedeniyle davalının tüm yasal başvuruları yaptığı ve aracın çalınmasında davalının kusuru bulunmadığı tespit edilmiş olup araç işleteninin meydana gelen zarar nedeniyle herhangi bir kusurunun bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Dolayısıyla davacı sigorta şirketinin meydana gelen zarar nedeniyle bir sorumluluğu bulunmamakta olup yapılan ödemeler nedeniyle davalının sebepsiz zenginleştiği ve kendisine yapılan ödemeleri her bir ödeme tarihi ayrı ayrı dikkate alınarak faizi ile birlikte iade etmesi gerektiği anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜNE,
2——tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 424,74 TL harcın davacı tarafından yatırılan 106,19 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 318,55 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 106,19TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 2.112,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar ——— nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere usulüne uygun olarak anlatıldı. 18/11/2021