Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/10 E. 2019/1223 K. 30.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/10
KARAR NO : 2019/1223

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 20/12/2013
KARAR TARİHİ : 24/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının üyesi olduğu ——-ile sözleşme yapan arsa sahiplerinden biri olduğunu, kooperatif île arsa sahibi arasındaki alacak davalannın arsa sahipleri lehine sonuçlandığı ve icra takibi başlatıldığını, akabinde genel kurul toplantısı yapılarak borcun eşit taksitlerle arsa sahiplerine ödenmesine ov birliği İle karar verilerek protokol imzalandığını ve üyelerden sorumlu ofdukları miktar üzerinden senet alınacağını ve senetleri vermekten imtina edenlerin olması halinde kooperatifin alacağını davacıya temlik edeceğinin karar altrna alındığını, davalının senet vermekten imtina ettiğini ve temlik alacağının ödenmediğini öne sürerek itirazın iptaline ve %20 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kat mülkiyeti ile ferdi mülkiyete geçildiğini ve kooperatif borcundan dolayı sorumlu tutulamayacağını, borcu olmadığını, kaybedilen davalarda yönetimin basiretsiz davrandığını, bu nedenle suç duyurusunda bulunduklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkememiz ——sayılı kararında; ——- tarihli toplantıda kooperatife arsa malikleri adına davacı ile sözleşme yapmak üzere yönetim kuruluna yetki verildiği, bu yetkinin ödeme yapma karan olmadığı, anlaşma yapılması halinde ayrıca yapılacak genel kurulda ödeme kararının alınacağının vurgulandığı ve bu tarihten sonra yapılmış bir genel kurul olmadığından kesinleşmiş bir alacağın temlikinin söz konusu olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bu kararı, davacı vekili temyiz etmiş olmakla, Yargıtay —. HD. —– ——- sayılı bozma ilamında; “Dava konusu temliğin dayanağı olan —- tarihli olağanüstü genel kurulun 5.maddesinde yönetim kuruluna, arsa sahiplerine 1.200.000 TL ye kadar ödeme yapma yetkisinin oy birliği ile verildiği, yönetim kurulunun da bu yetkiye istinaden temlikname düzenleyerek davacıya verdiği sabittir. Genel kurulun iptaline ilişkin herhangi bir iddia ve ispat mevcut olmadığı için verilen bu yetkiye istinaden yapılan temliklerin de geçersizliğinden bahsedilemez. Geçerli bir yetkiye dayanarak verilen temliğin geçerli olduğu anlaşıldığından yargılamaya kabul üzerinden devam edilip davalının borç miktarı belirlenerek sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır” gerekçesiyle mahkememizin kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi ———- tarihli bilirkişi raporunda özetle: Davacının, takip tarihi itibariyle davalı şirketten, —– ana para, —— faiz olmak üzere — alacağın olduğu, asıl alacağın, talep gibi % 9 yasal faizi İle birlikte davalıdan tahsili gerektiği hususundaki görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı alacağını, ödeme emri üzerinde gösterdiği 06/12/2012 tarihli temlik sözleşmesi açıklamasına dayandırmıştır. Temlik sözleşmesi temlik eden ———— ile temlik alan … arasında düzenlenmiştir. Temlik sözleşmesinin konusu, temlik edenin —–tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında oy birliği ile alınan 5 ve 6 numaralı kararlar gereği borçlusunun temlik edene ödemesi gereken 5797,00 TL tutarında 01/01/2013 tarihi itibariyle doğan alacağının, davacıya temlik edilmesini içermektedir. Dava konusu temliğin dayanağı olan 11.11.2012 tarihli olağanüstü genel kurulun 5. maddesinde yönetim kuruluna arsa sahiplerine 1.200.000,00 TL’ye kadar ödeme yapma yetkisinin oybirliği ile verildiği, yönetim kurulunun da bu yetkiye istinaden temlikname düzenleyerek davacıya verdiği sabittir. Genel kurulun iptaline ilişkin herhangi bir iddia ve ispat mevcut olmadığı için verilen bu yetkiye istinaden yapılan temliklerin de geçersizliğinden bahsedilemez. Geçerli bir yetkiye dayanarak verilen temliğin geçerli olduğu, yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde davacının davalıdan —–alacağının bulunduğu, davacının temlik sözleşmesinin yapıldığı tarihten takip tarihine kadar — işlemiş faize hak kazandığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE, İstanbul Anadolu ——–İcra Müdürlüğnün —— esas sayılı takip dosyasında davalının İTİRAZININ İPTALİ ile takibin — asıl alacak ve —– işlemiş faiz bakımkından DEVAMINA,
2-Asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE, asıl alacağın dava tarihinden itibaren yasal faiz UYGULANMASINA,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli —harcın, davacı tarafından yatırılan 102,50 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye —- davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından bilirkişi ücreti, harç, tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen ——yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Kabul edilen dava yönünden—— tarifesine göre davacı lehine takdir olunan —– vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair tebliğden itibaren 15 gün içinde Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere davacı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.