Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/917 E. 2019/650 K. 20.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1181 Esas
KARAR NO : 2019/711

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/10/2018
KARAR TARİHİ : 02/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı arasında ticari ilişki olduğunu,cari hesap alacağı tahsil edilemeyince,davalı aleyhine İstanbul Anadolu ——.İcra Müdürlüğü’nün 2018/23621 Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını,davalının ise icra takibine itiraz ettiğini,davacı şirketin muhasebe kayıtlarında,davalının 2.598,10 TL davacı Şirkete borçlu olduğu anlaşıldığından hukuki yollara başvurulduğunu, davacı şirketin davalıya takibe dayanak cari hesap ve buna ilişkin faturalarını gönderdiğini,davalının faturalara herhangi bir itirazda bulunmadığım,davacı şirketin alacağını tahsil edemediğinden icra takibi başlattığını,davalı tarafından likit olan alacağın tahsiline yönelik itiraz edildiğini, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydıyla davanın kabulüne,davalı tarafından İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün 2018/23621 E. Numaralı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına,davalı borçlunun takip tutarının %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekilinin dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava ticari ilişkiden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Dosya içerisinde bulunan İAA ——–. İcra müdürlüğünün 2018/23621 Esas sayılı icra dosyasının incelemesinde, davacının cari hesap ekstresine istinaden davalı aleyhine 2.534,73 TL asıl alacak, 63,37 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.598,10 TL üzerinden davalı aleyhine takip başlattığı, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durması üzerine, davacının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde, itirazın iptali davası açtığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu ticari ilişki sonucu oluşan cari hesap ekstresine göre müvekkilinin davalıdan 2.534,73 asıl alacak, 63,37 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 2.534,73 TL bakiye alacağının olduğunu iddia etmekte, davalı ise davacı ile aralarında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını ve davacı tarafa herhangi bir borcu olmadığını savunmaktadır.
Bu aşamada TMK m.6 gereği ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davacı tarafa düşmektedir. Davacı delil olarak taraflara ait defter ve kayıtlara dayanmıştır. Mahkememizce HMK 266. MADDE uyarınca Mali Müşavir bilirkişi marifetiyle taraf defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karan verilmiştir. Davalı tarafın defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle inceleme sadece davacı defterleri üzerinde yapılmıştır.
Buna göre; Davacının ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde davacının dava konusu döneme ait ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresi içinde usulüne uygun şekilde yapılmış olduğu, faturalarla kayıtları uyumlu olan davacı ticari defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğini haiz olduğu, takibe konu olan davacı alacağının ticari defterlerde kayıtlarının davalı adına tutulan cari hesabın 30.05.2018 tarihinde— yevmiye kayıt numarası ile 26.05.2018 tarih—-sayılı fatura ile KDV dahil 2.534,76 TL alacak bakiyesi ile kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
HMK 222’ye göre kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması, diğer tarafın usulüne uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.
Diğer taraf ticari defterleri olduğu halde bunları mahkemeye ibraz etmez ise defterleri kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış tasdikleri yaptırılmış olan tarafın birbirini doğrulayan defterlerindeki kayıtlar sahibi lehine delil olur. ——————–
Yukarıda da belirtiğimiz üzere davalı defterlerini ibraz etmemiştir. Dolayısıyla kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulayan alacaklı davacının defterlerine itibar edilmiştir.
Fatura üzerinde ödeme tarihi belirtilmediğinden ,taraflar arasında ödeme tarihleri ve temerrüt ile ilgili bir sözleşme veya davacı tarafından davalıya gönderilmiş herhangi bir borç ihtarnamesi bulunmadığından temerrüdün takip tarihi itibariyle oluştuğu, bu nedenle davacının işlemiş faiz yönünden talebinin yerinde olmadığı, alacağın belirlenebilir ve likit olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE;
Davalı borçlunun İAA. —. İcra müdürlüğü 2018/23621 esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 2.534,76 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
2-Davacı lehine asıl alacağın %20’si oranında (506,95 TL) icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 173,15 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 44,37 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 128,78 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4- Davacı tarafından yatırılan 44,37 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından tebligat, posta, müzekkere ve bilirkişi gideri olarak sarf edilen 838,91 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 2.534,76 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair karar davacı vekilinin yüzüne karşı kesin olarak verildi. Usulen anlatıldı.