Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/885 E. 2022/65 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/885 Esas
KARAR NO: 2022/65
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/07/2018
KARAR TARİHİ: 01/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı/karşı davalı vekilinin — tarihli dava dilekçesinde özetle; Her——- müvekkili şirkete yaptırdıklarını, müvekkil şirketin üstlenmiş olduğu işin kapsamındaki proje çalışmalarını — tarihinde tamamladığını, proje çalışmaları neticesinde düzenlenen —– onaylandığını, Müvekkil şirketin yapmış olduğu söz konusu projeler karşılığında önce —-hakediş belirlenmiş, daha sonra ise tünel giriş ve çıkışında —– imalatı olmadığı için bu bölüme ait hakedişlerin tenzili ile nihayetinde —- hakedişin taraflar arasında kesin mutabakatla belirlendiğini, Müvekkil şirket yetkilileri ise her iki davalı/borclu şirketin oluşturduğu —- hakedişi kesin olarak ne zaman ödeyeceklerini kestiremedikleri için —-girmemek için fatura düzenleyemediklerini, —- — aldıkları öğrenildiğinde söz konusu hakedişe ilişkin dava konusu — faturayı düzenlemek suretiyle, ——— göndererek tekrardan söz konusu hizmet bedelinin ödenmesini talep ettiklerini,—- faturayı suiniyetli bir şekilde teslim almamış, bunun
üzerine müvekkil şirket yetkilileri söz konusu faturayı kargo yoluyla —- tebliğ almış olmalarına rağmen fatura bedelini yine ödemediklerini, Davalı/borçlu —- oluşturduğu —- sıfatı bulunmayıp, — her iki davalı borçlu şirketin dava konusu fatura bedelinden ve ferilerinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, dava konusu fatura bedelinden ve ferilerinden oluşan borcun tahsili için tarafımızdan her iki davalı/borçlu şirket hakkında —tarihinde——– başlatılmak suretiyle ödeme emrinin usulüne uygun tebliği edildiğini, davalı/borçlu —- diğer davalı/borçlu tarafından ise —- tarihinde yetkiye ve borca itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, Her iki davalı/borçlu şirketin dava konusu icra dosyasına yapmış olduğu yetki itirazının, TBK’nın 89. maddesi ve —- kararlarına göre de hukuken reddi gerektiğini, Davalı /borçlu —- borca ve tüm ferilerine itiraz yönünden, fatura konusu işin —-onaylanmasına rağmen faturanın —- düzenlendiğini, bu haliyle faturanın —- aykırı olduğunu, bu nedenle de faturayı ve borcu kabul etmediklerini ileri sürdüğünü, faturanın düzenlenme tarihi ve şekli vergi mevzuatı çerçevesinde değerlendirilmesi gereken bir husus olduğunu, faturanın ne zaman düzenlendiği ancak faizin başlangıcı açısından önem arz ettiğini, dava konusu faturanın dayanağı olan hizmete dair hakediş — yılında istenebilir hale gelmesine rağmen, müvekkil şirketin kararlaştırılan söz konusu hakediş bedeline bu tarihten itibaren faiz
işletmemiş, —- yılındaki tahakkuk etmiş hakediş bedeli neyse o bedel üzerinden fatura
düzenlenmiş olduğunu, dava konusu icra takibinde takip dayanağı faturanın konusu işin
yapıldığı tarihten değil faturanın düzenlenme tarihi olan —- takip tarihine kadar —– günlük avans faizi talep edildiğini, VUK 229. ve 231/5. maddelerindeki
düzenlemeler şekil ve usule ilişkin olup, faturayı ve içeriğini yok sayacak hususu içermediğini,
VUK’a göre faturanın hiç düzenlenmemiş sayılmasının yaptırımı ise özel usulsüzlük cezası
olarak belirlenmiş olduğunu, İcra inkar tazminatı yönünden, —– kararlarına göre fatura alacaklarının likid nitelikte olduğunun belirtildiğini, itiraza konu alacağın her iki davalı/borçlu şirketin oluşturduğu —- üstlenmiş olduğu —– işinin karşılığı olan hakediş bedeli olduğu, bu hakedişin miktarı da taraflar arasında kesin mutabakatla —-olarak belirlendiği, bu miktarın her iki davalı/borçlunun da bilgisi dahilinde olduğu, dava konusu alacağın, öğretide ve —– kabul edilen likid alacak kriterlerini taşıdığını, bu nedenle İİK.’nun 67/2. maddesi uyarınca müvekkil şirket lehine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, Yukarıda izah edilen ve re’sen nazara alınacak nedenlere istinaden:
Öncelikle yargılama neticesinde müvekkil şirket lehine hükmedilecek fatura bedeli ve ferilerinden oluşan alacaklarının tahsilinin imkansız hale getirilip müvekkil şirketin mağduriyetine sebebiyet verilmemesi için, her iki davalı/borçlu —-üzerinden taşınır/taşınmaz mal varlıklarının tespiti ile bunların kaydına, bankalar nezdinde tespit edilecek hesaplarına ve —– nezdindeki hakedişleri üzerine takdiren teminatsız olarak ihtiyat-i tedbir konulmasına, Her iki davalı/borçlu şirketin —– —dosyasındaki vaki itirazlarının iptali ile takibin asıl alacak ve fer’ileri yönünden devamı neticesinde; dava konusu alacağın tüm ferileri ve ticari avans faizi ile birlikte her iki davalı/borçlu şirketten müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkil şirkete verilmesine, Her iki davalı/borçlu şirketin açık suiniyeti ve alacağın likid olması da göz önüne alınmak suretiyle haklarında —- — aşağı olmamak ve müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin her iki davalı/borclu şirkete müştereken ve müteselsilen yükletilmesine, karar verilmesini vekaleten talep ve iddia etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI DAVA DİLEKÇESİ: Davalılar / karşı davacılar vekilinin ——tarihli cevap dilekçesinde özetle; Usule İlişkin İtiraz ve Cevaplar: İcra Müdürlüğünce itiraz üzerine usulüne uygun şekilde alınmış bir durma kararı bulunmadığından bu aşamada açılan itirazın iptali davasının görülebilmesi mümkün olmadığı, tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığına bağlı terditli şekilde alınan karar, İİ.K.66.maddesine uygun bir durma kararı niteliğinde olmadığından usulüne uygun karar alınmadan açılan itirazın iptali davasının da usule uygun olduğundan bahsedilmesi olanağı bulunmadığını, ——-adresi ile fatura içeriği ile dahi sabit olduğu üzere ——olduğundan, diğer ——– mukim olmadığı açık bulunduğundan, takip başlatılan ——- İcra Dairelerinin yetkili konumda olmadığı; müvekkil ve —— aleyhine yapılacak takip ve açılacak davalarda yetkili icra daireleri ve mahkemelerinin —— icra daireleri ve Mahkemeleri bulunduğu belirtilerek icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği, yetkisiz icra dairesinde geçerli bir takibin varlığından söz edilmesinin mümkün olmadığını, icra dairesinin yetkisiz olduğuna kanaat getirilmesi halinde davacının açtığı itirazın iptali davasının esasa girmeksizin reddine karar verileceğini, Davacı, müvekkillerin icra takibinde akdi ilişkiyi de hiçbir şekilde inkar etmediklerini ileri sürmek suretiyle ortada bir sözleşmenin varlığının kesin olarak ispat edildiğini varsayarak yetkinin sözleşme ilişkisinin varlığı ve ancak taraflarca yetkili mahkemenin tayin edilmediği ahvalde TBK 89. maddesine göre tayin edileceği, ihtilafa konu hususun para alacağı olması nedeniyle ayağa götürülecek borçlardan olduğundan bahisle davacının ikametgahı ———–Mahkemelerinin yetkili olduğunu savunduğunu, Ancak davacının bu iddialarına itibar edilemeyeceği, zira taraflar arasında akdi bir ilişki bulunmadığı gibi varlığını ispat eder bir delil de olmadığını, şöyle ki; Davacı tarafla işin yapılması konusunda sözleşme hazırlığına girilmiş, bir sözleşme taslağı ve teklif hazırlanmış ancak anılan sözleşme müvekkil yetkililerince imzalanmamış olduğu, davacının yaptığı iş eser sözleşmesi kapsamında olup, anılan sözleşmenin ispatı yazılı şekilde yapılmasına bağlı olduğu, davacının ise bu yönde bir sözleşme ibraz edemediği, dolayısıyla taraflar arasında eser sözleşmesi kurulmamış olduğunu, Davacı tarafın hazırlamış olduğu projelerin ——– onaylanması, bu projelerin davacı tarafından yapıldığı ve onayı ile birlikte yapıldığı yıl rayiç bedeline uygun olması halinde müvekkil yönünden ancak sebepsiz iktisap teşkil edeceği ve/veya müvekkil lehine yapılmış olmakla davacı yönünden vekaletsiz iş görme hükümlerine tabi olacağı, Davacının talep ettiği proje bedeli ile ilgili olarak iddia ettiği ——–hakediş olarak göstermesi ve bunun taraflar arasında kesin mutabakatla belirlendiğini iddia etmesinin de yasal bir geçerliliğinin olmadığı zira taraflar arasında düzenlenmiş, karşılıklı imzaları havi hakediş belgesi niteliğinde bir belge olmadığı, hakediş olarak tanımlanacak tek belge müvekkili ile ——- imzasını taşıyan hakediş olduğu, bu belgelerde proje bedelinin gösterilmesi, onaylanması ve/veya müvekkile ödenmesi, davacı ile akdi bir ilişki kurulduğunun ve dahi ——- alınan bedelde ve/veya daha farklı bir bedelde davacı ile anlaşmaya varıldığının göstergesi olmadığını, Davacının——- şekilde hizmetin yapıldığı tarihten —- sene sonra kestiği ve doğrudan icra takibine konu ettiği ——— tatarlı faturanın da akdi ilişkiyi ispata yarar bir kuvveti olmadığı, fatura aslının —— tarafından yasal süresi içerisinde posta yoluyla iade edilmesine rağmen, aynı fatura, davacı tarafın postayı kabul etmeyerek iade etmesi sonucu ——– sayılı icra takip dosyası ile ilamsız takibe konu edilerek söz konusu faturanın sureti bir kısım belgelerle ayrıca ——- aynı tarihte tebliğ edilmiş ise de yasal süresi içinde kabul edilmeyerek, iade edilen V.U.K kapsamında düzenlenmemiş sayılan bu fatura bu kez ——– numaralı ihtarnamesi ekinde davacıya iade edildiğini, faturayı zaten itiraz ederek reddetmiş olmakla T.T.K. 21.maddesindeki karineden yararlanmasını da mümkün olmadığını, Taraflar arasında akdi ilişki olmayıp, ispat aracı olarak gösterilen hususlar da akdi ilişkiyi değil, iddia edilen işin müvekkil yararına yapıldığını gösterir nitelikte olduğundan, burada artık genel yetki kurallarının işletilmesi gerekeceği, gerek—— kapsamında müvekkil ——– olduğu, yetkili icra dairesinde yapılmış muteber bir takip bulunmadığından yetki itirazları haklı olup, esasa girilmeksizin öncelikle davacının açtığı davanı reddine karar verilmesini talep ettiklerini, nitekim aynı gerekçelerle Mahkemenin yetkisine de itiraz ettiklerini,—— tarafça müvekkil aleyhine başlatılan icra takibinde borcun sebebi kısmında ——tutarlı fatura gösterilirken, fatura içeriğinde ——- açıklaması yapıldığının belirtildiği, taraflar arasında akdi bir ilişkinin kurulamamış olduğunu, müvekkil ve/veya müvekkilin şeriki olduğu —— tarafından davacı firma ile işin mahiyeti ve özellikle de bedelinin tayin edildiği bir sözleşme yapılmadığı, fakat gelinen aşamada özellikle de ihale dosyasının incelenmesinde davacı tarafın onaya tabi projeleri——- lehine yaptığının görüldüğünü, işin davacı tarafından yapıldığı sabit olmakla burada ifa sonucu sebepsiz iktisap durumunun oluştuğu; Mahkemenizce olayın sebepsiz iktisap olarak görülmemesi halinde dahi, işin müvekkil lehine yapılması nedeniyle vekaletsiz iş görme sayılabileceği, Alacağın likit olup olmadığı ile ilgili, davacı “İş sahibinin kendi düzenlediği hakkedişte belirtilen alacak likittir” denmiş ve bu yolla başından itibaren sanki tarafların ortak imzası ve mutabakatını havi bir hak ediş varmış gibi bir yaklaşımla takip konusu edilen miktarın kesin ve mutabakata varılan bir bedel gibi lanse edilmiş ise de, müvekkilin ——-aldığı ihale kapsamında——- arasında düzenlenen ve tarafların imzalarını havi hakediş, bu hakedişte gösterilen projelerin bedeli davacı ile olan münasebette ne akdi ilişkinin ne de akdi ilişki kapsamında bedelin ispatı olmadığını, taraflar arasında akdi ilişki olmadığı gibi, velev ki bir an olduğunun kabulü halinde dahi, eser sözleşmesi niteliğinde olacak bu akitte kararlaştırılmış bir bedel de söz konusu olmadığı, Dolayısıyla ister sebepsiz iktisap, ister vekaletsiz iş görme hükümlerine dayalı olarak, ister sözleşme hükümlerine dayalı ele alınsın, eldeki ihtilafta bedelin işin yapıldığı yılın mahalli piyasa rayiçlerine uygun olup Olmadığının araştırılması ve bu – yapılırken, HMK 26.maddesindeki taleple bağlılık kuralının da gözetilerek bedelin tayini gerektiği, taraflar arasında iddia olunan iş ile ilgili kesin mutabakat ile belirlenen bir bedel olmayıp, bedelin akdi ilişkini varlığının ispatı halinde dahi TBK 481. maddesi kapsamında belirlenmesi, iddia olunan ücretin bu yasal düzenlemeye uygun olup olmadığının tayini gerektiği bunun alacağı likit olmaktan bütünüyle çıkardığı, likit olmayan alacak için ise inkar tazminatı istenmesinin yasal olanağı bulunmadığını, Davacı tarafın faize yönelik iddiası da yasal dayanaktan yoksun olup redde mahkum olduğu gibi alacağı likit olmaktan da çıkarması sebebiyle ayrıca inkar tazminatının reddi gerektiği, Davacı taraf, ———uhdesinde sürdürülen ihale konusu iş kapsamında yaptığı hizmete ilişkin faturasını VUK.’nun 231.maddesine uygun olarak süresinde düzenlemeyerek, işi — adına yapıp geçici kabul tutanağı idarece Onaylandıktan ve işe ait tüm kar ve zararı beyan ettikten sonra düzenlemiş olmakla faturanın kayıtlarına alınmasına, gider olarak kullanılmasına ve fatura ——indirim konusu yapılmasına mani olup, bu durumda faturadan kaynaklı zararın da takas mahsup bağlamında ele alınarak davacıdan tahsili gerektiği, faturanın tüm kar ve zararının bildirildiği ve işin geçici kabulünün yapıldığı bir zamanda kesilerek gider olarak kayıtlara alınmasına mani olunması sonucu —– miktarının, kesilen faturanın hizmetin yapıldığı yıl rayiçlerine uygun olduğunun bilirkişi marifetiyle tespiti sonrası hesap edilmesi olanaklı ise de, uygun olmaması haline bağlı olarak ayrıca hesaplanması gerektiği, bu itibarla karşı tarafa gereksiz bir vekalet ücreti ve yargılama gideri ödememek adına, şu an için mevcut faturaya göre ——- olmakla birlikte bilirkişi incelemesi neticesinde —— fatura bedeli olmadığının tespiti halinde bu miktar değişecektir bu miktar için karşı davayı belirsiz alacak olarak ikame ettiklerini, Yukarıda izah edilen tüm nedenlerden ötürü öncelikle davacı tarafından açılan davanın tümüyle reddine, yargılama neticesinde Mahkemenizce aksi kanaatte olunması halinde ise karşı davanın kabulü ile, sürdürülecek yargılama sırasında yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde fatura miktarının takibe konu edilen miktar olmadığı ortaya çıktığı takdirde tespit edilen miktar üzerinden HMK 107.maddesi kapsamında belirlenecek —— zararının davacı taraftan dava tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsiline, bu ahvalde davacı tarafın fazlaya ilişkin talepleri ile faiz ve inkar tazminatı taleplerinin de ayrıca tümüyle reddine, asıl ve karşı davadaki tüm masraf ve ücreti vekaletin davacı tarafa aidiyetine karar verilmesini talep ve iddia etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, proje bedelinin tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Yukarıda özetlenen taraf iddia ve savunmaları üzerinde yapılan incelemede asıl davaya konu uyuşmazlığın,——- düzenlenip düzenlenmediği, bu kapsamda taraflar arasında ticari ilişkinin bulunup bulunmadığı ve davacının davalılardan takibe konu etmiş olduğu alacağı talep edip edemeyeceği noktalarında toplandığı anlaşılmakla yargılama bu hususlar üzerinden yürütülmüştür.Karşı davaya konu uyuşmazlığın ise Davacı karşı davalının —– uhdesinde sürdürülen ihale konusu iş kapsamında yaptığı hizmete ilişkin faturasını VUK.’nun 231.maddesine uygun olarak süresinde düzenlemeyerek, işi — adına yapıp geçici kabul tutanağı idarece — ve işe ait tüm kar ve zararı beyan ettikten sonra düzenlemiş olmakla faturanın kayıtlarına alınmasına, gider olarak kullanılmasına ve fatura —–indirim konusu yapılmasına mani olup olmadığı, bu kapsamda davalılar karşı davacıların zarara uğrayıp uğramadığı, zararın meydana gelmesi halinde doğan zarardan davacı karşı davalının doğan zarardan sorumlu olup olmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmış olup yargılama bu noktalar üzerinde yürütülmüştür.—- davalı —– alacağın takip tarihinden itibaren asıl alacak kalemine işleyecek avans
faizi, icra harç ve masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte her iki borçludan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ettiği, borcun sebebinin —–fatura alacağı olduğu, davalılar vekilinin itirazı üzerine takibin durduğu ve davacı vekilinin —– yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmaktadır.
2.İhtarnameler Davalı/karşı davacı tarafından davacı/karşı davalıya gönderilen ——–numarası ile gönderilen ihtarnamede özetle; — adına, kesilen
—- tutarlı fatura aslı, yasal süresi içinde
iadeli taahhütlü posta yoluyla iade edilmesine rağmen, aynı fatura, postayı kabul etmeyerek iade etmeniz sonucu ortaklık adresine — tarihinde geri geldiğini, söz konusu faturanın, Şirketiniz tarafından ayrıca—- sayılı icra takip dosyası ile ilamsız takibe konu edilerek faturanın sureti bir kısım belgelerle ayrıca — gönderilmiş olup, takibe yasal süresi içinde gerekli itirazlar bildirildiğini, —-ödeme emri ekine de bir sureti konulan söz konusu fatura içeriğinde ———– bedeli açıklaması yapıldığı görülmekle beraber, anılan projelerin onaylandığını gösterir belgelerden onayın —- ait olduğu anlaşıldığını, öncelikle içeriği kabul etmemek ile birlikte yapıldığı iddia edilen işin —– aykırı olup, ilgili Yasadaki karşılığı söz konusu faturanın hiçdüzenlenmemiş sayılması olduğu, bu itibarla söz konusu faturayı kabul etmediklerini —– içinde düzenlenir. —– öncelikle usulüne uygun şekilde düzenlenmeyen ve V.U.K 231.maddesi kapsamında da hiç düzenlenmemiş sayılan faturayı TTK 21 maddesi uyarınca yasal süresi içinde tüm münderecatına açıkça itiraz edildiği; daha evvel yasal süresi içinde iadesine karşı mükerrer şekilde gönderilmesinin yasal bir sonucunun olmayacağı bildirilerek fatura aslını ihtarnamenin ekinde iade edildiğinin bildirildiği tespit edildi. ——–sayılı yazı ekinde sözleşme, kesin hesap hakkedişleri, yazışma ve proje föylerinin verildiği
belirtilmiştir. —— konulu yazısında ——— belirtilmiştir. Yazı ekinde sunulan —–hesap raporu kapaklarında, proje firmasının——- olduğu belirlenmiştir. Sözleşme; —-dosyaya sunulu, dava dışı———–akdedildiği görülmüştür. —- dava konusu işin cinsinin—-no.lu hakediş kapsamında düzenlendiği, dava konusu proje yapım işine ilişkin —- — tutarında hakediş bedeli —- tabloda gösterildiği şekilde onaylanmıştır.4.Bilirkişi Raporu;
1——tarihli bilirkişi kök raporda; Davalı —-incelenmesi neticesinde, davacının alacak iddiasında bulunduğu — tutarlı faturanın davalı defter kayıtlarında yer almadığı, davalı ticari defterlerinde —- yılları arasında davacı ile
arasında ticari bir ilişki bulunduğuna dair herhangi bir muhasebe kaydı bulunmadığı, Davacı ile davalı arasında sözleşme ve muhasebe kaydı olarak herhangi bir ticari ilişki kurulmadığı, Fatura üzerinde açıklamanın, alacak iddiasında bulunulan——– yer aldığı, Davacı ile davalı arasında başkaca bir ticari ilişki kurulmadığı, görüşüne ulaşıldığı belirtilmiştir. —–tarihli bilirkişi ek raporda; Davacının defterlerinin incelenmesi neticesinde —- kanuna uygun tutulduğu, Davacının defterlerinin incelenmesi neticesinde —- ticari defterlerde açılış tasdikinin zamanında usulüne uygun yapıldığı, Davacının defterlerinin incelenmesi neticesinde; —- defterlerinde kapanış tasdikinin zamanında usulüne uygun yapıldığı, Davalı —incelenmesi neticesinde, davacının alacak iddiasında bulunduğu —- tutarlı faturanın davalı defter kayıtlarında yer almadığı, Davalı ticari defterlerinde — yılları arasında davacı ile arasında ticari bir ilişki bulunduğuna dair herhangi bir muhasebe kaydı bulunmadığı, Davacı ile davalı arasında muhasebe kaydı olarak herhangi bir ticari ilişki kurulmadığı; —- alacak iddiasında bulunulan —–aldığı, görüşüne ulaşıldığı belirtilmiştir.
5. Taraflar Arasındaki Yazışmalar; Davacı/karşı davalı vekilinin —— ibraz edildiği belirtilmiştir.— içeriğinde —–olduğu,— içeriklerinde dilekçe ekinde belirtilen e-mail yazışmalarının ve yazışma eklerinin olduğu görülmüştür. —-tarafından davacı firmaya gönderilen —yolu —- sonuçları ile imzalı deney sonuçlarının gönderildiği, Davacı firma tarafından —–gönderildiği, tünel giriş ve çıkışında aç-kapa imalatı olmadığı için hak edişten düşüldüğü, belirtildiği görülmüştür. — tarafından davacı firmaya gönderilen —- firma —- gönderildiği, — tarafından davacı firmaya gönderilen —tarihli düzeltilmesi gereken maddeler konu başlıklı — düzeltilmesi gereken hususların bildirildiği, içerikte sözleşmenin — — firma isminin —olarak düzeltilip adresinin değiştirilmesi, —- tenzilatlı olarak, herhangi bir artış ve fiyat farkı ödenmeyeceğini, firma sahibine bu bilginin verildiği, ——- içinde ödeme yapılmasının mümkün olmadığı, —- hakediş yapılacağının imkansız olduğu, belirtilen maddeler gözden geçirilerek sözleşmeyi düzeltmelerini bildirildiği,—- tarafından davacı firmaya gönderilen —-ilgili çıkarılması gereken metin ve uygulama yılı fiyat farkı ödemesi yapılması dışında sözleşme maddelerinin uygun olduğunun belirtildiği,
*Davacı firma tarafından —-sözleşmenin ekte gönderildiğinin belirtildiği, *Davacı firma tarafından — gönderilen ——— imzalanıp kargo yoluyla veya taratıp dijital haliyle gönderilmesinin talep edildiği, tutanakta —— olduğu, tutanak ekinde—- verildiği belirtilmiştir. -Davacı — tarafından —–mailde ekte işe ait —— gönderildiği belirtilmiştir.*Davacı firma tarafından —–ekte gönderildiği, — çıkışında—- imalatı olmadığı için hak edişten düşüldüğünün belirtildiği, ekli dosyada —- analizlerinin verildiği, fiyat analizlerinde — tarihli bilirkişi raporunun —sayfasında gösterilen tabloda gösterildiği şekilde— yapıldığı ve hak ediş bedelinin toplam — olduğu görülmüştür.
6.TARAFLARIN TİCARİ DEFTERLERİNİN İNCELENMESİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ
A -DAVACININ TİCARİ DEFTERLERİNİN İNCELENMESİ:
Davacının —– yılları ticari defterlerinin fiziken tutulduğu, ilgili yıllara ait yevmiye defteri, defteri kebir ve envanter defterleri noter onayları ile yevmiye defterleri dönem sonu kapanış görüldü noter onaylarının yasal süreleri içerisinde yapıldığı, —-defterlerinin e-defter olarak tutulduğu, ilgili yılların —- defteri kebir e-defter beratlarının usulüne uygun olarak eksiksiz oluşturulduğu, envanter defterlerinin noter onaylarının yasal süresi içerisinde yapıldığı tespit edilmiştir.Davacının —- yılları ticari defter kayıtlarında davalı —– dışında herhangi bir kayıt olmadığı, —- diğer davalılar ile ilgili herhangi bir ticari ilişkinin olmadığı tespit edilmiştir. Davacının—– açıklamalı faturayı —– Sayfasındaki tabloda gösterildiği şekilde kaydederek yevmiye defterine kaydettiği tespit edilmiştir.Bu kapsamda davacının ticari defter kayıtlarına göre davalı—– alacaklı olduğu tespit edildi. davaya konu fatura ile ilgili ——– olduğu görüldü. davaya konu faturanın TTK’ nun 21/2 maddesinde belirtilen sekiz günlük süre içerisinde itiraz edilmesinin faturanın muhteviyatına yönelik olduğu dolaysı ile faturaya konu alacağı ortadan kaldırmayacağı, fatura muhteviyatı işin yapılıp yapılmadığının belirlenmesi gerekir.——— yol açacak fiillerin zamanında önlenebilmesi amacıyla getirildiğinden, süresinden sonra düzenlenen faturaların kayıtlara alınmasında ve — indirim onusu yapılmasında hukuki bir sakınca olmayacağı, Davaya konu fatura ile ilgili —–düzenlenmesinin sonuçlarının ——yönünden Usulsüzlük cezası olarak sonuçları olduğu, faturanın süresinde düzenlenmemesinin faturanın delil niteliğini etkilemeyecektir. Takibe Konu Edilen Fatura İçeriğinin Davacı Tarafından Teslim Edilip Edilmediğinin İncelenmesi; Dosya kapsamında yapılan incelemede, Dava dışı —— yevmiye numarası ile akdedildiği, ———-incelenerek uygun bulunup, onaylı suretleri ekte gönderildiği” belirtildiği, yazı ekinde sunulan ——- tarafından onaylı hesap raporu kapaklarında, ——
tarafından yapıldığı,—- tarafından dosyaya sunulu —onay tarihli —- hakedişte, dava konusu işin cinsinin—– hakediş kapsamında düzenlendiği, dava konusu işe ilişkin imalat kalemlerinin ———nolu imalatlar olduğu, – Dava dosyasına sunulan—– yapılan incelemede davacı/karşı davalı şirket ile —- yapılan yazışmalarda dava konusu işe ilişkin projelerin, sözleşmenin, iş teslim tutanağının, hakediş ve teklif birim fiyatlarının gönderildiği,- Davacı/karşı davalı ile davalı/karşı davacı arasında imzalı sözleşme, hakediş olmadığı, ancak—– işinin davacı/karşı davalı tarafından yapıldığı anlaşılmaktadır—-tarafından dosyaya sunulu — onay tarihli —- hakedişte, dava konusu işe ait imalat kalemlerinin birim fiyatları ile davacı/karşı davalı tarafından——- gönderilen e-mail eklerinde birim fiyatlar bilirkişi raporunun —- tabloda verilmiştir. Bu kapsamda bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere dava dışı ——iş kalemlerinden oluşan proje mühendislik hizmet işinde davacı/karşı davalının teklif birim fiyatlarının işin yapıldığı yılın piyasa rayiç fiyatlarıyla haddi layıkında olduğu, bu kapsamda davacı/karşı davalının proje hizmet işinde talep edeceği bedelin —– olacağı hesap edilmiştir. Tüm bu açıklamalar muvacehesinde ,dosya kapsamı incelendiğinde taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin olmadığı görülmekle birlikte TBK m. 470 vd. anlamında eser sözleşmesi yazılı şekle de bağlı değildir. Ancak taraflar arasındaki e-posta yazışmaları incelendiğinde, taraflar arasında bir eser sözleşmesinin olduğu sonucuna varılmıştır. Özellikle —- tarafından, davacı tarafa gönderilen —–Bu metin sözleşmeden çıkacak. Uygulama yılı fiyat farkı uygulaması yapılmayacak. Onun haricindeki maddeler tamam” yazdığı görülmekle devam eden süreçte—– taraflar arasında yazışmalar da sürmüş olduğundan, taraflar arasında bir eser sözleşmesi olduğu sonucuna
varılmıştır. Ancak bu sözleşmenin içeriği özellikle eser bedeli bakımından ispata muhtaç olduğundan somut olayda TBK m. 481’in “Eserin bedeli önceden belirlenmemiş veya yaklaşık olarak belirlenmişse bedel, yapıldığı yer ve zamanda eserin değerine ve yüklenicinin giderine bakılarak belirlenir” şeklindeki hükmü uygulama alanı bulmalıdır. Teknik incelemede davacı tarafından talep edilen bedelin haddi layıkında olduğu tespit edilmişi olup davacı tarafın söz konusu bedeli talep etmekte haklı olduğu anlaşılmaktadır. Davacı taraf aynı zamanda icra takibinden —- işlemiş faiz talep etmiş olup, davacı tarafından davalıya gönderilen — tarihli faturanın hangi tarihte davalıya tebliğ edildiği, bu faturanın ödenmesi için davalıya kaç günlük süre verilmiş olduğu veyahut taraflar arasındaki sözleşmede eser bedelinin ödeme zamanına ilişkin nasıl bir kararlaştırılma yapıldığı ispata muhtaç olduğundan davacının takip öncesi dönem için temerrüt faizi talep etmesi mümkün değildir.
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME;
Yukarıda da belirtildiği üzere, ——maddesi, —-açacak fiillerin zamanında önlenebilmesi amacıyla getirildiğinden, süresinden sonra düzenlenen faturaların kayıtlara alınmasında ve —- indirim konusu yapılmasında hukuki bir sakınca olmayacağı anlaşılmakla karşı davanın reddine karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A-1-ASIL DAVANIN KISMEN KABULÜE,
Davalıların—- sayılı icra dosyası üzerinden başlatılan icra takibine yapmış oldukları itirazların kısmen iptali ile takibin —- üzerinden devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
A-2-Alacağın likit olmaması nedeniyle icra inkar tazminat talebinin reddine,
A-3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 7.113,19 TL harcın, davacı karşı davalı tarafından yatırılan 1.264,46 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 5.848,73‬ TL’nin davalılar/ karşı davacılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
A-4-Davacı karşı davalı tarafından yatırılan 1.264,46 TL harcın davalılar / karşı davacılardan alınarak DAVACI KARŞI DAVALIYA VERİLMESİNE,
A-5-Davacı karşı davalı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 4.332,35 TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre; 4.309,01 TL’sinin davalılar/ karşı davacılardan alınarak DAVACI KARŞI DAVALIYA VERİLMESİNE, artan 23,34 TL’nin davacı karşı davalının üzerinde bırakılmasına,
A-6-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı karşı davalı lehine takdir olunan 13.842,45 TL vekalet ücretinin davalılar / karşı davacılardan alınarak DAVACI KARŞI DAVALIYA VERİLMESİNE,
A-7-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalılar / karşı davacılar lehine takdir olunan 564,04 TL vekalet ücretinin davacı karşı davalıdan alınarak DAVALILAR KARŞI DAVACILARA VERİLMESİNE,
B-KARŞI DAVANIN REDDİNE,
1-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 80,70 TL harcın, HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2-Davalılar / karşı davacılar tarafından yatırılan 171,00 TL peşin harcın alınması gereken harçtan mahsubu ile bakiye 90,3‬0 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde Davalılar / karşı davacılara verilmesine,
3-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı karşı davalı lehine takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılar/ karşı davacılardan alınarak DAVACI KARŞI DAVALIYA VERİLMESİNE,
4-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——–Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/02/2022