Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/856 E. 2022/420 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/856
KARAR NO: 2022/420
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 11.07.2018
KARAR TARİHİ: 18.05.2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
1-İddia: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, davalı —- tarihinde sevk ve idaresindeki — plakalı araçla — emniyet şeridinde bulunan — sevk ve idaresindeki —- çarparak —- ölümüne neden olduğu, davalının aracının sigortacısı davalı —– müracaat ettiklerini, davalının eksik belgeler olduğunu söyleyerek ödeme yapmadığını, murisin ölmeden önce —çalıştığını, tüm bu nedenlerle eşi — yaşındaki çocuğu — destekten yoksun kalması nedeniyle şimdilik — destekten yoksun kalma tazminatının, davacı —davacı — davacı — davacı —, davacı —- manevi tazminatın sigorta şirketinin sorumnluluğu poliçe limiti ve —– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, diğer davalı için olay tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte ortaklaşa ve zincirleme olarak ödetilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2-Savunma: Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle, davalının tam kusurlu olmadığını, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu, destek zararlarının sigortacı tarafından karşılanması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı—– vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının sigortaya başvuru şartını yerine getirmediğini, davacıların belgelerini tamamlamadıklarını, bu nedenle davanın usulden reddini talep ettiklerini, davalı aracın kusurunun hesaplanması gerektiğini, murisin müterafik kusurunun olup olmadığının araştırılması gerektiğini, ——-uyarınca davalı sigorta şirketinin manevi tazminattan sorumlu olmadığını, avans faizi istenemeyeceğini, davacıların usulüne uygun başvurusu olmadığından yargılama masraflarından sorumlu olmadıklarını, bu nedenlerle davanın usulden reddini, aksi halde belirtilen şekilde hesaplama yapılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
3-Islah: Davacı vekili—- tarihli bedel artırım dilekçesinde özetle, dava dilekçesindeki taleplerini — artırarak toplam —-maddi zararın ve dava dilekçesinde talep ettikleri manevi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek ve değişecek en yüksek faiziyle birlikte davalılardan alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN TESPİTİ, İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalmaya ilişkin maddi tazminat ve ölenin yakınlarına manevi tazminat verilmesi istemlerine ilişkindir.
Davacılar vekili — tarihli celsede, davalardan — ihtiyari arabuluculuk kapsamında anlaşma imzaladıklarını, — ilgili davayı takip etmediklerini beyan etmiş, davacılar vekilinin beyanı doğrultusunda — tarihi itibariyle HMK’nin 150. maddesi uyarınca dosya yenileninceye kadar davalı——-yönünden işlemden kaldırılmıştır.
Davalı —- yönünden işlemden kaldırılan dosya, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmediğinden HMK’nin 320/4. Maddesi yollamasıyla HMK’nin 150/5. Maddesi uyarınca davacılar —- açtıkları davanın —– tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
Davalı —tarihli dilekçesinde özetle, —- destekten yoksun kalma tazminatı ödenmesi hususunda ihtiyari arabuluculuk yolu ile anlaşma sağlandığını, yine —- vekalet ücreti —- ödemesi yapıldığını, yapılan ödemeler ile poliçe teminat limitinin tüketildiğini, taraflar arasında düzenlene protokol uyarınca davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiği, talep dilekçesi ekinde davacılar vekili ile davalı sigorta şirketi arasında düzenlenen —- tarihli protokol suretini sunduğu, protokol incelendiğinde davacı vekilinin Mahkememiz dava dosyasındaki taleplerinden —- karşı davadan feragat ettiğini beyan ettiği anlaşılmıştır.
Davacılar vekili —tarihli dilekçesi ile davalı sigorta şirketi ile sulh olduklarını, diğer davalı —- karşı olan davalarından bütün sonuçları ile feragat ettiklerini, yargılama harç ve masraflar davalıya ait olmak üzere tarafların birbirinden avukatlık ücreti talep etmediklerini, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davacılar vekilinin—- tarihli duruşmada, maddi ve manevi tazminat davalarından kayıtsız feragat ettiklerini, karşı tarafın da yargılama gideri ve vekalet ücreti istemediğini beyan ettiği anlaşılmıştır.
Davalı —- tarihli duruşmada, karşı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını, yapılan masrafların taraflar üzerinde bırakılmasını, doğacak harç masraflarının kendileri üzerinde kalması koşulu ile anlaştıklarını, ihtiyati haczin kaldırılmasını talep ettiklerini, ihtiyati haczin kaldırılması halinde teminatın iadesine muvafakatlerinin olduğunu beyan ettiği anlaşılmıştır.
Davadan feragat HMK’nin 307., 309. ve 311. maddeleri hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını oluşturan bir taraf işlemidir.
HMK’nin 310. Maddesine göre feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.
Davacı vekilinin vekaletnamesi incelenmiş, davadan feragate yetkili olduğu saptanmıştır.
Feragat bildirimi de HMK’nin 154. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur.
Bu nedenlerle davacının maddi ve manevi tazminat davalarının feragat sebebiyle reddine, taraflarca yapılan yargılama giderlerinin tarafların üzerinde bırakılmasına, taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, harç masraflarının davalı — yükletilmesine, tarafların istemi nedeniyle Mahkememizin — ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, davacı tarafça yatırılan — teminatın davacıya iadesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacılar — davalı—- karşı açtığı davanın HMK’nin 150.maddesi uyarınca — tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Davacılar tarafından açılan maddi tazminat ve manevi tazminat davalarının HMK’nin 307. maddesi uyarınca “feragat” nedeniyle REDDİNE,
3-Mahkememizin —- tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, davacı tarafça yatırılan —- teminatın davacıya iadesine,
4-Harçlar Kanununa göre alınması gereken 80,70 TL harcın davacılar tarafından peşin yatırılan 1.178,35 TL harç ve 2.010,27 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 3.188,62‬ TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.107,92‬ TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
5-Davacı tarafından yatırılan harçtan mahsup edilen 80,70 TL’nin davalı —- alınarak davacılara verilmesine,
6-Taraflarca sarf edilen yargılama giderlerinin tarafların talebi de göz önüne alınarak üzerlerinde bırakılmasına,
7-Davalı —- kendisini vekille temsil ettirmiş ise de sunduğu “sulh protokolü ve ibraname” başlıklı sözleşmede feragat sebebi ile doğacak karşı vekalet ücretinden feragat ettiğini kabul ettiğinden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
8-HMK 333. Maddesi uyarınca bakiye gider avansı ve delil avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili, davalı —vekili ve davalı — yüzlerine karşı, davalı —vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde —– istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.18/05/2022