Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/808 E. 2019/584 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/808 Esas
KARAR NO : 2019/584

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/07/2018
KARAR TARİHİ : 23/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı, İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün 2018/14781 E. sayılı dosyası ile aleyhine yürütülen ilamsız icra takibinde borca itiraz ettiğini ve takibin durdurulmasını istediğini, borçlunun itirazları haksız olup, borçlu itirazında kötü niyetli olduğunu, davalı-borçlunun itirazının iptali gerektiğini, davalının alacağa haksız ve mesnetsiz olarak itiraz ettiğini, dosyaya sunulan faturalar ile ilgili herhangi bir açıklama getirmediğini, ödeme belgesi de sunmadığını, davalı borçlunun itirazının iptalini sağlamak için Sayın Mahkemeye başvurarak iş bu itirazın iptali davasını açma zorunluluğu doğduğunu, davalı-borçlunun borca ve icra takibine yaptığı itirazının iptaline, takibin devamına, davalı-borçlunun takip konusu borcu işlemiş ticari faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sindan az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Alacağın likit olmadığını,fatura konusu ürünlerin ayıplı,hatalı ve bozuk olduğunu haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunu ibraz etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava faturaya dayalı girişilen icra takibinde davalının vaki itirazının iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce davanın niteliği gereği öncelikli olarak dava şartlarının incelenmesine geçilmiş ve HMK 114/1 de sayılı buluna dava şartlarının bulunduğu anlaşılmış ve dava da bunun yanı sıra İİK 67 ve HMK 114/2 gereğince özel dava şartlarının bulunması gerektiği anlaşılarak icra dosyası celp edilerek incelenmiş ve icra dosyasının tetkik ve incelenmesi ile davacı tarafından davalı aleyhine 30/04/2018 tarihinde icra takibine girişildiği ve davalıya çıkartılan örnek no 7 ödeme emrinin 26/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı borçlunun 26/06/2018 tarihinde takibe karşı itirazlarını sunmuş bulunduğu görülmüş ve bu nedenle dava da İİK 67 gereğince özel dava şartlarının bulunduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık öninceleme celsesinde belirlenmiş ve çekişmeli hususun takibe konu faturalara dayalı davacının davalıdan alacaklı bulunup bulunmadığı noktasında toparlandığı anlaşılmıştır.
Türk Medeni Kanunun 6. maddesinde “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” denilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “İspat yükü” başlıklı 190. maddesinde ise bu düzenlemeye paralel bir düzenleme getirilmiştir. Anılan maddede “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.” denilmiştir.
İspat yükü ilk önce kural olarak davacıya düşer; yani davacı davasını dayandırdığı olguları ispat etmelidir. Hâkimin kendisine ispat yükü düştüğünü bildirdiği taraf, uyuşmazlık konusu olguyu ispat edemezse davayı kaybeder. O taraf davacı ise davası reddedilir, davalı ise mahkûm edilir.
Kendisine ispat yükü düşmeyen taraf, karşı (kendisine ispat yükü düşen) tarafın iddiasını (olguyu) ispat etmesini bekleyebilir. Kendisine ispat yükü düşen taraf iddiasını ispat edemezse, diğer (kendisine ispat yükü düşmeyen) tarafın onun iddiasının aksini (hilafını) ispat etmesine gerek yoktur; o olgu ispat edilmemiş (yani dava bakımından yok) sayılır.
Somut olayda davacı icra takibine konu faturalarda yazılı olan malların davalıya teslim edildiğini ileri sürmüş, davalı ise akdi ilişkiyi kabul etmiş ancak kendisine teslim edilen malların ayıplı bulunduğunu iddia etmiştir.
Dava, taraflar arasındaki ticari satım ilişkisinden kaynaklanmaktadır. TTK’ nın 23/c maddesi uyarınca malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise 2 gün içinde alıcı durumu satıcıya ihbar etmelidir. Şayet açıkça belli değil ise alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemeli veya incelettirmek ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbar ile yükümlüdür.
Bu durumda, ayıp ihbarının yapıldığını ispat yükü davalı taraftadır. Nitekim mahkememizce bu kapsamda davalıya 29/11/2018 tarihli celse de tüm delillerini ibraz etmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş ancak davalı tarafından davacıya ayıp ihbarında bulunduğuna dair her hangi bir delil ibraz edilmemiştir.
Bilahare dava dosyası Mali Müşavir Bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilir kişi tarafından davacının davalıdan toparlanan delillere göre 42.155,41 TL alacaklı olduğu rapor edilmiş bilir kişi tarafından ibraz edilen raporun dosya kapsamına uygun objektif ve bilimsel olduğu anlaşılarak davacı tarafından ikame edilen davanın kabulüne karar verilmiştir. Öte yandan uyuşmazlık konusu alacak likit (belirlenebilir) olduğundan hüküm altına alınan asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatına da hükmedilmiştir.
Nihai olarak davacı tarafından takipte avans faizi talep edilmiş olmakla tarafların tacir bulunması ve işin ticari işletmeye ilişkin olması nedeni ile uyuşmazlığın ticari işten kaynaklanması nedeni ile takipte avans faizi uygulanmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm ittihaz olunmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacı tarafından davalı aleyhine girişilen İAA —-.İcra Dairesinin — Esas sayılı icra takip dosyasında davalının itirazının iptali ile takibin 42.155,41 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
Asıl alacağın likit bulunması nedeni ile %20 icra inkar tazminatının(8.431,08 TL) İİK 67/2 gereğince davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE
Takip de,takip tarihinden itibaren tahsil tarihine değin değişen oranlarda 3095 sayılı yasa Madde 2/2 gereği avans faizi UYGULANMASINA,
Karar tarihinde alınması gerekli 2.879,63 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 719,91 TL (icra müd yatırılan 210,78 TL) toplamı 930,69 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.948,94TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 946,70 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 719,91TL harç toplamı 1.666,61 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ———– deki esaslara göre belirlenen 4.987,10 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.