Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/726 E. 2022/271 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/726 Esas
KARAR NO: 2022/271
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 12/06/2018
KARAR TARİHİ:31/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —tarihinde davalı —-plakalı —- yaya olan —- çarpması ve —– sürüklemesi neticesi müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ve kalıcı sakatlığının oluştuğunu, kazada yetersiz ehliyetle —-kullanan sürücünün tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin kusuru olmadığını, kaza nedeniyle —- dosyasında yapılan yargılamada davalı —- ceza aldığını, davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak sigorta şirketinin —— alınan ——- müvekkilinin kalıcı maluliyet oranının —- saptanmasına rağmen—– maluliyet oranı üzerinde ödeme yaptığını, müvekkilinin kaza tarihinden itibaren gördüğü tedavi sürecinde kalıcı sakatlığının meydana geldiğini, müvekkilinin bedensel bütünlüğünün iradesi dışında ihlal edildiğini, ve kişilik değerlerinde de eksilme meydana geldiğini bu nedenlerle davanın kabulü ile müvekkilinin kalıcı iş göremezlik, geçici iş göremezlik, tedavi-ulaşım giderleri ve bakıcı marsafları yönünden uğramış olduğu zararlar için — maddi tazminatın tüm davalılardan ve manevi zararlarına yönelik —- manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faiziyle birlikte davalı —- tahsiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, müvekkili şirketçe davacı tarafa davadan önce —- tarihinde toplam —— ödeme yapıldığını, davacı tarafından dosyaya sunulan ve sözde maluliyet oranlarını gösterdiği ileri sürülen raporların, yargılama neticesinde müvekkili şirketin aleyhine verilecek olası bir hükme esas teşkil etmesi hukuken mümkün olmadığını, müvekkili şirketin poliçe dahilinde davacının geçici iş göremezlik giderlerinden sorumlu olmadığını, haksız eylem sonucu yaralanma ve maluliyet sebebiyle açılacak maddi tazminat davalarında, tazminatın denkleştirilmesi kuralı gereğince, olay sebebiyle elde edilen kazanımların tazminat tutarından indirilmesi ile haksız eylem sonucu gerçekleşen gerçek zararın belirlenmesi ve ona göre tazminata hükmedilmesi gerektiğini, mahkemece yapılacak yargılama sırasında, davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatlar tespit edilerek, müvekkili şirket aleyhine hükmedilecek olası bir tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin faizden sorumluluğunun sınırlı olduğunu, bu nedenlerle aleyhe hüküm kurulacak olması halinde —– tarafından yapılan-yapılacak ödemelerin müvekkili şirketin sorumluluğundan tenzilini taraflarınca huzurda görülen davanın ikame edilmesine sebep olunmadığından harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı —-usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava; hukuki niteliği itibariyle—-tarihinde davalı sürücü—- sevk idaresindeki — plakalı—- karşıdan karşıya geçmek için yürüyen davacıya çarpması sonucu davacının yaralanarak malul kaldığı, tedavi gideri zararlarının olduğu iddiasıyla aracın sürücüsü ve —— sigortacısına karşı açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Mahkememizce sigorta şirketinden hasar dosyası, davacının tedavi gördüğü hastanelerden tedavi evrakları, ceza dosyası celp edilmiş, sosyal ekonomik durum araştırması yapılmıştır.
İncelenen hasar dosyasında davacının dava açmadan evvel sigorta şirketinden ödeme alarak ibraname tanzim ettiği anlaşılmış, ibranamenin içeriğinde fazlaya dair hakların saklı tutulduğu yapılan ödeme miktarınca sigorta şirketinin ibra edildiği anlaşılmış, dolayısıyla davalı sigorta şirketi ve diğer davalı tüm tazminat miktarınca ibra edilmediğinden —- uygulanmayacağı kanaatine varılmıştır. —- kaza nedeniyle rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş,gelen yazı cevabından rücuya tabi ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
—– sayılı ceza dosyasının incelenmesinde, davalının adli para cezasına çarptırılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve itiraz edilmediğinden kararın kesinleştiği, dosyada Mahkemece —– alınan kusur raporunda davacı ve davalı yanın eşdeğer derecede kusurlu olduğu tespit edilmiş, alınan rapor mahkememizce yeterli görüldüğünden yeniden kusur raporu alınmamıştır.
Mahkememizin —- tarihli açık duruşmasında hazır bulunan davacı tanıkları dinlenmiştir. Tanık olarak dinlenen davacının eşi —- davacının oğlu—– kaza sebebiyle vücudunda kırıklar meydana gelen davacının evde tedavisinin —– süreyle devam ettiği, kıpırdamadan yattığı, davacının bakımıyla eşi ve kızlarının ilgilendiği, davalının annesinin bir defa davacının ziyaretine geldiği şeklinde beyanda bulunmuşlardır.
Davacının maluliyetinin tespitine ilişkin —- kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ——- süresinin kaza tarihinden itibaren —- aya kadar uzayabileceği” mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce tazminat hesabı yapılması amacıyla dosya tedavi gideri hesaplama konusunda —– hesap uzmanı aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi heyetince tanzim edilen —- tarihli raporda özetle: “Davacının trafik kazasına bağlı olarak — aylık geçici işgöremezlik süresinin —- başka birisinin bakım ve yardımına ihtiyaç duyabileceği, dava dosyasında davacı tarafından belgelendirilen tedavi giderlerine rastlanılmadığı, davacının —- tarihinde maruz kaldığı trafik kazasına bağlı gelişen arızaları sebebiyle yaralanmanın ağırlık ölçüsü ve — iyileşme süresi de dikkate alındığında—— tarafından karşılanmayan ve fatura edilmeyen——- tedavi giderleri toplamının olay tarihinde memleketimizde uygulanan yasal asgari ücrete göre —- olacağı, davalı—- vekili tarafından sunulan belgelere göre davaya konu kaza sebebiyle davacıya — tarihinde toplam —- ödeme yapıldığı, ödeme tarihindeki verilere göre ve—kusur tenziliyle davacı —-nihai ve gerçek maddi zararlarının —- geçici iş göremezlik yönünden —- oranındaki sürekli iş göremezlik yönünden —- aylık bakıcı gideri yönünden — tarafından karşılanmamış olan tedavi gideri yönünden—- olmak üzere toplam —olduğu, davalı —-tarafından davacıya yapılan ödeme miktarı — davacının cismani zararlarına bağlı maddi zararları toplamı — daha fazla olması sebebiyle, davacı —- cismani zararlarına bağlı bakiye maddi zararlarının bulunmadığı” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce ——raporu ve tazminat hesabına ilişkin bilirkişi raporu oluşa ve denetime uygun bulunmakla hükme esas alınmıştır. Davacının maddi tazminat istemleri davalı sigorta tarafından yapılan ödeme ile karşılanmış olmakla, maddi tazminat davasının reddine karar verilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. ——-gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. —-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, —– kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Dava konusu trafik kazasında yaralanıp — oranında maluliyete uğrayan —- oranında kusuru bulunan davacının yaralanmasının niteliği, tarafların ekonomik durumu, kaza tarihi nazara alınarak takdiren —manevi tazminatın davalı —— tahsiline karar verilmiş, dava dilekçesinde sigorta şirketinden manevi tazminat talep edilmediğinden bu hususta ayrıca değerlendirme yapılmamış, davalıya ait aracın kullanım amacı ticari olmadığından takdir edilen manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacının maddi tazminat davasının REDDİNE,
2-Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile; — manevi tazminatın kaza tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı —— tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Harçlar Kanununa göre maddi tazminat talebi yönünden alınması gerekli 80,70-TL harçtan davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 44,80- TL’nin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Harçlar Kanununa göre manevi tazminat talebi yönünden alınması gerekli 204,93‬-TL harcın, davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 1.991,75-TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen red oranına göre hesaplanan 853,60-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre takdir olunan 1.000-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALILARA VERİLMESİNE,
7- Manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı vekilini lehine takdir olunan 3.000-TL vekalet ücretinin davalı —— alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-Manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı vekilini lehine takdir olunan 3.000-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALI —— VERİLMESİNE,
9-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı —— vekilinin yüzüne karşı davalı sigorta şirketi vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.31/03/2022