Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/687 E. 2018/866 K. 01.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/687 Esas
KARAR NO : 2018/866 Karar

DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/06/2018
KARAR TARİHİ : 01/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı …….şirketi ve …… …şirketi arasında 7.2.2018 tarihli sözleşme ile davalı şirket üzerine kayıtlı……. parselde kayıtlı tavuk üretme çiftliğinin mülkiyetinin devralınması konusunda anlaşmaya vardıklarını, davacının 7.2.2017 tarihli sözleşmede yer alan edimlerini yerine getirerek 22.6.2017 tarihinde tapu devrini aldığını, davalı ………şirketi ile davalı … …….şirketi arasında yapılmış olan 10.2.2017 tarihli su kullanımı hakkında sözleşmeden doğan su kullanımı hakkının davacı şirkete geçtiğini, bu hususun 10.2.2017 tarihli sözleşmede yer aldığını, davacının tavuk çiftliğindeki üretimini davalıya ait …….. köyyanı …… parselde kayıtlı gayrimenkulde bulunan sondaj kuyusundan temin ettiği su ile yaptığını, ancak Eylül ayında davalı …..şirketinin tasarrufunda bulunan sondaj kuyusundan davacı şirketin işletmesine su bırakılmadığını, bu nedenle davacının ihtarname çektiğini, sonrasında su verildiğini, ancak Nisan 2018 tarihinden itibaren hiç su verilmediğini, bu nedenle üretim yapılamadığını ve davacının 300.000 TL zararı olduğunu, zararın artmaya devam ettiğini, tüm bu nedenlerle 10.2.2017 tarihli sözleşmeden doğan su kullanma hakkının tapu kütüğüne tesciline, davalı tarafın, davacıya su vermesinin sağlanmasına, maddi zararın tespiti ile kısmi dava olarak 5.000 TL maddi zararın tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı …… vekili cevap dilekçesinde özetle;… Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu ya da … Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu, sondajın…. tarafından durdurulduğunu, idari davanın derdest olduğunu, davanın haksız olduğunu, reddine karar verilmesi gerektiğini beyan ve talep etmiştir.
Diğer davalılar usulüne uygun yapılan tebligatlara rağmen davaya cevap vermemişlerdir.
DAVANIN VE YETKİLİ MAHKEMENİN TESPİTİ, İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, su kullanma hakkının tapuya tescili ve uğranılan maddi zararın tespiti ve tahsili istemlerine ilişkindir.
Taşınmazın aynından doğan davalarda yetki başlıklı HMK’nın 12. Maddesinin 1. fıkrasında “Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir. ” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, davacı şirket, ………. parseli satın aldığını, aynı yer …. parselde kayıtlı gayrimenkulde bulunan sondaj kuyusundaki suyun su kullanma hakkının tapu kütüğüne tescilini talep etmektedir. Bu talep ayni hakka ilişkin olup, bu nedenle davaya bakma yetkisinin …….Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu anlaşılmaktadır.
HMK 114/1-ç maddesi uyarınca kesin yetki görev dava şartıdır.
HMK.nun 30. Maddesine göre Hakim lüzumsuz masraf yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.
Davacının diğer talebi, su kullanma hakkının kendisine devredilmemesi nedeniyle oluşan maddi zararının tespiti ve tahsili istemine ilişkin olup, bu zararın oluşup oluşmadığının tespiti için davacının ilk talebi olan su kullanma hakkının tapu kütüğüne tescili talebinin kabul edilmesi gerekir. Ayrıca bu zarar da oluşmuşsa, yine …….’nde oluşmuş olacağından, zararın tespitinin de ….. Asliye Hukuk Mahkemesince yapılması ve davanın gerekli tüm aşamalarının gayrimenkulün bulunduğu yer mahkemece yerine getirilmesi davanın tarafları için daha teminatlıdır. Ayrıca davacı vekilinin belirttiği davacı ile davalı …. davalı …. Şirketi ve dava dışı ….. Şirketi arasında düzenlenen sözleşmeye göre de, İstanbul Anadolu Mahkemelerinin değil, İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığı anlaşılmıştır. Yani, taleplerin ayrılması durumunda yine mahkememiz görevli olmayacaktır.
Tüm bu nedenlerle mahkememizin yetkisizliğine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1- Kesin yetkiye ilişkin HMK’nın 114/1-ç ve 115/2. Maddeleri uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- HMK nun 20(1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın kesin yetkili … Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- HMK nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin kesin yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4- HMK nun 20 (1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
Dair, davacı vekili ve davalı …… Şirketi vekilinin yüzlerine karşı, davalılar … Şirketi ve davalı … Şirketinin yokluklarında kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulünce anlatıldı..