Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/673 E. 2020/590 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/673 Esas
KARAR NO : 2020/590
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/05/2018
KARAR TARİHİ : 12/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sigortalı dava dışı ———— taşımasının davalı tarafından üstlenildiğini, davacının bu taşıma için emtia sigortası yaptığını, davalının —- aracı kontrolsüz bırakarak ürünlerin çalınmasına sebep olduğunu, sigortalıya —–tazminat gideri ödendiğini aynı zamanda —– ekspertiz ücreti de ödendiğini beyan ile ———– tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan alınmasını istemiştir.
SAVUNMA: Davalı ——vekili cevap dilekçesinde özetle; aracın ikinci yükleme noktası olan ——- vardığında, hafta sonu olması nedeni ile yükleme yapılamayacağı, aracın fabrika içine alınamayacağının bildirildiğini, aracın ———–gösterdiği yere park edildiğini, sigortalının —– —-hırsızlık olayına müdahale etmediklerini bu neden ile davalıya kusur verilemeyeceği, hırsızlık sonrası sigortalı mevcut yükün ——-götürülmesini isteyerek davalının CMR sigortasını da devre dışı bıraktığını beyan ile davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava, zayi olan emtia bedelinin rücuen tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Davalının davaya konu taşıma işini üstlendiği konusunda taraflar arasında herhangi bir ihtilaf bulunmayıp, davaya konu uyuşmazlığın; dava dışı sigırtalı ——–davalı arasında akdedilen uluslararası taşıma sözleşmesi gereği davalı tarafından taşının emtianın zarar görmesi nedeni ile dava dışı——— tarafından ödenen tazminatın davalıya rücu şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır.
—— günlü Şikayetçi İfade Tutanağında araç sürücüsü——“hafla sonu olduğu için yükleme yapılmadı. Bende kamyon ile birlikte fabrikanın olduğu sokakta beklemeye başladım. —– günü —–uyandım. Kamyonu çalıştığımda arka kapağın açık olduğunu fark ettim. Kontrol ettiğimde ———–marka kombinin alınmış olduğunu fark tespit/ ettim” beyanı vermiştir.
Dosyaya sunulan ve fabrika ———- fabrikayı çevreleyen duvar ve tel örgülerin fabrika tarafından —— çektiği anlaşılan ——-saniyelik kayıtta, yan yana duran ——–arkada kalan ———arkasına, ———–aracın, arka kapağı açık halde yanaşmış olduğu, bir takım sesler geldiği, açık kapağın altından, ———– ayaklarının gözüktüğü ve ———- yaptıkları,—– ise——-diye bir kez bağırdıktan sonra, fabrikaya doğru koşmaya başladığı tespit edilmiştir.
Davalı ——-hafta sonu yükleme yapmaması ve park edilecek veri fabrika ——— göstermesi nedeni ile tam kusurlu olduğunu savunmuştur
İşbu davada tartışılan taşıma işinin tabi olduğu CMR Konvansiyonunun —————– uygulanması bakımından taşıyıcı çalıştırdığı kişilerin ve taşımanın yapılması için hizmetlerinden yararlandığı diğer kimselerin görevleri sırasında hareket ve ihmallerinden (cmr md.3) keza taşımayı yapmak için kullandığı kusurlu taşıtlardan, bu taşıtı kiraladığı kişinin veya vekilinin yahut da çalışanlarının hata ve/veya İhmallerinden dolayı (cmr md.17/3) sanki bu hareket ve ihmalleri kendisi yapmış gibi sorumludur. Ayrıca taşıyıcı ———– Konvansiyonda öngörülen sorumluluk sistemine göre, taşıdığı ————eşyayı varma yerinde “teslim aldığı haliyle” alıcısı emrine veya onun temsilcisine teslim borcunu üstlendiği gibi “yükün güzergâh üzerinde yaptığı aktarmalar dâhil olmak üzere” taşıma süresi içerisinde eşyayı gözetim sorumluluğunun da altındadır ve kural olarak yükleme yerinden varış mahalline kadar taşıdığı eşyaya gelecek zararlardan mesuldür. ——Bu sorumluluğun gereği olarak CMR Konvansiyonumun 34’üncü ve takip eden maddelerindeki düzenlemelere göre taşıyıcılar arasında müteselsil sorumluluk bulunduğu gibi, taşımacılardan biri veya birkaçı aleyhine aynı zamanda dava açılması da mümkündür ——-
CMR sistematiğinde öngörülen sorumluluk sistemi yönünden hal böyle olmakla birlikte; eğer kayıp, hasar veya gecikme istek sahibinin hatası veya ihmalinden, taşımacının hatasından değil de, istek sahibinin verdiği talimattan, yüke has bir kusurdan yahut ta taşımacının önlemesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise —– ya da eğer kayıp veya hasar, hasara uğrayan malların ambalajlanmaması ya da hatalı ambalajlanmış olması, yükün gönderici, alıcı veya bunlar adına hareket eden kişiler tarafından alınması, yüklenmesi, yığılması veya boşaltılması yüzünden yahut da kırılma suretiyle kısmen veya tamamen zarar görebilecek malların özelliğinin doğal sonucu olan —– özel risklerden doğmuş ise, taşımacı zarardan sorumlu tutulamaz ——- Bu sorumsuzluğu tespitte ölçü ise “deneyimli ve basiretli bir taşımacının” göstermesi gerekli özendir.
Bu bağlamda taşıyıcının eşyanın Ziya ve/veya hasara uğraması ile taşıma süresinin aşılması sebebiyle sorumluluğu CMR Konvansiyonunun 17. vd maddelerinde kusursuz sorumluluk İlkelerinden hareket ile düzenlendiğinden, CMR md.17 ve devamında getirilen mesuliyet sistemine göre kendisine sorumluluk izafe edilen taşıyıcı kusursuzluğunu değil “sorumluluğu mucip zararın 17. maddenin 2 ve/veya 4. fıkralarında yer alan hallerden birinden doğduğunu” ispat edebilir ise ancak o zaman tazminat bağlamında sorumluluktan kurtulabilir. ——————-
Somut olayda Davalı nakliyeci, park edilecek yeri fabrika ——- gösterdiği iddiasını ispat etmemiştir. Diğer yandan bu halde dahi. Davalının sorumluluktan kurtulabilmesi için, park alanının güvenliğinin sigortalı tarafından üstlenildiği ve sağlandığının ispatı gerekir.
Kaldı ki davalı nakliyeci fabrika —- —-talimatı altında değildir. Sürücünün dinlenme gibi kişisel ihtiyaçlarını gidermek zorunda olduğu zaman dilimlerinde, aracı ve içindeki yükü emniyete alacak şekilde güvenli bir otoparka park etmesi gerekir. Davalı nakliyeci sürücünün dinlenmesi aşamasında, aracını emniyetsiz bîr alanda tutmuştur. Eğer nakliyeci aracını emniyetli korumalı bir otoparka park etmiş olsa, araç sürücüsünün dinlenme süresinde araç ve yük emniyette olacaktı.
O halde mevcut olay CMR 17.2.maddesinde yer alan “taşımacının önlenmesine olanak bulunmayan durum” olarak değerlendirilemez.
Bu nedenle çalınmaya bağlı doğan zarardan Davalı nakliyeci sorumludur.
Davacı vekili, ——– Tarihleri arasında teminat verdiği, sigortalının —– olduğu ve taşıma başına —–verildiği anlaşılmaktadır.
Poliçe kapsamındaki hırsızlık olayı —— tarihinde meydana gelmiş olup, poliçenin hasar tarihini kapsadığı anlaşılmaktadır.
Davacı —– yaptığı ödemeyi tevsik eder —- tarafından tanzim edilen havale dekontunu tanzim edilen —– tutarlı havale dekontunu dosyaya sunmuştur.
Dolayısıyla davacının bu deliller ile aktif husumet ehliyetine sahip olduğunun kabulü gerekir.
Eksper raporunda —————-çalındığı tespit edilmiştir. Sunulan faturalar ve eki listesindeki——- modeldir. Sigortalı tarafından tanzim edilen faturalarda —- adet olmak üzere toplam ——– —satıldığı görülmektedir.
Faturalarda —– olarak belirtilmiştir. Çalınan—— adet ——– tutarı —— tutarındadır. Sigortalı ise ———başına —– talep etmiştir. Bu halde hasar miktarı ———–
Hasara eklenen —— BEDELİ CMR 23/4. Maddesine uygun bulunmuştur.
Yine davalının tanzim ettiği —-tutarındaki navlun faturasından —– klimaya isabet eden bedel ——— olup, ekspertiz raporunda bu tutar —–larak hesaplanmıştır. Bu talepte CMR 23/4.maddesine uygun bulunmuştur.
Bu halde davalının nihai sorumluluğu —– çalınan mal bedeli, —- çalınan emtianın navlununa isabet eden kısmı olmak üzere — olduğu tespit edilmiştir.
Davacı ———– ödeme yapmış olup davacının söz konusu tutarı davalıdan talep edebileceği anlaşılarak davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
———– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte Davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 1.537,11 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 396,00 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.141,11 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3- Davacı tarafından yatırılan 396,00 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından tebligat, posta, müzekkere gideri ve bilirkişi ücreti olarak sarf edilen 2.820,50 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre 2.737,06 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 685,91 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin ve ihbar olunan vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde———- Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/11/2020