Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/624 E. 2019/82 K. 30.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO : 2018/537 Esas
KARAR NO: 2018/1339
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ: 25/07/2017
KARAR TARİHİ: 28/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili, yetkisiz mahkemeye sunduğu 25/07/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından dava dışı borçlular———— firmalarına krediler kullandırdığını, sicil kaydının ihyası istenen ————— bu kredilerden müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak sorumlu olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine dava dışı borçlu şirketler ve kefilleri ile davalı şirket aleyhine İstanbul 3. İcra Müdürlüğünün ———Esas sayılı dosyasından yasal takip işlemlerine başlatıldığını, ancak dava dışı borçluların ve kefillerin söz konusu icra takibine itiraz ettiklerini, dava dışı borçlular ve kefilleri ile davalı borçlu şirket aleyhine itirazın iptali için İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin ——— Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını ve davanın halen derdest olduğunu, dava devam ederken ihyası talep edilen ————sicilden davalı tarafından 6102 sayılı yasanın geçici 7.maddesi gereğince resen terkin edildiğinin öğrenildiğini, devam eden itirazın iptali davasında borçlu şirkete tebligat yapılması gerektiğinden davalı borçlu şirketin resen terkin kaydının kaldırılarak yeniden ihyasına karar verilmesi gerektiğini bildirerek; 6102 sayılı yasa kapsamında resen terkin edilen davalı şirket hakkındaki terkin işleminin iptaline, şirketin ihyasına karar verilmesine, şirkete tasfiye memurunun atanmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı ———Ticaret Sicili Müdürlüğü vekili, yetkisiz mahkemeye sunduğu18/09/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kurumun TTK m.32 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, yapılan işlemin hukuka aykırı bulunmadığını, müvekkili kurumun davanın açılmasına sebebiyet vermediğini bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını bildirerek: davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve uyuşmazlık konularının tespiti: Dava, 6102 sayılı TTK’nin geçici 7.maddesi uyarınca ticaret sicilinden terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan şirketin ihyası istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın;
a-Davalı şirketin davalı——– Ticaret Sicil Müdürlüğünce Ticaret Sicilinden terkin edilmemesi gerektiği halde usule aykırı olarak terkin edilip edilmediği,
b-Davacının açtığı dava nedeniyle davalı şirketin ihyasının gerekip gerekmediği” noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
2-Deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hukuki nedenler ve sonuç:
Toplanan delillere göre, davacı ———- Bankası A.Ş. tarafından, İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülen——— esas sayılı davanın 22/02/2017 tarihli duruşmasında “davalı ———- sicil kaydının ———- tarihinde ek geçici 7. Maddesi uyarınca terkin edildiği anlaşıldığından davacı vekiline söz konusu şirketi TTK. 547/2 ve 6102 sayılı yasanının ek 7. Maddesi uyarınca yeniden ihyası ve tasfiye memuru atatması için dava açmak üzere 1 aylık süre verilmesine” karar verildiği, davacı vekilince 25/07/2017 tarihinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
TTK’nin geçici 7.maddesinin 15.fıkrasının son cümlesi uyarınca, ticaret sicilinden kaydı silinen şirketin alacaklıları veya hukuki menfaati bulunanlar, haklı sebeplere dayanarak, silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.
Davaya konu şirketin sicil kaydı 07/07/2014 tarihinde resen terkin edildiğinden, dava bu kapsamda süresi içinde açılmıştır.
TTK’nin geçici 7. maddesinde belirtilen şartların gerçekleşmesi halinde ticaret sicil memurluğu tarafından şirketin sicil kaydı terkin edilir. Terkin edilmeden önce, TTK’nin geçici 7/4-a maddesi uyarınca, kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. TTK’nın geçici 7/2. maddesine göre, davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümleri uygulanmaz. TTK’nın geçici 7. maddesine göre açılan şirket ihyası davalarında husumet sadece ticaret sicil memurluğuna yöneltilir. Tasfiye memurları veya yöneticilerine husumet yöneltilmez, davaya dahil edilmeleri gerekmez. Eğer, şirket ihyası davasını ihyası istenen şirket ortak veya yöneticileri açmış ise, bu davanın bir nevi iptal davası gibi düşünülüp, terkin iptal edildiğine ve şirket tekrar faaliyetlerine devam edeceğine göre TTK’nın 547/2. maddesine göre ek tasfiye memuru atanmasına gerek yoktur. Ancak, şirket alacaklıları ihya davası açmış ise, alacaklıların işbu davaya açmaktaki amaçları, alacak davasında husumet yöneltilecek bir hasım bulunması olup, alacak davası sonuçlandıktan sonra şirketin sicilde kaydının bulunmasında veya faaliyetine devam etmesinde, gerek alacaklı, gerekse şirket için herhangi bir yarar bulunmadığından bu tip davalarda TTK’nin 547/2. maddesine göre ek tasfiye memuru atanması gerekir.
Yapılan yargılama sonucunda, ticaret sicil memurluğunun TTK’nin geçici 7. maddesine aykırı olarak bir şirketi terkin ettirdiği tespit edilir ise bu durumda yasal hasım olmadığından, kendi hatalı eylemi ile şirket terkin edildiğinden oluşacak yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumludur.
Fakat, şirketin TTK hükümleri uyarınca genel kurulunun tasfiye kararı alması, atanan tasfiye memurları tarafından yapılan işlemler sonucu tasfiye sonu bilançosu açıklanarak sicilden şirketin terkin edilmesine yönelik davalarda ise, husumet ticaret sicil memurluğu ile son tasfiye memurlarına yöneltilir. Bu tip davalarda ticaret sicil memurluğu yasal hasım olup, aleyhine yargılama giderine hükmedilemez.
Her halükarda TTK’nın 547/2. maddesine göre şirketin ihyasına karar verilirse ek tasfiye memuru atanır.
İhyası istenilen şirketle ilgili yapılan işlem dosyası ticaret sicilinden celp edilmiştir. Celp edilen belgelere göre, şirketin TTK geçici 7. maddesi kapsamında kaldığının belirlenmesi üzerine 2 aylık süre içinde münfesih olması sebebinin ortadan kaldırılmasının, ihtaren bildirildiği ve ihtarın Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı anlaşılmıştır.
Buna göre, davalı Ticaret Sicil Müdürlüğünün Yasaya ve yukarıda anılan tebliğ hükümlerine uygun işlem yaptığı, ihyası istenen şirketin sicilden terkin edildiği tarihte ihya istemine konu Ticaret Mahkemesince ihya gerektiği ile ilgili ara karar oluşturmadığı, ancak davacının terkin işleminden sonra haklı olarak ihyası istenen şirketle ilgili İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülen ———- esas sayılı davada ihya istemiyle ilgili ara karar oluşturulduğu, davalı ———Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün ihyası istenen şirketin davasından haberdar edilmediği, bu nedenlerle davalının davanın açılmasına sebebiyet vermediği anlaşılmakla——- Ticaret Sicil Müdülüğü’nün ——- sicil numarasında kayıtlı iken TTK’nin geçici 7.maddesi uyarınca sicilden terkin edilmiş olan ———- Şirketi’nin, İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ——- esas sayılı dosyasının görülmesi ve infazı işlemleriyle sınırlı olmak üzere ihyasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-TTK’nin geçici 7.maddesinin 15.fıkrası uyarınca davanın KABULÜ ile,
a)—— Ticaret Sicil Müdürlüğünün —– sicil numarasında kayıtlı iken TTK’nin geçici 7.maddesi uyarınca sicilden terkin edilmiş olan ——– ŞİRKETİ’nin, İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ——— esas sayılı dosyasının görülmesi ve infazı işlemleriyle sınırlı olmak üzere İHYASINA,
b)TTK’nın 547/2. maddesine göre———- ek tasfiye memuru olarak atanmasına,
c)Kararın ——- Ticaret Siciline tescil ve ilanına,
2-Alınması gereken 35,90 TL harcın peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü yasal hasım olduğundan ve yukarıda belirtilen diğer sebepler gözönüne alınarak, davacı lehine vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.28/12/2018