Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/562 E. 2022/722 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/562 Esas
KARAR NO: 2022/722
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 08/05/2018
KARAR TARİHİ: 11/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—- tarihinde sürücü — sevk ve idaresindeki—— plaka —– çarptığını, meydana gelen kazada —– sürücüsü müvekkilinin ağır yaralandığını, kaza sonucun müvekkilinin —- hastanesi ve —- tedavi gördüğünü, söz konusu kazanın —- numarasıyla soruşturmasının yürütüldüğünü, kaza sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağında davalı —- —– plaka nolu araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunun belirlendiğini, müvekkilinin dava konusu kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetinin tespit edilmesini, davalı —– yazılı olarak başvuruda bulunulduğunu ancak davalı tarafından cevap verilmediği iddia ederek; fazlaya ilişkin tüm dava ve hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —– kalıcı iş göremezlik tazminatı, —- geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam —- maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —– kusuru oranında tahsili ile müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kalıcı ve geçici iş göremezlik talebiyle —- dosyası üzerinden müvekkil şirkete dava yönelttiğini, yargılama sırasında davacı tarafla sulh olunduğunu, davacının dava konusu kaza nedeniyle müvekkil şirketten hiçbir hak ve alacağı kalmadığını kabul ve taahhüt ettiğini, davasından feragat ettiğini,—- nedeniyle davacının müvekkil şirketten herhangi bir alacağının kalmadığının kesinleştiğini, bu nedenle huzurdaki davanın reddi gerektiğini iddia ederek; kesin hüküm itirazlarının incelenmesi ile davacı taraf ile sulh olunarak zararın giderilmiş olması sebebiyle müvekkil şirket aleyhine açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
——- yazılan müzekkerelere cevap verildiği görüldü.
Talimat mahkemesi aracılığıyla aldırılan —- tarihli bilirkişi raporunda;
— tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucunda oluşan arızaları nedeniyle ——- hükümlerine göre;
1) Özür durumunun olmadığı, buna göre tüm vücut fonksiyon kaybının oluşmadığı,
2) —- süreci göz önüne aldığında —— süre ile geçici iş görmezliğinin olduğu,
3) İyileşme dönemi içerisinde —- gün bakıcı ihtiyacı olduğu,
4) Devamlı —- yardım ve bakımına muhtaç olmadığı” hususları tespit edilmiştir.
—–tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının —– iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren — aya kadar uzayabileceği” hususları tespit edilmiştir.
——sayılı raporunda özetle;
—– tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, ——neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan;
1. Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu,
2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği” hususları tespit edilmiştir.
Mahkememizce aldırılan —— tarihli aktüer bilirkişi raporunda özetle;
“Davacı —-olduğu hususu tespit edilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, —- uyarınca yapılması——dayalı rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle zarar gören tarafından açılmış geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kalemlerinden oluşan maddi tazminat davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473/1 maddesi uyarınca ——sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.”
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1478 maddesi uyarınca “(1) Zarar gören, uğradığı zararın sigorta bedeline kadar olan kısmının tazminini, sigorta sözleşmesi için geçerli zamanaşımı süresi içinde kalmak şartıyla, doğrudan sigortacıdan isteyebilir.”
Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan —– sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç —- içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya — çerçevesinde tahkime başvurabilir.”
Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan ——-“Sigortacılar, hak sahibinin —- belirlenen belgeleri,—- birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde —- içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.”
Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan ——kapsamındaki tazminatlar bu Kanunda ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Bu tazminatlardan; c) Sürekli sakatlık tazminatı, —- hazırlanan hayat tablosu,———- esas alınarak hayat anüiteleri ile genel kabul görmüş aktüerya kurallarına uygun olarak,
Hesaplanır. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanunda ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında —- haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davanın ——- dayalı rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle zarar gören tarafından açılmış geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik —– oluşan maddi tazminat davası olduğu, davalı — diğer dava dışı — olduğu, rizikonun — tarihinde gerçekleştiği, poliçenin—– arasında geçerli olduğu, bu sebeple sigortacının zarar görene karşı — maddeleri uyarınca sorumlu olduğu, davacının maluliyeti yönünden; kazanın belirtildiği gibi —- tarihinde gerçekleştiği, buna göre davacının maluliyet oranının o tarihte yürürlükte bulunan ——- göre yapılması gerektiği, dosyada mevcut sağlık evrakları ve —- gerçekleştirilen muayene işlemlerinden sonra—– —- göre belirlenen yüzde —- olay tarihindeki mevzuata uygun olduğu, bu sebeple davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talep edemeyeceği, kusur durumu ve tazminat yönünden —- tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen kusur durumunun mahkememizce olayın gerçekleşme şekli ve şartları değerlendirildiğinde hale uygun görüldüğü, davalı sigortacının sigortalısının olayın gerçekleşmesinde yüzde 100 kusurlu olduğu, belirtildiği gibi davacının, eldeki dava ile —— geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kalemlerinden oluşan maddi tazminat talep ettiği, öncelikle — tarafından düzenlenen raporda davacının iyileşme sürecinin — aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, davacının dosyadaki mevcut delil durumuna göre aktüerya bilirkişisinin raporunda da tespit edildiği üzere asgari ücret düzeyinde gelir sağladığı, —tarihleri arasındaki geçici iş göremezlik dönemindeki —- aylık kazancının dönemin asgari ücret miktarına göre—– olduğu, davanın belirsiz alacak davası olduğu, davacının —- tarihli dilekçesi ile davasını geçici iş göremezlik tazminatı yönünden belirli hale getirdiği, davacının bu dilekçesi ile sürekli iş göremezlik tazminatını dava konusu dışında bırakmış olması nedeniyle, bu dilekçenin bu alacak yönünde ıslah dilekçesi, geçici iş göremezlik tazminatı yönünden bedel artırım dilekçesi olarak kabul edilmesi gerektiği, bu sebeple mahkememizce sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden hüküm kurulmadığı, sürekli iş göremezlik talebine ilişkin davanın belirsiz alacak davası olması nedeniyle alacağın tümüne temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği, temerrüt tarihinin ise davalı —— yönünden —– bildirim yapıldığı tarihten — itibaren sekiz iş günü sonrası—- olduğu kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, geçici iş göremezliğe ilişkin—— tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri —- üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 220,77 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 35,90 TL peşin harç ve 10,70 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 174,17 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 77,00 TL dava açma masrafı, 10,70 TL tamamlama harcı ve 2.391,20 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 2.478,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
5-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (3.231,97 TL) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.231,97 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Dava tarihi itibariyle uyuşmazlığın zorunlu arabuluculuğa tabi olmadığı anlaşıldığından arabuluculuk ücreti konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 11/10/2022