Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/545 E. 2018/1217 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/545 Esas
KARAR NO : 2018/1217

DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 04/05/2018
KARAR TARİHİ : 06/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı ——— %…. Oranında ortağı olmakla birlikte aynı zamanda yönetim kurulu başkanı ve üyesi olduğunu, ortaklığın başladığı, bugüne kadar davalı şirket tarafından müvekkiline kar payı adı altında herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı tarafa bu husus Kadıköy Noterliğinin …. Tarih ve yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bildirilmiş olmasına rağmen taraflarına ödeme yapılmadığı gibi mali bilançolara ilişkin her hangi bir bilgilendirme yapılmadığını, davalı tarafın Kadıköy ———Noterliğinin 06/03/2018 tarih ve—–yevmiye numaralı davetiye ise müvekkili 27/03/2018 tarihinde yapılacak olağanüstü genel kurul toplantısına davet ettiğini, dilekçe ekinde davetiye örneğinden açıkça görüleceği üzere bu olağanüstü genel kurulun müvekkili şirketindeki görevlerinden uzak tutmak ve bu görevine son vermek ve müvekkili eşi ve aynı zamanda —- üyesi olan —- ile olan İstanbul Anadolu—–. Aile Mahkemesinin 2017/1009 Esas sayılı dosyası ile devam eden boşanma davası nedeniyle kişisel hırsları sonucu haksız ve gerekçesiz olarak yapıldığını, müvekkilinin haksız ve hukuka aykırı olarak hem Yönetim Kurulu Başkanlığından hem Genel Müdürlük görevinden azil edildiğini, müvekkilinin karar defterini görmek istediğinde engellendiğini hatta şirkette üstüne saldırıldığını, davalı şirkete ait ve dava tarihinden önceki 5 yıla ait karlılığın ve müvekkile ait kar payının tespitine, haklı davanın kabulü ile fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile HMK 107 hükmü uyarınca şimdilik 3.000,00 TL kar payının davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı , bir “aile” şirketi yapısında kurulan davacı şirketin kuruluşundan 27.03.2018 tarihine kadar Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerini yürütmüştür.Şirketi dilediği gibi yöneten davalının son beş yıl içinde , kendisine inanarak hiçbir yetkiyi esirgemeyen şirket ortaklarının güvenini kötüye kullandığı , bazı şirket gelirlerini muhasebeye intikal ettirmeden özel ve şahsi hesabına havalesini sağladığı , şirketin yurt dışından aldığı bazı bayiliklerin feshini temin ederek bu bayilikleri bizzat kendisinin aldığı , şirket kuruluş amaç ve hedeflerine giren konularda bizzat kendisinin bireysel faaliyet göstererek şirket nezdinde haksız rekabete tevessül ettiği ve ayrıca ortaklar cari hesabında da 44.000 TL.borçlu olduğu anlaşılmış ve 27.03.2018 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında Genel Müdürlük ve Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerinden azledildiğini, davacının da ortağı, yönetim kurulu başkanı ve genel müdürü sıfatı ile iştirak ettiği son beş yılın genel kurullarında, kar dağıtımına karar verilmediğinden, davacı zaten davalı şirkete borçlu bulunduğundan, hiçbir kar payı alacağı olmadığını, davacının şirkete verdiği zararların tazmini talebini içeren davada mahkemenizin —– esasına kayıtlı dosya ile derdest olduğunu, aralarındaki fiili ve hukuki irtibat nedeni ile iş bu davaların birleştirilmesine, davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava,5 yıllık kar payının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizin yargılaması devamında dava dosyasına, yine mahkememizin ——— Esasında kayıtlı ve heyetçe görülmekte olan 2018/915 Esas sayılı dava dosyasından 07/12/2018 tarihinde müzekkere yazılmış ve yazılan müzekkere de mahkememiz dava dosyasının heyet dosyası ile aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeni ile heyet dosyası üzerinde birleştirilme kararı verilmesi talep edilmiştir.
Mahkememizin ——–Esas sayılı dava dosyası incelendiğinde ;—–Esas sayılı dava dosyası ile mahkememiz dava dosyasının tarafların aynı olduğu ve her iki uyuşmazlığında davacının davalı şirkette yönetim kurulu üyeliğine bağlanan sonuçlara ilişkin olduğu anlaşılmış ve mahkememiz her iki dava dosyası arasında fiili ve hukuki bağlantı bulunduğu anlaşılmıştır.
Bu nedenlerle dosya taraflarının aynı olduğu, dosyalar arasında bağlantı bulunduğu, toparlanacak delillerin benzerlik arz edişi ve biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte olduğu, bu davaların birlikte görülmelerinin usul ekonomisi ilkesi zorunlu olduğu ve —- Esas sayılı davanın heyetçe görülen davalardan bulunduğu bu nedenle davaların neticeten heyetçe görülmesi gerektiği sonucuna varılmış olmakla, mahkememizin işbu —– E. Sayılı dosyası ile Mahkemesinin ——Esas sayılı dosyasının birleştirilmesine, yargılamanın heyetçe görülen —Esas sayılı dosya üzerinden yürütülmesine karar verilmesi uygun görülerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İş bu davanın, aralarındaki irtibat nedeni ile HMK 166/1 maddesi uyarınca birleştime talep edilen İstanbul Anadolu ———. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/915 Esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Harç, masraf, ücreti vekalet tayin ve takdirinin birleşen davada nihai kararla değerlendirilmesine,
3-Esasın derhal kapatılarak birleştirme kararıyla birlikte dosyanın İstanbul Anadolu ——-.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/915 Esas sayılı dosyası üzerinden DEVAMINA,
4-Tebliğ işlemlerinin Mahkememizin —– Esas sayılı dava dosyası üzerinden yapılmasına,
Dair esas hakkında hükümle birlikte istinaf kanun yolu açık bu aşamada kanun yolu kapalı olmak üzere Bölge Adliye ve İlk Derece Mahkemeleri İle CBS İdari ve Yazı Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik 200/1. Maddesine göre tensiben karar verildi. –