Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/544 E. 2021/508 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/544 Esas
KARAR NO : 2021/508
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/05/2017
KARAR TARİHİ : 29/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİADavacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasında süre gleen ticari ilişki neticesinde müvekkilinin cari hesap ve faturalardan kaynaklı olarak davalıdan alacaklı olduğunu, borçlunan borcunu ödemekten kaçınması neticesinde —– tarihinde icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafın ise başlatılan icra takibine —– tarihinde haksız itirazda bulunduğunu, borca yapılan itirazın hukuki kayanaktan yoksun, farazi ve kötü niyetli olduğunu beyanla; davanın kabulü ile borçlunun haksız itirazının iptaline, takibin —– esas sayılı dosyası üzerinden devamına, takibin devamına haksız itiraz eden borçlu şirket aleyhine alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığının ödeme belgeleri, makbuzlar, şirket defter ve kayıtları ile sabit olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davanın genel haciz yoluyla takipte ödeme emrine itirazın iptali ile takibin devamının istemine ilişkin olduğu, davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, alacağının bulunması halinde takip tarihi itibarı ile alacak miktarının ne kadar olduğu hususunun araştırılması gerektiği anlaşıldı.
Dava — yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. —– incelenmesinde;
Davacı şirketin davalıdan —— tarihli — ile takibe geçmiş olduğu ve takibin dayanağının —- tarihli cari hesap alacağından kaynaklandığı görülmüştür.
Alacaklı : —–
Borçlu :—–
Asıl alacak: —-
İşlemiş Faiz: —-
Toplam : —-
Takip tarihi :—
İcra takibine
İtiraz tarihi : —–
Dosya tarafların dava konusuna ilişkin ticari defter kayıt ve belgelerinin incelenmesi için mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan —–raporda özetle;
Davacı şirkete ait —– yıllarına ait ticari defterlerinin, —- tutulduğu ve açılış/kapanış beratlarını usulüne uygun şekilde ve süresinde yaptırıldığı ve belirli kanuni şartları taşıdığı, ibraz edilmiş olan ticari defterlerinin delil olma ve ispat kuvvetine sahip bulunduğu kanaatine varılmış ise de takdirin mahkemeye ait olduğu,
Davalı şirket tarafından incelemeye esas olmak üzere herhangi bir ticari defter ve kayıt ibraz edilmediği,
Davacı şirketin——– numaralı dosyasından — asıl alacak olarak davalı şirketten alacaklı olduğu ve itirazın iptali gerekeceği,
Somut olay bakımından faizin, davacının davalıyı —-tarihinde temerrüde düşürdüğüne ilişkin herhangi bir belge bulunmadığından takip öncesi faizin uygun olmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin ticari olması nedeni ile miktarı infaz aşamasında belirlenmek üzere, davacı şirketin talebi gibi alacağa takip tarihi olan —- tarihinden itibaren değişen ve değişecek oranlarda avans faiz işletilmesinin uygun olduğu,
Davacı şirketin % 20 icra inkar tazminat taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğu hususlarında görüş ve kanaat belirtmiştir.
Dosya bu defa davalı tarafında ticari defter kayıt ve belgelerinin incelenmesi için bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan — tarihli ek raporda özetle;
Davacı şirkete ait — yıllarına ait ticari defterlerinin,—- tutulduğu ve açılış/kapanış beratlarını usulüne uygun şekilde ve süresinde yaptırıldığı ve belirli kanuni şartları taşıdığı, ibraz edilmiş olan ticari defterlerinin delil olma ve İspat kuvvetine sahip bulunduğu kanaatine vanlmış ise de takdirin mahkemeye ait olduğu,
Davalı şirkete ait — yıllarına ait ticari defterlerinin, ——olarak tutulduğu ve açılış/kapanış beratlarını usulüne uygun şekilde ve süresinde yaptırıldığı ve belirli kanuni şartları taşıdığı, ibraz edilmiş olan ticari defterlerinin delil olma ve ispat kuvvetine sahip bulunduğu kanaatine vanlmış ise de takdirin mahkemeye ait olduğu,
Davalı şirketin kendi ticari defter ve kayıtlarına göre — takip tarihi itibarı ile davacı şirkete — borçlu olduğu,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın — yukarıda detaylı olarak izah edilen kur farkı değerlemesinden,—yılında davalı kayıtlarında olan fakat davacı kayıtlarında olmayan hizmet alım faturasından, — — nakit ödemeden kaynaklandığı,
Bu durumda —- davalı şirketin davacı şirkete borçlu olduğu, davalı şirket —– davacı şirkete ödeme yapmış olduğundan dolayı bu tutarın tenzil edilmesi neticesinde; ————– davacı şirketin takip tarihi itibarı ile davalı şirketten alacaklı olacağı,
Davacı şirketin — numaralı dosyasından —– asıl alacak olarak davalı şirketten alacaklı olduğu ve itirazın iptali gerekeceği,
Somut olay bakımından faizin, davacının davalıyı —- tanhinde temerrüde düşürdüğüne ilişkin herhangi bir belge bulunmadığından takip öncesi faizin uygun olmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin ticari olması nedeni ile miktarı İnfaz aşamasında belirlenmek üzere, davacı şirketin talebi gibi alacağa takip tarihi olan —— tarihinden itibaren değişen ve değişecek oranlarda avans faiz işletilmesinin uygun olduğu,
Davacı şirketin % 20 icra inkar tazminat taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğu hususlarında görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Davacı vekilinin rapora itirazı neticesinde, dosya bu defa başka bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan —–tarihli raporda neticeten;
Davacının takip tarihi itibariyle davalıdan bir alacağının olmadığı hususunda görüş ve kanaat bildirmiştir.
Bilirkişi raporuna davacı vekilinin itirazı üzerine dosya ek rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan—- tarihli raporda neticeten;
Davacının, — hesap kesim tarihinden sonra ispatladığı fatura miktarı — defterine kayıt ettiği ödeme miktarı — sonra ispatladığı halde davacının defterinde kayıtlı olmayan ödeme miktarı — olup bu takdirde davacının, ——- hesabıyla davalıdan bir alacağın olamayacağı, sonucunun ortaya çıktığı,
Ne var ki davacının yukarıdaki– hesaplarında,— alacağı mevcut olup, davalının defterinde — tarihli açılış hesaplarında —- davacı şirkete bakiye borcu bulunduğu, —
Bu nedenle davacının kabulünde olan — devir bakiyesinin de — bakiye alacağına ilave edilmesiyle davacının toplam alacağı, ——— olarak kabul edilmesi gerekeceği,
Bu durumda davacının,—-alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı,
Davacı vekili icra takibinde—- faiz talep etmiş olup, davalının takip öncesinde temerrüde düşürüldüğüne ilişkin bir ihtarname dosyada olmadığından hesaplama yapılamadığına ilişkin kanaat bildirilmiştir.
Dosyada alınan bilirkişi raporları arasında çelişki oluştuğundan, bilirkişi raporlarının irdelenerek dava konusu alacağa ilişkin raporlar arasındaki çelişkinin giderildiği, taraf beyanlarının değerlendirildiği yeni bir rapor alınması için dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi ile rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan —– tarihli raporda özetle;
Taraf ticari defter kayıtlarının karşılaştırılması ve değerlendirilmesi neticesinde taraf kayıtlarının davacı tarafından davalı adına düzenlenen döviz cinsinden fatura bedeline tahsil tarihindeki döviz kum üzerinden hesaplama yaparak davacı borcuna kayıt ettiği toplam ——- tutarındaki döviz kur farkı haricinde taraflara ait kayıtların toplam tutarlarda mutabık bulunduğu görüldüğünden,
Ayrıca, taraflar arasında sözleşme bulunmadığı döviz cinsinden düzenlenen faturaların ödeme günündeki döviz kuru üzerinden hesaplanarak tahsil edilcceği yönünde herhangi bir anlaşma sunulmadığı, döviz cinsinden fatura tutarının fatura tarihindeki kur üzerinden ödeneceği hususunda da herhangi bir anlaşma belgesi olmadığı nedeniyle, davacının kur farkı alacak hakkının bulunduğu ya da bulunmadığı yönünde bir kanaat oluşmadığından, iki ayrı hesaplama yapılması gerektiğinin hasıl olduğunu, taraf hesap bakiyeleri arasındaki bu farkın kabul edilip edilmeyeceği hususunun mahkemenin takdirinde olmak üzere davacı alacağı yönünden iki ayrı hesaplama yapıldığını,
1- Mahkeme tarafından davacı tarafından hesaplanıp davalı ya borç kayıt edilen Kur farkının davacı alacağı olarak kabul edilmesi halinde davacı alacağının—–
2- Mahkeme taralından Kur farkının davacı alacağı olarak kabul edilmemesi halinde ise; 3- (a) bendinde hesaplanan — davacı alacağından kur farkı tutan — tenzili ile davacı alacağı, ——— olarak hesaplandığı,
3-Borçlunun BK, 101 maddesi anlamınca temerrüde düşürülmediği anlaşıldığından, davacının alacağına takip öncesi işiemiş faiz talep edemeyeceği, takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanunun ilgili maddesi gereğince avans faiz oranı üzerinden faiz talep edebileceği,
4- icra inkar tazminatı ilgili taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğu hususlarında görüş ve kanaat belirtilmiştir
Dava konusu edilen takibin dayanağı—– tarihli cari hesap alacağından kaynaklanmaktadır .
Dosyaya kazandırılan bilirkişi raporlarından —– tarihli ek rapor denetlenebilir kabul edilerek mahkememizce benimsenmiştir. Tarafların cari hesap bakiyelerinin tutarlı olmadığı, bazı faturaların ve ödemelerin karşılıklı olarak kayıtlara alınmamış olduğu, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinin —— yılına kadar yıllara yayılan çok sayıda işlemden oluştuğu, tarafların hesaplarındaki dönem sonu devir bakiyelerinin de birbirini teyit etmediği ; taraflar arasındaki cari hesap bakiye farklılığının, hem kur farkı, hem faturaların kayda alınmaması hem de ödemlerin kayda alınmamasından kaynaklandığı,
Davacı şirkete ve davalı şirkete ait —— yıllarına ait ticari defterlerinin, E-Defter olarak tutulduğu ve açılış/kapanış beratlarını usulüne uygun şekilde ve süresinde yaptırıldığı ve belirli kanuni şartları taşıdığı, ibraz edilmiş olan ticari defterlerinin delil olma ve ispat kuvvetine sahip bulunduğu,
İbraz edilen belgeler doğrultusunda, —— hesap bakiyeleri esas alındığında, hesap farklılığının davacı tarafından döviz olarak işlem yapılan ve davalı tarafından da döviz olarak işlem yapılan bir kısım faturaların davalı tarafından fatura tarihi itiban ile ——— cinsinden cari hesaba kayıt edilmesi ve davacı tarafından ise ödeme tarihindeki kurdan hesaplanarak cari hesaba yansıtılmasından kaynaklandığı,
—– yılında davalı şirket kayıtlannda olan ve davacı şirket tarafından düzenlendiği belirtilen faturaların davacı tarafından kayıtlarına alınmadığı ve talep edilmesine rağmen bu faturalarım bulunmadığını beyan ettiğinden ve belge ibraz edemediğinden dolayı davalı şirket lehine —- davalı şirketin borç miktarının azaltıldığı,
Davalı şirket ———- adet nakit ödemeyi davacı Şirkete yaptığı yönünde kayıt oluşturmuş ise de ödeme yaptığı yönünde dekont yada başkaca tevsiki belge ibraz edemediğinden dolayı —– tutarın davalı şirketin borcuna ekleneceği,
Açıklanan işlemler dışındaki — cari hesap işlemeleri birbirini teyit ettiği, bu durumda — davalı şirketin davaca şirkete borçlu olacağı, Davalı şirket —-davacı şirkete ödeme yapmış olduğundan dolayı bu tutann tenzil edilmesi neticesinde; ———–davacı şirketin takip tarihi itibarı ile davalı şirketten alacaklı olacağı,
Davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin herhangi bir belge bulunmadığından takip öncesi faizin uygun olmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin ticari olması nedeni ile alacağa takip tarihi olan ——- tarihinden itibaren değişen ve değişecek oranlarda avans faizi işletilmesinin uygun olduğu, ve şartları oluştuğundan davacı şirketin icra inkar tazminatına hak kazandığı değerlendirilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABÜLÜ ile,
1-Davalı borçlunun—- esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin ———- alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine ,alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar avans faizi işletilmesine,
2-Alacak likit olduğundan,———- %20’si icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 582,45 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 200,11 TL harcın mahsubu ile arta kalan 382,34 TL harcın davalı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 200,11 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 3.621,25 TL yargılama giderinin 2.635,16 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 500,00 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan 136,15 TL’sinin davacı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı vekili lehine 2021 yılı AAÜT göre hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Davalı vekili lehine 2021 yılı AAÜT göre hesaplanan 3.190,68 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
9-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK 345/1.maddesi uyarıca tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——— Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/06/2021