Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/536 E. 2018/1293 K. 26.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/811 Esas
KARAR NO: 2018/1295
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 02/07/2018
KARAR TARİHİ : 26/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin —— esas sayılı dosyasında başka davalılarla birlikte ihyası talep edilen ——– karşı haksız fiil nedeni ile dava açıldığını, bu davada ilgili şirketin ihyasının istendiğini, daha önce aynı şirketle ilgili İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin———– esas sayılı dosyasında İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin —– esas sayılı dosyasından alınmış ihya kararı bulunduğunu, bu nedenlerle ———— tüzel kişiliğinin ihya edilerek yeniden ticaret siciline kaydının yapılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı —–Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle, — Sicil Müdürlüğü TTK 32.maddesi ve —-Sicili Yönetmeliği 34.maddesi hükmü çerçevesinde işlem yapıldığını, müvekkilinin resen terkin işlemi, 6102 sayılı kanunun geçici 7. Maddesi ve 30/12/2012 tarihli ve 28513 sayılı resmi gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olan “münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyelerine ve ticaret sicili kayıtlarının silinmesine ilişkin tebliğ” kapsamında olduğunu, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, müvekkilinin mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğünün bulunmadığını, müvekkil davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve uyuşmazlık konularının tespiti: Dava, 6102 sayılı TTK’nin geçici 7.maddesi uyarınca ticaret sicilinden terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan şirketin ihyası istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın;
a-Davalı şirketin davalı ———- Sicil Müdürlüğünce Ticaret Sicilinden terkin edilmemesi gerektiği halde usule aykırı olarak terkin edilip edilmediği,
b-Davacının açtığı dava nedeniyle davalı şirketin ihyasının gerekip gerekmediği” noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
2-Deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hukuki nedenler ve sonuç: Davacı vekili, İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin ——– esas sayılı dosyasındaki ara karar uyarınca——— ihyasını talep etmektedir.
İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin————– esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı ——— tarafından davalılar ——————–.şirketi ve ———- tarihinde tazminat davası açıldığı, davanın tevzi olunduğu kapatılan Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin—— esas sayılı dosyasında devam ederken İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesinine devrolunduğu, aynı esas numarası ile devam ettiği, bu Mahkemece ilgili şirketin ticaret sicilinden terkinine karar verildiği için işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
TTK’nin geçici 7.maddesinin 15.fıkrasının son cümlesi uyarınca, ticaret sicilinden kaydı silinen şirketin alacaklıları veya hukuki menfaati bulunanlar, haklı sebeplere dayanarak, silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.
Davaya konu şirketin sicil kaydı 09/10/2014 tarihinde resen terkin edildiğinden, dava bu kapsamda süresi içinde açılmıştır.
TTK’nin geçici 7. maddesinde belirtilen şartların gerçekleşmesi halinde ticaret sicil memurluğu tarafından şirketin sicil kaydı terkin edilir. Terkin edilmeden önce, TTK’nin geçici 7/4-a maddesi uyarınca, kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere ————- Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. TTK’nın geçici 7/2. maddesine göre, davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümleri uygulanmaz. TTK’nın geçici 7. maddesine göre açılan şirket ihyası davalarında husumet sadece ticaret sicil memurluğuna yöneltilir. Tasfiye memurları veya yöneticilerine husumet yöneltilmez, davaya dahil edilmeleri gerekmez. Eğer, şirket ihyası davasını ihyası istenen şirket ortak veya yöneticileri açmış ise, bu davanın bir nevi iptal davası gibi düşünülüp, terkin iptal edildiğine ve şirket tekrar faaliyetlerine devam edeceğine göre TTK’nın 547/2. maddesine göre ek tasfiye memuru atanmasına gerek yoktur. Ancak, şirket alacaklıları ihya davası açmış ise, alacaklıların işbu davaya açmaktaki amaçları, alacak davasında husumet yöneltilecek bir hasım bulunması olup, alacak davası sonuçlandıktan sonra şirketin sicilde kaydının bulunmasında veya faaliyetine devam etmesinde, gerek alacaklı, gerekse şirket için herhangi bir yarar bulunmadığından bu tip davalarda TTK’nin 547/2. maddesine göre ek tasfiye memuru atanması gerekir.
Yapılan yargılama sonucunda, ticaret sicil memurluğunun TTK’nin geçici 7. maddesine aykırı olarak bir şirketi terkin ettirdiği tespit edilir ise bu durumda yasal hasım olmadığından, kendi hatalı eylemi ile şirket terkin edildiğinden oluşacak yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumludur.
Fakat, şirketin TTK hükümleri uyarınca genel kurulunun tasfiye kararı alması, atanan tasfiye memurları tarafından yapılan işlemler sonucu tasfiye sonu bilançosu açıklanarak sicilden şirketin terkin edilmesine yönelik davalarda ise, husumet ticaret sicil memurluğu ile son tasfiye memurlarına yöneltilir. Bu tip davalarda ticaret sicil memurluğu yasal hasım olup, aleyhine yargılama giderine hükmedilemez.
Her halükarda TTK’nın 547/2. maddesine göre şirketin ihyasına karar verilirse ek tasfiye memuru atanır.
İhyası istenilen şirketle ilgili yapılan işlem dosyası ticaret sicilinden celp edilmiştir. Celp edilen belgelere göre, şirketin TTK geçici 7. maddesi kapsamında kaldığının belirlenmesi üzerine 2 aylık süre içinde münfesih olması sebebinin ortadan kaldırılmasının, ihtaren bildirildiği ve ihtarın Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı anlaşılmıştır.
Buna göre, davalı Ticaret Sicil Müdürlüğünün Yasaya ve yukarıda anılan tebliğ hükümlerine uygun işlem yaptığı, ihyası istenen şirketin sicilden terkin edildiği tarihte, davacı şirketin ihya istemine konu Ticaret Mahkemesindeki davayı açmadığı, ancak davacının terkin işleminden sonra haklı olarak ihyası istenen şirkete karşı İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin———esas sayılı dosyasında görülen davayı açtığı, sonrasında da haklı bir neden ileri sürerek işbu şirketin ihyasını Mahkememizden talep ettiği anlaşılmakla———Ticaret Sicil Müdürlüğünün ——– sicil numarasında kayıtlı iken TTK’nin geçici 7.maddesi uyarınca sicilden terkin edilmiş olan ———, İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —————— esas sayılı dosyasının görülmesi ve infazı işlemleriyle ile sınırlı olmak üzere ihyasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-TTK geçici 7.maddesinin 15.fıkrası uyarınca davanın KABULÜ ile,
a)——- Sicil Müdürlüğünün —– sicil numarasında kayıtlı iken TTK’nin geçici 7.maddesi uyarınca sicilden terkin edilmiş olan——– İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ——— esas sayılı dosyasının görülmesi ve infazı işlemleriyle ile sınırlı olmak üzere İHYASINA,
b)TTK’nın 547/2. maddesine göre ——— ek tasfiye memuru olarak atanmasına,
c)Kararın ———- Ticaret Siciline tescil ve ilanına,
2- Alınması gereken harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3- Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
5-Davalı —— Sicil Müdürlüğü yasal hasım olduğundan ve davanın açılmasında kusuru bulunmadığından davacı lehine vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.26/12/2018