Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/511 E. 2022/69 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/511 Esas
KARAR NO: 2022/69
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 15/09/2014
KARAR TARİHİ: 01/02/2022
Mahkememiz —– sayılı kararı ile bozularak mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; işbu maddi ve manevi tazminat talepli davanın ikamesi ve takip edilmesi açısından —-olarak görevlendirildiğini, davacının avukatlık ücreti ödeme gücünün bulunmadığını, bu nedenle davacının —-müracaat etmek durumunda kaldığını, davacının aynı zamanda yargılama giderlerini de karşılayacak ekonomik güce sahip olmadığını, davacının emekli maaşı ile geçinmekte olduğunu, davacının başkaca hiçbir maddi desteğe veya gelire sahip olmadığını, ikamet etmekte olduğu evin kira olduğunu, davacının 6100 sayılı HMK m. 334/340 uyarınca adli yardım talebinde bulunma zorunluluğunun doğduğunu, davacı açısından söz konusu hükümlerin uygulanması yönünden hukuki menfaat bulunduğunu, davacının —- trafik ışıklarından karşıya geçmek üzere iken davalı— diğer davalı ——-sayılı aracın kendisine çarpması sonucunda yaralandığını, her ne kadar ekte sundukları kaza tespit tutanağı ile davacıya da kusur atfedilmiş olsa da olayın vuku bulduğu yerde yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde davacının kusurunun bulunmadığının tüm kusurun davalı——- olduğunun ortaya çıkacağını, bu hususun ilgili trafik ışıklarının yakınında bulunan mobese kayıtlarının celbi ile kanıtlanacağını, gerçekleşen kaza sonrasında davacının ağır yaralandığını, davacının kaza sonrasında hemen —– götürüldüğünü ve burada tedavi altına alındığını, davacının ——- tedavisinin yapıldığını, buna bağlı olarak ilgili doktor raporlarının tutulmasının söz konusu olduğunu, ancak olay esnasında ve akabinde davacı kendinde olmadığından ve davacıya refakat eden kimse de bulunmadığından tedavisi ile ilgili film, röntgen, doktor raporu ve diğer tüm belgelerin talep edilebilmesinin mümkün olmadığını, davacının geçirdiği ameliyat ile sağ ayağına iki adet vida ve sol ayağına on iki adet vida ve platin takıldığını, davacının geçirmiş olduğu kaza neticesinde tekerlekli sandalye ve koltuk değneği kullanmaya mahkum olduğunu, davacının ayağının üstüne basmakta zorlandığını, eskisi gibi yürüyemediğini, ——— masraf yaptığını, davacının boynunu eskisi gibi kullanamadığını, davacının kendi işini göremez hale geldiğini, davacının tedavisinin halen devam ettiğini, davacının kaza sonrasında —- — fizik tedavi merkezinde iki kez fizik tedavi gördüğünü, fizik tedavi ücretini davacının kendisinin ödediğini, davacının ekonomik açıdan sıkıntıda olması nedeni ile fizik tedavi süreci tamamlanamadan tedaviyi yarıda bırakmak zorunda kaldığını, davacının bakıcı tutmak zorunda kaldığını, davacının geçirdiği kaza neticesinde bakıma muhtaç hale geldiğini, kendisine bu konuda yardımcı olacak kimsesi olmadığından bakıcı tutmak zorunda kaldığını, —– davacıya bir ay süre ile baktığını, bu nedenle davacının —– ödediğini, davacının sadece bir aylığına bakıcı tutabildiğini, davacının kazanç kaybının bulunduğunu, davacının kaza tarihi öncesinde — tarihi itibariyle ——- maaş ile çalışmak üzere anlaşma yaptığını, davacının pasaport ile uçak biletinin de hazır olduğunu, dava konusu kaza sonucunda davacının bu iş fırsatını kaçırdığını, davacının kaza neticesinde kaza öncesindeki sağlığına kavuşamadığını, gündelik ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz hale geldiğini, kaza sonrasında davacının psikolojisinin bozulduğunu, her iki bacağına takılan vida ve platinin vücuduna verdiği acı ve elem dışında davacının manevi açıdan da derinden etkilendiğini, davalı—– gerçekleşen kazaya kayıtsız kalmasının da davacının hissettiği manevi acının şiddetini arttırdığını, davacının davalı —- hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, davacının söz konusu şikayetinin —- tarafından kayıt altına alındığını, davalı —– plaka nolu araç hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini beyan ederek davalı ——plaka nolu aracın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi amacıyla araç üzerine ihtiyati tedbir kararı konulmasını, davacının kaza sebebiyle uğradığı maddi zararın —– tazminine binaen ve alacağın tam ve kesin miktarının belirlenmesi davacıdan beklenemeyeceğinden 6100 sayılı HMK m.107 uyarınca belirsiz alacağının tespiti ile alacağın miktarının veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesi mümkün olduğunda arttırılmak üzere asgari —- maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve bu bedele kaza tarihi olan —– tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davacının kaza sebebiyle uğradığı elem ve acısının giderilmesi açısından—- manevi tazminatın davalı —- tahsiline ve bu bedele kaza tarihi olan—— tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ISLAH; Davacı vekili —– tarihli ıslah dilekçesinde özetle; Yukarıda açıklamaları olarak belirtmiş olduğumuz taleplerimizi aşağıda yazılı şekilde HMK/107-2. Maddesi gereğince arttırmaktayız. Şöyle ki; —- olarak belirttiğimiz—–tamamlamaktayız, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini,—- olarak belirttiğimiz bakıcı gideri/tazminatını——— tamamlamaktayız, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmekteyiz.
CEVAP: Davalı-Karşı Davacı —– vekili cevap dilekçesinde; davaya bakmaya görevli mahkemenin ——-olduğunu, iş bölümü itirazının kabulü ile görevsizlik kararı verilmesini talep ettiklerini, kazaya sebebiyet verenin bizzat davalı olduğunu, bu nedenle davalının tamamen kusurlu olduğunu, davacının olay günü aşırı alkollü olduğunu, davacının aldığı alkol sebebiyle tamamen kontrolsüz bir şekilde üç şeritli yola girdiğini, kazanın meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, davalının sağında seyreden araçların arasından davacının geçip davalının seyrettiği sol şeride geldiğinde durduğunu, davalı geçerken davacının aracın sağ yanından üzerine atladığını, davacının ani bir hareketle aracın önüne atlamasının alkolün etkisi ile kontrolsüz hareket ettiğinin ve muhtemelen olay anında bilincinin tam olarak yerinde olmadığının açık kanıtı olduğunu, davalının trafik lambalarının araçlara yeşil yanması nedeni ile normal seyrinde gittiğini, davacı yolun ortasında iken yola devam etmemesi için davalının —– yaptığını, ancak davacının ani bir hareketle aracın üzerine atladığını, kaza yerinin—- ilerisinde trafik lambaları ve yaya geçidinin bulunduğunu, kazanın yaya geçidinde değil yaya geçidine —- meydana geldiğini, kazanın oluşuğu yerin ——– sabit olduğunu, davacının yaya geçidini kullanmayarak bulvar yolda karşıdan karşıya geçmesi sonucunda kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunu, davacının olay anında kalkıp yürümek istediğini, davalı ve araçta bulunan arkadaşları tarafından bu durumun engellendiğini, davalı ile arkadaşlarının sağlık personeli olduğunu, davacının hareket etmesinin doğru olmadığını bildikleri için hemen ambulans çağırıp davacının tedavisini sağladıklarını, davacının tedavisi ile ilgili tüm ihtiyaçlarını karşıladıklarını, davacının gerçek salık durumunun —-tarafından tespit edileceğini, davacının yaşı itibariyle yurt dışında çalıştırılmasının olanaksız olduğunu, ayrıca —– maaş verilmeyeceğinin de aşikar olduğunu, davacının olay günü ve sonrasındaki acil tedavi giderlerinin davalı tarafından karşılandığını, davacının talep ettiği tedavi giderleri olarak maddi kaybının söz konusu olmadığını, ———– talep etme hakkının bulunduğunu, davacının kendi kusurundan dolayı acı ve ıstırap çektiğini beyan ederek manevi tazminat talebinde bulunmasının yasaya aykırı olduğunu, davalının halen olayın şokunu atlatamadığını, araç kullanırken her an birinin aracın önüne atlayacak endişesi taşıdığını, bu olay sebebiyle psikolojik sorunlar yaşadığını, davacı her ne kadar davalı hakkında suç duyurusunda bulunduğunu beyan etmiş ise de —— sayılı soruşturma dosyasından takipsizlik kararı verildiğini beyan ederek davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, karşı davanın kabulüne, olayın yarattığı şok, ağır psikolojik sorunlar, acı ve ıstıraplarının bir nebze karşılığı olarak davalı ——— manevi tazminata yasal faizi ile birlikte hükmedilmesine, yargılama giderleriyle avukatlık ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı —-vekili cevap dilekçesinde, söz konusu kaza ile ilgili davadan önce davalı şirkete müracaat edilmediğini, dava dilekçesinde bahsi geçen —- plaka nolu aracın davalı şirkete —- arasında geçerli olan—– sigortalı olduğunu, davalı şirketin bu poliçeden dolayı sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında olmak üzere yaralanma ve sürekli sakatlık halinde kişi başına azami —- sınırlı olduğunu, teminat limitini bildirmiş olmanın davayı kabul anlamında olmadığını, —-trafik kazası sonucunda oluşan yaralanmalara ilişkin tedavi talepleri’’ nin mağdurun —– olmadığına bakılmaksızın —- talep edilmesi gerektiğini, ——- getirilen yeni hükümler çerçevesinde trafik kazalarına bağlı olarak davalı sigorta şirketinin yükümlülüğünün sona erdiğini, davalı şirket tarafından sigortalanan araç sürücüsünün meydana gelen olaydaki kusur oranının belirlenmesi gerektiğini, ——– poliçede belirlenen limite kadar işletenin sorumluluğunu üstlendiğini, davacının geçici maluliyet süresi ile kalıcı maluliyet oranının belirlenmesi gerektiğini, davacının gerçek zararının belirlenebilmesi için konusunda uzman kişiler tarafından bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, davacının geçici ve kalıcı maluliyet tazminatı belirlenirken bilinen ücretin baz alınması gerektiğini, bilinen ücret yoksa asgari ücretin baz alınması gerektiğini, yapılacak tazminat hesabının —–sıfatına sahip bir bilirkişi tarafından yapılması gerektiğini, yapılacak tazminat hesabı esnasında davacının bağlı bulunduğu bir —– sürekli veya geçici iş göremezlik zararı adı altında bir ödemenin yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa da rücu edilip edilemeyeceğinin sorulması gerektiğini, yapılan bir ödeme varsa ve rücu edilecekse hesaplanan tazminat miktarından tenzil edilmesi gerektiğini, sağlıklı ve gerçekçi bir tazminat hesaplaması yapılabilmesi için davacının bakıcı ihtiyacının olup olmadığının belirlenmesi gerektiğini, —- uyarınca dolaylı zararlar nedeniyle yöneltilebilecek tazminat taleplerinin sigorta kapsamı dışında tutulduğunu, davacının kaza tarihinden itibaren işleyecek faiz talebinin haksız olduğunu, —– maddeleri hükümlerinde sigortacının gerek bedensel, gerekse eşyaya gelen zararlarını ödeme yükümlülüğünün durumun sigortacıya ihbarından itibaren —– içerisinde ödenmesi gerektiğinin düzenlendiğini, bu nedenle davalı sigorta şirketinin faiz sorumluluğunun ancak dava tarihinden itibaren söz konusu olacağını, davalı sigorta şirketinin dava açılmasına sebebiyet vermediğini, bu nedenle davalı şirketin yargılama giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu olmadığını beyan ederek tedavi giderlerine ilişkin taleplerin —– yöneltilmesi gerektiğinden davacının tedavi giderlerine ilişkin talebinin reddine, davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen sigorta poliçesinde yoksun kalınan kazanç talebine ilişkin bir teminat bulunmadığından davacı tarafın kazanç kaybı talebinin reddine, bu talebe ilişkin olarak davalı şirketin yargılama giderleri, vekalet ücreti ile harç ödemeye mahkum edilmemesine, davacının kaza tarihinden itibaren işleyecek faiz talebinin reddi ile dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesine, davalı şirket dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından doğan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
OLAY :
—sıralarında davalı sürücü — sevk ve idaresindeki —- takiben—istikametinden —- istikametine seyirle olay mahalline geldiğinde, yolun sağından soluna geçmek üzere kaplamaya giren ve geçişini sürdüren davacı yaya ——– sol şerit üzerinde çarpması sonucu yayanın yaralanmasıyla neticelenen dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
Davacı vekili yukarıda anlatılan trafik kazası sonucu müvekkilinde cismani zararın oluştuğunu ve davalıların doğan zarardan sorumlu olduğunu iddia etmektedir.
Davacı vekili ile davalı sigorta şirketi sulh sözleşmesi yapmak suretiyle maddi tazminat talepleri yönünden dava konusuz kalmıştır.
Ancak davacı vekili davalı —– yönelik olarak bakıcı gideri tazminat ve manevi tazminat yönünden devam ettiğini beyan etmiştir.
Mahkememizce aldırılan —- tarihli bilirkişi heyet raporu, aynı heyet tarafından düzenlenen —- tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda; davalı sürücü — %25 kusurlu olduğu, davacı yaya—– %75 oranında kusurlu olduğu kanaati belirtilmiştir.
Mahkemenizce istinaf kararı uyarınca aldırılan ve —–raporda; davalı sürücü —- kusursuz olduğu, davacı yaya —– %100 oranında kusurlu olduğu kanaati belirtilmiştir.
Mahkememizce aldırılan ve — üç kişilik heyet tarafından düzenlenen —-tarihli bilirkişi heyet raporunda; davalı sürücü — %50 kusurlu olduğu, davacı yaya —– %50 oranında kusurlu olduğu kanaati belirtilmiştir.
Bu durumda tanzim edilen kusur raporları arasında çelişki olması nedeniyle , çelişkilerin giderilerek yeni bir rapor tanzimi için dosyanın —– tevdi edilmesine karar verilmiştir.
—-Tarafından Tanzim Edilen Ve Mahkememizce Denetima —- tarihli trafik kazasında
A) Davalı sürücü —– %15 (Yüzde on beş) oranında kusurlu olduğu,
B) Davacı yaya ——%85 (Yüzde seksen beş) oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Davacının talep edebileceği bakıcı giderinin tespiti için aktüer bilirkişi tarafından tespit edilen ve mahkememizce denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülen rapora göre ; davacının talep edebileceği bakıcı giderinin ——olduğu tespit edilmiştir.
Öte taraftan gerek asıl davada davacı karşı davalı , gerek ise karşı davada davacı alı dava davalısı manevi tazminat talebinde bulunmaktadır.
Tarafların sosyal ekonomik durumu, kazadaki kusur oranları ve meydana gelen maluliyet oranları dikkate alınarak asıl dava yönünden davacı için —- karşı dava yönünden ise —- manevi tazminat takdir edilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Maddi tazminat yönünden konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına
2-Bakıcı Gideri Yönünden davanın kısmen kabulü ile —– bakıcı gideri tazminatının kaza tarihinden itibaren davalı ——– değişen ve değişecek olan yasal faiz oranları uygulanmak suretiyle hesaplanacak faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine
3-) Manevi Tazminat Yönünden; Davanın Kısmen Kabulüne, —- manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren değişen ve değişecek olan yasal faiz oranları ugulanmak suretiyle davalı müşerreften tahsiline, Aşan istemin reddine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca asıl davada maddi tazminat talebi yönünden alınması gerekli —-harcın davalı —– tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
5-Harçlar Kanunu uyarınca asıl davada manevi tazminat talebi yönünden alınması gerekli — harcın davalı —– tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan— yargılama giderinin davanın kabul oranına göre belirlenen —yargılama giderinin davalı —-tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı— tarafından — yargılama giderinin davanın red oranına göre hesaplanan — davacı taraftan tahsili ile davalı —verilmesine, bakiye kısmın davalı — üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı — tarafından yapılan — yargılama giderinin davalı —üzerinde bırakılmasına,
9-Davacı-karşı davalı vekili lehine asıl davada maddi tazminat talebi yönünden 2022 yılı AAÜT göre hesaplanan — vekalet ücretinin davalı-karşı davacı —- tahsili ile davacı-karşı davalı tarafa verilmesine,
10-Davalı-karşı davacı — vekili lehine asıl davada manevi tazminat talebi yönünden —- vekalet ücretinin davacı-karşı davalı taraftan tahsili ile davalı-karşı davacı —- verilmesine,
11-Davacı-karşı davalı vekili lehine asıl davada manevi tazminat talebi yönünden —-vekalet ücretinin davalı-karşı davacı —- tahsili ile davacı-karşı davalı tarafa verilmesine,
B-) KARŞI DAVA YÖNÜNDEN
Davanın Kısmen Kabulüne,—-manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren değişen ve değişecek olan yasal faiz oranları uygulanmak suretiyle hesaplanacak faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine, Aşan istemin reddine,
1-Harçlar Kanunu uyarınca karşı davada manevi tazminat talebi yönünden alınması gerekli 136,62 TL harcın davalı-karşı davacı tarafça karşı dava açılırken yatırılan 85,50 TL harçtan mahsubu ile arta kalan 51,12 TL harcın davacı-karşı davalı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
2-Davalı-karşı davacı tarafça karşı dava açılırken yatırılan 85,50 TL harcın davacı-karşı davalı taraftan tahsili ile davalı-karşı davacı tarafa ödenmesine,
3-Davalı-karşı davacı —– tarafından yapılan —yargılama giderinin davanın kısmen kabul – kısmen red oranına göre hesaplanan —davacı-karşı davalı taraftan tahsili ile davalı-karşı davacı —verilmesine,
4-Davalı-karşı davacı —– vekili lehine asıl davada maddi tazminat talebi yönünden 2022 yılı AAÜT göre hesaplanan 153,23 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalı taraftan tahsili ile davalı-karşı davacı —-verilmesine,
5-Davalı-karşı davacı—–vekili lehine karşı davada manevi tazminat talebi yönünden 2022 yılı AAÜT göre hesaplanan 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalı taraftan tahsili ile davalı-karşı davacı ——-verilmesine,
6-Davacı-karşı davalı vekili lehine karşı davada manevi tazminat talebi yönünden 2022 yılı AAÜT göre hesaplanan 2.000,00 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacı —— tahsili ile davacı-karşı davalı tarafa verilmesine,
7-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, Davalı—– vekilinin yokluğunda davacı vekilinin ve davalı —-vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——- Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/02/2022