Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/500 E. 2019/1246 K. 26.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/500
KARAR NO : 2019/1246
DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ: 29/12/2015
KARAR TARİHİ: 26/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; ——– tarihinde sürücü ———— sevk ve idaresindeki ——– plakalı otomobil ile meydana gelen kazada —— vefat ettiğini, sürücü——— asli ve tam kusurlu olduğunu, müteveffanın kusurunun olmadığını, müteveffanın ölümü sebebiyle aile fertlerinin destekten yoksun kaldıklarını, bu nedenlerle fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydı ile ——-TL —— için —– TL———- için destekten yoksun kalma tazminatının olay gününden itibaren tazminat miktarı üzerinden en yüksek faiz ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; ———– plakalı aracın müvekkil şirket tarafından ——— tarihleri arasında ———- poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin sorumluluğnun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, hatır taşımasının değerlendirilmesini, hatır taşıması ve müterafik kusur için ayrı ayrı tazminattan indirim yapılmasını talep ettiklerini, bu nedenlerle sigortalı araca atfı kabil kusur bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi ——- tarihli raporunda; Davalı —— Sigortanın ——-poliçesiyle kazaya karışan ——– plakalı otomobilin kaza tarihini kapsayacak sigorta teminatı altına alındığını, ölüm ve sakatlanma hali için kişi maddi teminat limiti kişi başına ——- TL olduğunu, davacıların destekten yoksun kalma zararlarının toplam —— TL olup, teminat limiti içinde olduğunu, davalı —— şirketi tarafından ——— poliçesiyle sigortalanmış olan ——– plakalı otomobilde bulunan ——– trafik kazasının meydana gelmesinde kusurlu olmadığını; hesap tarihi ——- itibariyle ——-destekten yoksunluk zararının —— TL olduğu, …’ın destekten yoksunluk zararının —— TL olduğu sonuç ve kanaatine varmıştır.
Mahkememizce —- tarihinde (———— Esas ——Karar no) davanın kabulüne karar verilmiş olup, davalı tarafça yapılan başvuru üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ——- Hukuk Dairesi’nin ——- tarihli —— Esas —– Karar sayılı kararıyla, “…mükerrer ödemeye sebebiyet verilmemesi için, ——- yazı yazılarak, denetmen raporunun sunulup sunulmadığı, işlemlerin neticelenip neticelenmediği, davacılara rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması, ——- kayıtlarına göre desteğin ölümünden önce çalıştığı işyerinin tespiti ile, bu işyerinde ölümünden önceki geçmiş 1 yıla ilişkin gelir kayıtlarının işvereninden getirtilmesi, gelir belirlemesi için zabıta araştırması yapılması, bu şekilde desteğin ölümünden önceki geçmiş bir yıla ilişkin geliri saptandıktan sonra, desteğin otomotiv montaj işçisi olarak çalıştığı da nazara alınarak, konusunda uzman bilirkişi heyetinden, desteğin gerçek ve düzenli gelirinin belirlenmesiyle, davacıların destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması konularında rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden…” bahisle, mahkememizin kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için (Yukarıda belirtilen şekilde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere) dosyanın mahkememize gönderilmesine karar verilmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle vefat eden müteveffanın desteğinden yoksun kalanların maddi zararının giderilmesi istemine ilişkindir.
Konu ile ilgili Hukuk Genel Kurulu’nun —— T.li ———- E. ——- K. Sayılı kararı ile ”Davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıkları, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı; dolayısıyla tam kusurlu araç şoförünün ve onun eylemlerinden sorumlu olan işletenin kusurunun, işletenin desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceği; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı … şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten tam kusurlu, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğuna göre, davalı ——– şirketinin zararın tamamından sorumlu olduğu ve davacıların davalı ———şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecekleri, kabul edilmiştir.”
Gerek 2918 sayılı kanunda gerekse Trafik Sigorta Poliçesi Genel Şartları’nda teminat dışı kalan haller kapsamında destek şahsın kusuruna denk gelen tazminat taleplerinin teminat dışı bırakıldığına ilişkin bir hüküm bulunmadığı halde,—–tarihinde yürürlüğe giren Trafik Sigorta Poliçesi Genel Şartları’nın A.6-d maddesiyle destek şahsın kusuruna denk gelen tazminat taleplerinin teminat dışı bırakılmıştır. Yine 2918 S.lı Kanunun 92. Maddesine 6704 S.lı Kanunun 4. Maddesiyle eklenen (g) bendiyle hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri teminat dışı bırakılmıştır.
Davacıların murisi —– adına kayıtlı, davalı … şirketine zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı ——– plaka sayılı aracın, dava dışı sürücü ——– sevk ve idaresinde iken geçirmiş olduğu tek taraflı kaza nedeniyle, kaza sırasında araçta yolcu koltuğunda oturan ve davacıların murisi olan ——– vefat ettiği, kazanın meydana gelmesinde araç sürücüsü —— tam kusurlu olduğu, yine ——— sürücü belgesi bulunmadığını bilmesi gereken müteveffa ——- buna rağmen aracı——— teslim ederek tehlikeye bilerek sebebiyet vermesi nedeniyle müterafik kusurlu olduğu anlaşılmaktadır.
Sigorta poliçesinin ——— tarihinde düzenlendiği, kaza olayının, —— tarihinde gerçekleştiği, davanın ise ——– tarihinde açıldığı, sigorta poliçesinin tanzim tarihinin destek şahsın kusuruna denk gelen tazminat taleplerinin teminat dışı bırakıldığı —– tarihinde yürürlüğe giren Trafik Sigorta Poliçesi Genel Şartları’ndan ve 2918 S.lı Kanun’un 92 maddesinde değişiklikten önceye ilişkin olduğu, kaza tarihinin ve dava tarihinin ise sonraya ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
2918 S.lı Kanunda maddi tazminatı düzenleyen 90. Maddede maddi tazminatın Borçlar Kanunu’nun haksız fiil hükümlerine göre belirleneceğinin hüküm altına alındığı, sigorta genel şartlarına atıf yapılmadığı, her ne kadar sigorta genel şartları poliçenin eki olarak kabul edilse de, poliçe tarihi itibariyle genel şartlarda ve kanunda yer almayan bir konuda, kaza ve dava tarihi itibariyle genel şartlarla sınırlama getirilmesinin ve sözleşmeye taraf olmayan hak sahibi üçüncü kişilerin haklarının kısıtlanmasının hukuken mümkün olmadığı kabul edilmiştir.
Her ne kadar davalı———-şirketi tarafından kazanın meydana gelmesinde müteveffanın da kusurunun bulunduğu, ayrıca hatır taşımasının söz konusu olduğu ileri sürülmüş ise de; araç sürücüsü müteveffanın, ister kendi kusuru ister bir başkasının kusuru ile olsun salt ölmüş olması, destekten yoksun kalanlar üzerinde doğrudan zarar doğurup; bu zarar gerek Kanun gerek poliçe kapsamıyla teminat dışı bırakılmamış olmakla, davacıların hakkına, desteklerinin kusurunun olması etkili bir unsur olarak kabul edilemez ve destekten yoksunluk zararından kaynaklanan hakkın sigortacıdan talep edilmesi olanaklıdır. Bu bakımdan kazanın meydana gelmesinde müteveffanın müterafik kusurunun bulunması ya da olayda hatır taşımasının şartlarının oluşması, belirlenen tazminatta indirim nedeni olarak kabul edilmemiştir.———-
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi—–. Hukuk Dairesi’nin ——- tarihli ——- E.—— K. Sayılı kararında belirtildiği şekilde yapılan araştırma sonucunda dosya aktüer bilirkişi ——- ve sektör bilirkişi ———- tevdi edilmiş olup, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen —— tarihli kök raporda davacı —— teminat limiti içerisinde kalan ——– TL——- TL maddi tazminata hak kazandıkları belirtilmiştir. Raporda müteveffanın son maaşı üzerinden hesaplama yapılmış olup önceki maaşları değerlendirilmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararında belirtiliği şekilde inceleme yapılması ve rapor düzenlenmesi için dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen —– tarihli ek raporda davacı —— teminat limiti içerisinde kalan—— TL, ———- TL maddi tazminata hak kazandıkları belirtilmiştir. Müteveffanın son aylık ücretini değil de, vefatından önceki —- aylık dönemin irdelenmesi sonucunda tespit edilen aylık ücret dikkate alınarak hazırlanan ——— tarihli rapora mahkememizce de üstünlük tanınmak gerekmiş ve davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile;
—– TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden alınarak davacı —— ÖDENMESİNE,
—–TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden alınarak davacı .——- ÖDENMESİNE,
2-Alınması gerekli 9.608,61 TL harçtan peşin ile ıslah olmak üzere toplam alınan 737,93 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.870,68 TL’nin davalı … şirketinden tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA, Davacılar tarafından yatırılan 737,93 TL harcın davalı … şirketinden alınarak DAVACILARA ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilmiş, 27,70 TL başvuru harcı, 4,10 TL vekalet pulu, 874,70 TL bilirkişi ücreti ve posta gideri olmak üzere toplam 906,50 T.den davanın kabul oranına göre 611,72 TL.nin davalıdan alınarak davacılara ÖDENMESİNE,
4-Davalı tarafından yargılama nedeniyle harcaması yapılan 1200,00 TL den davanın reddi oranına göre 390,21 TL.nin davacılardan alınarak DAVALIYA ÖDENMESİNE,
5-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 7377,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 8795,39 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
7-Davalı … şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 4572,24 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
8-Davalı … şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 3528,73 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 26/12/2019