Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/424 E. 2020/492 K. 14.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/424 Esas
KARAR NO : 2020/492
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/04/2018
KARAR TARİHİ : 13/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davalı tarafından —– sayılı dosyaları ile müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, — sayılı icra dosyasında ödeme emrinin ——- esas sayılı dosyada ise ödeme emrinin — tarihinde mahalle muhtarına bırakıldığını, bu nedenle müvekkilinin kendisine tebliğ edilmeyen ödeme emirlerinden geç haberdar olduğunu ve takipleri öğrenir öğrenmez dava yoluna başvurduğunu, davalı ————sayılı dosyası ile takibe dayanak edildiğini, —- düzenleme tarihli, —ödeme tarihli—bedelli bono ile ——- sayılı dosyasının takibe dayanak edildiğini, — düzenleme tarihli ve—-ödeme tarihli —-bedelli bonunun arka yüzünde ciro eden sıfatıyla yer alan imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin ne senetleri takibe koyan alacaklı taraf ile ne de senetler üzerinde cirosu bulunan diğer şahıslar ile hiçbir şekilde bir ticari münasebeti ve dolayısıyla alacak-borç ilişkisi söz konusu olmadığını, çeke ciro eden sıfatıyla atılan imzanın kötü niyetli olarak atıldığını, işbu hususun imza incelemesi ile ortaya çıkacağını, ayrıca müvekkili adına kötü niyetli atılan imza dışında senetler üzerindeki yazı ve rakamlarında müvekkili ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, bu nedenle —- bulunulacağını belirterek, davalarının kabulü ile müvekkilinin ——- sayılı dosyasında————–asıl tutar ile işlenmiş/işlenecek faiz ve diğer tüm ferileri ile birlikte davalılara borçlu olmadığının tespitine, davalılar aleyhine takip dosyalarının alacağından %20 den az olmamak kaydıyla tazminat ve %10 para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı———- cevap dilekçesinde özetle;
Müvekkili şirket adına ———— sayılı dosyası ve —– sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin iyi niyetli 3.kişi konumunda olduğunu, davacının diğer davalılar ile ticari ilişkisinin olup olmamasının kambiyo hükümleri bakımından müvekkilini ilgilendirmediğini, müvekkilinin gerçek bir ticari ilişkisi olan dava dışı ————-cari hesap alacağına karşılık dava konusu senetleri aldığını, ilgili senetlerin müvekkili şirket yetkilisince tahsilat makbuzu karşılığında teslim alındığını, ödenmeyen senetlerin icra takibine konularak herhangi kötü niyet güdülmeden tahsil edilmeye çalışıldığını, senetler üzerinde bulunan imzanın davacıya ait olup olmadığı konusunun taraflarınca tespit edilemeyeceğini, senet üzerine de sonradan ilave de edilmediğini, müvekkili şirketin gıda ve gıda toptancılığı alanında —birçok bölgesine mal gönderen ve ticari alışveriş içerisinde olan aylık cirosu—- sektöründe öncü firmalardan olduğunu, bu nedenle ticari akış geregi müşterilerinden alınan ödemelerin çoğunun 3.kişi ve kurumlara ait çek veya senetler olduğunu, bu nedenle çek veya senetlerin hangi hukuki ilişkiye dayanılarak alındığını, çek ve senetler üzerindeki ciroların gerçek olup olmadığını bilmesinin mümkün olmadığını, davacının tebliğ tarihinden 1 ay sonra işbu davayı ikame ettiğini, aynı konutta yakına yapılan tebligattan haberdar olmamasının hayatın olağan akışına aykırı bir durum olduğunu, davacının ödeme emrine yasal itiraz süresinde itiraz etmediğini ve müvekkili şirket yetkilileriyle borcun yapılandırılması hususunda çeşitli görüşmeler yaptığını, akabinde gelişme olmaması üzerine davayı açtığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN VE ÇEKİŞME KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——– sayılı dosyaları ile müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emirlerinden geç haberdar olduğunu ve takipleri öğrenir öğrenmez dava yoluna başvurduğunu, — sayılı dosyası ile takibe dayanak edilen, –düzenleme tarihli, –ödeme tarihli—–sayılı dosyasının takibe dayanak edilen —-düzenleme tarihli ve—ödeme tarihli —- bedelli bonunun arka yüzünde ciro eden sıfatıyla yer alan imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin ne senetleri takibe koyan alacaklı taraf ile ne de senetler üzerinde cirosu bulunan diğer şahıslar ile hiçbir şekilde bir ticari münasebeti ve dolayısıyla alacak-borç ilişkisi söz konusu olmadığınından bahisle, davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava icra takibine konu senetlerden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davada taraf teşkili sağlanmıştır.
Davacının imza incelemesine asıl bir kısım belge asılları olan————- tarihli —— dosyaya kazandırılmış ve Davacı asilin imza örnekleri alınmıştır. Dosya dava konusu bono asılları üzerinde bulunan davacı imzalarının incelenmesi için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş,-
Bilirkişi tarafından sunulan —-havale tarihli kök rapor ve—havale tarihli ek raporda özetle; beyaz ışık ve değişik açılarda verilen ışık ışınları, yüksek çözünürlü —- tarayıcı, bilgisayar analiz programları kullanılarak, grafolojik, grafometrik ve kaligrafık esaslar dahilinde yapılan mukayeseli incelemede; inceleme konusu belgede —- imza ile —-dosyada mevcut mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; imzaların başlangıç hareketlerinde benzerlikler, ara gramalarında ve bitiş hareketlerinde farklılıklar görüldüğü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından değerlendirildiğinde; inceleme konusu belgede … adına atfen atılmış imzanın elde mevcut—imzalarına benzerlik göstermediği, dolayısıyla inceleme konusu belgedeki imzanın —eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığın belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya içeriğine uygun ve denetlenebilir olduğundan mahkememizce de benimsenmiştir.———–esas sayılı dosyalarında dava konusu bonolardan dolayı takip alacaklısı olan davalı ————–dava konusu bonolar üzerindeki imzanın borçluya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olduğu ve ait olduğunu bilerek kötüniyet ve ağır kusuru ile hareket ettiğine dair dosyaya bilgi ve belge sunulmamış olup ayrıca imza inkarı kabul edilse bile otomatik olarak alacaklının kötü niyetli ve ağır kusurlu sayılamayacağı bu durumun ispatının gerekeceği ve bu husus da ispat edilemediğinden şartları oluşmayan kötüniyet tazminatının da reddine karar verilerek davacının —–dosyasından takibe konu —ödeme tarihli —bedelli bonodan, yine aynı icra müdürlüğünün — sayılı takibe konu — ödeme tarihli —–bonodan borçlu olmadığının tespitine, Şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile,
1-Davacının—-dosyasından takibe konu— ödeme tarihli —-bedelli bonodan, yine aynı icra müdürlüğünün—-esas sayılı takibe konu — ödeme tarihli —- bonodan borçlu olmadığının tespitine,
2-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Karar harcı 706,89 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 176,73 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 530,16 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 176,73-TL harcın davalılardan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 1.030,40 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile DAVACI TARAFA ÖDENMESİNE,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde TARAFLARA İADESİNE,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde ——– Adliye Mahkemesinde 2 haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.13/10/2020