Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/399 E. 2022/828 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/399 Esas
KARAR NO: 2022/828
DAVA: Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/04/2018
KARAR TARİHİ: 10/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacı —– tarihli dilekçesinde; davalı şirketin, müvekkil şirketin——- ile sigortalı olduğunu, davalı şirketin maliki olduğu—– plakalı aracın, davalı şirkete kiraya verildiğini, araç kirada iken, dava dışı —– sevk ve idaresindeki —- plakalı araç ile —– tarihinde meydana gelen trafik kazasında ——isimli şahsa çarptığını ve mağdurun sakat kaldığını, kaza sonrasında trafikçe —– tutanak düzenlendiğini, tutanakta, trafik cezası madde—–göre işlem yapıldığını, zaten bu kişi de kendisinin ehliyeti olmadığını ikrar ettiğini, ——dosyasında, sanığın asli tam kusurlu olduğu, müşteki yaya —– ise kusursuz olduğunun bilirkişi raporuyla tespit edildiğini,—-bedeni hasarı olarak müvekkil sigorta şirketi tarafından, —– hasar tazminatı ödendiğini, halefiyet ilkeleri gereğince bu tutarın, davalı araç kiralayandan tahsil edilmesi gerektiğini, ancak davalının bu tazminatı ödememesi üzerine aleyhine——- dosyası üzerinden takibe geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu öne sürerek, itirazın iptaline ve %20 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalı cevabında; kazaya karışan ve mülkiyeti müvekkil şirkete ait olan —–plaka sayılı aracın, müvekkil şirketçe —sayılı sözleşme ile —-süreyle kiraya verildiğini, kira sözleşmesi kapsamında—- plaka sayılı aracın kiracılara —- süresi boyunca kullanılmak Üzere teslim edildiğini, bu kapsamda müvekkil şirketin taraf sıfatının bulunmadığını, müvekkil şirkete söz konusu trafik kazası ile ilgili bir kusur izafe edilemeyeceğini, bu nedenle husumet yönünden davanın reddini, kiracı —- ve araç sürücüsü ——- davanın ihbar edilmesine, % 20 kötü niyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, davacı sigorta şirketi tarafından—— sigortalı aracın dava dışı kişiye çarpmasından dolayı ödemek zorunda kaldığı bedelin davalıdan rücuen tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkin olduğu , rücu koşullarının oluşup oluşmadığı, davalıın itirazının kısmen veya tamamen haklı olup olmadığı, davalı ——uzun süreli kiralama ilişkisinden dolayı işleten konumunda olup olmadığı, bu hususun rücu imkanını kaldırıp kaldırmadığı hususlarının tespitinin gerektiği anlaşıldı.
Davada taraf teşkili sağlanmıştır.
İcra takibi:
Davacı —- tarihinde ——- dosyası üzerinden, davalı—- dava dşı —–faiz olmak üzere toplam —— alacağın, asıl alacağa işleyecek yıllık % 9 yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Borçlu ——- tarihli dilekçesiyle borcun tamamına itiraz etmesi üzerine takip durmuştur. Diğer borçlu ————-şirketi, itirazda bulunmamıştır.
Kaza Tespit Tutanağı:
Sürücü —– plaka sayılı araçla kazanın —- tarihinde meydana geldiği ve ——— çarpmak suretiyle kazaya sebebiyet verildiği görülmektedir.
Davacının, davalı şirket için düzenlediği Sigorta Poliçesi:
Davacı şirketin, dosyada mübrez—– numarasıyla —- döneminde —- plakalı araç için ———- poliçesi düzenlediği görülmektedir.
Davalı şirketin, dava dışı şirketle düzenlediği Kira Sözleşmesi:
Dosyaya sunulan sözleşme ve teslim tutanağı ile; Davalı şirketin, sigorta poliçesi kapsamında olan —– plakalı araç için, ——- ay süreli Kiralama Sözleşmesi düzenlediği, aracın —- tarihinde “Teslim Tutanağı” ile,—– teslim edildiği, —— şirketinin——- plakalı araç için, —– tarihleri arasında aylık ———– ay süreli Ödeme Planı düzenlendiği, görülmektedir.—yevmiye sayısı ile tasdikli ——–incelendiğinde, sözleşme bedeli olarak 391.13 TL ——- ödendiği görülmektedir.
Davacının takipteki alacağının irdelenmesi:
—– asıl alacak:
Bu alacak ödeme emri üzerinde ——açıklamasına dayandırılmaktadır.
Davacının dosyaya sunduğu—- dekontuna göre,— dosyası açıklamasıyla ödendiği görülmektedir.
Mali bilirkişi tarafından yapılan ticari kayıt inceleme neticesinde;
Davacı sigorta şirketi tarafından, —- davalının mülkiyetinde bulunan ——dönemi için Sigorta Poliçesi düzenlendiği, Davalı şirketin, sigorta poliçesi kapsamındaki —plakalı sayılı aracı, —– tarihli araç kiralama sözleşmesiyle —– süreli olarak dava dışı —– kiraladığı, Davalı şirketin, sözleşme kapsamında, kiralama parasını —- ayında tahsil ettiği, ancak kazanın —–uhdesinde iken meydana geldiği, Bu nedenle kazada yaralanan—– davacı şirketin ödediği ——tazminat tutarının, davalı şirkete rücu etmek suretiyle talep edemeyeceği hususunun mahkemenin takdirinde olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Dava, davacı sigorta şirketi tarafından ——- sigortalı aracın dava dışı kişiye çarpmasından dolayı ödemek zorunda kaldığı bedelin davalıdan rücuen tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı sigorta şirketi tarafından, —- davalının mülkiyetinde bulunan—- plakalı araç için ———- dönemi için Sigorta Poliçesi düzenlenmiştir.
Davacı sigorta şirketi dosyaya sunduğu —- dekontuna göre, ———— dosyası açıklamasıyla ödendiği görüldüğünden aktif dava ehliyeti bulunmaktadır.
Dava konusu araç, davalı şirketin, uzun süreli kiralama sözleşmesi kapsamında, dava dışı—– kiraladığı, kazanın, aracın ———–uhdesinde olduğu zamanda meydana geldiği anlaşılmıştır.
KTK’nın 3. maddesinde, “İşleten: Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak, ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanun’un 85/1. maddesine göre “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. ” maddenin son fıkrasına göre ise “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” İşletenin bu sorumluluğu bir tehlike sorumluluğudur.
Kural olarak bir hakkı dava etme yetkisi o hakkın sahibine ait olup, buna aktif husumet denilir. Bir hakkın kendisinden istenebilecek durumunda olan yani hakka uymakla yükümlü kişi ise borçlu kişi olup, buna da pasif husumet denilir. Bir davada gerek aktif ve gerekse pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı mahkemece öncelikle ve resen gözetilecek hususlardandır ve şayet husumet ehliyeti yok ise, dava bu sebep ile reddedilir.
Dava konusu olayda davacı sigorta şirketinin ödediği tazminat tutarından uzun süreli kira sözleşmesi nedeniyle davalı şirketin sorumlu tutulamayacağı yani pasif husumet ehliyeti bulunmadığı değerlendirilerek davanın pasif husumet yokluğundan reddine ilişkin aşağıdaki hüküm verilmiştkir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 80,70 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 610,35 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 529,65 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE,
3-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından dosyada sarf edilen tüm yargılama giderlerinin DAVACININ ÜZERİNE BIRAKILMASINA,
5-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde — Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/11/2022