Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/373 E. 2018/353 K. 16.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL ANADOLU
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/373
KARAR NO : 2018/353

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 27/03/2018
KARAR TARİHİ : 16/04/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilerinin murisi —-‘in —-Bankası —-Şubesinden 2 adet bireysel ihtiyaç kredisi kullandığını, bu kredilerin tamamını aynı zamanda davalı firmaya sigorta ettiğini, sigorta primlerini peşin olarak ödediğini, murisin vefat edince davalı sigorta şirketinin bankaya kalan kredi borçlarını kapattığını fakat murisin vefat tarihine kadar bankaya ödemiş olduğu krediyi müvekkillere iade etmediğini, bu nedenlerle müvekkillere ödenmesi gereken 13.226,37 TL’nin vefat tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, hayat sigortasından kaynaklanan teminatın ödenmesi istemine ilişkindir.
Kural olarak yetki, dava şartı olmayıp ilk itirazdır. Bu sebeple mahkeme yetkiyi kendiliğinden dikkate alamaz. Ancak, kesin yetki hâllerinde, davanın mutlaka yetkili mahkemede (veya mahkemelerde) açılması gerekir. Kesin yetki, görev gibi bir dava şartıdır. Kanunlarda kesin yetki olduğu anlaşılan hallerde de başka yerde dava açılamaz. Yetkinin kesin yetki olduğu bazen açıkça, bazen de maddenin düzenleme şeklinden anlaşılabilir. (Pekcanıtez-Atalay-Özekes, Medeni Usul Hukuku, B.12, Ankara 2011, s.127. 293).
HMK’nin 15/2. maddesine göre, Can sigortalarında sigorta ettiren, sigortalının veya lehtarın leh ve aleyhine açılan davalarda onların yerleşim yerindeki mahkeme, kesin yetkilidir. Buna göre, sigorta ettiren, sigortalı veya lehtar kendi yerleşim yerinde (ikametgâhında) sigorta şirketine karşı dava açabilir. HMK m.l5/2’deki özel (kesin) yetki hükmü, sigortalıları büyük bir ekonomik güce sahip olan sigorta şirketlerine karşı korumak amacıyla konulmuştur. Bu nedenle, sigorta sözleşmelerine HMK l5/2. maddedeki bu yetki hükmüne aykırı bir yetki şartı konulamaz; konulmuş ise bu yetki şartı hükümsüzdür. (Kuru-Arslan-Yılmaz, Medeni Usul Hukuku, B. 22, Ankara 2011, s. 145).
Somut olayda, davacıların murisi —- ile davalı şirket arasında Kredili hayat grup hayat sigorta poliçesi imzalanmış olup, bu sözleşme can sigortası niteliğindedir. Sigorta ettiren davacıların murisi, lehtar ise davacılar olup, müteveffanın son ikametgahı ve davacı lehtarlarının ikamet adresi Gaziosmanpaşa İlçesinde bulunmaktadır. Bu nedenle davaya bakmakta İstanbul Ticaret Mahkemeleri’nin kesin yetkili olduğundan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın YETKİ YÖNÜNDEN REDDİNE,
2-HMK’nun 20. Maddesine göre dosyanın karar kesinleştiğinde iki haftalık süre içinde başvuru olduğunda görevli ve yetkili İSTANBUL ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE
3-HMK 331 maddesine göre Harç, masraf ve vekalet ücreti konusunda yetkili mahkemece KARAR VERİLMESİNE,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere,dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tensiben karar verildi. 16/04/2018