Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/36 E. 2019/1141 K. 03.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/36 Esas
KARAR NO : 2019/1141
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/01/2018
KARAR TARİHİ: 03/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin ile davalı borçlu taraf arasında ticari ilişki sonucu cari hesaptan kaynaklanan borcunun olduğunu, müvekkilin malları tam ve eksiksiz teslim ettiği halde davalının ödemediğini, bunun üzerine icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini, ancak itirazın yerinde olmadığını, itiraz sebebi ile takibin durduğunu, bu nedenle ——.İcra Müdürlüğünün ———– E. sayılı icra takip dosyasındaki borca itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın % 20’sinden daha aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı tarafından dosyaya sunulan bir cevap dilekçesi olmadığı anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cari hesap alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Davaya konu icra dosyasının incelenmesinde, davacının 06/09/2017 tarihinde,——. İcra müdürlüğünün ——— Esas sayılı dosyası üzerinden davalı aleyhine takibe geçerek, 59.481,60 TL alacağın yıllık %9 oranında işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, davacının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davası açtığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili, müvekkilinin davalı tarafa mal ve hizmet temin ettiğini ancak davalının edimini ifa etmediğini iddia etmekte, davalı ise davacıya herhangi bir borcu olmadığını savunmaktadır.
Mahkememizce taraf defterleri üzerinde inceleme yapılarak rapor tanzimi için dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdine karar verilmiştir.
Mali müşavir ———– tanzim etmiş olduğu —— tarihli raporu ile davacının davalıya mal ve hizmet verdiğini ispatlayamadığı ve davalıdan bir alacağının tespitine varılamadığı sonucuna varmıştır.
Davacı vekilinin itirazları üzerine mahkememizce itirazların değerlendirilerek yeni bir rapor tanzimi için dosyanın yeni bir mali müşavir bilirkişi’ye tevdine karar verilmiştir.
——- tarafından tanzim edilen ———– tarihli kök rapor ile davacının davalıdan alacağının olup olmadığı konusunda tespit ve değerlendirilmenin yapılması için davalı firmanın ———dönemi çalışan listesi ile bağlı olduğu vergi dairesinden —— yılı BA formunun dosyaya ibrazı gerektiğini belirtmiştir.
Mahkememizce davalı firmanın———-dönemi çalışan listesi ile bağlı olduğu vergi dairesinden —– yılı BA formları celp edilip ek rapor için dava dosyasını bilirkişiye tevdi etmiştir.
Bilirkişi tarafından tanzim edilen ek rapora göre, ——– alınan ——- tarih ve —– sayılı yazı ekinde bulunan —— yılı BA formlarının incelenmesinde, davalının, davacı firmadan —— yılı içerisinde —- belge ile 56.015,00 TL (KDV Dahil 66.097,00) tutarında mal aldığını beyan ettiği görülmüştür.
Davacının düzenlediği faturaların incelenmesinde , mart ayında düzenlenen —- adet ———— TL tutarlı fatura, Nisan ayında düzenlenen — adet ——–TL tutarlı fatura, Haziran ayında düzenlenen -adet ———— TL tutarlı fatura olmak üzere toplam —– adet ———- TL tutarlı faturaların davalı firma tarafından BA formu ile bildirildiği, miktar itibarı ile BA formuna yansıtılamayan davacı tarafından şubat ayında düzenlenen —— TL tutarlı faturanın Firma çalışanı——-tarafından teslim alındığı, —— kayıtları ile ——- davalı firma çalışanı olduğu tespit edildiği, mayıs ayında düzenlenen faturaları teslim alan———– diğer aylarda imzaladıkları faturalara ait sevk irsaliyelerinin davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, bu nedenle mayıs ayında düzenlenen fatura içeriği malların davalı firmaya teslim edildiğinin kabul edilmesi gerektiği, ancak ——– tarihinde düzenlenen faturanın BA formu ile bildirilmediği gibi sevk irsaliyelerinin de imzasız olduğu, bu nedenle fatura içeriğinin davalı firmaya teslim edilmiş kabul edilemeyeceği kanaatine varılmaktadır.
Davacı firmanın davalıya —– yılından ——— TL tutarlı—— adet fatura düzenlediği, davalı firmanın ——-TL ödeme yaptığı, ———— tarihinde ——— TL’lik çek düzenlediği ve çekin karşılıksız çıktığı, davacı kayıtlarına göre davacının, davalı firmadan takip tarihi itibarı ile 59.481,60 TL alacağının olduğu ancak davalı firma defter ve kayıtlarını ibraz etmediği, davalı firmanın ——- yılı BA formu ile sevk irsaliyelerinde isimleri bulunan kişilerin ———alınan belgelerin incelemesi sonucunda, davacı tarafından düzenlenen——- adet ——-TL tutarlı fatura içeriği ürün ve hizmetin davalı firmaya teslim edildiği, davalı firma tarafından ——– TL ödeme yapıldığı, davacının davalıdan takip tarihi itibarı ile ———- TL alacağın olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın Kısmen kabulüne,
-Davalı borçlunun———. İcra Müdürlüğünün ——- esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin ——- TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9 oranında yasal faiz uygulanmasına,
2-Alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine 57.782,40 asıl alacağın % 20 ‘si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 3.947,12 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 718,39 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 3.228,73 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4- Davacı tarafından harçlar, bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 2.910,69 TL yargılama giderinin davanın kabul red oranına göre 2.827,54 TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 6.933,88TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 1.699,20 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/12/2019