Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/355 E. 2022/978 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/355 Esas
KARAR NO : 2022/978

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2018
KARAR TARİHİ : 22/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Dava konusunun “150.000,00-TL “lik çek nedeniyle müvekkil şirketin davalılara borçlu olmadığının tespiti ve —–sayılı takip dosyasına dayanak yapılan bu çeke ilişkin icra takibinin dava sonuçlanan kadar teminat karşılığı tedbir yoluyla durdurulması talebi olduğu, davacı şirket ile davalı—– arasında süren ticari faaliyetler sırasında verilen, —–Seri Numaralı 24.12.2018 tarihli 150.000,00-TL bedelli çek, tarafların ticaretine istinaden sipariş çeki olarak verilmiş ve karşılığında mal alımı konusunda anlaşıldığını, Davalı —– şirketi çekin karşılığı mal teslimi yapmadığı gibi çeki haksız ve kötü niyetli olarak diğer davalı ——- şirketine temlik ettiğini, avans olarak verilen çekin karşılığı mal teslim edilmediğinden çekin bedelsiz kaldığını, İzah edilen nedenlerle; muhatap banka —–Şubesi tarafından verilen —–Seri Numaralı 24.12.2018 keşide tarihli ve 150.000,00-TL bedelli çek sebebiyle davacı şirketir davalılara borçlu olmadığının tespitine davacıdan icra tehdidi altııda tahsil edilen ya da edilecek paranın ticari faizi ile davalılardan istirdadıma, —— İcra Müdürlüğü’nün ——-sayılı icra takibinin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalı ——Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle;Davanım yetkisiz mahkemede açıldığını, davacı taraf dava dilekçesine dayanak oluşturduğu delilleri sunmadığını, Davacı tarafın açtığı menfi tespit davasının kabulü mümkün olmadığını, davacı şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki neticesinde usulüne uygun çekler verildiğini, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkil şirketin davacı şirkete malzeme tedarikinde bulunduğunu, davacı şirketinde bu ürünler karşılığı çek verdiğini, İzah edilen nedenlerle; davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine karar verilmesini vekaleten savunmuştur. Davalı —– – vekilince sunulan 25.04.2018 tarikli davaya cevabi dilekçesinde özetle; ”Davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun açıldığından reddi gerektiğini, dava konusu çeki, alacağın dayanağı fatura ile tevsik etmek süretiyle devralan müvekkil; mevzuattan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirdiğini, 6361 sayılı Kanun hükmü uyarınca, cirantaların birbirleri arasındaki ilişkilerden doğan defilerin, —— şirketine karşı ileri sürülmesi mümkün olmadığını, istiklali prensibi uyarınca, kendi imzasını inkar etmeyen keşideci davacı, borçtan sorumlu olduğunu, davacının basiretsiz tacir gibi hareket ettiğini, kötü niyet tazminatı şartlarının oluşmadığını, İzah olunan nedenlerle; davacının davasının müvekkil şirket yönünden reddine, %20’den aşağı olmamak üzere davacı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini vekaleten savunmuştur
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Davanın, kambiyo senedinden ve kambiyo senedine istinaden başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespitine ilişkin olduğu, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığı, davacının davalı—— şirketine dava konusu çeki bu sözleşme kapsamında verip vermediği, davalı —— şirketinin sözleşmeden kaynaklı ediminin yerine getirip getirmediği, çekin bedelsiz kalıp kalmadığı, çekin bedelsiz kalmış olması halinde bedelsizlik iddiasının davalı ——- şirketine karşı ileri sürüp sürülemeyeceği, davacının dava konusu çek ve icra takibinden dolayı borçlu olup olmadığı hususlarının araştırılması gerektiği anlaşıldı.
İcra Dosyası;
Dosya kapsamında —— İcra Dairesinin——-Esas sayılı dosyasının incelenmesinden, davalı —– davacı ve davalı aleyhine 01.03.2018 tarihinde asıl alacak 150.000,00 TL, işlemiş faiz 160,27 TL, %30 Komisyon 450 TL, %10 Karşılıksız çek tazminatı 15.000,00, İhtiyati Haciz Vekalet ücreti 485,00 ve ihtiyati haciz gideri 101,20 TL olmak üzere toplamda 166.196,47 TL tutarında takipte ödeme emri başlattığı görülmüştür.Tarafların tacir olması nedeni ile ticari defter ve kayıtlar kesin delil teşkil ettiğinden taraf ticari defter ve kayıtları mali müşavir bilirkişi tarafından incelenmiştir.Davacı şirket ve davalı —– şirketinin ticari kayıt ve belgeleri incelenmiş davalı ——- şirketinin ticari kayıt ve belgeleri incelenememiştir.
Davalı —— ile Diğer Davalı ——–.arasında 17.01.2018 tarihinde “Faktoring Sözleşmesi” akdedildiği, davaya konu —– işlemlerine konu çekin ödeme araçları tevdi bordrolarının mevcut olduğu, çek bilgilerinin açıkça belirtildiği, Davalı —— kaşe ve imzasının bulunduğu, davalı —– ve davalı —— şirketi arasında gerçekleştirilen —– işleminin mali bilirkişi raporunda ayrıntılı belirtildiği üzere, —— İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesi ve BDDK’nın 8.7.2010 ve 4.1.2011 tarihli genelgelerinde yer alan —— şirketlerinin alacakların devralınmasında uyulması gereken yükümlülüklerinin tam olarak yerine getirdiği ve —— işleminde şirketin alacağın temlik edildiği faturaya konu bulunan mal tesliminin keşideci muhatabına gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği konusunda gerekli araştırmayı yapma zorunluluğunun tam olarak yerine getirilmediği ancak talimatla incelenen davacı şirket ticari defterlerinde faturaların Davacı şirkette kayıtlı olduğu ve davaya konu çeke karşılık cari hesap ilişkisi çerçevesinde mal tesliminin yapıldığının anlaşıldığı,Davalı ——- 2017-2018 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu,Davaya konu çekin Davacının Keşideci konumunda ——-Talimat raporu kapsamında incelenen Davacı şirketin ticari defterlerinde çekin 15.07.2017 tarihinde ticari ilişki kapsamında Davalı —— şirketine verilmiş olduğu, Davacı şirketin ——nolu Satıcı Cari kartında takip ettiği —– şirketine çek verildiği tarihte Davalı şirketten 148.610,27 TL alacaklı olduğu, çekin verilmesi ile alacak bakiyesinin 298.610,27 TL tutarına ulaştığı, Davacı şirketin davaya konu 150.000 TL tutarındaki çeki Davalı ——- şirketine keşide etmesi sonrasında toplamda 315.970,97 TL tutarında mal alımı gerçekleştirdiği görülmüştür. Davacı şirketin 298.610,27 TL alacaklı iken Davalı şirketten 315.970,97 TL ‘lik ürün alımı ile cari hesap içerisinde Davalı —— şirketine -46.461,56 TL borçlu duruma geçtiği, davacı——şirketinin Davaya konu çekten kaynaklanan alacağı karşılığında mal alımını gerçekleştirdiği, 01.12.2017 tarihinde 1.090.000 TL tutarında yeni avans ödemesi yapmış olduğu, Davacı şirketin Davalı —— şirketine düzenlemiş olduğu 150.000,00 TL tutarındaki çeke istinaden ürün /hizmet aldığı, talimat raporu ile Davalı şirketten olan alacak bakiyesinin dava konusu çekten kaynaklanmadığı, cari hesap ilişkisinde başkaca verdiği avans çeklerinden kaynaklı alacaklı bulunduğu denetlenebilir mali bilirkişi ——-incelemesi ile de anlaşıldığından, davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın REDDİNE
1-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 80,70 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 2.561,63 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 2.480,93 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE,
2-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen yargılama giderlerinin DAVACININ ÜZERİNE BIRAKILMASINA
3-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalılar lehine takdir olunan 23.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALILARA VERİLMESİNE,
4-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı——vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.