Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/354 E. 2022/946 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/354 Esas
KARAR NO:2022/946

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/03/2018
KARAR TARİHİ : 15/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 29/09/2010 tarihinde—– sevk ve idaresindeki davalı ——şirketi sorumluluğunda bulunan ——plaka nolu araç ile müvekkiline çarptığını, kaza neticesinde müvekkilinin yaralandığını ve bedensel güç kaybına uğradığını, kaza tespit tutanağı ve ifade tutanaklarından anlaşılacağı üzere kazanın oluşumunda—— plakalı araç sürücüsü—– kusurlu olduğunun anlaşılacağını, müvekkilinin kazada ağır yaralandığını, maluliyetinin hesaplanmasını, müvekkilinin kaza tarihi itibariyle 15 yaşında öğrenci olduğunu, tazminat hesaplamasının ve iş göremezlik hesaplamasının asgari ücret üzerinden yapılmasını , davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamı içinde sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak ödeme yapılmadığını, —— bilirkişi tarafından müvekkilinin geçici ve daimi iş göremezlik tazminatının hesaplanması gerektiğini iddia ederek; davanın kabulünü, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL daimi iş göremezlik, 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 1.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, dava konusu kazaya karışan —— plaka nolu aracın müvekkili şirket nezdinde ——poliçesi ile sigortalı olduğunu, dava şartının yerine getirilmediğini, yapılan başvurunun eksik belgelerle yapıldığını, sigortacı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğünün gerekli belgelerin tam ve eksiksiz bir şekilde ibraz edilmesinden itibaren 15 iş günü içinde muaccel hale geleceğini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, kaza tarihinin 29/0/2010 olduğunu, bu nedenle davanın reddi gerektiğini, kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, ——- maluliyet raporu aldırılmasını, geçici iş göremezlik tazminat taleplerinin teminat dışında olduğunu, söz konusu kazanın iş kazası olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, gelirin asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini, müvekkilinin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu savunarak; davanın usulden ve esastan reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
——. Asliye Ceza Mahkemesi’ne, ——-Yazılan Müzekkerelere Cevap Verildiği Görüldü.
—– alınan raporda özetle;
“1—– oğlu, 04/09/1995 doğumlu, —— 21/12/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında, maluliyetine neden olacak düzeyde araz bulunmadığından,
1.Kişinin maluliyet oranının %0(yüzdesıfır) OLDUĞU;
2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği” hususları tespit edilmiştir.
Mahkememiz tarafından alınan 21/10/2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle;
“I- Davacı yaya —— hatalı davranışının, birinci derecede ve takdiren %75 (yüzde yetmişbeş) oranında etkili olduğu,
II- Davalı sigorta şirketine trafik sigortalı——, dava ihbar olunan sürücüsü —— hatalı sevk ve idaresinin, ikinci derecede ve takdiren %25 (yüzde yirmibeş) oranında etkili bulunduğu,
Ill- Dava ihbar olunan sürücü ——-etkili herhangi bir kural ihlalinin ve hatalı davranışının bulunmadığı,
IV- Dava ihbar olunan sürücü ——-, etkili herhangi bir kural ihlalinin ve hatalı davranışının olmadığı” hususları tespit edilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, 29/09/2010 tarihli trafik kazası nedeniyle——sigortacısına karşı açılan geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik zarar kalemlerinden oluşan maddi tazminat davasıdır.Mahkememizce yapılan değerlendirmede, belirtildiği gibi davacının 29/09/2010 tarihli trafik kazası nedeniyle davalıdan geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik zarar kalemlerinden oluşan maddi tazminat talep ettiği, dava sebebi trafik kazasının olduğu 29/09/2010 tarihinde sürekli maluliyetin tespiti açısından yürürlükte bulunan yönetmeliğin Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Hakkında Yönetmelik olduğu, buna göre yapılan tespite göre ——- 03/06/2022 tarihli raporu ile davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığının tespit edildiği, bu sebeple davacının sürekli iş göremezlik zararı bulunmadığından bu talebinin kabul edilebilir olmadığı, yine geçici iş göremezlik talebi yönünden ise aynı raporda davacının geçici iş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 4 ay olarak belirlendiği, davacının -dava dilekçesinde de belirtildiği gibi- 29/09/2010 kaza tarihinde 15 yaşında ve öğrenci olduğu, herhangi bir işte çalışmadığı, bu sebeple geçici iş göremezlik zararının bulunmadığı, yine yargı içtihatları ile efor tazminatı adı altında bir zarar kaleminin varlığı kabul edilmiş ise de, mahkememizce bu tip dolaylı ve spekülatif zarar kalemlerinin eldeki davaya konu talep bakımından hukuk tekniğine uygun görülmediği, yine davacının dava dilekçesinde efor tazminatı değil geçici iş göremezlik tazminatı talep ettiği, davacının ileri sürdüğü bu vakıa ve talep ile bağlı olduğu ——-Karar), bunun ise şartlarının belirtildiği gibi oluşmadığı, tüm bu sebeple davacının tazminat taleplerinin yerinde olmadığı kanaatine varılmış, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.Mahkememizce her ne kadar 15/12/2022 tarihli celse tutanağına ——- davalı olarak geçirilmiş ise de, şahsın ihbar olunan sıfatını taşıdığı anlaşılmış, ihbar olunanlar hakkında hüküm kurulmamış, yargılama giderlerine buna göre hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 35,90 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı —— Şirketi tarafından yapılan 5,20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı —— verilmesine,
5-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
6-Davalı ——- yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri (——-) üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan—– 13/2 uyarınca hesaplanan —— vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ——-verilmesine,
7-İhbar olunanlar davanın tarafı olmadığından ihbar olunanlar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, davacı vekilinin ve ihbar olunanlar ——vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile——- Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.