Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/327 E. 2021/46 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/327 Esas
KARAR NO: 2021/46
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2018
KARAR TARİHİ : 21/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacının İddia ve Talebi: Davacı vekilinin—- ikmal tarihli dava dilekçesinde özetle; “…Davalı borçlu aleyhinde —- asıl alacağa ilişkin —– ile icra takibi yapıldığını, davalının—— dışında borçlu olmadığından bahisle itiraz etiğini, cari hesap ekstresindeki hizmetlerin borçlu tarafa verildiğini ve davalının haksız olarak itiraz ettiğini, bu nedenle itirazın iptali ve alacağın % 20 sirıden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini…” dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı Vekilinin Savunma ve karşı talep dilekçesi: Davalı vekilinin —- tarihli cevap dilekçesinde özetle; “…taraflar arasındaki ticari ilişkinin —- yılında belirli bir süre devam ettiğini, alınan hizmetler karşılığı düzenlenen faturaların bedellerinin ödendiğini, bakiye—– kaldığını, bu tutan da icra dairesine ödediklerini, başkaca bir borçları bulunmadığını ve davanın reddî gerektiğini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davanın genel haciz yoluyla takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkin olduğu, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı olması halinde alacak miktarının ne kadar olduğu, davalının itirazında kısmen veya tamamen haklı olup olmadığı, davacının icra inkar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı, hususlarının araştırılması gerektiği anlaşıldı.
Dava yasal 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
İCRA DOSYASI: —– dosyasının incelenmesinde;
Davacı şirketin davalıdan —- takip tarihli “İlamsız takiplerde ödeme emri” ile takibe geçmiş olduğu ve davalı borçlunun —tarihinde —- dışındaki takibe, borçları olmadığından bahisle itiraz etmiş olduğu, takibin dayanağının taraflar arasındaki cari hesap alacağından kaynaklandığı görülmüştür.
Alacaklı: —-
Asıl Alacak: —-
Toplam Alacak: —-
—- tutarındaki alacağın icra gideri, vekâlet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek —– oranı ile tahsili talebi olduğu görülmüştür.
BA Formu: Dosyada mübrez olan davalı şirkete ilişkin — BA formunun yapılan İncelemesinde Özetle; davacı şirketten toplam —- tutarında faturanın bildiriminin yapıldığı görülmüştür.
—- yılı BA formunda ise davacı şirketten —adet fatura karşılığı —– tutarında faturanın bildiriminin yapıldığı görülmüştür.
BS Formu: Dosyada mübrez olan davacı şirkete ilişkin —- yılı BS formunda yapılan incelemede özetle; davacı şirketin davalı şirkete hitaben toplam — fatura karşılığı —- tutarında faturanın bildiriminin yapıldığı görülmüştür.
—-yılı BS formunda ise davalı şirkete hitaben— karşılığı —- —- tutarında faturanın bildiriminin yapıldığı görülmüştür.
Dosyada mübrez olan ——- sonuç kısmında özetle;
Ticari defterlerini ibraz etmeyen davacı tarafın, takipte talep ettiği —- alacağını ispat edemediği, Bunula birlikte ticari defterlerini ibraz eden davalı şirket kayıtlarında, davacı şirkete ————- borcun kabul edildiği,
Davalının defterlerindeki bu borç kaydının, davalı şirket aleyhine delil teşkil ettiği, bu nedenle de davacı alacağı olarak kabul edilebileceği hususu, Yüce Mahkemenizce benimsenmesi halinde davacının takip tarihi itibarı ile davalıdan —- alacağının oiduğunun söylenebileceğini, Davalının takipten sonra icra dosyasına —– ödeme yaptığı, belirtilmiştir.
Davacı Vekilinin Bilirkişi Raporuna İtiraz Dilekçesi: Davacı vekilinin —- tarihli bilirkişi raporuna itiraz” konulu dilekçesinde özetle; davacı şirketin- yılı ticari defterleri üzerinde vergi incelemesi bulunduğunu, bu nedenle ticari defterlerin ibraz edilemediğini, bilirkişi raporunda belirtilen —- adet fatura bedeli olan —-davalı defterlerinde bulunmadığının belirtildiğini, davalı şirket tarafından ——— tarihli gönderilen mail ekindeki excel listesinde fatura içerikleri, nakliye hizmetlerinin tarihi, güzergah, konteyner numarası, fiyatların belirtildiğini ve davacı şirkete gönderildiğini, bu faturaların e-mail de kabul edildiğini, davalı şirketin fatura içeriklerine konu nakliye hizmetlerine dair talimat verdiğinin sabit olduğunu, bu nedenle bilirkişi raporunu kabul etmediklerini belirtmiştir.
Davalı Vekilinin Bilirkişi Raporuna İtiraz Dilekçesi: Davalı vekilinin —-teslim tarihli —- tarihli bilirkişi raporuna itiraz” konulu dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda belirtilen ———-tutarında borcun davalı şirket tarafından ödenmesi gerektiğinin belirtildiğini, oysaki davalı tarafından yapılan ödemelerin gözden kaçırıldığını, bu nedenle bilirkişi raporunu kabul etmediklerini belirtmiştir.
Dosyada mübrez olan—- tarihli Bilirkişi —- imzalı EK raporda sonuç kısmında özetle; Kök raporda varılan sonuç ve kanaatte değişiklik bulunmadığı belirtilmiştir.
Bilirkişi ——- tarafından dosyaya sunulan kök raporda sonuç itibariyle;
Davacı ve davalı şirketin —– yılı ticari defterlerinin TTK’ya göre, açılış tasdiklerinin yasal süresi içinde yapıldığı, yevmiye defteri kapanış tasdikinin TTK Madde 69-70/son 72/3 ve V.U.K. madde 220-226 uyarınca yasal sürelerde ve usulüne uygun şekilde yaptırıldığı ve belirli kanuni şartları taşıdığı, anlaşılmakla yevmiye defterinin sahibi lehine delil vasfına sahip olduğu kanaatine varılmış ise de Nihai Takdirin Sayın Mahkemenize ait olduğu,
2.Davalı şirket ticari defter ve kayıtlarına göre — yılı hesap açılış bakiyesi — olup, cari hesap bakiyesine göre ise açılış bakiyesinin —olduğu anlaşılmakla, davalı şirketin—- ticari defter ve kayıtları ile muavin kayıtlarının birbirini teyit etmediği, diğer bir ifade ile —- yılı ticari defterlerin kendi içerisinde tutarsız olduğu, davacı şirket ticari defter ve kayıtları ile de birbirini teyit eden —- yılından devir eden borç bakiyesi olarak esas alınabileceği, Sayın Mahkemenizde de —–olarak esas alınabileceği yönünde kanaat oluşması halinde taraflar arasındaki cari hesap bakiyesinin aşağıdaki gibi değerlendirileceği;
– Davalı şirket — borcuna karşılık, toplam— tutarında hizmet almış olup, toplam borç tutarı —yılında davalı şirket tarafından yapılan ödeme tutarı ise toplam—-bu ödemelerin tamamının davacı şirket kayıtlarında bulunduğu, bu nedenle — tarihi itibarı ile davalı şirket kayıtlarına göre —davacı şirkete borçlu olduğu, —- tarihinde — banka aracılığı ile davacı şirkete ödendiği, —– takip tarihi itibarı ile davalı şirketin cari hesap bakiyesinden kaynaklı davacı şirketten ——– alacaklı olacağının hesap ve mütalaa edildiği,
3.Davalı şirket ticari defter ve kayıtlarına göre—- hesap açılış bakiyesi — Sayın Mahkemece —- yılı ticari defter kayıtlarının esas alınması yönünde kanaat oluşması halinde ise taraflar arasındaki cari hesap bakiyesinin aşağıdaki gibi değerlendirileceği;
Davalı şirket —borcuna karşılık, toplam — tutarında hizmet almış olup, toplam borç tutarı — yılında davalı şirket tarafından yapılan ödeme tutarı ise toplam—-, bu ödemelerin tamamının davacı şirket kayıtlarında bulunduğu,, bu nedenle — tarihi itibarı ile davalı şirket kayıtlarına göre —- davacı şirkete borçlu olduğu, — tarihinde— banka aracılığı ile davacı şirkete ödendiği, —takip tarihi itibarı ile davalı şirketin cari hesap bakiyesinden kaynaklı davacı şirkete —- borçlu olacağının hesap ve mütalaa edildiği,
4. Davacı şirket ticari defter ve kayıtlarına göre — takip tarihi itibarı ile davalı şirketten —şirketten alacaklı olduğu, uyuşmazlığa konu toplam ——–fatura içeriği hizmetin davalı şirkete verildiğine ilişkin tevsiki belgelerin ibraz edilmesi ve Sayın Mahkemenizde de hizmetin davalı şirkete verildiği yönünde kanaat oluşması ihtimalinde ise davacı şirketin ——— takip tarihi itibarı ile —– alacaklı olacağı ve itirazın iptali gerekeceği,
5.Davacı şirket ticari defter ve kayıtlarında bulunan ——- ayına ilişkin ———tutarlı fatura içeriği hizmetin davalı şirkete verildiği yönünde, davacı şirket tarafından faturalara dayanak olabilecek ve hizmetin davalı şirkete veya davalı şirket adına verildiğine ilişkin irsaliye/taşıma irsaliyesi/sevk belgesi v.b. somut herhangi bir belge ibraz edilmediğinden dolayı, hizmetin verildiği yönünde bir tespitimiz bulunmadığı, bu faturaların dışlanması halinde ise —- davalı şirkete borçlu olacağı ve————– dosyasından —– takip tarihi itibarı ile alacak bakiyesi bulunmayacağının, hesap ve mütalaa edildiği,
—— yılında devir geldiği, farkın bakiye yuvarlamasından kaynaklanabileceğinin mütalaa edildiği,
—Davalı şirket tarafından — takip tarihinden sonra icra dosyasına —— ödeme yapılmış olduğu,
sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı şirket tarafından faturalara dayanak olabilecek ve hizmetin davalı şirkete veya davalı şirket adına verildiğine ilişkin irsaliye/taşıma irsaliyesi/sevk belgesi v.b. somut herhangi bir belge ibraz edilmediğinden, ispatlanamayan davanın reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin yatırılan 970,33 TL’nin tahsili ile bakiye 911,03 TL’nin talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 11.252,86 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa VERİLMESİNE,
7-Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——– Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/01/2021