Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/228 E. 2021/77 K. 04.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/228 Esas
KARAR NO: 2021/77
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/02/2018
KARAR TARİHİ: 04/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı —– dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kaza esnasında —- plakalı araçta yolcu olarak bulunduğunu,—– plakalı araç sürücüsü kaza yerinden, kaza olduktan sonra firar ederken —– istikametine seyir halinde olan — yönetimindeki —— plakalı araçla çarpışması sonucu, araçların savrularak —— üzerinde durması sonucunda yaralanmak ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kusurlu olanın davalı taraf olduğunu, davalılardan —– kazaya sebebiyet veren —– sayılı aracın sürücüsü ve de işleteni olup haksız eylem sebebiyle uğranılan tüm zararlardan sorumlu olduğunu, davalı —–kazaya sebebiyet veren —— plakalı motorlu aracın ——– poliçesi ile sigortacısı olup genel ve özel şartlar gereği sigortalı işletenin, sürücüsünün veya çalışanlarının yol açtığı zararlardan belirlenmiş teminat limitleri dahilinde 3.kişilere karşı onlarla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, —– tarihinde alınan kurul raporuna göre özür oram ——- başvurulduğunu, sigorta tarafından hiçbir ödeme yapılmadığım, müvekkilinin gelir durumunun asgari ücret baz alınacağım, davacı müvekkilinin kaza sonucu ağır yaralandığını, vücudunda kalıcı hasarlar meydana geldiğini bu süreçte tedavi masraflarım karşılamakta zorlandığı gibi çalışamamakta olduğunu, iş gücü kaybı sebebiyle oluşacak kazanç kaybına ilişkin hususlar göz önüne bulundurularak fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak ve davanın belirsiz alacak davası olmak kaydı ile şimdilik —— maddi tazminatın müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesini, davalı —- kaza tarihinden, davalı —– temerrüt tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile beraber tazminine hükmedilmesini talep ettiğini, müvekkilinin bu süreçte çok yıprandığını, kazanın etkilerinden kurtulamadığını ve psikolojisi bozulduğunu bu nedenlerle uğradığı manevi zararın bir nebze giderilmesi için —– manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile beraber davalı——- alınarak davacı müvekkiline verilmesini talep ettiğini, BK 76.maddesi gereğince müvekkili lehine geçici ödeme yapılmasını talep ettiğini, arz ve izah olunan esbaptan dolayı 6100 sayılı Yasa’mn 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla, —-maddi tazminatın davalı—-başvuru tarihi olan ——– tarihinden en yüksek mevduat faiziyle, diğer davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsiline, ön ödeme talebinin kaibulü ile şimdilik —— davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini, davalı—– müştereken ve müteselsilen manevi tazminat olarak ——tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin yine davalılara tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davacı vekili —- Mahkemenize sunmuş olduğu —- tarihli dilekçede sadece davalı —–yönünden maddi tazminata ilişkin tüm taleplerinden tüm sonuçlan ile beraber feragat ettiğini, ayrıca davalı —— tarihli dilekçesinde masraf ve vekalet ücreti talebi bulunmaması nedeniyle vekalet vc yargılama giderine hükmedilmemesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı —– cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin — günü kendisinin kullanmakta olduğu——araç ile çarpıştığını müvekkilinin kusurlu olmadığını kaza tutanağından yazıldığı gibi müvekkilinin kaza yerinden kaçmadığını, olay yerine polis ve ambulans geldiğini, yolcunun ambulansa konularak götürüldüğünü, bunlar yapılırken müvekkilinin olay yerinde olduğunu, kendisinin de başına cam geldiğim ve çarpmanın etkisiyle kolu, bileği acıdığı için ve olay yerinde başkaca yapılacak bir şey olmadığı düşüncesiyle arkadaşı ——–arayarak almasını istediğini ve evine götürdüğünü, kaza tutanağının gerçeğe aykırı doldurulduğunu, davacı yanca dosyaya ibraz edilen kaza tutanağı eksik olduğunu, davacı her ne kadar yolcu ise de müvekkilinin kusur oranında sorumlu tutulabileceğini, davacı yanca dosyaya ibraz edilen raporlar kesin şekilde maluliyet ortaya koymadığını, davacı yan tarafından fahiş miktarda maddi ve manevi tazminat istenildiğini, davacı tarafla sürekli bîr maluliyet oluşmuş ise buna ilişkin olarak başvurması gereken asıl merci ——– olduğunu, müvekkilinin kazada asli kusunı bulunmadığını, açıklanan nedenlerle davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet Ücretinin karşı tarafa yükletilmesini arz ve talep etmiştir.
Diğer davalı—— cevap dilekçesinde özetleri; davacı yanın her ne kadar şirkete başvuruda bulunmuş ise de kanunda belirtilen evraklar eksiksiz İbraz edilmediğini, davaya konu kazaya karışan —- plaka sayılı araç müvekkil ——- tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin ——– gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğun poliçe limiti ile sınırlı olup, araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu KTK 86.madde gereğince araç işleteninin ve sürücünün kusursuz olduğu hallerde sigortacının da tazminat ödeme yükümlülüğü olmayacağını, davacı vekili müvekkilinin daimi sakatlığının bulunduğunu iddiası ile müvekkil şirketten sakatlık tazminatı talep ettiğini ancak davacının kalıcı bir sakatlığının olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, davacının müvekkil şirketten talep ettiği geçici iş görmezlik bedeli hukuka aykırı olup, müvekkil şirket bu giderlerden sorumlu olmadığından reddi gerektiğini, sorumluluğun sosyal güvenlik kurumuna ait olduğunu, davacı yanın müvekkil şirketten temerrüt tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi talebi haksız olup kabul edilebilir nitelikte olmadığını, arz edilen nedenlerle aleyhine açılan davanın reddine yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dava, —— tarihli trafik kazası nedeni ile duçar olunan cismani zarardan doğan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dosyasında mevcut—– göre, mülkiyeti — adına kayıtlı ve davalı—- sevk ve idaresindeki—- tarihini kapsayan tarihler arası davalı —— olduğu anlaşılmıştır.
——– sözleşmesinin konusu, karayolunda motorlu taşıt işletenin, motorlu taşıtın işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilerin uğrayabileceği destekten yoksun kalma zararını, bedensel zararı ve/veya eşya zararını tazmin yükümlülüğünü teminat altına almaktır.
Başka bir ifadeyle sigorta şirketinin bu sözleşme ile yüklendiği borç, işletenin motorlu taşıtın işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilere zarar vermesi hâlinde doğacak tazminat borcunu sigorta teminat limiti dâhilinde ödeme borcudur. Sigorta şirketinin —– sözleşmesinden doğan sorumluluğunun kapsamı düzenlenmemiş olup bu kapsamın idarenin düzenleyici nitelikte işlemi olan genel şartlar ile belirlenmesi öngörülmüştür. Böylece sigorta şirketinin ——- sigortası sözleşmesinden doğacak borcu, idare tarafından her zaman değiştirilebilir nitelikteki kurallar olan genel şartlara göre belirlenecektir. Borcun kapsamının tespiti hususunda temel çerçeve ve ilkelerin kanunda belirlenmediği, idareye geniş bir takdir yetkisinin tanındığı anlaşılmaktadır.
Mali sorumluluk sigortası sözleşmesinin içeriğine ilişkin düzenleme öngören itiraz konusu kuralların, sözleşmenin tarafları olarak motorlu taşıt işleten ile sigorta şirketinin yanında motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle zarara uğrama riskine maruz kalan üçüncü kişilerin menfaatleri arasındaki dengenin dikkate alınarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilerin zarara uğraması hâlinde işletenin tazminat borcunun kapsamı 6098 sayılı Kanun’un gerçek zararın tazminini öngören kurallarına göre belirlenmektedir. Bu tazminat borcunun ödenmesini teminat altına almak amacıyla zorunlu kılınan mali sorumluluk sigortası uyarınca sigorta şirketinin borcunun kapsamı ise itiraz konusu kurallarda atıf yapılan genel şartlara göre belirlenmektedir. Bu da zarar gören üçüncü kişi ve işleten aleyhine buna karşılık sigorta şirketi lehine menfaat dengesinin bozulmasına yol açabileceği gibi aksi durum da söz konusu olabilecektir. İşleten sorumluluk sigortası yaptırmış olmasına rağmen sigorta şirketi tarafından ödenen tazminat ile gerçek zarara karşılık gelen tazminat arasındaki farktan zarar görene karşı sorumlu olmaya devam edecektir. Zarar görenin sigorta şirketi tarafından tazmin edilmeyen zararı ise ancak işletenin ekonomik durumunun bu zararın karşılanması için yeterli olması hâlinde tazmin edilebilecektir.
Mahkememizce yukarıda benimsenen yasal düzenlemelere göre tahkikat yargılamasına devam edilir iken davacı vekili tarafından —– tarihli beyan dilekçesi ile; Davalı ——- ikame ettiği cismani zarardan doğan tüm maddi tazminat istemlerinden feragat edildiği belirtmiş,yine davalı vekili tarafından dava dosyası kapsamına sulh ve ibraname ibraz edilmiştir.
Davacı tarafından ise sunulan beyanlarda diğer davalı —–karşı yönelttikleri tazminat davalarına——–tarihli celse de devam ettikleri beyan edilmiştir.
Davadan feragat HMK’nin 307, 309. ve 311. maddeleri hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını oluşturan bir taraf işlemidir.
HMK’nin 310. Maddesine göre feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.
Davacılar vekilinin vekaletnamesi incelenmiş, davadan feragate yetkili olduğu saptanmıştır.
Feragat bildirimi de HMK’nin 154. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur.
Zarara sebebiyet veren sürücü, işleten ve ——6098 sayılı TBK. md. 61. maddesi gereğince maddi zarardan müteselsilen sorumlu olup müteselsil borçlulardan bir kısmı hakkındaki alacak haklarından feragat edilmiş olmasının 6098 sayılı TBK’nın 166 ve devamı maddeleri çerçevesinde diğer müteselsil borçlu davalılara da sirayet edip etmeyeceği, feragat beyanının diğer davalıları kapsayıp kapsamadığı hususunun değerlendirilmesi gerekmektedir.
Müteselsil sorumlulukta, kural olarak borçlulardan her biri 6098 sayılı TBK. madde 120 ve 121’e göre, borcun tamamından sorumludur. Nitekim, 2918 sayılı KTK.nun 88/1 maddesinde müteselsil sorumluluk öngörülmüştür. 6098 sayılı TBK. madde 166’ya göre, davalı ——– limiti kadar, diğer borçlu sigorta şirketi, işleten ve sürücünün de borçtan kurtulduğunun kabulü gerekir.
Diğer taraftan davadan feragat, öncelikle bir usul işlemidir. Dava konusu olayda, davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan davacı tarafın davalılardan birisi hakkındaki feragati usul hukuku bakımından diğer davalı aleyhine bir sonuç doğurmaz ise de, davadan feragat aynı zamanda bir maddi hukuk işlemi olduğundan, davalı ——- hakkındaki feragatin, rücu hakkı bulunan diğer davalıları etkileyip etkilemediğinin üzerinde durulması gerekmektedir.
Somut olaya bakıldığında; davalı—— yargılama sırasında davacı ile tazminat hususunda anlaşarak ödeme yaptığı, davacı tarafın davalı şirket adına davadan feragat etmesi halinde söz konusu feragat beyanı kapsamında taraflarından herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerinin beyan edildiği, davacılar vekili de —- tarihli beyanında davalı ——- ikame edilen davada maddi zararlarının tümüyle karşılanması nedeniyle davalı …hakkındaki davadan feragat ettiklerini bildirmiştir.
Buna göre, davacının cismani zarardan doğan zararları davalı —– tarafından karşılandığından ve sunulan ibranamede davalı ve sigortalısı ibra edildiğinden , feragatten diğer müteselsil borçlu davalıların da yararlanması gerektiği anlaşılmakla, cismani zarardan doğan tazminat talebine ilişkin maddi tazminat davasının HMK’nin 307. Maddesi uyarınca “feragat” nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı —–yöneltilen Manevi tazminat davasında yapılan değerlendirmede ;
——- raporuna göre davacının geçici işgöremezlikten doğan zararın 3 haftaya kadar uzayabileceği rapor edilmiştir.
Dava konusu —– tarihli kazada davalı —– numaralı trafik sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan —- plakalı aracı sevk ve idare eden diğer davalı —- %100 kusurlu olduğu, —- plakalı aracı sevk ve idare eden sürücü —– kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığı, aynı araç içerisinde yolcu olarak bulunan davan—— de atfedilebilecek kusurun bulunmadığı tespit edilmiştir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar verilecek para tutarı adalete uygun olması, hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşıması, bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemisi, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmesi, takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olması hususlarına riayet edilerek——— —— gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartların da açıkça gösterilişi ve değinilen hususların objektif ölçülere göre değerlendirme yapılarak, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihine göre aşağıdaki belirtilen tutarda manevi tazminata davacı için hükmolunmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından mahkememize ikame edilen sürekli işgöremezlik ve geçici işgöremezlik alacaklarının tahsiline yönelen maddi tazminat davasının 6098 sayılı TBK. Madde 166 ve 6100 sayılı HMK’nin 307. maddesi uyarınca “feragat” nedeniyle REDDİNE,
2—– manevi tazminatın —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı—– tahsili ile DAVACIYA ÖDENMESİNE,
3-Maddi tazminat yönünden harçlar yasasına göre alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL’nin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Manevi tazminat davası yönünden, harçlar yasasına göre alınması gerekli 409,86 TL harcın davalı —— tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4a-Maddi tazminat davasında yargılama giderleri konusunda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
4b-Manevi tazminat davasında ise davacı tarafça sarf edilmiş toplam 994,70 TL yargılama giderinin kabul edilen kısma isabet eden 60,00 TL’nin davalı—— alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Manevi tazminat yönünden davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı—— alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
6-Manevi tazminat yönünden davalı —– kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı ——— alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca ———–Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.04/02/2021