Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1560 E. 2019/1266 K. 27.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO: 2018/1560 Esas
KARAR NO: 2019/1266
DAVA : İflas Erteleme (2. Uzatım)
DAVA TARİHİ : 17/12/2018
KARAR TARİHİ: 27/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Kaldırılması (İİK 182)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, — ATM’nin — esas sayılı dosyasında— tarihinden geçerli olmak üzere iflasın bir yıl süre ile ertelenmesine ve tedbir kararının devamına karar verildiğini, akabinde —- esas sayılı dosyasından iflas ertelemenin devamına ilişkin dava açıldığını, bu davadaki bir yıllık iflas erteleme uzatma süresinin 19.12.2018 tarihinde sona ereceğini, bu nedenlerle işbu davayı açtıklarını, iflas erteleme kararının bir yıl süreyle uzatılmasına, ihtiyati tedbir kararlarının devamına karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN AŞAMALARI:
Davacı şirket tarafından kapatılan — Asliye Ticaret Mahkemesi— Esas sayılı dava dosyası ile — tarihinde iflas erteleme talepli dava açılmış olup, İstanbul Anadolu Adliyesi’nin faaliyeti geçmesi ve Asliye Ticaret Mahkemelerinin tek hakimli hale gelmesi nedeniyle bu dava dosyası kapatılarak—. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — Esas sayılı dosyasına aktarılmış, —- Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — tarihli İflasın Ertelenmesine ilişkin kararı yüksek Yargıtay -. Hukuk Dairesi’nin — tarihli – Esas, – Karar sayılı ilamıyla bozulmuş, bu kez dosya Mahkememizin – Esasına kaydı yapılmış, yapılan yargılama sonucunda Mahkememizce verilen — tarihli iflas erteleme kararı yüksek Yargıtay —Hukuk Dairesi’nin — tarih, —- esas, – karar sayılı ilamıyla onanmıştır.
Bu kez davacı şirket iflas ertelemesinin uzatılması talebi ile — tarihinde Mahkememiz———- Esas sayılı dava dosyası ile İflas Erteleme Uzatım talebinde bulunmuş olup, Mahkememiz 19/12/2016 tarihli tensip zaptı ile “davacı şirket hakkında mahkememizce (Eski — Asliye Ticaret Mahkemesinin — Esas) sayılı dosyasında verilen 17/07/2012 tarihli tedbir kararlarının devamına” karar verilmiş, davacı şirketin borca batık durumda olup olmadığının, iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmış, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda Mahkememiz —— tarih, ——– Sayılı Kararı ile; “Davacı şirketin borca batık olduğu, baştan itibaren hiçbir düzelme göstermediği, borca batıklıktan çıkma eğilimi göstermediği ve göstermesinin de mümkün olmadığı, bu hali ile iyileştirme projelerini gerçekleştirmesi ve borca batıklıktan çıkmasının imkansız hale geldiği, bilirkişi raporlarında da belirlendiği üzere davacı şirketin iyileştirme projesinde yer alan hedeflerini gerçekleştirmediği ve gerçekleştirmesinin mümkün olmadığı, ilk ihtiyati tedbirin verildiği tarihten itibaren azami beş yıllık süreyi geçirmesine rağmen halen borca batık durumda bulunduğu, iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olduğundan söz edilemeyeceği, şirketin iflasına karar verilmesinin alacaklılar açısından daha uygun olacağı, hüküm tarihi itibariyle iflas koşullarının oluştuğu” gerekçeleri ile davanın reddi ile davacı ——–iflasına karar verilmiş, verilen iflas kararı ——- tarihinde kesinleşmiştir.
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve uyuşmazlık konularının tespiti: Dava, TTK’nun 324, 376 ve 377 ile İİK’nun 179.vd maddesi uyarınca iflasın ertelenmesinin 2. kez uzatılması talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, “davacı şirketin dava tarihinde borca batık durumda olup olmadığı, davacı şirketin iyileştirme projesi kapsamında mali durumunun düzelip düzelmeyeceği, şirketin aktifinin borçlarını karşılayacak duruma gelmesinin mümkün olup olmadığı” noktalarında toplanmaktadır.
2-Hukuki açıklama: İflasın ertelenmesi, borca batık durumda bulunan şirket tarafından sunulan somut öngörüler içeren, ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi çerçevesinde bu durumdan kurtulması kuvvetle muhtemel bulunan kooperatiflerle sermaye şirketleri için öngörülmüş bir hukuki korunma yolu olup, alacaklıların durumunu zorlaştırma ve bir şirket tasfiyesi yolu değildir.
İflasın ertelenmesi için; şirketin borca batık durumda olması, sunulacak ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi kapsımında şirketin mali durumunu düzeltebileceğine ilişkin somut veriler ileri sürmesi ve fevkalade mühletten yararlanmamış olması gerekir.
Borca batıklık; şirketin aktifinin şirketin borçlarını karşılayamaması hali olup, TTK’nin 376. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerine ve İİK’nin 178(1). maddesinde belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlenmelidir. Borca batıklığın tespitinde aktiflerin satış değeri dikkate alınmalıdır.
İflasın ertelenmesi projesinin ciddi ve inandırıcı sayılabilmesi için proje unsurlarının şirketin borca batıklıktan kurtularak sürdürülebilir bir mali yapıya kavuşmasına imkan verecek nitelikte olması zorunludur.
İyileştirme projesi sadece şirketin mevcut işleyişinin devamı ve tedbir kararlarıyla borca batıklıktan kurtulabileceğine ilişkin olmamalı, TTK’nun 376(2) maddesindeki nakit sermaye konulması, dış kaynaktan nakit girişi, sermaye artışı, yeni ortak alınması, şirketin mevcut işleyişi sonucu şayet mümkün ise kar ve nakit akışı gibi nesnel ve gerçek kaynakları ve önlemleri içermeli, İİK’nun 179. maddesinde aranan ciddi ve inandırıcı özellikleri haiz olmalıdır.
Borca batıklığın ve iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tespiti, özel ve teknik bilgiyi gerektirmekle bu konuda bilirkişi görüşüne başvurulması zorunlu olduğu gibi projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve karlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tespit edilmelidir.
Erteleme isteyen davacı şirketin mali durumu yargılama sonuna kadar her aşamada mahkemece incelenmeli ve iyileştirme projesinin uygulanabilir olup olmadığı denetlenmelidir.
3-Deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hukuki nedenler ve sonuç:
Somut davada, davacı şirket iflas ertelemenin 2. kez uzatılması talebiyle bulunmuş olup, yukarıdaki davanın aşamaları bölümünde de belirtildiği gibi, Mahkememiz —– Esas sayılı İflas Erteleme Uzatım talepli dava dosyasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda —- tarihli karar ile davanın reddi ile davacı —— iflasına karar verilmiş, verilen iflas kararı 05/07/2019 tarihinde kesinleşmiştir. Bu durumda ortada iflas erteleme kararı olmadığından ve davacı şirket iflas ettiğinden, iflas ertelemenin uzatılmasına ilişkin bu davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava konusuz kaldığından DAVANIN ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 44,40 TL harcın davacı tarafından yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8,50 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 10 günlük yasal sürede İstanbul BAM 17. Hukuk Dairesi’ne istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/12/2019