Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1527 E. 2019/883 K. 24.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/146 Esas
KARAR NO : 2019/907

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/03/2016
KARAR TARİHİ : 26/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen 10/09/2014 tarihli sözleşme uyarınca müvekkili şirket tarafından sözleşmenin imzalandığı sırada davalıya 2.000,00 TL ödendiğini ve geriye kalan kısım içinde 32.000,00 TL tutarında üç adet çek verildiğini, davalının sözleşme uyarınca edimlerinin hiçbirini yerine getirmediği gibi kendisine verilen çekleri de tahsil ettiğini, çeklerin iptali konusunda İstanbul Anadolu ———. Asliye Ticaret Mahkemesinin —- Esasında açtıkları davanın da redle sonuçlandığını ileri sürerek, haksız olarak tahsil edilen 34.000,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Davalı taraf duruşmaya gelmediği gibi her hangi bir cevap vermeyerek davayı inkar yolunu seçmiştir.
Dava, eser sözleşmesine dayalı olarak yapılan ödemelerin sebepsiz zenginleşme kapsamında iadesi istemine ilişkindir.
Davacı, davalı ile yapmış olduğu 10.09.2014 tarihli sözleşme gereğince davalıya peşin olarak elden 2.000 TL ve toplam 32.000 TL tutarlı 3 adet çek verdiğini, sözleşme gereği edimin davalı tarafça yerine getirilmemiş olması sebebiyle toplam 34.000 TL alacak isteminin kabulüne karar verilmesini talep ettiği, davalının, zımnen davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
Taraflar arasında düzenlenen 10.09.2014 tarihli sözleşmede; davacının işveren, davalının yüklenici olduğu, yükleniciye 2.000 TL nakit ödeme yapıldığının ve toplamda 32.000 TL’ lik 3 adet çek verildiğinin hüküm altına alındığı,
Banka yazı cevapları itibariyle, 7.000 TL’ lik ve 11.000 TL’ lik çeklerin dava dışı kişilerce tahsilinin gerçekleştiğinin görüldüğü, 14.000 TL’ lik çekin dava dışı şirkete ciro edildiği anlaşılmış ve mahkememizce Davacıya ait ticari kayıtlar üzerinde bilirkişi aracılığı ile yapılan incelemede, davacının, davalıya herhangi bir fatura olmaksızın toplam 34.000 TL’ lik ödeme yaptığının tespit edildiği anlaşılmasına göre, eser sözleşmesi kapsamında işveren olan davacının, yüklenici olan davalıya 2.000 TL nakit ve toplam 32.000 TL’ lik 3 adet çek verdiği, işbu çeklerden 18.000 TL’ sinin tahsil edildiği, sözleşme gereği edimi yerine getirdiği noktasında ispat yükü üzerinde olan davalının bu hususu ispatlayamadığı sabit görülmüş olduğundan ve 14.000,00 TL bedelli çekin ise tahsil edilmemiş olması nedeni ile davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş mahkememizce verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiş ve Yüksek Yargıtay —–Hukuk Dairesinin 2018/3999 Esas,2019/1060 Karar sayılı kararı ile mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Yüksek Yargıtayın bozma kararı irdelendiğince redde konu çekinde ödendiği halde bu çek yönünden mahkememiz kararının yanılgılı olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce de 26/09/2019 tarihli celse de uyuşmazlık konusu çekin ödeme vasıtası olması ve çekin kural olarak bir borcun tasfiyesi amacı ile ciro edilişi gözetilerek bozmaya uyulmasına karar verilmiştir.
Taraflar arasında yazılı eser sözleşmesinin mevcut bulunduğu,davacının sözleşme kapsamında davalıya avans niteliğinde nakit ödeme yaptığı ve uyuşmazlık konusu çekleri düzenleyerek davalıya verdiği,sözleşme kapsamında üstlendiği işleri yerine getirdiği konusunda ispat yükünün davalı üzerinde bulunduğu ancak işin yerine getirildiği noktasında davalı tarafından her hangi bir delil ibraz edilmediği bu nedenle davacının sözleşmeden haklı nedenle döndüğü, sözleşme kapsamında davalıya avans olarak verildiği ortada olan bedelin davacıya iade etmesi gerekir iken davalının iade şartlarını yerine getirmediği tam aksine çeklerin de tahsilini gerçekleştirdiği bu şekilde toplam ————— çek) davacının davalıdan iade istemekte haklı olduğu anlaşılmış ve ödeme tarihlerinden itibaren 34.000,00 TL nin işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm ittıhaz olunmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-)2.000 TL nin ————————- tarihlerinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte (toplam 34.000,00 TL nin) davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-)Tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydı ile; Karar tarihinde alınması gerekli 2.322,54 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 580,64 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.741,90 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydı ile;Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 808,80 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 580,64 TL harç toplamı 1.389,44 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
4-)Tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydı ile;Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——- deki esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-)Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde Yargıtay —. Hukuk Dairesi nezdinde Temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.