Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1515 E. 2021/192 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1515 Esas
KARAR NO : 2021/192
DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2018
KARAR TARİHİ: 18/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirketin —– işyerine ait dış mekan yer kaplamalarının her türlü hava koşullarına—– yoğun kullanım alanlarına dayanaklı özellik ve nitelikte yapılması hususunda analaşmış olduklarını, davalının, müvekkilleri ile yapmış olduğu görüşmelerde her aşamasında yer almış, yapılacak kaplamanın suya ve insan yoğunluğuna bağlı olarak dış mekan koşullarına uygun olacağım da garanti etmiş olduğunu. Bu kapsamda davalıya müvekkili şirketçe fatura karşılığı — tarihinde —- tarihinde —olmak üzere toplam —- ödeme yapılmış bulunduğunu, davalı tarafından yapılan anlaşmaya bağlı olarak dış mekan kaplamlarının yapılmış olduğunu, kaplamaların zaman içinde kabarma şeklinde şişmeler meydana gelmiş olduğunu. Bu husus davalıya noter ihtarı ile bildirilmiş, davalının gereken düzeltmelerin yapılmadığını, aradan uzun biz süre geçmesine rağmen müvekkili şirket mağduriyetinin giderilmemesi üzerine ——sayılı dosyasında durum tespiti yaptırılarak rapor aiınmış olduğunu, öne sürerek; Müvekkili tarafından davalıya ödenen —- gününden itibaren ticari faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesini, Davalının hatalı ve kusurlu yaptığı iş nedeniyle maliyet artışının ve yapım sürecindeki iş kaybının davalıdan tazmini için şimdilik —— maddi tazminatın ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, Hatalı yapılan zemin nedeniyle müşterilerin ve personel kayıp düşmesi, düşme tehlikesi atlatması nedeniyle, müvekkilin prestij kaybı nedeniyle ——manevi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili davalı şirket çalışanları davacı işyerinde keşif yapmış olduğunu, davacıya işletme üzerinin kapatılıp kapatılmayacağının sorulduğunu, malzemenin dış alana en uygunun —–olduğunu, davacının bulunduğu ——–dava dışı işyerlerinde aynı ürünün kullanılmış olduğunu, müvekkili çalışanları işletme üzerinin kapatılmayacaksa ürünlerin birbirine klipsle bağlanması şeklinde yapılmasını önerdiğini, davacı şirket yetkilileri işletme üzerinin kapatılacağını ve klipsle bağlanmadan yapılmasını istendiğini ve taraflar arasındaki akdinde buna göre kurulmuş olduğunu. Söz konusu yere kaplama yapılırken yere ızgara döşenmiş, parke altına kontrplak uygulanmış —–olduğunu, davacı ile yapılan antlaşmada yapılacak işler tutarının —–olduğunu, buna karşılık davacının şirketlerine— —-ödeme yapılmış olduğunu, davacının kalan bakiye tutarı müvekkiline ödememiş olduğunu. Kalan alacakları—- çevrilerek davacı şirket aleyhinde———- sayılı dosyasında icra takibi yapıldığı, davacının itirazı ile takibin durmuş olduğunu, davacı şirketin yaptırmış olduğu tespit sonucu düzenlenen bilirkişi raporunu da kabul etmediklerini, süresi içinde de itiraz etmiş olduklarını, savunarak haksız ve mes
DELİLLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Davalının eser sözleşmesinden kaynaklanan edimini sözleşmeye uygun bir şekilde yerine getirip getirmediği, ifanın sözleşmeye uygun olmaması halinde hatalı imalatların davacı tarafından 3. kişiye düzelttirilip düzelttirmediği, düzelttirmiş olması halinde 3. kişilere yaptırılan işin yaptırıldığı tarihte serbest piyasa koşullarına göre bedelinin ne kadar olduğu, davacının davalıya sözleşme nedeniyle ödemiş olduğu bedelin iadesi koşulu oluşup oluşmadığı, davacının maddi ve manevi zararın bulunup bulunmadığı, bulunması halinde miktarın ne kadar olduğunun araştırılması gerektiği anlaşıldı.
——- celp edilmiştir.
Taraf tanıkları dinlenilmiş ;
Tanık ——
Tanık beyanında:Ben davacı şirkette işletme müdürü olarak çalışırım. —– yılında madonun şubesi olarak burayı açtık, Son 2 gün içerisinde işletmenin parke döşemeleri yapıldı.Fakat döşemeler yapılırken açık hava olması nedeniyle yağmur yağması halinde parkeleri kabarıp kabarmayacağın davalının çalışanlarına sordum, davalının çalışanları da burada kar da yağsa bu parkelerin kabarmayacağını söylediler,Bu işletme faaliyete geçtikten sonra 2 3 kere yağmur yağdı, sonra 10’ar metre arayla kabarmalar başladı, 10 gün boyunca biz kabaran yerleri kullanamadık, bizim kullanamadığımız alan 250 metrekarelik bahçenin 150 mt kare kısmına hitap ediyordu, ben durumdan patronuma haberdar ettim, onlar da davalı tarafla itibata geçti, zaten burda tutanak tuttuk, davalı taraf olayı kendilerinden kaynaklanmadığınıı, hatalarının olmadığını söyledi, davacı şirkette burdaki aksaklıkları —- yaptırdı—— defea gelip,parkeleri kısaltarak yeni monte etti. Bizim bu olayla ilgili kullanamadığımız masa sayısı —‘dur. Her masada 4’er kişiliktir. — günlük süre boyunca bu yerin kullanamadığımız için ——-civarında ciro kaybımız oldu.Bu parkelerden dolayı müşterilerden çok şikayet aldık. Ben çalıştığımı firmanın — ne kadar ödeme yapıldığını bilmiyorum,dedi
Tanık ——
Tanık beyanında:Ben serbest piyasada ahşapçı olarak taşeron çalışırım. DAvacı şirketin —— işletmesinin zemin parke döşemelerini yapan ekip benim ekibimdir. Beni görevlendiren ise davalı şirkettir.ben işi taşeron sıfatıyla aldım. Uggulamayı yapmadan önce ben davacı tarafa uygulamanı yapıldığı yerin her tarafının kapanıp kapanmayacağını sordum. Davacı taraf bana uygulama yapılan yerin tamamen kapatılacağını avm yönetiminin zaten bu şekilde talepte bulunduğunu, söyledi.Burdaki kabarıklığın sebebi rutumetin alttan gelmesi ve üstten su almasıdır. Benim kapalıdan kasettiğim alttanda su birikmemesidir. Bu kabarma alttan su almasından dolayı meydana gelmiştir,biriken suyun tahliye olmamasından dolayı, meydana gelen rutubet bu kabarmaya neden olmuştur, ——–kanallarının çalışmaması nedeniyle rutubet meydana gelmiştir, burda ——-kusuru vardır,dedi.
Dosya bir inşaat mühendisi, bir mali müşavir, bir borçlar hukuku nitelikli hesap uzmanından oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
Dosyaya sunulan —– tarihli raporda sonuç itibariyle;
“Davacının davalıdan yapılan işteki ayıbın giderilme bedeli olarak hesaplanan ——-dava tarihinden itibaren ticari faizi ile talep edebileceğine, davacının iş kaybının değerlendirilebilmesi için; davalının eksik/kusurlu imalat nedeniyle ne gibi bir iş kaybı olduğu, işyerinin, hangi tarihler arasında müşteri kaybına uğradığı, uğranılan zarar miktarının ne olduğu hususunda bir açıklama yapılmadığı gibi dosyaya bununla ilgili bir delil de sunulmadığından davacının ispat edemediği iş kaybından dolayı, müspet zarar (kar mahrumiyeti) talep edemeyeceğine, davacının manevi tazminat şartlarının oluşmadığına dair kanaatlerini içeren rapor sunulmuştur.
Bu defa dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporu ile ——- delil tespiti mahiyetinde ibraz edilen bilirkişi raporunda ayıplı yapıldığı belirtilen yerin yüzölçümü ve bedeli kapsamında farklı tespitlere yer verildiği, raporlar arasındaki bu farklılığın hakim tarafından giderilmesi mümkün olmadığı dikkate alınarak, dosyanın tarafların iddia ve savunmaları, önceki bilirkişi raporlarına karşı beyan ve ayrıntılı itirazları değerlendirilmek suretiyle raporlar arasında varsa çelişkilerinde giderilmesi için konusunda uzman bir inşaat mühendisi bir mali müşavir, bir borçlar hukuku nitelikli hesaplama uzmanı(sözleşme) bilirkişi heyetine tevdi edilmiş mahallinde keşif icra edilmiştir.
Dosyaya sunulan ——— tarihli raporda sonuç itibariyle;
“Keşif günü yapılan tespitler ile dosyasına sunulu belgelerin, karşılaştırılarak incelenmesi ve tümünün bir arada değerlendirilmesi sonucunda :
Her iki taraf ticari defter ve kayıtların yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu,
A.Dava konusu imalatların dış mekana uygun işçilik ve malzeme ile yapılmadığı, teknik açıdan hatalı olduğu ve gizli ayıp niteliği taşıdığı anlaşılmakla, takdiri Sn. Mahkeme’ ye ait olmak üzere, Davacı —— tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte, Davalı —- ödemiş bulunduğu —— talep edebileceği,
B.Takdiri Mahkeme’ ye ait olmak üzere; hatalı ve kusurlu uygulamalar sonucu meydana gelen maliyet artışları ile yeniden yapım sürecinde meydana gelecek iş kaybı karşılığı olarak, Davacı——– tutarındaki maddi tazminatı talep edemeyeceği,
C.Hatalı zemin yapımı sonucu, düşen veya düşme tehlikesi atlatan personel ve müşterilerden kaynaklanan prestij kaybı gerekçe gösterilerek, iş bu davada; işletilecek faizi ile birlikte —-tutarında manevi tazminat talep edilmiş ise de Davacı ——– tarafından manevi tazminat talep edilip edilemeyeceği hususu ile talep edilebilecek ise ödenecek manevi tazminat miktarının takdirinin, tamamen Mahkeme’ ye ait bulunduğu, kanaatine varılmıştır.”
Dava konusu uyuşmazlıkta; taraflar arasında imzalanmış herhangi bir yazılı sözleşme bulunmamaktadır. Davalı —- tarafından, şifahi anlaşma ile Davalı – Yüklenici’ nin;——- bedelle, dava konusu zemin kaplama işlerinin yapımını ( malzeme + işçilik + nakliye ) üstlendiği, yazılı şekilde teslim tutanağına bağlanmaksızın, dava konusu işlerin fiilen teslim edildiği ( teslim tarihinin; ——- olabileceğinin bilirkişilerce değerlendirildiği. Uygulamadan birkaç ay sonra yağan ilk yağmurla birlikte, dava konusu dış mekan zemin kaplama imalatlarında, ayıpların ortaya çıkmaya başladığı, davacı tarafından davalı Yüklenici ye bu durumu bildirir ihtarname gönderildiği, dava konusu mekanın dış mekan niteliğinde bulunduğu, dolayısıyla imalatta ıslak hacme uygun ve dayanıklı malzemeler kullanılması, ayrıca malzemelerin zemine mesnetleme işleminde ise benzer şekilde dış mekan koşullarına uygun klipsli yöntemin seçilmesi gerektiğinin raporda değerlendirildiği, imalatta kullanılan dava konusu malzemelerin; dış mekana ve ıslak hacme uygun olmadığı, dava konusu imalatların dış mekana uygun işçilik ve malzeme ile yapılmadığı, teknik açıdan hatalı olduğu ve gizli ayıp niteliği taşıdığı, davalının bu durumu iç mekanlarda kullanılan yapıştırma yöntemini uyguladıklarını ifade etmek suretiyle, yapılan uygulamanın dış mekan için uygun olmadığını zımnen kabul ettiği, davalı yüklenicinin bu durumu bilmesi gerektiği ve söz konusu imalatların tamamının sökülerek dış mekana uygun malzeme ve işçilik uygulaması ile yeniden yapımı gerektiği sonucunun bilirkişi raporunda belirtildiği,
Dava konusu işler kapsamında, —- tarihinde Davacı – İşveren tarafından, Davalı – Yüklenici Banka hesabına —- tutarında ödeme yapıldığı, bilahare Davalı – Yüklenici tarafından ise — tarihinde, — tarihinde, — olmak üzere, toplam—–tutarında iki adet fatura düzenlendiği,
Eserin ayıplı olması nedeniyle iş sahibinin sözleşmeden dönme hakkını kullanması üzerine, yüklenici, kendisine daha önceden verilmiş olan bedeli, iş sahibine iade etmekle yükümlü hale geleceği, Yüklenici, bu bedelin kendisine ödenmiş olduğu andan itibaren işleyecek faiziyle birlikte iş sahibine iade etmekle yükümlüdür.
a) Davacının iade ve fili zararı; Dava konusu imalatların dış mekana uygun işçilik ve malzeme ile yapılmadığı, teknik açıdan hatalı olduğu ve gizli ayıp niteliği taşıdığından davacı tarafından ödenen —- iadesinin istenebile ve ——ödeme tarihinden itibaren avans faizi talebinin uygun olduğu,
b) Yapım sürecindeki iş kaybı talebiyle ilgili olarak, davacının eksik ve kusurlu imalat nedeniyle ne gibi iş kaybı olduğu, işyerinin hangi tarihler arasında müşteri kaybına uğradığı, uğranılan zarar ve miktarının ne olduğu konusunda ispat yükünün davacıda olduğu ve dosyaya bu konuyla alakalı delil sunulmadığı, davacının bu durumu ispat edemediğinden mahkememizce talebinin kabul görmediği,
c) Davacının bir diğer talebi olan “ hatalı zemin yapımı sonucu, düşen veya düşme tehlikesi atlatan personel ve müşterilerden kaynaklanan prestij kaybı nedeniyle, işletilecek faizi ile birlikte —–manevi tazminatın talebinde, Davalının eyleminin, davacının ticari itibarına zarar verecek şekilde prestij kaybına sebebiyet verdiği hususunun dava konusu olayda gerçekleşmediği bu nedenlerle manevi tazminat koşullarının oluşmadığı değerlendirilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABÜLÜ ile,
1—- ödeme tarihi olan ——– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine,
2-Manevi tazminat talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 2.118,54 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 956,44 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.162,10 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4- Davacı tarafından yatırılan 956,44 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından keşif, tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 4.514,90 TL yargılma giderinin kabul oranına isabet eden 2.499,07 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 4.650,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 4080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —–Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/03/2021