Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1400 E. 2019/351 K. 26.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1400 Esas
KARAR NO : 2019/351

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2016
KARAR TARİHİ : 26/03/2019

İstanbul ——. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —– Karar sayılı ilamı ile verilen yetkisizlik kararı üzerine mahkememizin yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ————-., yurtiçi ve yurtdışı hizmet veren şirket olduğunu, davalı tarafın talepleri üzerine verilen hizmet neticesinde davacı şirketin, davalı borçludan fatura karşılığı 25.975,47 TL tutarında alacağı bulunduğunu, davacı şirket, davalı/borçluya ait işlemlerini gerçekleştirdiğini, bu ilişki sonucu karşı tarafın ödemesi gereken hizmet bedeli borcu doğduğunu ve davalı/borçlu, söz konusu sözleşmeden kaynaklanan hizmet bedelini ödemediğini, davalı tarafa karşı yasal takibe girişildiğini, davalı hakkında, İstanbul —— İcra Müdürlüğü ———— Sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını davalı/borçlunun, takibe, borca ve diğer ferilerine itiraz etmesi üzerine işbu takip durdurulduğunu, takibe konu alacak ————- nolu ——– tarihli—— bedelli fatura olduğunu, Her ne kadar takip ———— ile başlatılmış olsa da iş bu davada sadece——- bedelli fatura konusu olduğunu, davacı şirket tarafından Davalı, kural ve koşullarını bilerek hizmet talep ettiğini, buna rağmen sunulan hizmetin bedelini ödememesi kötü niyetli olduğunu, Davalının faize itirazı da kötü niyetli olduğunu zira davalı/borçlunun borcuna takip öncesi herhangi bir şekilde faiz işletilmemiş olup, takip sonrası uygulanan faiz ise yasal faiz olduğunu, davacı şirketin alacağı, davalı/borçluya verilen hizmeti likit olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davacı şirketin vermiş olduğu hizmetinin karşılığı olarak düzenlenen 30.04.2015 Tarihli cari hesap ekstresi uyarıca, takip konusu alacağın varlığı ve miktarı itibariyle taraflar arasında kesin ve belirli olduğunu, bu sebeple alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazların reddedilerek, davalı/borçlu aleyhine, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere İİK 67. maddesi uyarınca icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiğine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusunun gemiye verildiği iddia edilen hizmetten doğan alacak iddiasına dayandığını, bu davanın öncelikle görev itirazı doğrultusunda reddi ile görevli mahkemeye gönderilmesi gerektiğini, dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığı, davanın sırf bu nedenle dahi reddi gerektiğini, dava konusu icra takibine konu edilen faturaları tanzim eden şirketler ile davacı/takip alacaklısı şirket birbirinden farklı olup, bu husus 09/09/2015 tarihli takibe itiraz dilekçesinde ifade ettiğini, davacı, davalının itirazı sonrası bu faturalardan yalnızca kendisi tarafından düzenlenmiş olan 08/07/2014 tarihli, ————- nolu faturayı itirazın iptali davasına konu yaptığını, davacı şirket—— isimli gemiye —- ila —- tarihleri arasında hizmet verdiğini iddia etmesine karşın takip ve dava konusu faturdayı hizmetten yaklaşık 2 ay sonra (08/07/2014 tarihlinde) düzenlendiğini, VUK m 231/5 gereğince faturanın malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten azami 7 gün içide düzenlenmesi gerektiğini ve bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturanın hiç düzenlenmemiş sayılacağını ifade ettiğini, bu sebeple kanuna aykırı davrandığını yetki itirazının kabulü ile mahkemenin yetkisizliğine ve dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, davanın deniz ticaretine ilişkin yapılmış bir hizmet sözleşmesinden doğduğu ve bu sebeple İstanbul ——–. ATM nin görev sahasına girmekte olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesini, dava konusu alacağın zamanaşımına uğramış olduğunun tespiti ile zamanaşımı itirazının doğrultusunda reddine, davanın tümden ve esastan reddini, icra takibinin ve davanın açıkça hukuka aykırı ve kötüniyetli olduğu gözetilerek icra ve iflas kanunu m 67 çerçevesinde davacı tarafın en az kakip konusu tutarın %20 ‘si oranında tazminat ödemeye mahkum edilmesini, tüm yargılama giderleri ile avukatlık ücretlerinin de davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava,faturaya dayalı itirazın iptali talebine ilişkindir.
Mahkememizce öncelikli olarak dava şartlarının incelenmesi gerektiği anlaşılarak ön inceleme duruşmasında dava şartlarının bulunup bulunmadığının belirlenmesine geçilmiş, davanın itirazın iptali davası olması nedeni ile HMK 114/1 de sayılı dava şartlarının yanı sıra davanın niteliği gereği İİK 67 de sayılı itirazın iptali davasının dinlenilme şartlarının bulunup bulunmadığının belirlenmesine geçilmiş ve icra dosyasının tetkik ve incelenmesi ile davacı-alacaklı tarafından davalı-borçlu aleyhine——— tarihinde icra takibine girişilmiş olduğu 02/09/2015 tarihinde borçlunun—– kayıtlarının dosya arasına alınarak ödeme emrinin davalı borçluya tebliğe çıkartıldığı ve davalı borçlunun 07/09/2015 tarihinde takipte itirazlarını sunduğu, icra takibinin borçlunun vaki itirazı nedeni ile durmasına karar verildiği ve takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı-alacaklının takip dosyasında ekli vekaletname gereğince vekili bulunan ————– 11/09/2015 tarihinde tebliğ edildiği ve bu tarihten itibaren itirazın iptali davasının açılması için İİK 67 de belirlenen 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamış olduğu buna karşın davanın 14/11/2016 tarihinde ikame edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
2004 sayılı İİK 67 1 gereğince ”Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir” düzenlemesine rağmen davacı tarafından itirazın iptali davasının bir sene içersinde açılmadığı anlaşılmakla dava da İİK 67/1 de zikredilen dava şartının ihlal edilerek ikame edilmesi nedeni ile HMK 115/2 gereğince reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm ittıhaz olunmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın HMK 114/2 delaleti ile 2004 sayılı İİK 67/1 gereğince ‘itirazın tebliğ tarihinden 1 yıllık hak düşürücü süre içersinde ikam edilmediğinden’ HMK 115/2 gereğince dava şartı yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Karar tarihinde alınması gerekli 44,40 TL harcın davacı tarafça yatırılan 443,60 TL harçtan mahsubu ile kalan 399,20 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Uyuşmazlık ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilmiş bulunduğundan ve davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ———. Madde 6 ve ikinci kısım,ikinci bölüm gereğince belirlenen 1.362,50 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.