Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1396 E. 2019/1250 K. 26.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1396
KARAR NO : 2019/1250

DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ : 19/11/2018
KARAR TARİHİ : 26/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında —–tarihinde —-sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 4. Maddesi uyarınca 900.000 TL’lik ödemenin çek ile yapılacağının, davalıya 180.000 TL lik 5 adet çek verileceğinin kararlaştırıldığını, bu kapsamda davalıya 5 adet çekin teslim edildiğinin fakat buna rağmen davalının sözleşmeden kaynaklanan yükümülüğünü yerine getirmediğini, bu nedenle —– şubesi— tarihli — bedelli —- seri nolu çekin bedelsiz kaldığını beyan ederek çekten dolayı borçlu olmadığı tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili —- tarihli oturumda davayı kabul ettiklerine dair beyanda bulunmuştur.
—- yazılan müzekkere cevabında; Davalı şirket tarafından çekin takasa sunulduğu ve ödendiği tespit edilmiştir.
Dava, kambiyo senedinden dolayı borçlu olmadığını tespitine ilişkindir,
Taraflar arasındaki uyuşmazlık,
-Taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığı,
-Davalının sözleşmeden kaynaklı edimini yerine getirip getirmediği,
-Davacının sözleşme kapsamında davalıya çeki teslim edip etmediği,
-Çekin bedelsiz kalıp kalmadığı,
-Bu çekten dolayı davacının davalıya karşı borcunun bulunup bulunmadığı,
-Çekin davacıya iade koşullarının veya bedelinin davacıya ödenmesi koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarına ilişkindir.
Davacı tarafından ibraz edilen sözleşmeye göre davacının davalıya—– sözleşmesi kapsamında — tarihli —bedelli — seri nolu çekin davalıya teslim ettiği, davalının bu sözleşmeden kaynaklanan edimini yerine getirmediği ve böylelikle 01/12/2018 tarihli çekin bedelsiz kaldığı, bu nedenle çekten dolayı davacının davalıya borcunun bulunmadığı, davalının da davayı son oturumunda kabul ettiği anlaşılmıştır.
Kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir. Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur (HMK 308). Kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır (m.309). Kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir (m.310). Kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, kabulün iptali istenebilir (m.311). Kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. Davalı, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmez (m.312). Bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABUL nedeni ile kabulüne, davacının davalıya —— Şubesine ait — tarihinde —-bedelli —-seri numaralı çekten dolayı BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Alınması gerekli (Kabul nedeniyle —– Harcın 2/3’ü) — harçtan peşin alınan —-harcın mahsubu ile bakiye — davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacının talebi doğrultusunda yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacının talebi doğrultusunda davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde 2 haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.