Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1392 E. 2020/146 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1392 Esas
KARAR NO : 2020/146

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/11/2018
KARAR TARİHİ : 20/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının davalı şirkete ticari mallar sattığı ve servis hizmeti verdiği,” satılan mallar için e-faturalar düzenlendiği ve davalıya teslim edildiği; faturalara süresi içinde davalı tarafından itirazda bulunulmadığı,” iade edilmemesine rağmen fatura bedellerinin davacıya ödenmediği; bunun üzerine davalı aleyhine İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —- takip başlatıldığı, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu davacının davalıya satmış olduğu mallarda herhangi bir noksanlık ve ayıbın bulunmadığını malların eksiksiz teslim edildiğini, ayrıca faturalara konu malların teslim edildiğine dair sevk irsaliyelerinin de bulunduğunu; buna rağmen ödeme yapılmaması ve takibe itiraz edilmesinin, davacının alacağına kavuşmasını engellemek amacı taşıdığı öne sürülerek itirazın iptaline, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı tarafın davaya ilişkin herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Davaya konu icra dosyasının incelenmesinde, davacı vekilinin —- tutarında alacağın tahsili için davalı lehine icra takibine giriştiği, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, davacının “1” yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır.
Davacı vekili, müvekkilinin davalı yana mal sattığını ancak davalının satılan malların bedelini ödemediğini iddia etmekte, davalı ise davacı tarafa borçlu olmadığını savunmaktadır.
Mahkememizce taraf defterleri üzerinde inceleme yapılarak rapor tanzimi için dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmesine karar verilmiş, davalı tarafın defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle inceleme yalnızca davacının defterleri üzerinden yapılarak, bu kapsamda rapor tanzim edilmiş, tanzim edilen rapor mahkememizce denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
İcra dosyası, takibe konu faturalar, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, Davac—– — şekilde e-defter olarak tutulduğu, bu kapsamda envanter defteri dışındaki yasal defterlerin tasdiki uygulaması ortadan kalkması nedeniyle, İncelenen ticari defterlere ilişkin mükellefiyetlerin tam ve eksiksiz yerine getirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı —— defterlerindeki kayıtlarla örtüşen muavin kayıtları incelenmiştir. Dava konusu icra takibinin dayanağı aşağıda dökümü verilen faturalardan oluşmaktadır. Faturaların davacı şirket tarafından düzenlendiği ve ticari defterlerine kaydedildiği, 08/11/2017 ve 13/03/2018 tarihli faturaların içeriğindeki mal veya hizmetin teslim edildiğine ilişkin ispat külfeti dosyaya sunulan irsaliyeli faturalarla yerine getirilmişken 25/10/2017 tarihli fatura içeriğindeki mal veya hizmetin teslim edildiğine ilişkin ispat külfetinin, düzenlenen irsaliyede teslim alan imzası olmaması nedeniyle, yerine getirilememiş olduğu ancak celp edilen BA formlarında davalı yanın söz konusu faturayı vergi dairesine bildirmiş olduğu, bu nedenle toplam tutarı 21.049,16 TL olan fatura içeriklerinin teslim delmiş ve davacının davasında haklı olduğu anlaşılmış ise de kısa kararda davanın kabulü yerine sehven kısmen kabulüne denilerek, toplam tutar 21.040,16 TL olarak hesaplandığı anlaşılmakla, gerekçeli kararda bu maddi hatalar giderilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE;
Davalı borçlunun İstanbul Anadolu —. İcra müdürlüğü — esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 21.049,16 TL üzerinden devamına, Asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9 oranında yasal faiz uygulanmasına,
2-Alacağın likid olması nedeniyle davacı lehine 21.049,16 TL asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 1.437,25 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 254,22 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.183,03 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4- Davacı tarafından yatırılan 254,22 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından tebligat, posta, müzekkere ve bilirkişi ücreti gideri olarak sarf edilen 807,80 TL yargılama giderinin davanun kabul oranına göre 807,46 TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Kabul edilen dava yönünden —— göre davacı lehine takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair karar gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı okundu, usulen anlatıldı.