Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1385 E. 2019/651 K. 20.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1385
KARAR NO : 2019/651

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 15/11/2018
KARAR TARİHİ : 20/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı, ———— Vekilinin 15.11.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle, davalının muhtelif mal alımından borcunun olduğu ve ödenmediği, bunun üzerine icra takibi başlatışdığı, ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, İstanbul Anadolu —.icra Müdürlüğünün 2018/29556 E. sayılı icra takip dosyasındaki borca itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın % 20’sinden daha aşağı olmamak üzere icra inkar tazminat ma hükmedil meşine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
Bilirkişi —– 10/04/2019 tarihli raporda; “Davacı ——–‘nin ibraz edilen 2018 yılma ilişkin ticari defterlerinin; T.T.K. 64 ve 66. Maddeleri ile —– Maddelerine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından V.U.K 215-219. Mad. Hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu, T.T.K hükümlerine uygun tuttukları anlaşılmakla, delil vasfına haiz olup olmayacağı hususunda takdir sayın mahkemenin olduğu, Davalı, ———inceleme günü defter ve belge ibraz etmediği gibi herhangi bir mazeret de sunmadığı, Davacı firmanın davalı firmaya 2018 yılında 8.753,95-TL tutarında 1 adet fatura düzenlediği, davalı firmanın davacı firmaya ödeme yapmadığı, dava konusu ———-seri numaralı fatura eki sevk irsaliyesi ile teklif mektubunun davalı firma kaşesi üzerine ——- yazılarak imzalandığı, Davalı firma tarafından Vergi Dairesine verilen onaylı 2018 yılı BA formunun incelenmesinde; davacı firmadan 1 belge ile KDV hariç 7.418,00-TL (8.753,24-TL) mal aldığını beyan ettiği, söz konusu tutarın davacı kayıtları ile uyumlu olduğu, davalının söz konusu faturayı defterlerine kaydettiğine dair kanaat oluştuğu, Davacının, davalı firmadan takip tarihi itibari ile 8.753,24-TL alacağının olduğu İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün 2018/29556 Esas Numaralı dosyası 8.753,24-TL ana para olarak talep edildiği, cari hesaptan kaynaklı alacak tutarı için takip tarihinden ödeme gününe kadar faiz talebinin uygun olduğu, Alacak tutarının belirli ve bilinebilir olduğu, davacının %20sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının takdirinin yüce mahkemeye ait olduğu sonuç ve kanaatine varmıştır.
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı, davalıdan olan alacağının tahsili için İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün 2018/29556 Esas sayılı dosyasında davalı aleyhinde icra takibi başlatmış olup, davalının itirazı ile icra takibi durmuştur. Davacı taraf süresinde açmış olduğu bu dava ile itirazın iptalini ve takibin devamını talep etmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak İsviçre Medeni Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır.
Somut olayda davacı, icra takibine konu alacağını mal teslimine dayandırmış, davalı ise akdi ilişkiyi ve borcu inkâr etmiştir. Bu durumda, taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığını ispat yükü davacı taraftadır.
Öte yandan ticari defterlerle ispat ise 6100 sayılı HMK.nun 222. maddesinde düzenlenmiştir. Bir tarafın ticari defterlerinin ibrazının istenebilmesi ve talep edilmesine rağmen ticari defterlerin ibraz edilmemesinin defter sahibinin aleyhine sonuç doğurması, anılan kanun hükmünün 5. Fıkrası uyarınca, ancak karşı tarafın münhasır delil olarak bunlara dayanmasına bağlıdır. Aynı husus Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 12/10/2016 Tarihli. 2014/11-1159 E. 2016/967 K. S.lı kararında da vurgulanmış olup, HMK.nun “Tarafların belgeyi ibraz etmesi” başlıklı 220. Maddesinin ticari defter ve belgelerin ibrazında da uygulanması görüşü benimsenmemiştir.
Davacı, davalının ticari defterlerine münhasır delil olarak dayanmış değildir; defterler dışında da deliller bildirmiş ve bunları mahkeme huzuruna getirmiştir. Davacı dava açarken davalının defterlerine münhasıran dayanmadığından, davalının ticari defterlerini hazır etmemesinin aleyhine sonuç doğurması yukarıda bahsedilen içtihat uyarınca mümkün değildir.
Davacı alacak iddiasını 07/06/2018 tarihli 8753,24 (KDV dahil) bedelli faturaya dayandırmış olup, davalının 2018 yılı BA beyannamesinden davacıdan 1 adet fatura ile 8753,24 TL tutarlı mal aldığını bildirmiştir. Bu durumda davacı BA beyannamesi ile akdi ilişkiyi ve mal teslim olgusunu ispatlanmış olup karşılığı tutarın ödendiğini ispat yükü kendi üzerinde olan davalı bu yönde delil ibraz etmemiştir. Bu nedenle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile, İAA —-. İCM’nin —-Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının iptali ile takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
-Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
2-Alınması gerekli 597,93 TL harçtan peşin alınan 149,49 TL harcın mahsubu ile bakiye 448,44 TL’nin davalılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA, Davacı tarafından yatırılan 149,49 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilmiş, 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet pulu, 760,85 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 801,95 TLnin davalılardan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden —– uyarınca 2725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.