Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1382 E. 2022/988 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1382 Esas
KARAR NO : 2022/988

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/11/2018
KARAR TARİHİ : 27/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 12/09/2018 tarihinde sürücü ——sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketine sigortalı olan —– plaka nolu aracı ile müvekkili —–sevk ve idaresindeki —–plaka nola araçla çarpışması neticesinde çift taraflı yaralanmalı trafik kazısının meydana geldiğini, kaza tespit tutanağında —– plaka nolu araç sürücüsü—–kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin dava konusu kazada yaralandığını,—–tedavi gördüğünü, kaza ile ilgili ——- Sayılı dosya ile soruşturma başlatıldığını, kaza sonrası oluşan maddi zararın davalı sigorta şirketinden karşılanması amacıyla başvuruda bulunulduğunu ancak müvekkilinin maluliyet oranını bildirir engelli sağlık kurulu raporunun kaza tarihinden itibaren 1 yılın dolmamış olması nedeniyle temin edilemediğini, bu nedenle davalı sigorta şirketine teslim edilemediğini iddia ederek; fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 3.500,00 TL daimi maluliyet (sakatlık) ve 100,00 TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 3.600,00 TL tazminatın davalı sigorta şirketine başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, dava konusu kazaya karışan aracın müvekkil şirket nezdinde——- poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacının başvuru şartını yerine getirmeksizin dava açtığını, bu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini, kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, kusur oranlarının tespiti için dosyanın ——- sevk edilmesini, müvekkilinin poliçe limitleri dahilinde kusuru oranında sorumlu olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek üzere geçici iş göremezlik tazminatının teminat dışı olduğunu, geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinin hem 6111 sayılı kanun gereği hem de trafik sigortası genel şartları uyarınca tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğinden teminat dışı olduğunu, söz konusu kazanın iş kazası olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, gelirin asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini savunarak; davanın usulden ve esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
——- yazılan müzekkerelere cevap verildiği görüldü.
Mahkememizce aldırılan 23/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“1) Davalı tarafa sigortalı ——plaka sayılı) araç sürücüsü ——- 15 (Yüzde on beş) oranında kusurlu olduğu,
2) Davacı sürücü —— plaka sayılı araç sürücüsü) ——- 485 (Yüzde seksen beş) oranında kusurlu olduğu” hususları tespit edilmiştir.
—— sayılı raporunda özetle;
——- hakkında düzenlenmiş ——-ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde;
—– oğlu, 1965 doğumlu ——– 12/09/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının:
A-) ——-yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için —— yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan maluliyet oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu,
B-) ——yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümlerine göre değerlendirildiğinde fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu,
C-) İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği .” hususları tespit edilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 13/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“Hukuki durumun değerlendirilmesi ve delillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere 12.09.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu malul kaldığı bildirilen davacı ——- cismani zararları sebebiyle davalılar aleyhine karşı açılan iş bu davada:
Davacı——- (3) Aylık Geçici
İşgöremezlik Sebebiyle Nihai ve Gerçek Maddi Zararı =721,40TL
Olarak tespit edildiği ” hususları tespit edilmiştir.
Davacı vekili 08/11/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile ” Müvekkilimiz —— için toplam 721,40-TL geçici iş göremezlik tazminatının sigortaya başvuru tarihi olan 31.10.2018 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte alınarak davacı müvekkilimize ödenmesi” talebinde bulunmuştur.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi uyarınca yapılması zorunlu ——–sigortasına dayalı rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle zarar gören tarafından açılmış geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kalemlerinden oluşan maddi tazminat davasıdır.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473/1 maddesi uyarınca —— sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.”
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1478 maddesi uyarınca “(1) Zarar gören, uğradığı zararın sigorta bedeline kadar olan kısmının tazminini, sigorta sözleşmesi için geçerli zamanaşımı süresi içinde kalmak şartıyla, doğrudan sigortacıdan isteyebilir.”
Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi uyarınca “Zarar görenin, ——-sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.”
Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 99. maddesi uyarınca “Sigortacılar, hak sahibinin ——-genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde——–sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.”Kazanın gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesi uyarınca “(1)—— kapsamındaki tazminatlar bu Kanunda ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Bu tazminatlardan; c) Sürekli sakatlık tazminatı, ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu, —— genel şartlarında yüzde 2’yi geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı ve sürekli sakatlık oranı esas alınarak hayat anüiteleri ile genel kabul görmüş —— kurallarına uygun olarak, hesaplanır. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanunda ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.”
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi uyarınca yapılması zorunlu ——- dayalı rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle zarar gören tarafından açılmış geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik kalemlerinden oluşan maddi tazminat davası olduğu, davalı sigorta şirketinin diğer davalı —– sürücüsü olduğu—– numaralı poliçe kapsamında ——- geçerli olduğu, bu sebeple sigortacının zarar görene karşı TTK’nun 1473/1 ve 1478 maddeleri uyarınca sorumlu olduğu, davacının maluliyeti yönünden; kazanın belirtildiği gibi 12/09/2018 tarihinde gerçekleştiği, buna göre davacının maluliyet oranının o tarihte yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik’e göre yapılması gerektiği, buna göre davacının—— Üst Kurulu’nun 20/01/2022 tarihli raporuna göre sürekli maluliyetinin bulunmadığı, yine ——–Kurulu’nun 20/01/2022 tarihli raporuna göre davacının iyileşme sürecinin kaza tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, davacının dosyadaki mevcut delil durumuna göre (geçici iş göremezlik dönemindeki asgari ücrete göre) ——bilirkişisinin raporunda da tespit edildiği üzere geçici iş göremezlik dönemindeki 3 aylık kazancının 4.809,36 TL olduğu, kusur durumu ve tazminat yönünden 23/05/2019 tarihli makine bilirkişisi raporunda tespit edilen kusur durumunun mahkememizce olayın gerçekleşme şekli ve şartları değerlendirildiğinde hale uygun görüldüğü, davacının olayın gerçekleşmesinde yüzde 85 kusurlu olduğu, dava dışı sigortalının ise yüzde 15 kusurlu olduğu ve 13/09/2022 tarihli —–bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere davacının nihai zararının kusur oranı da dikkate alındığında 721,40 TL olduğu, davacıya herhangi bir sosyal yardım ödemesi yapılmadığı, davanın belirsiz alacak davası olduğu, bu sebeple alacağın tümüne temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği, temerrüt tarihinin ise davalı sigorta şirketi yönünden sigortacıya bildirim yapıldığı tarihten (01/11/2018 günü) itibaren sekiz iş günü sonrası (14/11/2018 günü) olduğu, rizikonun ticari işletmeyi ilgilendiren bir olaydan kaynaklanmamış olması nedeniyle alacağa belirlenen tarihten itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile, geçici iş göremezliğe ilişkin 721,40 TL maddi tazminatın 14/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri (721,40 TL) üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının dava açılırken peşin olarak alınan 35,90 TL peşin harç ve 100,00 TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 55,20 TL harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan 77,00 TL dava açma masrafı, 44,80 tamamlama harcı (iadesine karar verilen harç indirilmiştir) ve 4.124,70 TL bilirkişi/posta masrafından ibaret 4.246,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Artan gider avansının HMK’nun 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgilisine iadesine,
5-Davacı yapılan yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri—— üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan—– uyarınca hesaplanan —— davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine sunulacak dilekçe ile ——- Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.