Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1379 E. 2023/929 K. 26.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1379
KARAR NO : 2023/929

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2018
KARAR TARİHİ : 26/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Keşidecisinin —– olduğu —- Şubesi 31.07.2018 vadeli —–seri numaralı 95.000,00 TL bedelli çekin aralarındaki ticari ilişki sebebiyle —– alındığı, ilgili çekin 19.11.2017 tarihinde çalındığı, çeklerin şirket kasasından çalınması sebebiyle —–.Asliye Ticaret Mahkemesinin —– Esas numaralı dosyası ile çek iptal davası açıldığı, yine 20.11.2017 tarihinde —-Amirliğine yapılan şikayet nedeniyle—- sayılı dosyası ile soruşturma açıldığı, savcılık tarafından —-Genel Müdürlüğüne yazı yazıldığı çekin banka şubelerine ibrazı halinde çekin muhafaza altına alınmasını talep ettiği, müvekkili şirketin sahte kaşe ve imzası ile davalı—–oradan da diğer davalı —— kötü niyetli olarak sahte ciro edildiği, bunun neticesinde müvekkili aleyhine—– İcra Müdürlüğünün—–Esas sayılı dosyası ile müvekkili şirket aleyhine ihtiyatı haciz yolu ile takip başlatıldığı, davalı —- hakkında —- Cumhuriyet Başsavcılığı —–Soruşturma sayılı sayılı dosyası ile resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından şikayette bulunulduğu, müvekkili aleyhine başlatılan icra takibine karşı —-İcra Hukuk Mahkemesinin—- esas sayılı dosyası ile sahte kaşe ve imzaya itiraz edildiği, mahkeme tarafından takibin tedbiren durdurulduğu, müvekkilinin davalı —-ile hiçbir ticari bağının olmadığı, yukarıda açıklanan sebeplerle haksız surette —– tarafından ele geçirilen Keşidecisinin —– olduğu —- Şubesi 31.07.2018 vadeli —– seri numaralı 95.000,00 TL bedelli çekin yetkili son hamilinin müvekkili şirket olduğunun aynı zamanda davalıların çeki iktisap ederken kötü niyetli olduklarının tespitine, işbu davanın çekin keşidecisi olan —–ve yine çalınma tarihi öncesinde çeki ciro eden—– ihbarına, resmi evrakta sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık sebebiyle ——Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan—– soruşturma sayılı dosyaların neticesinin işbu dosya kapsamında bekletici mesele yapılarak savcılık soruşturmasının neticesinin beklenilmesine, çekin keşidecisi —— çekteki imzadan sorumlu olması sebebiyle çek bedelinin mahkeme kasasına veya—– İcra Müdürlüğünün—— Esas sayılı dosyasının kasasına depo edilerek hüküm kesinleşinceye kadar takip alacaklısına ödenmemesine, çekin yetkili ve hukuki hamili olan müvekkili şirkete ödenmesine, son olarak ilgi vergi dairelerinden çekin çalınma sonrasında çeki elinde bulunduran tüm cirantaların ve yetkili son hamil olduğunu iddia eden —–çeki iktisap ettiklerini bildirdikleri tarih itibariyle BA-BS formlarının ilgili vergi dairelerine yazı yazılacak müzekkereler ile celbine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA
Davalı ——vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacı dava dilekçesinde müvekkilinin kötü niyetli olarak istirdatta konu çeki elinde bulundurduğunu iddia ettiği, davacının iddialarının dayanaktan yoksun olduğu müvekkilinin davaya konu çekin meşru hamili olup çeki dava dışı başka bir cirantadan aldığı, müvekkilinin dava dışı cirantadan aldığı çeki takipten 9 ay önce 07.12.2017 tarihinde —— bankasına sunduğu, müvekkilinin davaya konu çeki dava dışı cirantadan cirantanın borcuna karşılık aldığı, çeki çaldırdığını iddia eden davacının 2. Sırada ciro sahibi müvekkilinin ise çekte 6. sıra ciro sahibi olduğu, tüm bunlardan dolayı söz konusu davanın reddini, davacı tarafın soyut ve kötü niyetli iddiaları nedeniyle %20 kötü niyet tazminatına mahkumiyetini, vekalet ücreti ve masrafların karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

Bilirkişi tarafından sunulan 24/05/2022 tarihli raporda özetle;
—-Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —–esas sayılı istemi ile gönderilen dosya ile ilgili olarak bilirkişi seçilmekle olup, beyaz ışık ve değişik açılarda verilen ışık ışınları, yüksek çözünürlü (—–) tarayıcı, bilgisayar analiz programları kullanılarak, grafolojik, grafometrik ve kaligrafik esaslar dahilinde yapılan mukayeseli incelemede;
İnceleme konusu çekteki —– yetkilisine atfen atılmış 2.ciranta imza ile—– ait mevcut mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; başlangıç hareketlerinde, ara gramalarında ve bitiş hareketlerinde farklılıklar görüldüğü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından değerlendirildiğinde; inceleme konusu çekteki 2.ciranta imza mevcut mukayese imzalarına kıyasla —– eli ürünü olmadığı hususlarında görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan 31/07/2023 tarihli raporda özetle;
Ticari Defterlerin Usulüne Uygun Tutulup Tutulmadığı Yönünden:
Mahkemenin vermiş olduğu görev ve yetki ile, raporun 4.a.1 bölümünde tacir olan davacının incelenen 2017 yılına ilişkin Yevmiye Defteri, Defteri Kebir ile Envanter defterlerinin açılış tasdiklerinin Vergi Usul Kanunu’nun “Tasdik Zamanı” başlıklı 221. maddesine göre; süresinde alınmış olduğu, 2017 dönemi Yevmiye Defterinin kapanış onayının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 64/3 maddesine göre süresinde yaptırıldığı , davacının kendi ticari defter kayıtlarının birbirlerini doğruladığı tespit edildiğini,Mahkemece belirlenen (26.06.2023) inceleme gününde hazır olmamaları ticari defter ve belge ibrazında bulunmamaları nedeniyle inceleme yapılamadığını,
Dava Konusu Çek ve Taraflar Arasında Ticari İlişki Olup Olmadığı Yönünden:
Dava konusu çekin 19.11.2017 tarihinde şirket kasasından çalınması sebebiyle davacı tarafından 20.11.2017 tarihinde —- Polis Merkezi Amirliğine şikayete bulunulduğu, yapılan şikayet sonucunda —–Cumhuriyet Başsavcılığında —– soruşturma sayılı dosyası ile soruşturma açıldığı, yine davacı tarafça—-Asliye Ticaret Mahkemesinin—-Esas numaralı dosyası ile çek iptal davası açıldığı, diğer davalı ve çekin son cirantası olan —- tarafından —– İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyası ile ihtiyatı haciz yolu ile takip başlatıldığı, davalı—–hakkında —-Cumhuriyet Başsavcılığı —–Soruşturma sayılı sayılı dosyası ile resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından şikayette bulunulduğu, davacı tarafından aleyhine başlatılan icra takibine karşı —–.İcra Hukuk Mahkemesinin —–esas sayılı dosyası ile sahte kaşe ve imzaya itiraz edildiği, mahkeme tarafından takibin tedbiren durdurulduğu,
Davacının davaya konu —– Şubesi 31.07.2018 vadeli —– seri numaralı 95.000,00 TL bedelli çeki 06.11.2017 tarih ve —- numaralı tahsilat makbuzu ile çekin lehtarı olan dava dışı—– tahsil ettiği, ilgili çeki 20.11.2017 tarih ve —– yevmiye numarası ile kendi ticari defterlerine kaydettiği,
Davacı—–Şirketi’nin 2017-2018 dönemine ilişkin BS bildirimlerinin incelenmesi neticesinde; davalı —–ve diğer davalı —– ait bir bildirimin olmadığı, Dava konusu çekte 3.ciranta olarak çekte kaşe imzası bulunan davalı—–ile ilgili bağlı bulunduğu ——Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından gönderilmiş olan cevabi yazıda 2013-2019 dönemlerine ilişkin BA formlarında davacı —-Şirketi’ ye ait bir bildirimin olmadığı, Sayın Mahkemenizce davaya konu olan——Şubesine ait 31.07.2018 keşide tarihli 95.000 TL bedelli çekte 2.ciranta olarak davacı şirket kaşesi üzerindeki imzanın şirket yetkilisi —— ait olup olmadığının inceletildiği, incelemeyi yapan bilirkişi tarafından hazırlanan raporun sonuç bölümünde; “inceleme konusu çekteki 2.ciranta imza mevcut mukayese imzalarına kıyasla —— eli ürünü olmadığı” sonucuna varıldığı,
Davacının kendi ticari defter kayıtlarında ve Sayın Mahkemece celb edilen BA-BS bildirimlerinde davalı—– ve diğer davalı —— ticari ilişki içinde olduğuna dair bir bildirime ve kayda rastlanmadığı, eş deyişle dosya kapsamında bulunan belge ve bilgilerin incelenmesi sonucunda davacı ile çekte 3.ciranta olarak kaşe imzası bulunan ——- arasında ticari ilişki olmadığı hususları belirtilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davanın, elden rıza dışı çıktığı iddia edilen kambiyo senedinden dolayı istirdat istemine ilişkin olduğu, dava konusu çekin davacının elinden rızası dışında çıkıp çıkmadığı, davacıya ait çekteki ciro imzasının sahte olup olmadığı, sahteciliğin davalı tarafından bilinip bilinmediği, davalının çek iktisabında kötü niyetli olup olmadığı hususlarının araştırılması gerektiği anlaşıldı.
Davada taraf teşkili sağlanmış, dava —– Şirketi ne ihbar edilmiştir.
—-Cumhuriyet Başsavcılığında —- soruşturma evrakları,—–Asliye Ticaret Mahkemesinin—–Esas numaralı dosyası celp edilmiştir.
Davacının çekin kötü niyetli olarak sahte ciro edildiği iddiasına karşılık çek üzerinde imza incelemesi yapılmıştır.İnceleme konusu çekteki —– yetkilisine atfen atılmış 2.ciranta imza ile —— ait mevcut mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; başlangıç hareketlerinde, ara gramalarında ve bitiş hareketlerinde farklılıklar görüldüğü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından değerlendirildiğinde; inceleme konusu çekteki 2.ciranta imza mevcut mukayese imzalarına kıyasla —– eli ürünü olmadığı hususlarında görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Dava konusu çekin 19.11.2017 tarihinde şirket kasasından çalınması sebebiyle davacı tarafından 20.11.2017 tarihinde —–Polis Merkezi Amirliğine şikayete bulunulduğu, yapılan şikayet sonucunda —–Cumhuriyet Başsavcılığında —-soruşturma sayılı dosyası ile soruşturma açıldığı, yine davacı tarafça —–Asliye Ticaret Mahkemesinin—–Esas numaralı dosyası ile çek iptal davası açıldığı, diğer davalı ve çekin son cirantası olan —- tarafından —– İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyası ile ihtiyatı haciz yolu ile takip başlatıldığı, davalı —– hakkında —–Cumhuriyet Başsavcılığı —– Soruşturma sayılı sayılı dosyası ile resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından şikayette bulunulduğu, davacı tarafından aleyhine başlatılan icra takibine karşı —–.İcra Hukuk Mahkemesinin —– esas sayılı dosyası ile sahte kaşe ve imzaya itiraz edildiği, mahkeme tarafından takibin tedbiren durdurulduğu,
Davacının davaya konu —– Şubesi 31.07.2018 vadeli —– seri numaralı 95.000,00 TL bedelli çeki 06.11.2017 tarih ve —– numaralı tahsilat makbuzu ile çekin lehtarı olan dava dışı —– tahsil ettiği, ilgili çeki 20.11.2017 tarih ve —- yevmiye numarası ile kendi ticari defterlerine kaydettiği, Davacı—– Şirketi’nin 2017-2018 dönemine ilişkin BS bildirimlerinin incelenmesi neticesinde; davalı —– ve diğer davalı —– ait bir bildirimin olmadığı, Dava konusu çekte 3.ciranta olarak çekte kaşe imzası bulunan davalı —– ile ilgili bağlı bulunduğu—– Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından gönderilmiş olan cevabi yazıda 2013-2019 dönemlerine ilişkin BA formlarında davacı ——Şirketi’ ne ait bir bildirimin olmadığı görülmüştür. ——İcra Müdürlüğünün——esas sayılı dosyası incelendiğinde;
Davalı —– tarafından, davalılar ve dava dışı keşidecisi —-lehtar ciranta —– ara ciranta—– ve —–hakkında takip başlatıldığı görülmüştür.6102 sayılı TTK 792 .maddesi uyarınca; çek herhangi bir nedenle hamilin elinden çıkmış bulunursa ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olsun hamil hakkını790. Maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu, taktirde o çeki geri vermekle yükümlüdür. Davacı uyuşmazlık konusu olayda incelenen ticari kayıtlarla takip konusu çekin kayıtlı olduğu ve çekin rızası hilafına elinden çıktığını kanıtlamış olsa da davacı ve son hamil —– arasında ara cirantalar olduğu, çeki eline geçiren ve icra takibine konu eden davalı —–çekin iktisabında kötüniyetli veya ağır kusurlu bulunduğunun tüm dosya kapsamında ispat edilemediği değerlendirildiğinden davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. Davalı —– vekilince kötüniyet tazminat talebinde bulunulmuş ise de çekteki imzanın davacıya ait olmadığı davacının ticari kayıtlarının tetkikinde çekin kayıtlı olduğu anlaşılmakla kötüniyet tazminat talebinin şartları oluşmadığı değerlendirilmiş ise de sehven bu konuda hüküm kurulmamıştır.

HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 269,85 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 1.622,37 TL harcın mahsubu ile fazladan yatırılan 1.352,52‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı ——vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT göre hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı—– ödenmesine,
5-Dosyada arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.