Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1199 E. 2020/4 K. 09.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1199 Esas
KARAR NO: 2020/4
DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/10/2018
KARAR TARİHİ: 09/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davaya konu borcun ———- TL tutarındaki kısmı ile ilgili davalı yanın —– tarihli sipariş formu ile talep ettiği malzemeler ——- tarihinde davalı yana ——— aracılığı ile davaya konu borcun kalan ——- TL tutarındaki kısmı ile ilgili davalı yanın ——– tarihinde talep etmiş olduğu malzemeler ise ——– tarihinde davalı yana ——— aracılığı ile gönderiIdiğini, ancak davalının borcunu ödemediği ve başlatılan icra takibine itiraz etliğini, —— İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı dosyası kapsamında davalı tarafından haksız ve kötü niyetli gerçekleştirilen itirazın iptali ile takibin devamı ile davalı aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesini,yargılama giderleri ve ücrct-i vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacının iddiasının aksine borcu olmadığını, dava konusu meblağın likit ve bilinebilir olmadığını, takibin haksız olduğunı, bu nedenle davanın reddini, davacı yanca haksız ve kötü niyetle yapılan icra takibinden dolayı %20 kötüniyet tazminatı ödenmesi talep edildiği görülmüştür.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPARLANAN DELİLLER:
1———–İcra Müdürlüğünün ——– Esas sayılı icra takip dosyası
2-Taraf Ticari defter ve kayıtları ile ticari defterler uzantısı bilanço alım formları
3——– kayıtları,
4-Taraf ticari deftter ve kayıtları konusunda tertip edilen bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, ———İcra Dairesinin ——- Esasında kayıtlı icra takip dosyasında itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce davanın niteliği gereği öncelikli olarak dava şartlarının incelenmesine geçilmiş, HMK 114/1 de sayılı bulunan dava şartlarının bulunduğu anlaşılmış, dava da bunun yanı sıra İİK 67 ve HMK 114/2 gereğince özel dava şartlarının bulunması gerektiği anlaşılarak icra dosyası celp edilerek incelenmiş, İcra dosyasının tetkik ve incelenmesi ile davacı tarafından davalı aleyhine icra takibine girişildiği, davalıya çıkartılan örnek no 7 ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun itiraz süresi içersinde takibe karşı itirazlarını sunmuş bulunduğu görülmüş, bu nedenle dava da İİK 67 gereğince özel dava şartlarının bulunduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında çekişmeli hususlarının : Davacının taraflar arasında cari hesap mutabakati bulunduğunu ispat edemediğinin anlaşılması nedeni ile, taraflar arasında açık hesap şeklinde işleyen ticari ilişki olup olmadığı, açık hesap ilişkisi bulunmakta ise açık hesap ilişkisinin kapsamında tertip edildiği ileri sürülen fatura konusu malların davalıya verilip verilmediği noktasında toparlandığı anlaşılmıştır.
Türk Medeni Kanunun 6. maddesinde “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” denilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “İspat yükü” başlıklı 190. maddesinde ise bu düzenlemeye paralel bir düzenleme getirilmiştir. Anılan maddede “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.” denilmiştir.
Açık hesap ilişkisi; önceki borçlar tahsil edilmemesine rağmen, taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam etmesi durumudur. Açık hesap ilişkisinde, taraflar tek taraflı ya da karşılıklı olarak alacaklarını hesaba kaydedip belirli hesap dönemlerine bağlı kalmaksızın hesaplaşma yaptıklarından, bu ilişkiye TTK.’ndaki cari hesaba ilişkin hükümleri uygulanamaz. İtirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı, itiraz üzerine duran icra takibinin devam edebilmesini sağlayan ve takip hukuku içinde olmakla birlikte, maddi hukuk ilişkisinin incelenerek uyuşmazlığı kesin hükümle sonuçlandıran bir davadır. Davanın takibe bağlılığı alacağın miktarı bakımından söz konusu olduğu gibi alacağın kaynağı bakımından da geçerlidir (YHGK. —– Esas – ——-Karar sayılı ilamı).
Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması başlıklı 6100 sayılı HMK.’nın 222. maddesinde;
“(1)Mahkeme; ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2)Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3)İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4)Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5)Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır,” hükmü düzenlenmiştir.
TTK.’nın 21/2. maddesi uyarınca da; tebliğe rağmen süresinde itiraz edilemeyerek faturayı ticari defterlerine borç kaydeden tacir faturanın münderecatını kabul etmiş, faturayı gönderen taraf faturaya dayalı alacağını TTK.’nın 84. ve 85. (HMK.’nın 222.) maddeleri uyarınca ispat etmiş sayılır.
Somut olayda tarafların tacir bulunuşu nedeni ile ticari defter ve kayıtların HMK 222 kapsamında şartların oluşması halinde kesin delil teşkil edeceğinden tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi cihetine gidilmiştir.
Bu kapsamda taraf ticari defter ve kayıtları mali müşavir bilirkişi marifeti ile irdelenmiş, yine davalının ticari defterlerinin uzantısı niteliğindeki Ba formları dosya arasına alınmış ve bilirkişi tarafından ibraz edilen kök ve ek raporun denetimi ile de taraf ticari defter ve kayıtlarına göre; taraflar arasında açık hesap ilişkinin bulunduğu, bu ilişki devamında davacı tarafından tertip edilen 4 faturanın davalı şirketin kayıtlarına yer alındığı, davalının faturaya konu mallardan ötürü davacıya ——— TL borçlandığı, bu borçlanmaya karşılık davalı tarafından davacıya ————— TL ödendiği, davalının takip tarihi itibari ile davacıya bakiye ———— TL olduğu gerek davalı şirketin aleyhine HMK 222 gereğince kesin delil teşkil eden gerekse de davacı şirketin lehine delil teşkil eden ticari defter ve kayıtları ile anlaşılarak davacının söz konusu bakiye alacağının davalıdan tahsilinin gerektiği anlaşılmıştır.
Nihai olarak takibe konu alacak;açık hesap ilişkisinden kaynaklandığından, davacının ve davalının uyum gösteren ticari defter ve kayıtları ile alacağın varlığıdavalı tarafından önceden belirlenebilir ve likit bulunma özelliğini taşıdığından icra inkâr tazminatı şartlarının oluştuğu anlaşılmakla asıl alacağın %20 si nispetinde icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-)Davalı borçlunun ———İcra Müd. ————Esas sayılı takip dosyasında davalı borçlunun itirazının iptali ile Takibin ——— TL asıl alacak yönünden DEVAMINA,
2-)Kabule konu alacağın varlığı ve miktarının likit nitelikte bulunduğundan asıl alacağın %20 si (—– TL )nispetinde icra inkar tazminatının DAVALIDAN TAHSİLİ İLE DAVACIYA VERİLMESİNE,
3-)Tarafların tacir bulunuşu nedeni ile asıl alacağı takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa 2/2 maddesi gereğince avans faizi UYGULANMASINA,
4-)Alınması gerekli 662,98 TL harçtan peşin alınan 117,22 TL harcın mahsubu ile bakiye 545,76 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA, Davacı tarafından yatırılan 117,22 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
5-)Davacı tarafından dava da yapılan yargılama gideri 1.000 TL’nin davalıdan alınıp DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
6-9Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 3.400 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
7-)Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair, karar tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.09/01/2020