Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1131 E. 2019/30 K. 16.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1131 Esas
KARAR NO : 2019/30

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/09/2018
KARAR TARİHİ : 16/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili ile davalı şirketin ———— nazır ——– mal sahibinden kiralayarak restore edip restorant açmayı planladığını, müvekkilinin tadilat işlerini davalıya bıraktığını, davalının anlaşmadan sonra tadilat işleri için müvekkilinden ödemeler istediğini, müvekkilinin değişik zaman ve tarihlerde banka yoluyla nakit ve çekler vermek suretiyle ödemeler gerçekleştirdiğini, müvekkilinin tadilat ve malzemelerin alınması için davalıya 1.500.000,00 TL üzerinde ödeme yaptığını, müvekkili ile davalı arasının restaurant açılışı sonrası bozulduğunu, müvekkilinin açılan restaurantın kasasına abisinin kızını yerleştirdiğini, yeğeninin daha sonra işyerinden çıkartılarak uzaklaştırıldığını, müvekkil yaptığı ödemelere karşılık %50 ortaklığın tesisini davalıdan talep ettiğini ancak işyerinin devri için hesap yapmaları gerektiğini beyan ettiğini, kendi yaptığı hesaplamaya göre işletmenin değerinin 4.000.000,00 TL olduğunu beyan ettiğini, %50 ortaklık için müvekkilinden devri gerçekleştirmeme tehdidiyle 400.000,00 TL talep ettiğini, müvekkilinin nakti olmaması sebebiyle 4 adet —————. Çekini keşide ederek davalı şirkete teslim ettiğini, bunun akabinde işletmenin zarar ettiğini söyleyip işletme giderleri için müvekkilinden sürekli ödemelere talep edildiğini, müvekkilinin devir gerçekleştirme taleplerinin geri çevrildiğini, restaurantın %50 hissesine devir için verilen dava konusu çeklerin iadesinin istendiğini, ancak davalı tarafça iade edilmediğini, davalı şirket ile müvekkili firmanın müvekkilinin borçlu olmasını gerektiren hiçbir ticari ilişkisi bulunmadığını, bu durumun ticari defterler ile de sabit olduğunu, dava konusu çekler nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekilinin 5.11.2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle, tarafların daha önceden cari hesapları olduğunu, iddiaya konu restorantın davalı tarafından kurulup işletildiğini, davacının ortaklığı bulunmadığını, davacıya verilen çeklerin davacının işyerinde davalı tarafından yapılan dekorasyon işleri için verildiğini, işlerin tamamlanmaması nedeniyle davalıya fatura kesilmediğini, ayrıca nakit sıkışıklığı nedeniyle taraf şirketlerin birbirlerine çek kestiklerini ve ödemeler yaparak hesapları kapattıklarını, bu nedenlerle davanın reddine, davalının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
DAVANIN TESPİTİ, İNCELEME VE GEREKÇE:
Davacı vekili 16/01/2019 tarihli duruşmada; davadan feragat ettiklerini, karşı taraftan avukatlık ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığını, feragat sebebiyle davanın reddi ile karşı taraf lehine vekalet ücreti ve yargılama masrafına hükmedilmemesini talep etmiştir.
Davalı vekili 16/01/2019 tarihli duruşmada; feragate bir diyeceklerinin olmadığını, kendilerinin de davacı taraftan vekalet ücreti ve yargılama giderleri taleplerinin bulunmadığını beyanla, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davadan feragat HMK’nin 307, 309. ve 311. maddeleri hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını oluşturan bir taraf işlemidir.
HMK’nin 310. Maddesine göre feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.
Davacı vekilinin vekaletnamesi incelenmiş, davadan feragate yetkili olduğu saptanmıştır.
Feragat bildirimi de HMK’nin 154. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur.
Bu nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davanın HMK’nin 307. maddesi uyarınca “feragat” nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar yasasına göre alınması gerekli 44,40 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 6.831,00 TL harçtan mahsubu ile fazla yatan 6.786,60 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Taraflarca sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.