Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1023 E. 2021/53 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1023 Esas
KARAR NO : 2021/53
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/08/2018
KARAR TARİHİ : 26/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP ; Davacı Şirket Vekilince dosyaya sunulan —– harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle: Müvekkil Davacı şirket ile davalı Şirket arasındaki ticari ilişki kapsamında ilk olarak ———– olduğunu bunun dışında davalı tarafa ——– olduğunu, Her iki hizmetin de yerine getirilmesine karşın davalı tarafından herhangi bir ödemede bulunulmadığını, bunun üzerine müvekkil şirket tarafından ———— davalı borçluya tebliğ edildiğini, Davalı Şirkete verilen hizmet ve yapılan imalatların hem ekte sunulan fotoğraflardan, hem de işyerinde yapılacak keşifle açıkça görüleceğini, bahse konu ihtarnamenin —– tebellüğ için götürüldüğünde davalı şirket personelinin imzadan imtina etmesi üzerine TK.21 Uyarınca kendilerine —– tarihinde tebliğ edildiğini, Faturanın tebliğ edilmesi, içeriğine itiraz edilmemesi ve bedelinin de ödenmemesi üzerine, ———sayılı dosyasından İcra Takibi başlatıldığını, ancak davalı borçlu tarafından salt takibi durdurmaya yönelik olarak haksız olarak itirazda bulunulduğunu iddia ederek, Davalı Borçlunun vaki İtirazının İptali ile Takibin devamına, %20′ den az olmamak üzere İcra İnkâr Tazminatına hükmedilmesini, Yargılama Giderleri ve Vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmişlerdir.
SAVUNMA :Davalı vekilince dosyaya sunulan —– dilekçesinde özetle; Davacı Şirket ile Müvekkil Şirket arasında hiçbir Ticari Faaliyet bulunmadığını, Davacı ———– olduğu herhangi bir öneri, teklif, proforma veya —– edildiğine dair hiçbir yazışmanın mevcut olmadığını, Davacı Şirketten böyle bir Hizmet alınmamış olup, davacının alacak talebinin haksız ve kötü niyetli olduğunu, Davacı Şirketin tek taraflı olarak düzenlemiş olduğu faturaya istinaden bir hizmet ve bedel belirleyerek bu bedelin tahsili için icra takibi başlattığını, sunulduğu iddia olunan hizmetlerin tarihlerinin dahi belirli olmadığını, kaldı ki söz konusu faturanın Müvekkil Şirkete tebliğ edilmediğini, yapılan tebligatın ise usulsüzlüğünün açık olduğunu, bu da likit bir alacağın mevcut olmadığını, gerek faiz yönünden gerekse İcra Tazminatı yönünden karar verilmesine yer olmadığını göstermekte olduğunu savunarak haksız Davanın reddine, Yargılama Giderleri ve Vekâlet Ücretinin Davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla genel haciz yoluyla takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkin olduğu,
-Taraflar arasında geçerli bir sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığının,
-Davacının sözleşmeden kaynaklanan edimini yerine getirip getirmediğinin,
-Takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı olması halinde alacak miktarının ne kadar olduğu, davalının itirazında kısmen veya tamamen haklı olup olmadığı, davacının icra inkar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı, hususlarının araştırılması gerektiği anlaşıldı.
Dava yasal 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
——– sayılı dosyası celp edilmiştir. İncelenmesinde;
Davacı Takip Alacaklısı Şirkettin davalı takip borçlusu şirket aleyhine, ——- Tarihli —– İşlemiş faiz olmak üzere Toplam ——- alacaklarının, asıl alacağa işletilecek Ticari Temerrüt Faizi ile birlikte tahsili için İlamsız Takip yoluyla İcra takibi başlatmış olduğu,
Ödeme Emrinin takip borçlusu davalı Şirkete ——– Tarihinde tebliğ edildiği, Takip borçlusu davalı şirketin yasal süresi içerisinde vekilleri vasıtasıyla ——- tarihinde vermiş oldukları itiraz dilekçeleriyle, Takip alacaklısına herhangi bir borcu bulunmadığını, ayrıca borcu kabul etmemekle birlikte taraflarına tebliğ edilen herhangi bir Fatura Dökümü bulunmadığını, Ticari Defter Kayıtlarında herhangi bir fatura ve Alacak kaleminin kayıtlı olmadığını, tebligat işlemine ilişkin şikâyet haklarını saklı tuttuklarını beyanla, Takibe, Asıl Alacağa, İşlemiş ve İşleyecek Faize, faiz oranı ve tüm ferilere itirazla, Takibin durdurulmasını talep etmişlerdir
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek dava konusu alacağa ilişkin rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişi —- tarafından dosyaya sunulan ——tarihli raporda
Davacı Şirket tarafından ibraz edilen ——– Onamalarının Usul ve Yasaya uygun yasal sürelerinde yaptırıldıkları, Yevmiye Defter Kapanış Onamasının ise henüz Yasal Kapanış Süresi içinde kaldığı,
Kayıt nizamı bakımından V.U.K. Md.215-219 Md. İle Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerime uygun ve dayanak belgeleriyle uyum içinde oldukları ve birbirlerini teyit ettiklerinin görüldüğü,
Davacının Ticari Defterlerinin, 222 uyarınca sahipleri lehine delil niteliğinin bulunduğu sonuç ve kanaatine varıldığı,
Davacı Şirketin incelenen Ticari Defter ve Kayıtları Muvacehesinde; Ticari Defter Kayıtlarıyla Uyumlu olduğu Tespit olunan ——- Yılı Muavin Hesap Ekstrelerinden görüleceği üzere,
Davacı Şirketin Davalı Şirketten, Faturalara Dayalı Açık Cari Hesajp Bakiyesinden Kaynaklı olarak, Takip ve Dava Tarihi itibarıyla —— bulunduğu tespit edildiği,
Davalı şirkete ait ticari defterler ve kayıtlar:
—— tarihinde tescil edilerek—- Tarihinde Ticari faaliyetlerine başlayan Davalı ——- uygun yasal sürelerinde yaptırıldıklarını,
Kayıt nizamı bakımından —— uygun ve dayanak belgeleriyle uyum içinde oldukları ve birbirlerini teyit ettiklerinin görüldüğü,
Davalının Ticari Defterlerinin, Nihai Takdiri Yüce Mahkemeye ait olmak üzere HMK 222 uyarınca sahipleri lehine delil niteliğinin bulunduğu sonuç ve kanaatlerine varıldığı,
Davacı Şirketçe Takip Dayanağı ve iş bu Davanın dayandırıldığı ——-Faturanın, Davalı —— olarak konu edilmediği gibi, Davalı Şirketin Tiari Defterlerinde Davacı Şirket adına açılmış herhangi bir Hesap Kodu veya Hesap Hareketi bulunmadığı ve —— kaydının bulunmadığının tespit edildiği,
Davalı Şirketin Mükellefi bulunduğu —– ilişkin olarak Davalı — Beyanlaıı,—— Düzeltme yapan mükellefler listesi incelendiğinde, aşağıdaki hususlar tespit edildiği,
Davalı —- tarihinde verilen —— Beyanına konu edilmediği,
Davalı —- verilen Düzeltme BA FORMU Beyanında, Davacı Şirkete ait ihtilafl konusu—— konu edildiği,
Davalı —- tarihinde verilen Düzeltme—- Beyanında, Davacı Şirkete ait ihtilaf konusu —- Tarihinde verilen İlk BA FORMU Beyanı ile aynı olduğu, diğer bir ifadeyle Davacı Şirkete ait ihtilaf konusu Faturanın Davalı Şirket BA FORMU Beyanlarına konu edilmediğinin tespit edildiği,
Dosyada yer alan gerek Proje Örneğinde, gerekse Davacı Şirketçe Davalı Şirket adına düzenlenmiş Takip dayanağı fatura örneğinde Davalı Şirketle illiyet kurulabilecek herhangi bir akdi imza, kaşe, teslim şerhi bulunmadığı gibi, Davalı Şirketin Ticari Defterleri üzerinden Örnekleri dosyaya kazandırılmak suretiyle yapılan Kapsamlı İncelemelerde, Davacı Şirketle Davalı Şirket arasında Ticari Defter Kayıtları itibarıyla da herhangi bir ticari ilişki, davacı şirket adına açılmış bir hesap veya hesap hareketi tespit edilememiş olduğunu,
Davacı Şirketin Alacağının dayanağı olarak dosyaya sunmuş bulunduğu Takip Dayanağı Fatura içeriği mal ve hizmetlerin davalı şirkete teslimi kanıtlanamadığından, Takdiri Yüce Mahkemeye ait olmak üzere söz konusu faturanın Davalı Şirket aleyhine Borç Külfeti getiremeyeceği, bir diğer ifadeyle Davacı Şirketin dosyada mübrez fatura bedeline hak kazandığını kanıtlayamadığı sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Bilirkişi raporuna davacı vekilinin itirazı sonucunda, bilirkişiden ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi ek raporunda;
Dosya kapsamı incelendiğinde; Davalı Şirket tarafından —– Ayına ilişkin olarak —verilen ——– olmak üzere—- olduğu,
Davalı —Tarihinde verilen —- ait ihtilaf konusu —- konu edilmediği,
Davalı —-Tarihinde verilen Düzeltme ——ihtilaf konusu Faturanın Mal Alış Beyanına konu edildiği,
Davalı —- —— Tarihinde verilen Düzeltme BA FORMU Beyanında, Davacı Şirkete ait ihtilaf konusu Faturanın —-Tarihinde verilen —- olduğu, diğer bir ifadeyle Davacı Şirkete ait ihtilaf konusu Faturanın
Davalı —–Beyanlarına konu edilmediği tespit edildiği, dolayısıyla Davalı —-Tarihinde verilen—– Kayıtlarıyla uyum içinde olduğu,
—– tarihinde verilen —– aykırı düşecek şekilde verilmiş olduğu ve ——– Defter kayıtlarıyla Uyumlu hale getirildiği tespit edilmiştir.
—- Beyanları —- olmadan, Şirketin Yetki Verdiği Mali Müşavirince —- üzerinden Beyan esasına dayalı olarak bağımsızca verilebildiği, ——- gibi haricen girilen kayıtlarla çalışmakta olduğu, ancak sisteme onaylanarak giren her kayıt sistemde kayıtlı olup, sisteme yanlış girilen ——— yapılabildiği ve sistem üzerinden gerçekleştirilen tüm eylemlerin Beyan——- izlenebilmesinin mümkün olduğu,
Ticari Defterlere henüz kaydedilmemiş yahut kaydedilmeyecek olan bir fatura BA FORMU ile Beyan edilebileceği gibi, Ticari Defterlerde kayıtlı olduğu halde sehven hatalı beyan veya bilinçli ve kötü niyetli olarak BA FORMU Beyanına tabi olduğu halde ileride olası ticari dava ve ihtilaflarda aleyhine delil teşkil etmemesi için Beyana tabi tutulmayan Faturalar veya başka Şirketler üzerinden beyan edilen benzeri vakıalar çok sayıda örnekleri olan vakıalar olup, zaman zaman başka dosyalar üzerinde yapılan Bilirkişi İncelemelerinde örneklerine rastlanıldığı,
Davaya konu Fatura, Davalı Şirket Ticari Defter kayıtlarında kayıtlı olmadığı gibi ilk verilen —- da yer almadığı,
Ticari Defterlerde kayıtlı olmadığı halde ——- konusu faturanın, işbu——Düzeltme Beyannamesiyle nötr hale getirildiği, bir anlamda düzeltmeye düzeltme verildiği şeklinde yorumlandığı,
Taraflar arasındaki İhtilafa konu —– Defterlerinde —– olarak konu edilmediği gibi, Davalı —– bulunmadığı ve Kapanış Kayıtlarında Davacı —- tespit edilemediği,
Buna mukabil olarak Davacı —- defterlerinde, Davalı şirket adına açılmış bulunan Hesapta davaya konu —–Tarihinde Düzeltme fişi adı altında —– yazılmak suretiyle düzeltmeye tabi tutulduğu, davacı Şirket Ticari defterlerinde yer alan, ancak hiçbir belgeye dayanmayan bu iki dayanaksız Ticari Defter kaydının, Davacı Şirket Ticari Defter Kayıtlarına da itibar edilemeyeceği sonucunu doğurduğu,
Gerek dosyaya sunulmuş Proje örneğinde gerekse Davacı Şirketçe Davalı Şirket adına düzenlenmiş İhtilafa konu fatura örneğinde Davalı Şirketle illiyet kurulabilecek herhangi bir akdi imza, kaşe, teslim şerhi bulunmadığı tespit edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
Dosya içeriğine uygun, denetlenebilir bilirkişi kök ve ek raporları mahkememizce de benimsenmiştir.
Davacı—— Talep üzerinden Davalı Şirket aleyhine İtirazın Iptali istemi ile ikame etmiş olduğu işbu itirazın iptali davasında, Davacı — olarak dosyaya sunduğu ——– Fatura içeriği ——- gerçekleştirdiği ve Faturada yer alan bedellere hak kazandığını ispat edemediği değerlendirilerek, davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin yatırılan 319,16 TL’nin tahsili ile bakiye 259,86 TL’nin talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 4080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALILARA VERİLMESİNE,
5-Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı HMK 345/1.maddesi uyarıca tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———– Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/01/2021