Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/983 E. 2018/997 K. 18.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/983 Esas
KARAR NO : 2018/997

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/09/2017
KARAR TARİHİ : 18/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı sigortalı —-San Tic Ltd Şti, maliki olduğu —- plakalı aracının kasko sigortasını müvekkili —-Sigorta’ ya yaptırdığını, hasar tespit tutanağındaki bilgiye göre 5/10/2016 günü saat 14:00′ te “—- firmasına ait … yönetimindeki sabit olarak çalışan vincin dönüş manevrası esnasında arka tarafında yük almak İçin bekleyen —- yönetimindeki —- plakalı araca sabit çalışan vincin ağırlık kısmının çarpması sonucu hasar meydana geldiğini, olayı takiben, vardiya amirinin ve vinç operatörü …’ ün katılımıyla Hasar Tespit Tutanağı düzenlendiğini, dava dışı sigortalıya kaza – hasar ihbar ve tazmini talebi üzerine —- sayılı hasar dosyası açılmış olup akabinde 5684 sayılı yasa gereğince alınan 20/10/2016 tarih —- sayılı Sigorta Ekspertiz raporu alındığını, Expertiz raporuyla belirlenmiş hasar tazminat tutarına uygun olarak müvekkilince sigortalıya 24/10/2016 tarihinde 3.177,97 TL ve 27/10/2016 tarihinde 572,00 TL olmak üzere toplam 3.749,97 TL sigorta tazminatı ödendiğini, müvekkili davacı şirketin TTK 1472/1 m. hükmü gereğince aktif husumet ehliyetinin bulunduğunun sabit olduğunu, İcra takibine geçilmeden önce müvekkilince davalı —-‘ e rücû mektubu gönderilmiş ise de olumlu cevap alınamadığını, bunun üzerine davalı borçlular aleyhine 30.06.2017 tarihinde İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünün —- E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı borçlular yasal sürede itiraz ettiği için takibin durduğunu, davalı borçluların itirazlarının İptali ile takibin devamını sağlamak ve sonuç olarak alacağıı tahsil edebilmek için bu davayı açmanın zorunlu olduğunu, takip tarihi ve borçluların İtiraz tarihleri dikkate alındığında huzurdaki itirazın iptali davasının 1 yıllık yasal süresi İçerisinde ikame edildiğinin açık olduğunu, dava konusu takipte 3.749,97 TL tazminat / asıl alacağa tazminat ödeme tarihi olan 24.10.2016’dan itibaren icra takip tarihi olan 30.06.2017 tarihine yasal faizi işletilerek alacak aslı ile beraber 229,31 TL ‘de talep edildiğini, bunun usul ve yasa uygun olduğunu, bilindiği üzere gerek TTK 147271 m. gereği ve gerekse Yargıtay uygulamalarına göre sigorta şirketinin rücuen tazminat talep etme hakkının sigortalısına tazminatı ödediği tarihten itibaren başlayacağını ve temerrüt tarihinin ve faizin işlemeye başladığı tarihin de tazminatı ödeme tarihi olduğunun kabul edildiğini, bu nedenle asıl alacağa ödeme tarihi olan 24.10.2016 tarihinden itibaren faiz işletilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığını beyan ile, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, öncelikle , davalıların borca yeter miktarda , malvarlıklarına ( menkul, gayrimenkul ve 3. Kişilerdeki hak ve alacakları üzerine) ihtiyati haciz veya ihtiyati tedbir konulmasını, davalı borçluların İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünün — E. sayılı takibe vaki haksız itirazlarının iptalini, takibin devamını, davalı borçluların ayrıca İcra İnkar tazminatı ödemesini ve tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı ….. vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın, iş kazası olmakla birlikte görevli mahkemenin de iş mahkemeleri olduğunu, bu sebepten Sayın Mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Anadolu İş Mahkemeleri’ne gönderilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin; faal, faaliyetlerini büyük bir ciddiyetle yürüten, ticari itibarı olan bir şirket olduğunu, dosya kapsamında müvekkilinin ekonomik gücüne yönelik yahut talep edilen alacağın tehlikeye düştüğüne dair herhangi bir delil bulunmamasına rağmen talep edilen ihtiyati haciz / tedbir taleplerinin hukuki bir temeli bulunmadığını, bu sebepten ilgili taleplerin reddi gerektiğini, müvekkili şirketin, vuku bulan olayda kusursuz olduğunu, dava dışı — San. Tic. Ltd. Şti.’ye (Bundan böyle —- olarak anılacaktır.) ait —- trafik tescil numaralı aracın, sabit duran müvekkili şirket mülkiyetindeki vincin sürekli olarak aynı alanda hareket ettiği bölgeye girdiğini, mevcut durumda müvekkili şirkete atfı kabil bir kusur bulunmadığını, bahse konu kule vinçin, çalışma prensibi itibariyle sadece yukarı aşağı ve kendi etrafında hareket etmekte olan bir araç olduğunu ve kendi etrafında hareket ederken kusurlu bir davranışta bulunmadığını, tanzim edilen kaza tutanağına, müvekkilinin herhangi bir beyanda bulunmadığını, itirazlarını sunamadığını, bu anlamda hukuki dinlenilme hakkının çiğnendiğini, ilgili kazada, daha evvel de ifade etmiş oldukları üzere, müvekkilinin kusuru bulunmadığını, doğan maddi zarardan dolayı müvekkilinin sorumluluğuna gitmek ise tam da bu nedenden ötürü hukuki olmadığını, yapılacak bilirkişi incelemesi ile müvekkilin kusursuz olmasının belirlenmesi üzerine davanın esastan reddedilmesi gerektiğini, müvekkilinin itirazı üzerine durdurulmasına karar verilen ve işbu dava ile itirazın iptali istenen icra dosyasındaki borcun belirlenmesinin bir yargılamayı gerektirdiğini, bahse konu sebepten ötürü davacı yanca talep edilen icra inkar tazminatı için gerekli yasal şartların oluşmadığını beyan ile, öncelikle davacının tedbir taleplerinin reddini, haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın görev itirazı dikkate alınarak usulden reddini, esasa girilmesi halinde açılan davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve yasal vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini, talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, davacı nezdinde —- numaralı poliçe ile kasko sigortası ile sigortalı araçta oluşan hasarın rücuan tahsili istemi ile başlatılan icra takibine vaki itirazı iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından davalılar aleyhine İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı icra takip dosyası ile 29/06/2017 tarihinde icra takibine girişilmiş ve takipte 3749.97 TL asıl alacak ve 229.31 TL faiz olmak üzere toplam 3.979,28 TL nin davalılardan tahsili isteminde bulunulmuş davalılar tarafından girişilen takibe ayrı ayrı itirazı edilmiş ve itirazların yasal süresinde olduğu anlaşılmakla icra müdürlüğü tarafından davalılar aleyhine girişilen icra takibinin 12/07/2017 tarihinde durdurulmasına karar verilmiş ve davacı tarafından mezkur dava 06/09/2017 tarihinde ikame edilerek davalıların itirazının ayrı ayrı iptali İİK 67 gereğince talep edilmiştir.
Davacının—- plaka sayılı çekicinin kasko sigortacısı olduğu, davalılardan —- LTD ŞTİ.nin maliki olduğu vincin, diğer davalı … sevk ve idaresinde iken, 05/10/2016 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, meydana gelen trafik kazası kapsamında dosyanın kusur ve hasar yönünden değerlendirme yapmak için Makine mühendisine tevdi edilmiş ve makine mühendisi tarafından ibraz edilen raporda; vinç operatörü …’ün yatay-dikey manevra özelliklerini, manevra mesafesini, mahal şartlarını ve mevcut park halindeki çekicinin pozisyonunu dikkate alarak çekici sürücüsünü uyarıp manevra alınandan çıktıktan sonra tehlike yaratmayacak şekilde hareketini gerçekleştirmediği, kontrolsüz ve tehlike yaratacak şekilde dönüş manevrası yaptığı, park halindeki çekiciye tedbirsizce çarpması nedeni ile dikkatsiz ve özensizliği nedeni ile %100 nispetinde kusurlu bulunduğu rapor edilmiş ve aynı raporda meydana gelen maddi hasarın kazanın oluşumu ile uyumlu olduğu ve davacı nezdinde sigortalı bulunan araçta toplam 3.750,02 TL hasarın meydana geldiği rapor edilmiş ve rapordaki kusur yönünden saptmaya davalı —-.Şti vekili tarafından itiraz edilmiş ise de raporun içeriği itibari ile somut olayın irdelenerek, denetime elverişli şekilde tertip edildiği anlaşılmakla davalı vekilinin rapora karşı itirazlarının esasa katkı sağlamayacağı anlaşılarak usul ekonomisi (HMK 30) ve tarafların adil yargılanma hakkı ( AİHS madde 6) da gözetilerek reddine karar verilmiş ve hüküm kurmaya elverişli rapor gereğince davalıların icra takibine vaki itirazlarının haksız olduğu ve ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden davalıların sorumlu bulunduğu anlaşılarak davacının davasının kabulüne karar verilmiştir.
Nihai olarak İcra ve İflas Kanunu’nun 67.maddesi 2. Fıkrası gereğince, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
Açıklanan yasal kural ışığında takip konusu alacak değerlendirildiğinde, davacının alacaklı olduğu ve alacaklı bulunduğu miktar mahkememiz yargılamasında alınan kusur raporu ve hasar miktarının belirlenmesi için görevlendirilen makine mühendisinin değerlendirmesi ile ancak anlaşılabildiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin yasal koşulları bulunmaması nedeni ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm ittıhaz olunmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1a-)Davalı borçlunun İAA —- İcra Müd. —- esas sayılı takip dosyasında takibe İTİRAZIN İPTALİ ile takibin 3.749,97 TL asıl alacak, 229,31 TL yasal faiz yönünden aynen DEVAMINA,
1b-)Davacının icra inkar tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından, İİK 67/2 gereğince REDDİNE,
2-)Karar tarihinde alınması gerekli 256,16 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 67.96 TL (icra müd yatırılan 19,90 TL) toplamı 87,86 TL harçtan mahsubu ile bakiye 168,30 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 832,00 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 67,96 TL harç toplamı 899,96 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
4-)Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı —.Şti vekillerinin yüzüne karşı davalı … yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/10/2018