Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/982 E. 2018/349 K. 12.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL ANADOLU
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/982
KARAR NO : 2018/349

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 06/09/2017
KARAR TARİHİ : 12/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davacı şirket tarafından —- sayılı —-Sigorta poliçesi ile sigorta edilen—-‘ye ait, — isimli özel tekne, 2.12.2016 günü dibe oturarak hasarlanmış, bu davaya konu hasara ilişkin yapılan ekspertiz incelemesi ile, —- tesislerinde F9 pontonunda kıçtankara vaziyette bağlı iken, akşam saatlerinde 8 bofor ve saatte 20-22 m/sn hızında esen rüzgarında etkisi ile denizin kabarması ve dalga boylarının yükselmesi sonucu, teknenin baş-kıç salınımlarının artmış olabileceği, bu sırada arka kısımda bulunan mataforanın ve dinlencenin bağlı olduğu rıhtım birçok defa vurmak sureti ile kırılmış olduğu, kırılan fiberde oluşan delikten deniz suyu alarak bulunduğu yerde omurga ve karinası üzerine oturarak battığı tespit edilmiş,yapılan ekspertiz incelemesi sonucu, teknenin onarımının sigorta bedelinden yüksek olması sebebi ile teknenin tam ziya olarak değerlendirilmesine karar verilerek;Tekne Sigorta bedeli 125.000 TL+ teknenin kurtarılma bedeli 24.000 TL = 149.000 TL olup elde edilen 28.000 TL sovtaj bedeli düşülerek bakiye 121.000 TL tazminat sigortalımıza 23.12.2016 tarihinde —-BANKASI A.Ş.’den ödenmiş, Fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik 121.000-TL’nin tazminatın ödenme tarihînden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalılardan sigorta şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde sonuç olarak, müvekkil şirket aleyhine açılan davanın ve tüm haksız istemlerin reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı —- A.Ş.cevap dilekçesi ile, mahkemenin görevsiz olduğunu, Olay günü-02.12.2016 tarihinde marinanın bulunduğu Kadıköy’de 21 m/sn’e yakın hızla esen 8 Bofor şiddetinde “fırtına” meydana geldiği, Dolayısıyla bu şiddette bir fırtınada müvekkil/marina gerekli tüm önlemleri almış olmasına karşın hadisenin gerçekleşmesinden mesul olmadığından davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, sigorta şirketi tarafından sigortalısına yapılan ödemenin kusuru olan üçüncü kişilerden rücuen tahsili istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun, görev hususunu düzenleyen 5. maddesinin ikinci fıkrasında ” Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4. madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir.” hükmü getirilmiştir.
HSYK’nın 20.07.2004 gün 370 sayılı kararı ile İstanbul ilinde Denizcilik İhtisas Mahkemesi kurulup, faaliyete geçtiği anlaşılmaktadır.
HSYK’nın 24.03.2005 gün 188 sayılı kararında Denizcilik İhtisas Mahkemesi kurulmayan yerlerde, ticaret mahkemesi bulunması halinde bu mahkemenin, ticaret mahkemesi bulunmayan yerlerde 1 numaralı asliye hukuk mahkemesinin görevli olacağı hususu karar altına alınmıştır.
Deniz alacağı hususunda, 6102 sayılı TTK’nın 1352/1. maddesinde “Deniz alacağı; aşağıda sayılan hususların birinden veya birkaçından doğan istem anlamına gelir: ” ve aynı maddenin 1-m bendinde “Geminin yapımı, yeniden yapımı, onarımı, donatılması ya da geminin niteliğinde değişiklik yapılması.” hükümleri mevcuttur.
Somut olayda, davacı … şirketine sigortalı olan teknenin batması nedeniyle sigorta poliçesi kapsamında sigortalıya yapılan ödeme davalılardan talep edilmektedir. Dava konusu uyuşmazlık deniz ticaret hukukunu ilgilendirdiğinden davanın görev yönünden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın GÖREV NEDENİYLE dava şartı yokluğundan HMK 114/1-c, 115/2 ye göre USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20 md.ye göre kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haflatık süre içinde başvuru halinde dava dosyasının görevli ve yetkili DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATI İLE İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekilinin ve davalı vekilinin huzuru ile verilen karar karar verildi. 12/04/2018