Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/941 E. 2018/587 K. 02.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/941
KARAR NO : 2018/587

DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ : 18/08/2017
KARAR TARİHİ : 02/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davalı alacaklı tarafından müvekkil aleyhine İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün 2015/123 E sayılı dosyası ile kambiyo senedine dayalı icra takibi yapıldığını, bu takibin haksız ve geçersiz olduğunu, bu nedenlerle, müvekkilinin davalıya hiçbir borcunun bulunmadığının tespitini, dava konusu senedin ve icra takibinin iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacı tarafın emre muharrer bonodaki imzanın kendisine ait olduğunu ikrar ettiğini, huzurdaki davada davalı tarafın davasını ispatlayacak delil göstermediğini, davacının borca itirazlarının mesnetsiz olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Dava, kambiyo senedinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı, arkadaşı. …….başkasından aldığı 9000,00 TL borç para için kefil olmak amacıyla, alacaklıya verilmek üzere boş senedi imzalayarak ……. verdiğini, fakat daha sonra yapılan icra takibinde senedin 75000,00 TL olarak doldurulduğunu ileri sürerek borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı tarafından davalıya imzalanarak verilen senedin davalı tarafından aralarındaki anlaşmaya aykırı olarak düzenlenip düzenlenmediği noktasında toplanmaktadır.
Davacının senet altındaki imza yönelik bir itirazının bulunmadığı, senedin boş olarak verildiği olgusunun davacının kendi beyanından anlaşıldığı, TTK.nun 778. Maddesi yollamasıyla 680. Madde hükmüne göre açık bono düzenlenmesi mümkün olup, açık bırakılan kısımların en geç vade tarihine kadar doldurulması gerektiği, senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu hususundaki ispat yükünün ise davacının üzerinde bulunduğu, davacının bu iddiasını HMK’nun 200 ve 201’inci maddeleri uyarınca kesin deliller ile ispatlaması gerektiği,
Davacının iddiasını ispatlar nitelikte yazılı delil ibraz etmediği, yemin deliline dayanmış ise de, uyuşmazlık konusu olan senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulup doldurulmadığı hususundaki olgunun, davalıyı TCK.m.209’da düzenlenen “Açığa imzanın kötüye kullanılması” suçundan dolayı ceza soruşturması veya kovuşturmasına maruz bırakabileceğinden HMK.nun 226/1-(c) maddesi gereğince yemin teklifine konu olması mümkün olmadığından davacının yemin delilini kullanamayacağı, davalı hakkında sahtecilik ve dolandırıcılık suçundan dolayı açılan kamu davasında beraatine karar verildiği, davacının davasını usulünce ispatlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizin ihtiyati tedbir kararı gereği teminat yatırılmadığından ihtiyati tedbir kararının yürürlük kazanmadığı, takibin durmadığı anlaşıldığından davacı aleyhine tazminata hükmolunmamıştır.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harçtan 1280,82 TL’si peşin olarak yatırılmış olduğundan bakiye 1244,92 TL harcın davacı tarafa İADESİNE,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden …….. uyarınca 8600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
5-Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. .