Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/931 E. 2022/136 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/931 Esas
KARAR NO: 2022/136
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/08/2017
KARAR TARİHİ: 22/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin —-yıllardır faaliyet gösteren köklü bir firma olduğunu, aynı zamanda —– olup her çeşit nalbur ve inşaat malzemeleri satışı ile iştigal ettiğini, aynı zamanda —- kullanılan yapının bitişiğinde depo olarak kullanılan iki katlı zemin altında da bir kat mevcut olup. 3 katlı bir binanın mevcut olduğunu, davalılardan —– ateş yakarak yangına sebebiyet verdiği için haksız fiil nedeniyle oluşan zararlardan sorumlu olacağını, —— müvekkil firma yetkilileri ve çalışanlarının gerekse komşuların tüm uyarılarına rağmen olay günü müvekkil firmaya ait deponun bitişiğinde ateş yaktığını ve bu ateşin depoya sıçraması ile yangın meydana gelmiş olduğunu ve bu hususun görgü tanıklarının ifadeleri ve ceza davası ile de ispat edileceğini, yakılan ateşin depoya sıçraması sonucu depo içinde bulunan plastik malzemelerin bir hayli fazla olması sebebiyle de yangının bir anda büyüyerek kontrol edilemez bir hal aldığını, itfaiyenin müdahalesine rağmen depoda bulunan tüm ürünlerin tamamen yanmaktan dolayı zarar gördüğünü ve kullanılamaz bir hal aldığını, yangın sonucu sadece depoda bulunan emtia değil aynı zamanda müvekkiline ait —– olarak kullanılan binada tahrip olduğunu ve kullanılamaz hale geldiğini, —– bulunan muhasebe departmanın da zarar gördüğünü, itfaiye yangın raporunda; Olay yerinde yaptığımız inceleme ve araştırma neticesinde açık ateş kaynağına rastlanılmadığı ve depo dahilinde kendi kendine yanabilecek malzemenin de bulunmadığı işyerinin kapalı olduğu da göz önüne alındığında yangın çıkarabilecek her hangi bir unsura rastlanılmadığından yangın çıkış sebebi tespit edilememiştir—– düzenlenmiş olduğunu ve bu durum yangının içeriden bir sebepten ötürü çıkmadığı ve dışardan bir sebepten meydana geldiğinin de en büyük delili olduğunu, davalılardan —–çalışanının kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği zararı gidermekle yükümlü olduğunu ve sorumluluğu kapsamında oluşan zarardan sorumlu olduğunu, davalı —-poliçede belirlenen —– bedeli ile tüm zararlarından sorumlu olduğunu, davalı —- olarak riziko bedelinin belirlenmiş olduğunu ve primlerinde bedel üzerinden ödendiğini, ancak davalı —- müvekkilinin amacı dışında —— bedelini —- olarak göstermiş olduğunu, bu durumun poliçenin taraflarına iletilmediği için ancak yangından sonra öğrenebildiklerini, müvekkil şirketin bu olaydan dolayı maddi anlamda ciddi zararlarının oluştuğunu, tam olarak zararlarının bilirkişi incelemesi ile tespit edileceğini, davalı —- mal varlıkları üzerine tedbir şerhi işlenmesini; trafik şube müdürlüklerinde kayıtlı bulunan araçlarına —- üzerinden tedbir konulmasını talep ettiklerini iddia ederek;—–oluşan zararlarının ve yanan malzemeler sebebiyle yoksun kalınan karlarının tam olarak tespit edilmesini, tespit edilen zararlarının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olmaları sebebiyle alınarak haksız fiil tarihi olan — tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müvekkiline verilmesini, —davalı—- mal varlıkları üzerinde tedbir şerhi işlenmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı — cevap dilekçesinde özetle; davacının açmış olduğu iş bu davanın HMK 107. Maddesine göre belirsiz alacak davası açamayacağını, dava dilekçesinde zararının — olduğunu belirttiğini, ayrıca müvekkilinin —- sorumlu tutulmasını talep ettiğini, bunlarla birlikte davacının müvekkili şirketten talep edebileceği tazminat miktarının — olduğu —- sabit olduğunu, davacının ancak HMK 109 maddeye göre kısmi dava açabileceğini, davacının belirsiz alacak olarak açtığı davanın reddinin gerektiğini, davacının aktif husumet ehliyetinin olmadığını davaya konu poliçeden doğan haklarının sahibinin sigortalı —-olduğunu,—— davayı açabileceğinden bu davanın müvekkil şirket açısından aktif husumet yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerekeceğini, davacının —-tarihinde meydana gelen yangını yine aynı gün müvekkil şirkete ihbar ettiğini, eksper tarafından kesin rapor —-tarihinde verildiğini, davacının müvekkil şirkete dava açabilmesi için müvekkilinin ödeme süresini geçirmiş olmasının gerektiğini ve bu hususun şart olduğunu davacının poliçede gösterilen teminatın tamamını talep edemeyeceğini, sigortanın hiçbir zaman zenginleşme aracı olamayacağını, davacının talebinin fahiş olduğunu, bu talebin içerisinde poliçe teminatında olmayan emtia ve demirbaşların olduğunu, davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
Davalı —- Vekili tarafından sunulan cevap dilekçesi özetle; —-Davacı tarafından açılmış olan hukuki dayanaktan yoksun, haksız ve kötü niyetli davayı ve davacı taleplerini kabul etmediklerini, dava dosyasında bulunan olaya ilişkin tutulan —– tarihli yangın raporunda “ olay yerinde yapılan inceleme neticesinde ateş kaynağına rastlanılmadığı, depo dahilinde kendi kendine yanabilecek malzemenin bulunmadığı, işyerinin kapalı olduğu, yangın çıkarabilecek her hangi bir unsura rastlanılmadığı ve bu nedenle yangının çıkış sebebi tespit edilememiş” olduğunu, müvekkilinin yangından sonra davacı şirkete yardım ettiğini, yangın mahallinin incelenmesinde —– dışarıdan içeriye her hangi bir surette yangının sirayet edemeyeceğini ve hiçbir şekilde yangının deponun dışarıdan başladığına dair emarenin bulunmaması müvekkilinin söz konusu yangın meydana gelmesinde her hangi bir etkisinin olmadığı ve etkide bulunmadığını açıkça ortaya koyduğunu, —— sayılı dosyasında kovuşturmaya yer olmadığında” kararı verildiğini, yangının ne surette meydana geldiğinin belli olmadığını——- müvekkilinin yangının meydana gelmesinde doğrudan veya dolaylı olarak her hangi bir şekilde eylemde bulunmadığını, talep edilen tedbire yasal şartlar oluşmadığından itiraz ettiklerini ve tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep ettiklerini savunarak; davanın reddini, tedbir talebinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
Davalı —– tarafından sunulan cevap dilekçesi özetle; Davacı tarafından açılmış olan hukuki dayanaktan yoksun, haksız ve sui niyetli davayı ve davacıyı taleplerini kabul etmediklerini, belirsiz alacak davası açmasında hukuki menfaat bulunmadığını, zararın iddia edilen gibi —- ise bu meblağ üzerinden davasını açması ve buna göre harcını yatırmasının elzem olduğunu, harcın tamamlatılması için kesin süre verilmesi gerektiğini, —- — soruşturmaya konu suçu şüphelinin işlediğine dair hakkında kamu davası açmaya yeterli delil ve emare elde edilemediği belirtilerek kovuşturmaya yer olmadığına” karar verildiğini, müvekkili şirketin yangının meydana gelmesine doğrudan veya dolayı olarak herhangi bir şekilde eylemde bulunmadığını, mevcut yangınla birlikte bir menfaatinin de olmadığını, müvekkilinin kusursuz olduğunu, olayla müvekkili arasında bir illiyet bağının tespit edilemediğini, şirketlerin stok kayıtları ile gerçek mal miktarı birbiri ile uyumlu olmadığını savunarak; davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, çıkan yangın sonucu doğan zararın tazminine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin iş yerinde çıkan yangına davalı —- olan , davalı —— sebep olduğunu ve davalıların doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu iddia etmektedir.
TBK’nun 49. Maddesi uyarınca Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
TBK’nun 50/1 maddesine göre Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
Mahkememizce davaya konu edilen yangının nereden çıktığı, kimin sebep olduğu, davalıların meydana gelen yangında kusurlu olup olmadıkları konusunda rapor tanzimi için dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edilmesine karar verilmiştir.
Ancak tanzim edilen —– sıralarında davacı yanın işyerinde alevli bir yangın olayının meydana geldiği, dava dosyasına sunulu belge ve bilgilerin incelenmesi ve irdelenmesi sonucunda yangının çıkış sebebinin kesin olarak tespit edilemediğini mütala etmiştir.
Mahkememizce dinlenen—-beyanında; Ben —- çalışıyorum. Çalıştığım yer —- çalışmaktayım. —–orda bulunan naylon ve çimento kağıtlarını toplayıp bizim depoya yakın mesafede yaktı. Yaktığı alanla ile depo arasında sadece metal saçlar var. Yangınla —– en fazla — mesafe bulunmaktaydı. —-yandı ve bizim çalıştığımız işyerine sıçradı. Olayın yaşandığı zaman — civarıydı. Biz o an haberi aldık —– alarak koşarak gittim yangına müdahale ettik. Müdahale sırasında ——, karşı işyerinde çalışan lastikçi vardı. 3 kişi olaya müdahale ettik. Olayın —–ayında yaşanması ve mevsimlerin etkisi ile yangın çabuk büyüdü. Yangının başka herhangi bir yerden gelmiş olma ihtimali yoktur. Biz daha önce—– bunun aşağı yukarı hemen hemen her gün yapıyordu. Bunu yapmaması için kendisini birçok defa uyardık. Ve İşyerinde bulunan emtianın plastik maddeden oluşması nedeniyle tehlikeli olabileceğini kendisine ihtar ettik. Ancak bize dikkat edeceğini söylemesine rağmen yine de yakmaya devam etti. —– işbaşı yapıyordu. Ve işbaşı yaptıktan hemen sonra o kağıt ve diğer yanıcı maddeleri toplayıp yakıyordu. Her ne kadar ateşin yakıldığı yer ——olsa da bizim işyerimize yakın olması ve işyerindeki malzemelerin yanıcı özellikte olması nedeniyle yangının orada yakılması tehlike arzediyor, dedi.
Mahkememizce olaya müdahale eden ve yangın tutanağında imzası bulunan görevliler resen dinlenmiştir.
Ancak alınan beyanların tamamında yangın çıkış sebebine dair herhangi bir bilgi veya tespitlerinin olmadığı yönünde olmuştur.
Bu kapsamda mahkememizce yangının çıkış sebebini tespit etmek ve mahallinde keşif yapılarak rapor tanzimi için dosyanın —–yangın uzmanı bilirkişi heyetine tevdi edilmesine karar verilmiştir.
Dava konusu yangından sonra çekilen ve dosya kapsamına sunulan —— fotoğraflarda yangın nedeni ile trapez sac kaplı depo kısmının arka tarafında en ağır hasarın oluştuğu, yangının çıkış noktasının en ağır hasarı alan deponun girişe göre arka beden duvarı kısmı olduğu, —– metre üzerinde olduğu ve çekme mesafesinin korunduğu, davalı ——- alanından topladığı ——–davacının deposunun duvar dibinde yaktığı iddia edilen —– —- olduğu, davalı —— alanından topladığı —– yakması sonucu alev dillerinin —– —— sonucu yangının çıkmasının mümkün olduğu ancak dosya kapsamında elde edilen bilgi ,belge ve fotoğraflarda söz konusu yangının —– inşaat alanından topladığı atık çimento torbalarını yakması sonucu oluştuğuna dair net bir bilgi ve belgeye rastlanamaması nedeni ile yangının çıkış sebebi hususunda kesin ve net bir sonuca ulaşılamadığı, yangın çıkış sebebinin tespit edilemediği, mütaala edilmiş olup, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları ile yangının çıkışına davalı —— yaylanın sebep olduğunu dair bir tespite ulaşılamamış ve davalıların zararın meydana gelmesinde kusurlu oldukları ispatlanamamış olup davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 80,70 TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 170,78TL harcın mahsubu ile bakiye 90,08 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACI TARAFA İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı —– tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacı taraftan tahsili ile DAVALI —– TARAFA ÖDENMESİNE,
5-Davalılar vekili lehine 2022 yılı AAÜT göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalılara tarafa ödenmesine,
6-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde –Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/02/2022