Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/881 E. 2018/394 K. 24.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/881 Esas
KARAR NO : 2018/394

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/08/2015
KARAR TARİHİ : 24/04/2018

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9.Hukuk Dairesinin 2017/356 Esas-2017/387 Karar sayılı ilamı ile verilen bozma kararı üzerine, yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 02/10/2011 tarihinde —- plaka nolu aracın kusuruyla meydana gelen yaralanmalı ve maddi hasarlı kazada ağır yaralandığını, kazaya kusuruyla sebebiyet veren — plaka nolu aracın davalı … şirketi tarafından — nolu ZMMS Poliçesi ile sigortalandığını, kaza tarihi itibariyle sakatlanma ve ölüm için kişi başına teminat limitinin 200.000,00 TL olduğunu, davacı tarafından davadan önce talep edilen kalıcı maluliyet tazminatı ödenmediğinden tahsili için işbu davanın açılması gerektiğini beyan ederek şimdilik 5.000,00 TL maluliyetten doğan tazminatın davacının fiili geliri üzerinden davalı taraftan tahsili ile davacıya ödenmesine, hükmedilen alacağa ilk başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü sonra işleyecek ticari temerrüt faizi, masraf ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça ikame dilen davanın zamanaşımına uğradığını, davalı … şirketinin KTK M.91 ve ZMMS uyarınca sigortalısının kusuru ile 3.şahıslara verdiği zararı poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere teminat altına aldığını, yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca dava konusu kazaya ilişkin ceza yargılamasında alınan kusur raporunun huzurda görülen davada yapılacak kusur tespitine dayanak teşkil etmesinin mümkün olmadığını, maluliyet oranının Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi marifetiyle tespit ettirilmesi gerektiğini, tazminatın denkleştirilmesi kuralı gereğince olay sebebiyle elde edilen kazanımların tazminat tutarından indirilmesi gerektiğini, davalı şirketin davacının geçici iş göremezlik, tedavi ve bakıcı giderlerinden sorumlu olmadığını, Hazine Müsteşarlığı tarafından kabul edilen bir Aktüer tarafından tazminat hesabının yapılması gerektiğini, SGK tarafından davacıya yapılan ödemelerin tespit edilmesi gerektiğini, var ise tazminattan indirilmesi gerektiğini, ceza davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için başvurunun haklı olduğu var sayılsa bile davalı şirketin faizden sorumluluğunun sınırlı olduğunu, dava dilekçesinde talep edilen faizin fahiş ve hukuka aykırı olduğunu, faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerektiğini beyan ederek öncelikle zamanaşımı def’ i dikkate alınarak davanın reddine, kusuru durumunun tespiti için Karayolları Genel Müdürlüğü Fen İşleri Heyetinden rapor alınmasına, davacının maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden rapor alınmasına, Hazine Müsteşarlığı’nın Aktüerler siciline kayıtlı bir bilirkişiden hesap raporu alınmasına, davalı şirketin dava açılmasına sebebiyet vermemesi nedeni ile harç, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve dosya içeresinde toplanan delillerin bir bütün olarak irdelenmesi sonucu;
Dava, trafik kazası neticesinde davacıda oluşan maluliyet nedenine dayalı olarak ZMSS kapsamında maddi tazminat istemine ilişkindir.
02.10.2011 tarihinde, dava dışı —-‘ in yönetimindeki — plaka sayılı araç ile yaya olan davacıya çarpması neticesinde davacının yaralandığı, olay tarihi itibariyle —plaka sayılı aracın davalı … şirketi nezdinde ZMSS kapsamında sigortalı olduğu, davalı sigortaya 30.11.2012 tarihinde başvuru yapıldığı anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut bilgi ve belgeler doğrultusunda alınan;
16.06.2016 tarihli kusur raporunda, meydana gelen kazada sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu,
16.03.2016 tarihli maluliyet raporunda, kalıcı maluliyetin % 10 oranında, geçici maluliyetin 6 ay olduğu,
15.07.2016 tarihli aktüer raporunda, geçici ve daimi iş göremezlik toplam tazminat tutarının 64.611,84 TL, temerrüt tarihinin 13.12.2012 olduğu tespit edilmiştir.
16.06.2016 tarihli kusur raporunun, dosyada mevcut kovuşturma aşamasında alınan kusur raporu ve kaza tespit tutanağı ile uyumlu oluşu, 2918 sayılı yasa hükümleri doğrultusunda teknik verilere dayalı olarak düzenlenmiş olması; 16.03.2016 tarihli maluliyet raporunun, tedavi evraklarının değerlendirilmesi neticesinde ilgili yönetmelik hükümleri doğrultusunda düzenlenmiş olması; 15.07.2016 tarihli aktüer raporunun, dosyada mevcut tüm bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi neticesinde teknik verilere dayalı Yargıtay içtihatlarına uygun olarak düzenlenmiş olması; sebepleriyle, işbu raporların tamamı mahkememizce benimsenmiş olup hükme esas alınmıştır.
Bu kapsamda davacının, maluliyet tazminatına ilişkin ıslah ile artırılan isteminin kabulüne karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜ ile,
Toplam 64.611,84 TL maluliyet tazminatının 13/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalından alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde alınması gerekli 4.413,63 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 221,07 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.192,56 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.951,00 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 221,07 TL harç toplamı 2.172,07 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 7.457,30 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,

Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/04/2018