Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/849 E. 2021/553 K. 14.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO: 2017/849 Esas
KARAR NO: 2021/553
DAVA : Sözleşmenin Feshi, Tapu İptali Ve Tescil, Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ: 27/07/2017
KARAR TARİHİ : 14/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin Feshi, Tapu İptali Ve Tescil, Maddi Tazminat davalarının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacılar vekili vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili —- tarafından yapılacak olan —- ——- davalı—- tanıştığını, müvekkilinin bu projenin yapılacağına inandırılarak,—- olan —-yapılması hususunda tarafların anlaştığını, müvekkilinin inşaatı yapılmamış ve halen——— karşılığında almak üzere anlaştıklarını, tarafların; —- olduğu——devredilmesi suretiyle ödenmesini kabul ettiğini, davanın tüm taraflarının sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, davalılardan —- eşi olduğunu, sözleşmeye imza atmak ve taraf olmak suretiyle bu satışın, yapılacak olan dairelere karşılık olduğunu ve davalıların teslim borcu olduğunu bildiğini, yapılan sözleşme gereğince müvekkil şirket adına olan tripleks villa, örneği ekli olan ipotek belgesinden de görüleceği üzere, üzerinde —- bedelli ipotek mevcut olarak davalı ——– karşı devredildiğini, bununla beraber —-devredildiğini, tarafların yapmış olduğu sözleşmede, —- —- tarihinde teslim edileceğinin kesin vade ile belirlenmiş olduğunu, müvekkillerinin bedel ödeme borcunu yerine getirmesine rağmen, davalıların belirlenen —- tamamlayarak, müvekkiline teşmil etmediğini, hali hazırda yapılmakta olan inşaatların tamamlanmadığını, müvekkiline yapılacağı taahhüt edilen blok ile ilgili, inşaat çalışmasının dahi fotoğraflardan görüleceği üzere yapılmadığını,—- olduğunu, arz ve izah olunan nedenlerle davalı—– iptali ile müvekkil şirket adına tesciline, buna karşılı olarak müvekkili ——– —- olarak tapularının iptal edilerek davalı şirket adına tesciline,—- kaynaklı gecikme sebebiyle tahakkuk etmiş olan —–numaralı davalı hariç diğer davalılardan tahsiline, tapu tescilleri sebebiyle tahakkuk edebilecek olan tüm masrafların davalılara ait olacağı hususunun tespitine, sayın mahkeme tarafından öncelikle dava dilekçesi ve ekli delilleri uyarınca mümkünse teminatsız olarak veya sayın mahkemenin uygun göreceği bir miktar teminat karşılığında, ———-kişilere devir ve tescilinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davanın açılması gözetilerek, — durdurulabilmek gayesi ile tapu kaydına ivedilikle davalıdır şerhi konulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalılar vekili, —–tarihli itiraz dilekçesinde özetle; davacıların — ve mahkemeyi açıkça yanılttığını, davacıların hem dava dilekçesinin —- tarafından hazırlandığını ve şahit olarak söz konusu sözleşmeyi imzaladığını iddia ettiklerini, oysaki bu iddianın evrakta sahtecilik boyutunda olan hileli bir açıklama olduğunu, açıkça da mahkemeyi yanıltma gayesi taşıdığını, taraflar arasında akdedilen —– tarihli eser sözleşmesinden, davacıların hiç bahsetmediğini ve eldeki davanın, asıl konusu dava sebebi olan bu sözleşmenin örneğini mahkemeye sunmadıklarını, bu sözleşme incelendiği vakit görüleceği üzere, hem eldeki davanın sebebi satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali değil eser sözleşmesinden kaynaklı tazminat alacağı olabileceğini hem de yetki sözleşmesi sebebiyle mahkemenin yetkisiz kabul edileceğini, ama davacıların bu hususta dahi kötü niyetlerini ortaya çıkarmaktan kaçınmadıklarını, ek olarak asıllarını sundukları belgelerin, ——— —- eylemlere yönelik ikame edeceğimiz ceza soruşturmaları ve diğer hususlar dikkate alındığında tasarruf haklarını bloke eden, taraflarını iş yapamaz hale getiren aleyhe verilen iş bu tedbirin kaldırılmasının zaruri olduğunu, açıkça kanunun aradığı şartlara da aykırı olan bu ara kararın hem açık maddi zararlara sebebiyet verdiğini, hem de müvekkilinin itibarını zedeleyen dedikodulara da zemin hazırladığını, iş bu sebeple doğmuş ve doğacak zararlarını da dikkate alınarak, davacılar tarafından yatırılan teminat iade edilmeksizin tedbirin kaldırılmasını talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu, açıklanan nedenlerle ihtiyati tedbir kararını ivedi olarak kaldırılmasına, davacılar tarafından yatırılan teminatın, oluşan maddi zararları sebebiyle saklı tutulmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve uyuşmazlık konularının tespiti: Dava, gayrimenkul alım satım sözleşmesinin iptali, tapu iptali ve tescil ve gecikme tazminatı istemlerine ilişkin olup,
Taraflar arasında “davacı ile davalı arasında, —- tarihli eser sözleşmesinin yapıldığı” hususlarında uyuşmazlık olmadığı,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın,
a-Tarafların sözleşmelerdeki edimlerini yerine getirip getirmediği,
b-Davacının davaya konu taşınmazların tapularının iptali ile gerek davacı şirket adına, gerekse davalı şirket adına tescilini isteme hakkının doğup doğmadığı,
c-Davaya konu taşınmazların tesliminin gecikmesinden davalılar —– sorumlu olup olmadıkları, sorumlu iseler davacının hangi miktarda tazminata hak kazandığı noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
—Deliller:
——–maddelerinde;
———-
——-almıştır.
—— yapılacaktır.
—– teslim edeceğini ve dairelerin hepsinin tapu devir işlemlerini yapacağını taahhüt eder. —- numaralı banka hesabına nakit olarak yatırır.
—– konularak yapılacaktır.
——- sebepler dışında vazgeçtiği takdirde, haksız olarak sözleşmeyi fesheden taraf, diğer tarafa — cezai şart ödemeyi kabul, taahhüt ve beyan etmiştir…” şeklinde olduğu, satıcılar olarak —— tanzim edilip imza altına alındığı görülmüştür.
2-b)—– sözleşmesinin ilgili bölümlerinde;
“A) —–
B) —-
—– —-
C) —-
1)—– —–
2)—
D) —
1)—-
2) —–
2-c)——
Dosyada bulunan——olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından dava dosyasına sunulan ipotek belgesinin yapılan incelemesinde;—– görülmüştür.
——
——- tarafından hazırlanan —- olduğu, —-yapılmamış olduğu, tespit edilmiş olup,—- sonuç ve kanaatine varıldığı görülmüştür.
Aynı heyetçe düzenlenen — tarihli ek rapora göre taşınmazların mevcut durumlarına göre dava tarihi olan—- olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
———taşınmazın değerine ilişkin bilirkişi incelemesi:———- tarafından düzenlenen raporda — olabileceği hesap ve takdir edilmiştir.
—– ——-maddi tazminat davası dışında kalan diğer sözleşmenin feshi ve tapu iptali ve tescili davaları yönünden—-dava tarihi itibariyle sözleşme konusu olan— bulunan taşınmazların toplam değerinin — bulunan taşınmazın değerinin — olduğu anlaşılmakla, davaya konu sözleşmenin feshi ve tapu iptali ve tescili davaları için taşınmazların toplam değeri olan — üzerinden eksik harç davacı tamamlatılmıştır.
—— tarihli ihtarname: Davacı vekili tarafından dava dosyasına sunulan —- ihtarnamenin ilgili bölümlerinin;
—-
KONU : Sözleşme gereği taahhüt edilen ödemenin yapılmasına dair ihtardır.
İHTAR:
—– gereğince belirlenen— tarihine kadar teslim edilmemesi halinde gecikme durumunda her bir daire için bir yıllık kira bedeli olan — müvekkile ödenmesi gerektiği şahsınızca kabul ve taahhüt edilmiştir.
Anılan sözleşme gereği belirlenen daireler için teslim tarihi gecikmiş olmakla;—— hesabına ödemeniz, aksi taktirde diğer aylar için kira ödemelerinin başka bir ihtara gerek kalmaksızın muacceli yet kesbe edeceği, yasal yollara başvurulacağı ve—– yevmiye no.lu ipoteğin paraya çevrileceği diğer haklarımız saklı kalmak kaydıyla önemle ihtar olunur—- olduğu görülmüştür.
—İcra dosyaları:
—— incelenmesinde; davacı şirket —– asıl alacak bedelli, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığı görülmüştür.
—–icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı — tarafından borçlular—- cezai şart bedelinin tahsiline ilişkin—- dosyasından—— tarihinde, yapılan ilamsız icra takibine ilişkin esas olmak üzere, alacaklının herhangi bir alacağının bulunmadığını belirtmiş olup, takibe itiraz etmiş ve icra takibi durdurulduğu anlaşılmıştır.
——- incelenmesinde; alacaklı —- tutarlı kira bedelinin tahsiline ilişkin —- dosyasından —– tarihinde, yapılan ilamsız icra takibine ilişkin esas olmak üzere, alacaklının herhangi bir alacağının bulunmadığını belirtmiş olup, takibe itiraz etmiş ve icra takibi durdurulduğu anlaşılmıştır.
—Davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi: Mali müşavir bilirkişi tarafından yapılan incelemede; davacı—- ihtilafın yaşandığı — defterlerinin incelenmesinde; — ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin— hükümlerine göre zamanında yapıldığı,— yılına ilişkin ticari defterlerinin — beratlarının süresinde alındığı, davalı şirkete — borç kaydedildiği, karşılığında herhangi bir alacak kaydı girilmediği, davacı şirketin kendi defterlerinde— alacaklı olarak gözüktüğü, davalı —kaydedildiği, karşılığında — alacak kaydı girmek suretiyle, davacı şirketin kendi defterlerinde borç alacak bakiyesinin — gözüktüğü tespit edilmiştir.
Buna göre, inşaatı yapacak olan şirket aldığı gayrimenkulü gerçek kişi adına tescil ederken, —– teslim eden şirket de —–ettirdiği anlaşılmaktadır.
3)—–Davamızın konusu olan karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerle ilgili —- kanununun maddelerinde;
“a. Süre verilmesi
—-sözleşmelerde, taraflardan biri temerrüde düştüğü takdirde diğeri, borcun ifa edilmesi için uygun bir süre verebilir veya uygun bir süre verilmesini hâkimden isteyebilir.
b. Süre verilmesini gerektirmeyen durumlar
—-Aşağıdaki durumlarda süre verilmesine gerek yoktur:
— Borçlunun içinde bulunduğu durumdan veya tutumundan süre verilmesinin etkisiz olacağı anlaşılıyorsa.
— Borçlunun temerrüdü sonucunda borcun ifası alacaklı için yararsız kalmışsa.
— Borcun ifasının, belirli bir zamanda veya belirli bir süre içinde gerçekleşmemesi üzerine, ifanın artık kabul edilmeyeceği sözleşmeden anlaşılıyorsa.
—Seçimlik haklar
—Temerrüde düşen borçlu, verilen süre içinde, borcunu ifa etmemişse veya süre verilmesini gerektirmeyen bir durum söz konusu ise alacaklı, her zaman borcun ifasını ve gecikme sebebiyle tazminat isteme hakkına sahiptir.
Alacaklı, ayrıca borcun ifasından ve gecikme tazminatı isteme hakkından vazgeçtiğini hemen bildirerek, borcun ifa edilmemesinden doğan zararın giderilmesini isteyebilir veya sözleşmeden dönebilir.
Sözleşmeden dönme hâlinde taraflar, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulurlar ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler. Bu durumda borçlu, temerrüde düşmekte kusuru olmadığını ispat edemezse alacaklı, sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir.” hükümlerine yer verilmiştir.
4-Delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hukuki nedenler ve sonuç:Yukarıda belirlenen uyuşmazlık konularıyla ilgili tarafların delilleri toplandıktan sonra, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları mali bilirkişiye inceletilmek, davaya konu —- bilirkişilere inceletilmek suretiyle, —–listesine kayıtlı nitelikli hesaplamalar uzmanından oluşan bilirkişi heyeti aracılığıyla inceleme yaptırılmak suretiyle uyuşmazlığın çözümü yoluna gidilmiştir.
Bilirkişi raporlarındaki —– tarafından yapılan teknik belirlemeler dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli bulunmakla hükme esas alınmış, bunun dışında kalan değerlendirmeler dikkate alınmamıştır.
Taşınmazların—- bilirkişiler tarafından dava tarihindeki değerleri üzerinden eksik kalan peşin nispi harç davacı tarafça tamamlanmıştır.
4-a)Sözleşmenin feshi ve tapu kayıtlarının iptali talepleriyle ilgili inceleme ve gerekçe: İşbu davada, davalılar tarafından kendilerine satılan——— dairenin bitirilip teslim edilmemesi nedeni ile taraflar arasında yapılan satış sözleşmesinin iptali ile davalı taraftan satın alınan dairelerin tapu kayıtlarının iptali ——–olarak —- davacı taraf adına tescili talep edilmiştir.
Davalı —- arasında akdedilen —– —- adına devri, bunun karşılığında —adına kayıtlı ——-devri —- olarak tapu devirleri yapılmıştır.
Dosyaya celbedilen tapu kayıtlarından; — yevmiye ile —- adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili tarafından dava dosyasına sunulan ipotek belgesinden anlaşıldığı üzere davalı—– konulduğu görülmüştür.
Mahkememizce yazılan talimat üzerine — sayılı dosyası ile dava konusu — parsel sayılı taşınmazdaki inşaatların tamamlanma oranının– —lduğu saptanmıştır.
Taraflar arasında akdedilen—- bedelle—— devir edileceği, buna karşılık—- edilmesi kararlaştırılmıştır.
—-göre karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde; alacaklı, temerrüde düşen borçlu karşısında üç ayrı seçim hakkına sahiptir.
a-Temerrüde düşen borçlu, verilen süre içinde, borcunu ifa etmemişse veya süre verilmesini gerektirmeyen bir durum söz konusu ise alacaklı, her zaman borcun aynen ifasını ve gecikme yüzünden uğradığı zararın giderilmesini isteyebilir. —-
b-Alacaklı, borcun aynen ifasından ve gecikme tazminatı isteme hakkından vazgeçtiğini hemen bildirerek, borcun ifa edilmemesinden doğan zararının giderilmesini isteyebilir. —
c-Alacaklı, borcun aynen ifasından vazgeçerek sözleşmeden dönebilir. —
Sözleşmeden dönme halinde taraflar, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulurlar ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler. Alacaklı, temerrüde düşen borçluya karşı bu üç hakkı birlikte kullanamaz. Bu haklardan birini seçmek ve kullanmak üzere kanun kendisine bir seçimlik hak tanımıştır. Alacaklı bu haklardan birini seçince diğerlerinden vazgeçmiş sayılır.
Bu durumda borçlu, temerrüde düşmekte kusuru olmadığını ispat edemezse alacaklı, sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir.
Borçlunun temerrüdünde; alacaklının sözleşmeden dönme seçimlik hakkını kullanmasıyla sözleşme geriye etkili olarak sona erer. Sözleşmeden dönülmesi üzerine her iki tarafın asli edimlerini ve buna bağlı fer’ilerini yerine getirmesi borcu sona erer ve verilenlerin de iadesi gerekir.
Talimat mahkemesince görevlendirilen bilirkişiler tarafından, davalı tarafça davacı tarafa satılan ve — tarihinde inşaatın bitirilip teslim edileceği kabul edilen — inşaatına hiç başlanmamış olduğu saptanmıştır.
— göre; borçlunun içinde bulunduğu durumdan veya tutumundan süre verilmesinin etkisiz olacağı anlaşılıyorsa, borçlunun temerrüdü sonucunda borcun ifası alacaklı için yararsız kalmışsa, borcun ifasının, belirli bir zamanda veya belirli bir süre içinde gerçekleşmemesi üzerine, ifanın artık kabul edilmeyeceği sözleşmeden anlaşılıyorsa, alacaklı borçluya süre vermeden —— seçimlik haklarını kullanabilecektir.
İşbu davada, davacı taraf —-maddesinde yer alan seçimlik haklardan sözleşmeden dönme hakkını kullanmıştır.
Buna göre, taraflar davalı tarafça, davacı tarafa teslimi taahhüt edilen —- süre geçmiş olmasına rağmen dairelerin inşaatına hiç başlanmamış olması nedeniyle davacı tarafın sözleşmeden dönebileceği kanaatine varılmış ve alıcı —- arasında düzenlenen ——-sözleşmesinin geriye etkili olarak feshine, —– adına olan —- davacı —- adına olan — iptali ile davalı —-tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davalı vekili —— ileri sürmüş ise de, —- olan ve Mahkememizce kabul edilen— anlaşıldığı üzere—— —-değiştirilmesi mümkündür.
—-“Borçlunun içinde bulunduğu durumdan veya tutumundan süre verilmesinin etkisiz olacağı anlaşılıyorsa, borçlunun temerrüdü sonucunda borcun ifası alacaklı için yararsız kalmışsa, borcun ifasının, belirli bir zamanda veya belirli bir süre içinde gerçekleşmemesi üzerine, ifanın artık kabul edilmeyeceği sözleşmeden anlaşılıyorsa, alacaklı borçluya süre vermeden —- seçimlik haklarını kullanabilecektir.”. Mahkememizce davacı tarafa satılan ve — tarihinde inşaatın bitirilip teslim edileceği kabul edilen —- inşaatına hiç başlanmamış olduğu saptanmıştır. Bu sebeple davacının süre vermeden seçimlik hakkını değiştirip sözleşmeden dönme hakkını kullanabileceği kanaatine varılmıştır.
4-b)Davalı —- ödediği iddiası ve takas-mahsup talebiyle ilgili inceleme ve gerekçe: Davalılar vekili, —- tarihli dilekçesinde, mali müşavir bilirkişi tarafından —- ödeme yapıldığının saptandığını, davalı tarafça — tarihlerde banka havaleleri ile toplam— ödeme yapıldığını, aksinin davacı tarafça senetle ispat edilmesi gerektiğini” savunmuş ve takas mahsup defisinde bulunmuştur.
Davacılar —- mahallesindeki dava konusu taşınmazın devri sırasında davacı tarafa —-ödenmediği, davalı taraftan nakit para alınmadığını, resmi — — beyanının taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesi gerekği karşı taraftan alınacağı —–ilişkin olduğunu, tapuda yasal zorunluluk gereği mecburen bu şekilde beyanda bulunulduğunu iddia etmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen —— satmıştır. —- karşılığından satıcından almıştır.” hükmü yer almakta ise de, hemen altındaki sözleşmenin—— teslim edeceğini ve dairelerin hepsinin tapu devir işlemlerini yapacağını taahhüt eder.” hükmü yer almaktadır.
Davacı taraf dava dilekçesi ve sonrasında elden para almadığını iddia etmekte olup, davalı tarafın cevap dilekçesi niteliğindeki —- tarihli itiraz dilekçesinde ve bilirkişi raporundan önce elden davacı tarafa ödeme yaptığını iddia etmemektedir.
Davalı tarafın bu iddiası bilirkişi raporlarında, davacı tarafla davalı taraf karıştırılarak yapılan yorumdan sonra ortaya çıkmıştır.
Bu iddia ve taleple ilgili düzenlenen—-Paragrafındaki ifadenin bilirkişiler tarafından yanlış yorum yapıldığı anlaşılmaktadır.
Buna göre, Mahkememiz hakimler heyetince, taraflar arasındaki —- bedeli olarak —– davacıya teslim etmeyi taahhüt ettiğinden — belirlediği bedelin davalı —tarihli sözleşmedeki ifadenin —- anlamına gelmediği, — beyanda bulunmanın taraflar arasındaki sözleşmelere göre bedelin nakden alındığı anlamına gelmediği, buna göre davacı tarafından davalı —- nakden para almadığı — defiine konu bir alacak bulunmadığı kanaatine varıldığından, davalı tarafın takas-mahsup talebi değerlendirilmemiştir.
4-c)Maddi tazminat talebiyle ilgili inceleme ve gerekçe: Davacı vekili tapu iptal ve tescili talebinin yanında — gecikme tazminatının davalılar—- tahsilini talep etmişlerdir.
—— olduğundan kural olarak sözleşmenin feshi halinde talep edilemez.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmede sözleşmenin feshi halinde gecikme tazminatı istenebileceğine dair herhangi bir hüküm de bulunmamaktadır.
Bu nedenlerle davacı tarafın gecikme tazminatı talep etmesi mümkün değildir.
Davacı vekili, her ne kadar —- anlaşmazlık halinde haksız olan taraf bu sözleşmede yazılı tazminatlarla birlikte diğer tarafın her türlü menfi ve müspet zararlarını ödeyeceğini kabul ve beyan eder” hükmü nedeni ile gecikme tazminatını talep edebileceklerini ileri sürmüş ise de; bu madde hükmü sözleşmenin feshine yönelik olmayıp seçimlik ceza niteliğinde bulunduğundan davacının bu madde hükmüne dayanarak gecikme tazminatı talep edemeyeceği kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle davacı tarafın maddi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
4-ç)Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı tarafın—— başlamadığı ve bu nedenle davacı tarafın sözleşmeden dönme talebi yönünden haklı olduğu kanaatine varıldığından sözleşmenin feshi talebine ilişkin davanın kabulü ile,—–arasında düzenlenen ——– sözleşmesinin geriye etkili olarak feshine,—- davalı —adına olan —davacı —–adına tapuya kayıt ve tesciline,—- adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davalı — tapuya kayıt ve tesciline, davacıların, davalılar—–maddi tazminat davasının yukarıda açıklanan nedenlerle reddine, davacının tapu tescilleri sebebiyle tahakkuk edebilecek olan tüm masrafların davalılara ait olacağının tespiti talebi Mahkememizce verilecek hükmün infazı ile ilgili olduğundan bu taleple ilgili karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1—–
a)——-FESHİNE,
b)——- TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE,
c)——- İPTALİ ile davalı —- TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE,
2-Davacıların, davalılar—– karşı açtıkları maddi tazminat davasının REDDİNE,
3—– sebebiyle tahakkuk edebilecek olan tüm masrafların davalılara ait olacağının tespiti talebi, hükmün infazı ile ilgili olduğundan bu taleple ilgili karar verilmesine yer olmadığına,
4-İİK’nin 28. Maddesi uyarınca hüküm özetinin masrafı gider avansından karşılanarak —- ayrı ayrı gönderilmesine,
5-Harçlar Kanununa göre sözleşmenin feshi ve tapu iptali ve tescili talebi yönünden sözleşme konusu taşınmazların toplam değeri olan —üzerinden hesaplanan— harcın, davacı tarafından yatırılan — peşin harç ve — tamamlama harcı olmak üzere toplam — harçtan mahsubu ile bakiye — harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Harçlar Kanununa göre maddi tazminat davacı için alınması gereken 59,30 TL harcın davacılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından yatırılan —- harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından sarf edilen — keşif harcı olmak üzere toplam — yargılama giderinin, davanın kabul ret oranına göre hesaplanan— davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
9-Davalı —-giderinin bu davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Kabul edilen dava yönünden davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —– sözleşmenin feshi ve tapu iptali ve tescili talebi yönünden sözleşme konusu taşınmazların toplam değeri olan —– vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
11-Ret edilen maddi tazminat davası yönünden, davalı — kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan — davacılardan alınarak davalı — verilmesine,
12-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalılar vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde —- — istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/07/2021