Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/682 E. 2019/355 K. 26.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/682 Esas
KARAR NO : 2019/355
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/06/2017
KARAR TARİHİ: 26/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı firma arasında akdedilen taşıma sözleşmesi gereği müvekkili ile 1 adet sıcak su kazanının bedeli 7.750 EURO bedel ile —– ———-plakalı araçlarla ——— taşınması hususunda sözleşme imzalandığını, ancak davalı yandan kaynaklanan sebeplerle gerekli yüklemenin yapılmadığını, davalı firma yüklemenin yapılamayacağını ————– tarihinde yükleme yapılmasını istediğini müvekkiline bildirdiğini, müvekkilinin beklemek zorunda kaldığını, bekleme nedeni ile davalı yana 3.500 EURO lum bekleme bedeli faturasının kesildiğini, davalı yanın bu bedeli ödediğini, ——— tarihinde ———– gidildiğini, 07/12/2017 tarihinde boşaltım işleminin yapıldığını, bu aşamadaki bekleme nedini ile oluşan 4000 EURO luk bekleme bedeli üzerinden müvekkili tarafından 2 günlük bedel indiriminin yapıldığını, 8 günlük bekleme için 6 günlük bekleme faturası kesildiğini, davalı yanın toplamda ödemesi gereken 6.875 EURO yu ödemediğini, bu nedenle İAA 9. İcra Müdürlüğü’nün———– Esas numaralı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalı yanın ilgili icra dosyasına haksız olarak itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, İAA 9.İcra Müdürlüğü’ne yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden aynen devamına, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin 08/11/2016 tarihinde —-‘ya taşıma işi için firma ile anlaştığını, ancak belirlenen tarihte davacının hazır olmasına rağmen dava dışı firmanın malları hazır etmediğini, yüklemenin iptal edildiğini, yüklemenin 18/11/2016 tarihinde gerçekleştirildiğini, ilk bekleme bedelinin davacıya ödendiğini, 18/11/2016 tarihinde yükleme ile yola çıkıldığını, ———-bayram tatilinde olması sebebi ile tahliye adresine varmadan durdurulduğunu, 30/11/2017 de tahliye adresine varıldığını, bu gecikmede davacı firmanın kusurlu bulunduğunu, haksız ve yasal mesnetten yoksun davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Dava demuraj bedeli ve bakiye navlun alacağı için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf ————— adresinde gerçekleşen 9 günlük gecikme nedeniyle talep ettiği demuraj bedelinin ödendiğini ancak ———- boşaltma aşamasında gerçekleşen 8 günlük gecikme nedeniyle 3000 EURO’luk demuraj bedelinin ve sözleşme gereği taşıma işlemlerinin yapılması nedeniyle hak kazandıkları 7.750 Euro’luk bedelin bakiye 3875 Euro’luk kısmı olmak üzere toplamda 6.875,00 Euro alacaklarının ödenmediğini iddia etmekte, davalı taraf ise taşıma işinin makul sürenin çok üzerinde bir gecikme ile gerçekleştiğini bu nedenle varış tarihinin ———— bayram ve tatil günlerine denk geldiğini ve bu nedenlerle gecikme yaşandığını, bu gecikme sebebiyle zararlarının oluştuğunu , davacının kusurlu ifası söz konusu iken kendilerinden tam ifanın beklenemeyeceğini savunmaktadır.
Öncelikle taraflar arasında ticari ilişkinin varlığı ve bu ilişki kapsamında bir takım edimlerin ifa edildiği hususunda herhangi bir ihtilaf söz konusu değildir,
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; taşıma ücretinin 3.875 Euro’luk bakiyesi ile tahliye için kararlaştırılan 1 günülük serbest bekleme süresi dışında kalan 6 günülük demuraj ücretinin 3.000 Euro olarak davalıdan talep edip edemeyeceği, davalının ———arasında 11-12 günde tamamlanabilen taşıma işinde “makul sürenin çok aşıldığını” bu yüzden gönderenin kendisine taşıma ücreti ödemediğini öne sürüp davacının navlun alacağından veya demuraj ücretinden kesinti yapıp yapamayacağı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Bu hususun tespiti için tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz etmeleri sağlanmış, getirtilmesi gereken deliller ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmış, dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunu ve ek raporunu ibraz etmiştir.
Buna göre; Bekleme ücreti, tahliye esnasında kararlaştırılmış serbest bekleme süresi dışında araçların yük altında bekletildiği, her bir gün için taşıyıcının araç başına talep edebileceği bir ücret olup alt-üst taşıyıcı veya taşıtan taşıyıcı arasında piyasa koşullarına güzergah üzerinde ihtiyaç duyulan araç miktarına göre aracın fuzulen beklemesinin yaratacağı iş kaybının karşılığı olarak serbestçe kararlaştırılabilir.
Somut olay konusu taşıma işi ile ilgili olarak davacı alt taşıyıcı üst taşıyıcının kendi aralarında dava konusu araç için serbest bekleme süresini yüklemede 48, tahliyede 24 saat ve aşan süre olması durumunda Demurjının da 500 Euro/Gün olarak kararlaştırdıkları tek parça halinde alçak tır ile taşınması gereken 37 tonluk yük için navlun ücretini de 7.750 Euro olarak belirledikleri , davalı tarafın yüklemedeki demurajın karşılığı olarak 500 Euro/gün miktarına göre ödediği, davalının navlun ücretini dava dışı gönderenden tahsil edememesi durumunda tahliyedeki araç beklemeleri için davacıya demuraj ödenmeyeceğine dair ayrıksı bir şartın kararlaştırılmadığı, davalının davacı karşısında sadece yüklemedeki demuraj ücretinden değil tahliye sırasında yaşanan bekleme nedeniyle doğan demuraj ücretinden de sorumlu olduğu, davalı tarafın nakliye sürecinden bağımsız olarak tahliye sırasında aracın yük altında hareketsiz bekletilmesi dolayısıyla ortaya çıkan faturaya bağlı toplam (6 günx500 Euro) 3000,00 Euro’luk demuraj ücretinden dolayı da davacıya karşı sorumluluğunun doğduğu anlaşılmıştır.
Taşıma ücretinin ödenmeyen 3.875 Euro’luk bakiye yönünden ise; CMR Konvansiyonunun 19. Maddesi uyarınca yük kararlaştırılan zaman limitinde içinde teslim edilmemiş ise veya kararlaştırılmış zaman limiti olmadığı hallerde, taşımanın normal süresi ve özellikle parçalı yüklerde tüm yükü bir araya getirmek için gerekli zaman, gayretli bir taşımacıya gerekli olan zamanı geçiyorsa teslimde gecikme var demektir. Yine konvansiyonun 23/5 maddesine göre ise gecikmenin zarara neden olması halinde taşıyan navlun ücretiyle sınırlı olarak sorumlu olur. Bu düzenlemelere göre CMR konvansiyonuna bağlı uluslararası kara yolu taşımalarında, taşıma işi gecikmeli de olsa gerçekleştirilmiş ise navlun ücretinden kesinti yapılmayacak, gecikmenin zarara sebep olduğu kanıtlanmış olması şartıyla taşıyıcının CMR md.25/3 hükmüne istinaden tazminat ödemesi gündeme gelebilecektir. Ancak taşımanın kararlaştırılan sürede veya güzergah için makul sürede tamamlanamaması halinde dahi gecikmenin tazminatı doğuracak türde bir zarara sebep olduğunun somut verilerle kanıtlanması ve gecikmenin zarara sebep olduğu ile ilgili olarak taşıyana 21 gün içinde yazılı bildirimde bulunması gerekir. Aksi taktirde CMR md.30/3 ‘e göre taşıyıcıdan gecikmeye bağlı zarar için tazminat talep hakkı ortadan kalkar. Ancak mezkur davada yük 07/1/2016 da çekincesiz alıcısı emrine teslim edilmiş olup, dosya münderecatında CMR md.30/3 e göre , gecikmeden kaynaklandığı öne sürülen zarar için 21 günlük hak düşürücü süre içerisinde davacı taşıyıcıya ya da davalıya keşide edilmiş olan yazılı bir bildirim olduğunu tevsik eden herhangi bir belgeye rastlanılmamıştır.
Bu bilgiler ışığında somut olayı değerlendirdiğimizde; davalı tarafın taşıma işinde gecikme olduğunu gerekçe göstererek davacının talep ettiği faturaya bağlı anlaşmalı navlun ücretinden kaynaklanan bakiye alacağına karşı direnmesi ya da dava dışı gönderenin gecikme yüzünden navlun ücretini ödemediğini veya kesinti yaptığını öne sürüp, kendisine yansıtılan bedel ile ilgili talebini, bu kesintini haksızlığını gerekçe göstererek, dava dışı gönderen yerine alt taşıyıcı konumundaki davacıya yansıtıp onun bakiye navlun alacağından kesinti yapmasının yerinde olmayacağı, davacının kendisine ———- arası gabari dışı yükü taşıma işini veren davalıdan, tahliyedeki faturaya bağlı demuraj ücreti ile birlikte navlun ücretinden kaynaklanan bakiye alacağını da talep edebileceği kanaatine varılmış olmakla davacının karşılığını 6.875,00 Euro üzerinden takip konusu yaptığı, faturaya bağlı navlun ücreti bakiyesi ile 6 günlük araç bekleme ücretinden kaynaklanan demuraj alacağını talep edebileceği ve bu talebine önceden davalının temerrüte düşürüldüğünü tevsik edici herhangi belgeye rastlanmadığı için bu alacağına 3095 sayılı kanunun 4(a) maddesi uyarınca takip tarihinden itibaren EURO cinsi mevduata uygulunan en yüksek oranda faiz uygulanmasına karar verilmiş olmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalı borçlunun İAA. 9. İcra Müdürlüğü ———- esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağa 3095 sayılı kanunun 4(a) maddesi uyarınca takip tarihinden itibaren EURO cinsi mevduata uygulunan en yüksek oranda faiz uygulanmasına,
2-İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde alınması gerekli 1.873,82 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 342,10 TL (icra müd yatırılan 126,30 TL) toplamı 468,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.405,42 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri 134,50 TL, bilirkişi ücreti 600,00 TL olmak üzere toplam 734,50 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 342,10 TL harç toplamı 1.077,50 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.291,75 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair karar gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı okundu, usulen anlatıldı. 26/03/2019